Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/642 E. 2020/122 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/642 Esas
KARAR NO : 2020/122

DAVA :İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/07/2018
KARAR TARİHİ : 12/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 18/07/2018 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete ZMS/Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan davalının işleteni ve maliki olduğu … plakalı araç sürücüsü…’ün % 100 kusurlu ve ehliyetsiz olarak sebebiyet verdiği 05.12.2016 tarihli kazada zarar gören… plakalı araçta tespit edilen 2.560,00 TL hasarın ödenmiş olduğunu, davalı araç sürücüsünün araç kullanmak için yeterli ehliyetnamesi bulunmadığından, ZMS/ Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının B4/b maddesi gereğince müvekkil şirket tarafından karşı tarafa ödenen hasar bedelinin davalı sigortalıdan tazminin talep edilmiş olduğunu, faiz başlangıç tarihinin müvekkil sigorta şirketi tarafından ödeme yapılan tarih olarak kabul edilmesi gerektiğini, bu tarihin kabul edilmemesi halinde sigortalıya gönderilen rücu mektubunun tebliğ edildiği tarihin faiz başlangıç tarihi olarak kabul edilmesini talep ettiklerini, fazlaya ilişkin tüm talep haklarının saklı kalması kaydıyla, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği 09/08/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin her ne kadar dava konusu kazaya karışan aracın maliki ise de, anılan dönemde aracın yasal işleteni konumundaki şirketin…Tic. Ltd. Şti olduğunu ve davanın adı geçen bu şirkete ihbarını talep ettklerini, ihbara yönelik yapılan açıklamalar ışığında davanın müvekkil şirket bakımından husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, …plakalı aracın, müvekkili şirketçe 01.05.2013 tarihli Araç Kiralama Sözleşmesi ile …Ltd. Şti.’ne kiralanmış olduğunu, aracın bu şirketin zilyetliğinde iken 05.12.2016 tarihinde kapalı otoparkta iken çalınmış ve çalıntı ihbarında bulunulmuş olduğunu, aracın aynı gün … isimli şahsın sevk ve idaresinde iken dava konusu kazaya karışmış olduğunu, müvekkil şirketin KTK.’nun 107. maddesi gereğince kusuru bulunmaksızın çalınan ve bu esnada kaza geçiren aracın 3. kişilere vermiş olduğu zararla ilgili sorumlu tutulmasının hakkaniyete ve yasaya uymayacağını, müvekkili şirketin aracın çalınmasında/gaspa uğramasında da kusurlu olmadığını, aracın çalındığı yerin kapalı bir otopark olduğunu ve aracın anahtarının da üzerinde bırakılmamış olduğunu, dolayısıyla aracın çalınmaması için gerekli tedbirlerin alınmış olduğunu, araç maliki konumundaki müvekkil şirketin ve işleten konumundaki kiracı şirketin, söz konusu aracın sorumsuz ellere geçmesinin, çalınmasının engellenmesi bakımından olağan, makul, uygulanabilir türden gerekli tüm önlemleri yerine getirmiş, aracın gözetimi yönünden gerekli tedbirleri aldığı halde çalınmanın önüne geçilmemiş olduğunu, bu nedenle müvekkil şirkete kusur yüklenemeyeceğinin açık olduğunu, ZMSS Genel Şartlarının B.4 maddesi gereğince sigortacının işletene rücu hakkının somut olayda doğmamış olduğunu ve bu nedenle davanın reddini talep ettiklerini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, şirkete ihbarına, davanın esas yönüyle reddine, davacı aleyhine takip miktarının %20sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK. 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalı aleyhine başlatılan takibin 2.711,81 TL. ilamsız icra takibi olduğu, davalı tarafça süresinde yapılan itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Sigorta Uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre; dava konusu … plakalı motosikleti otoparktan 05.12.2016 günü saat 11:00 sıralarında… isimli şahsın çalmış olduğu motosiklet ile aynı gün saat 01.40 sıralarında seyir halinde iken Fatih Çapa Millet Caddesi üzerinde… plakalı araca çarparak hasarına sebebiyet verdiği ve… isimli şahsın ehliyetsiz olduğu, davalı şirket vekili tarafından …plakalı motosiklet ile ilgili ve olay tarihinde geçerli olan Kiralama Sözleşmesinin dava dosyasına ibraz edilmesi gerektiği, dava konusu somut olayda …plakalı motosikleti çalmış ve kazaya sebebiyet vermiş olan …’ün ehliyetsiz olması nedeniyle ZMS/Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının B4/b maddesi gereğince… Sigorta A.Ş.’nin ödemiş olduğu tazminatı rücuen tahsil etme hakkına sahip olduğunu raporunda bildirmiştir.
Sigorta Uzmanı bilirkişi…tarafından düzenlenen bilirkişi EK raporuna göre; Dava konusu olayda otoparkın önünden çalınmış olan ve çalan kişi tarafından kullanıldığı sırada kazaya sebebiyet veren …plakalı motosikleti 01/05/2013-01/11/2015 tarihleri arasında 30 aylık bir süre için uzun süreli bir kiralama sözleşmesi ile kiralayan çalınma ve kaza tarihinde de şirketin tasarrufunda bulunduran dava dışı… Şti.’nin …plakalı motosikletin uzun süreli kira sözleşmesi uyarınca kiracısı ve işleteni olduğu, davalı malik…Tic. A.Ş.’nin bu kaza nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını raporunda bildirmiştir.
İşleten tanımı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı KTK’nın 3. maddesinde işleten sıfatının belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçüden yararlanılmıştır. Şekli ölçüye göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüye göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay’ın kabul ettiği görüş maddi ölçüdür.
Diğer yandan, 2918 sayılı KTK’nın 85. maddesi ise “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç
sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay’ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi kök ve ek raporu gözönüne alındığında; dava dışı … Ltd. Şti.’nin … plakalı motosikletin uzun süreli kira sözleşmesi uyarınca kiracısı ve işleteni olduğu, davalı malik…A.Ş.’nin bu kaza nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığından açıklanan nedenlerle davacının ispatlanamayan davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)492 Sayılı yasa gereğince alınması gereken 54.40 TL harcın dava açılırken peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 18,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-)Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince taktir olunan vekalet ücreti dosya miktarını geçemeyeceğinden 2.711,81 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı; KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/02/2020

Katip
e-imza*

Hakim
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.