Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/531 E. 2019/888 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/531 Esas
KARAR NO : 2019/888
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/06/2018
KARAR TARİHİ: 12/06/2019
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki gereği davalıya bir takım gıda malzemesi sattığını, satışa konu gıda maddelerinin irsaliyeli fatura keşide edilerek davalıya gönderildiğini ve malların eksiksiz teslim edildiğini, keşide edilen faturalara süresinde itiraz edilmediğini, fatura bedellerinin de ödenmediğini, müvekkilinin 4.432,98 TL alacağının olduğunu, müvekkilinin defalarca borcu hatırlatmasına rağmen ödeme yapılmadığını, ödenmeyen borç için İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Es sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, davalı tarafından kötü niyetli olarak borca itiraz edildiğini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz itirazın iptalini, takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve mahkeme masraflarının karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde görüleceği üzere dilekçede iddiaların dayanağı vakıaların özetlerine yer verildiğini, iddia edilen vakıaların hangi deliller ile ispat edileceğinin belirtilmediğini, dava dilekçesinin zorunlu yasal unsurları taşımadığını, bu nedenden davanın usulden reddini, müvekkilinin adresinin Bakırköy olduğunu bu nedenle icra takibinin ve davanın Bakırköy İcra Dairelerinin ve Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaları kabul etmediklerini, dava konusu yapılan faturalarda belirtilen malların müvekkile tebliğ edilmediğini, bu nedenlerle davanın reddini, davacı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve mahkeme masraflarının karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 4.291,98 TL asıl alacak, 141,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.432,98 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş Bilirkişi … tarafından hazırlanan 28/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;” Davacının 2017-2018 yılı yasal defter kayıtlarının HMK 222. Maddesine göre lehine delil niteliği taşıdığı, 2017 -2018 yılları muhasebe kayıtlarının VUK ve Genel kurul görüş muhasebe ilkelerine göre usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının yasal defterlerini incelemeye sunmadığı, dava konusu mevcut delillerin ve davacının 2017- 2018 yılı yasal defter kayıtlarının incelemesinde davalının dava konusu faturalar muhteviyatı malları teslim aldığı, davacıya 4.291,98 TL borcu olduğu,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 4.291,98 TL asıl alacak, 141,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.432,98 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı – borçlulara 30/03/2018 Tarihinde tebliğ edildiği ve davalı – borçlular vekili tarafından 04/04/2018 tarihinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu davacı alacakı tarafından 18/06/2018 Tarihinde yasal bir yıllık süresi içerisinde İİK 67. Maddesi gereği itirazın iptali davası açıldığı görüldü.
İddia , savunma, alınan bilirkişi raporu, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında gıda alışverişine dayalı ticari ilişkinin bulunduğu, davacının bakiye alacağı için icra takibi yaptığı, davalı tarafın icra takibine itiraz ettiği, takibin durduğu, davalının malları almadığına dair bir itirazının olmadığı, ancak faturaların tebliğ edilmediğine dair itirazda bulunduğu görülmüştür.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK’nın 222. Maddesinde “Mahkeme ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter ve kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” düzenlemesi yer almaktadır. Davalı ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Tüm dosya kapsamı, alınan denetime açık ve karar vermeye elverişli bilirkişi raporu karşısında davacının davalıdan takip tarihi itibariyle cari hesap bakiyesinden kaynaklanan 4.291,98TL alacağının bulunduğu, alacağa ilişkin faturaların satıma konu malları ile birlikte irsaliyeli fatura şeklinde davalıya tebliğ edildiği, bu şekilde davalının fatura bedelleri yönünden malların teslim tarihinde temerrüde düştüğü, her ne kadar bilirkişi raporunda faiz tutarı hesaplanmamış olsa da fatura tarihleri ve bedelleri dikkate alındığında yapılan fazi hesaplamasında takip tarihinde talep edilen faizin çok üzerinde davacının faiz alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın bu miktar üzerinden iptaline ve devamına, alacak faturaya dayalı olup likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KABULÜNE, Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, takibin DAVAMINA,
2- Kabul edilen alacağın % 20’si olan 886,59 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 302,81 TL harçtan , peşin alınan , 75,71 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 227,10 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına ,
4- Davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince taktir olunan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan davacıya verilmesine ,
5- Davacı tarafından yapılan 35,90 TL peşin harç + 75,71 TL başvurma harcı + 83,50 TL tebligat – müzekkere giderleri + 600 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 795,11 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,Dair, davacı vekilin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.