Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/624 E. 2021/344 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1163 Esas
KARAR NO:2021/297

DAVA:Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:28/12/2017
KARAR TARİHİ:06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalılardan … kullanımında, …’ya ait … araçla, 19/05/2017 tarihinde, …’nde ölümlü tek taraflı kaza olduğunu, kazada müvekkilerinin murisi …’yla birlikte … ve …’nun vefat ettiğini, kazada kusura ilişkin kusur raporu alınmamış olmasına rağmen, kaza tespit raporuna göre şoför asli kusurlu olduğunu, müvekkilerinin murisi kazaa yolcu durumunda olduğu için, talep durumunu kusur durumu doğrudan etkilediğini, …’nun 19/05/2017 tarihinde ölmesiyle, eşi … kızları …, … ve … maddi desteğinden yoksun kaldığını, müvekillerinin murisi … işyerinde çırak olarak çalıştığını, 2003 yılında … adli kışıyla birlikte kendi adlarına … vergi numarasıyla mobilya imalat işyeri açtıklarını, 2015 yılında da ortaklıktan kendi adına işyerini çevirerek vefatına kadar kendi adına mobilya imalat işyerini devam ettirdiğini, müvekkillerinin murisinin aylık geliri ortalama 4.000-TL – 5.000-TL civarında olduğunu, davalı işletene ait … plakalı aracın 21.02.2016/2017 arası geçerli … poliçe numaralı Trafik sigortasını düzenleyen davalı şirket 14/09/2017 tarihindeki başvuruları neticesinde 199.163,46-TL 09/10/2017 tarihinde vekil olarak hesaplarına yatırıldığını, bu rakam müvekkilerinin maddi zararını karşılamadığını, hesaplamanın tam ve doğru yapılmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın kabulünü, trafik kazasında eş ve babalarını kaybeden davacıların, 6100 sayılı yasanın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, destekten yoksun kalma tazminat tutarları belirlenerek (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) araç sahibi ve sürücü yönünden kaza tarihinden, sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden, poliçe teminat miktarıyla sınırlı olmak üzere, işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme sorumlu olarak davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı … A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen 119/05/2017 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı araç, müvekkili şirkete 21.12.2016-21.12.2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitlerinin kişi başı 330.000-TL olduğunu, trafik sigortacısı şirket, üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, sigorta şirketinin sorumluluğu, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, müvekkili şirket tarafından ödeme yapıldığını, dava öncesinde, dava konusu kaza sebebi ile müvekkili şirkete başvurulduğunu, müvekkili şirket tarafından 9718709 numaralı hasar dosyası açıldığını, …’nun vefatı nedeniyle 09/10/2017 tarihinde 199.163-TL ödeme yapıldığını, ödemeye esas alınan hesap raporunda, hesaplama yöntemi olarak TRH 2010 tablosu ve %1.8 teknik faiz dikkate alındığını, bakiye tazminat tespitinde ödeme tarihi verileri dikkate alınması gerektiğini, davacıların destekten yoksun kalıp kalmadıkları hususunun tespit edilmesini talep ettiklerini, destekten yoksun kalındığına kanaat getirilmesi halinde, bu zararlar uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesap edilmesi gerektiğini, emniyet kemeri takılmaması sebebi ile tazminattan indirim yapılması gerektiğini, yapılacak hesaplamada müteveffanın müterafik kusurlarının dikkate alınması gerektiğini, tazminattan hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması halinde, davacıların ve dava dışı kimselerin destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitini, destekten yoksun kalan kimselerin olması halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kuralları gözetilerek hesaplama yapılmasını, yapılan hesap sonucundan müvekkili şirketçe yapılan ödemenin ve güncellenmiş faizin mahsup edilmesini, bakiye tazminat hesaplanması halinde, faiz başlangıç tarihinin borcun talep edilebilir hale geldiği hesap raporu tarihi olarak dikkate alınmasını ve yasal faize hükmedilmesini talep ettiklerini, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalılar … ve …’ya tebligatların usulüne uygun yapıldığı, ancak davaya cevap vermedikleri görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
… Ağır Ceza Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyası, trafik kayıtları, kaza tespit tutanağı, hastane kayıtları, sigorta kayıtları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, nüfus kayıtları, SGK cevabi yazısı ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi raporu alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının tahsili davasıdır.
Davacılar, 19/05/2017 tarihinde, davalı …’nun maliki bulunduğu, diğer davalı …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunan, destekleri …’nun, meydana gelen tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, kazaya … plakalı plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından sigorta güvencesine alındığını, bu nedenle her bir davacı yönünden 500-TL. olmak üzere toplam 2.000-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, davalı sigorta yönünden temerrüt diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep etmişlerdir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalıların, sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, davalı işleten, davalı sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında davalılar, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalılarda olmasına karşılık, TBK m.50 kapsamında, meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Müteveffanın, davacıların eş ve babaları olması nedeniyle müteveffa yaşasa idi davacılara destek olacak olduğu, böylece desteklik durumunun var olduğu mahkememiz tarafından kabul edilmiştir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ve davacıların yoksun kaldığı destek tazminatı miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve destek tazminatı miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 28/02/2019 tarih ve … sayılı raporda “…davalı sürücü …’nun %100 oranında kusurlu olduğu…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, Bilirkişi Hesap Uzmanı … tarafından hazırlanan 06/01/2020 tarihli raporda “…davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin güncellenerek zarardan tenzil edildiği, davacı eş …’ın talep edebileceği bakiye destekten yoksun kalma tazminatının 111.688,73-TL olduğu, söz konusu tutarıın 67.690,09-TL’lik kısmından teminat kapsamından davalı sigorta şirketi ile diğer davalıların müteselsilen sorumlu olduğu, aşan 43.998,64-TL’lik kısmından davalı sigorta şirketi dışında kalan diğer davalıların sorumlu olduğu, davacı kızı …’ın talep edebileceği bakiye destekten yoksun kalma tazminatının 5.309,16-TL olduğu, söz konusu tutarının 3.217,67-TL’lik kısmından teminat kapsamından davalı sigorta şirketi ile diğer davalıların müteselsilen sorumlu olduğu, aşan 2.091,49-TL’lik kısmından davalı sigorta şirketi dışında kalan diğer davalıların sorumlu olduğu, davacı kızı …’ın talep edebileceği bakiye destekten yoksun kalma tazminatının 10.143,85-TL olduğu, söz konusu tutarının 6.147,78-TL’lik kısmından teminat kapsamından davalı sigorta şirketi ile diğer davalıların müteselsilen sorumlu olduğu, aşan 3.996,07-TL’lik kısmından davalı sigorta şirketi dışında kalan diğer davalıların sorumlu olduğu, davacı kızı …’ın talep edebileceği bakiye destekten yoksun kalma tazminatının 15.921,77-TL olduğu, söz konusu tutarıın 9.649,55-TL’lik kısmından teminat kapsamından davalı sigorta şirketi ile diğer davalıların müteselsilen sorumlu olduğu, aşan 6.272,22-TL’lik kısmından davalı sigorta şirketi dışında kalan diğer davalıların sorumlu olduğu…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Bilirkişi Hesap Uzmanı … tarafından hazırlanan 09/10/2020 tarihli ek raporda “…yapılan itirazların yerinde olmadığı, kök rapora aynen iştirak edildiği…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
… Sosyal Güvenlik Merkezi’ne yazılan yazı ile davacılara rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması neticesinde bildirilen, 23/09/2019 tarih- … sayılı cevapta rücuya tabi herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekilince, 22/06/2020 tarihli dilekçe ile, davalı … ile karşılıklı olarak sulhe varıldığı, davalı sigortanın poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu tamamen yerine getirdiği, bu nedenle poliçe kapsamında yapılan ödeme nedeniyle … yönünden feragat edildiği, poliçeyi aşan kısım yönünden diğer davalılar yönünden davaya devam edildiğini bildirdiği görüldü.
Davalı … vekili 21/09/2020 tarihli dilekçe ile, davacı vekili ile sulh olduklarını, vekalet ücreti ve yargılama gideri konusunda hiçbir taleplerinin olmadığını, davacı vekilinin feragat beyanı doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Davacılar vekilince, HMK m.107 kapsamında miktarı belirsiz alacak davası olarak açmış bulunduğu davasında, 08/01/2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile, davacı … için 43.998,64-TL, davacı … için 2.091,19-TL.,davacı … için 3.996,07-TL., davacı … için 6.272,22-TL. maddi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ile eksik harcı ikmal etmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan tüm deliller sonucu alınan kusur ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görüldüğünden, mahkememizde de, müteveffanın, davacıların eş ve babaları olması nedeniyle desteği olduğu, vefat nedeni ile murisin desteğinden yoksun kalacakları hususunun tartışmasız bulunduğu, davalı …’nun maliki bulunduğu … plakalı aracın sürücüsü davalı …’nun meydana gelen kazada %100 oranında kusurlu olduğu, iş bu davalıların meydana gelen zarardan sorumlu oldukları ve davacıların tazminat talep haklarının mevcut olduğu kanaati oluştuğundan, davacıların, davalılar … ve … hakkında açtıkları destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davalarının bedel arttırım dilekçesi ile birlikte kabulü ile davacı …’nun 43.998,64-TL., davacı …’nun 2.091,49-TL.,davacı …’nun 3.996,07-TL., davacı …’nun 6.272,22-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, 19/05/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacılara verilmesine, davacıların, davalı … aleyhine açılan davadan feragat ettiğini beyan ettikleri ve dosya kapsamındaki vekaletnameden davacılar vekilinin feragate yetkili olduğu anlaşıldığından ve feragat beyanı kesin hükmün sonuçlarını doğuran irade beyanı olduğundan, vaki feragat nedeniyle davacıların davasının … yönünden feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların, davasının, davalı … A.Ş. yönünden feragat nedeniyle reddine,
2-Davacı …’nun, davalılar … ve … yönünden davasının kabulü ile 43.998,64-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, 19/05/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı …’ya verilmesine,
3-Davacı …’nun, davalılar … ve … yönünden davasının kabulü ile 2.091,49-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, 19/05/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı …’ya verilmesine,
4-Davacı …’nun, davalılar … ve … yönünden davasının kabulü ile 3.996,07-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, 19/05/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı …’ya verilmesine,
5-Davacı …’nun, davalılar … ve … yönünden davasının kabulü ile 6.272,22-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, 19/05/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı …’ya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 3.849,84-TL harçtan, peşin alınan 34,16-TL + 928,31-TL ıslah harcı toplamı olan 962,47-TL’nın mahsubu ile geriye kalan 2.887,37-TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 8.126,59-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı + 34,16-TL peşin harç + 928,31-TL ıslah harcı + 555,30-TL tebligat-müzekkere + 800-TL bilirkişi giderleri olmak üzere toplam 2.349,17-TL yargılama giderlerinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
9-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekilinin ve davalı asil … yüzüne karşı, diğer davalılar/vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır