Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/540 E. 2018/596 K. 14.08.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/540 Esas
KARAR NO : 2018/596
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2018
KARAR TARİHİ : 14/08/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;…banka A.Ş… şubesine ait, 31/05/2018 tarihli 47.930 USD bedelli, … Iban nolu, … çek numaralı, … A.Ş’ne ait olan 1 adet çek, bir kısım evraklarında bulunduğu cüzdanını kaybettiğini, çekin müvekkilinin rızası dışında elinden çıkması sebebiyle ödeme yasağı talepli olarak BAKIRKÖY …Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/544 Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açtığını, Mahkemece ödeme yasağı karar verildiğini ve kararın bankaya bildirildiğini, davalı tarafından bankaya çeki ibraz ettiğini, istirdat davası açmak üzere 1 hafta kesin süre verildiğini, davalı tarafından çek ile ilgili olarak icra takibinde bulunulması ve bu kişi tarafından çek bedellerinin tahsili durumunda müvekkilin telafisi mümkün olmayan zararı söz konusu olacağını, bu zarara sebebiyet vermemek açısından davanın devamı süresince icra takibinin tedbiren durdurulmasını, dosyaya yatacak paraların alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir karar verilmesini talep ettiğini, müvekkilin rızası hilafına elinden çıkması ve çeki elinde bulunduran şahsın haklı hamil olmaması sebebiyle çekin davalıdan istirdatı ile müvekkilinin haklı hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava açtığı görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çeke ilişkin İİK 72 maddesi gereğince %20 teminat karşılığında icra takibine konu edilmemesi yönünde ara karar verildiğini, bu husus çekle ilgili işlem yapmamıza engel olmakla bu yöndeki mağduriyetimizi artırdığını, huzurdaki dava çek iptali davası ile bağlantılı olup, davacı yan alacağının varlığı hakkında kanaat oluşturucu hiçbir bilgi ve belge dosyaya sunmadığını, 31/05/2018 tarihli 47.930 USD bedelli, … Iban nolu, … numaralı çek müvekkil şirket emrine düzenlenmiş olup başkaca kimseye ciro edilmemiş olduğunu, davacı yanın işbu çekin iptalini istemek, istirdat davası açmak ve müvekkil şirketin icra takibi yapmasına engel olmak hakları bulunmadığını, telafisi güç sonuçlar doğuracak işbu karara itirazla ara kararın kaldırılmasını talep ettiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesi talebi ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Davacı vekili …’ın 19/07/2018 tarihli dilekçesinde davalı aleyhinde açmış oldukları istirdat davasından müvekkilin talimatına binaen tüm sonuçları ile feragat ettiğini, gider avansı ve varsa harcın iadesine karar verilmesini talep ettiği görüldü.
Feragat HMK 307. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup davacı vekilinin talebi sonucunda kısmen veya tamamen “vazgeçmesi” şeklinde tanımlanmış davaya son veren taraf işlemlerindendir.
Davacı yanın davasından vazgeçtiği ve vekaletnamesinde de bu konuda yetkili olduğu anlaşılmakla vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-FERAGAT nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 35,90 TL harçtan, dava açılırken alınan 35,90 TL harç dosya açılırken peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …Ü.T’ye göre belirlenen 1.000-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4- Kararın kesinleşmesini müteakip davacı tarafından yatırılan gider avansının talep halinde davacıya iadesine,
5 – Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça yapılan yargılama sonuvcu kabul ve reddedilen miktarlar gözetildiğinde HMK 341.maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.
Katip …
Hakim …