Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/519 E. 2023/81 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2018/519 Esas
KARAR NO :2023/81

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:12/06/2018
KARAR TARİHİ:08/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile imzalanan 25.10.2017 tarihli satış sözleşmesi uyarınca sipariş listesinde bulunan ürünlerin en geç 20.05.2018 tarihine kadar teslim edilmesi hususunda anlaşıldığını, sipariş ürünlerinin sezon ürünleri olduğunu, sezon başlamadan önce sevk ve teslim edilmesi gerektiğini, sevk edilecek malların tutarının %50’si oranında sözleşme uyarınca …Şubesi 30.09.2018 vadeli … nolu 565.636,00 TL lik çekin 25.10.2017 tarih … nolu makbuz ile teslim edildiğini, davalı şirketin 201.458,00 TL tutarlı ürünleri teslim ettiğini, siparişin %87 lik kısmını teslim edilmediğini, malların Ulustrans’ta teslime hazır olduğu ve diğer firmalara teslim edildiği halde kendilerine teslimatın yapılmadığını, şifahi ve mail yolu ile yapılan görüşmelerden sonuç alınamayınca davalı tarafa … 17. Noterliği’ nin 09.04.2018 tarih ve … yev. nolu ihtarname keşide edilerek ürünlerin ithal edildiğinin Ulustrans’ta teslime hazır olduğunun bilinmesine rağmen teslim edilmediğini, ihtarnamenin tebliğine müteakip 7 gün içinde teslim edilmesi aksi takdirde kar kaybı ile maddi ve manevi ve ticari zararların tazmin ve tahsilinin talep edileceğinin ihtaren bildirildiğini, davalı verilen süre zarfında teslimatları yapmadığıni, 20.05.2018 tarihine kadar ödeme yapılan çek kadar nede tüm siparişleri teslim etmeyerek TBK’ nun 117 maddesi uyarınca temerrüde düştüğünü, davalı Üsküdar 9. Noterliğinin 25.04.2018 tarih ve … nolu yev. nolu ihtarname ile hukuka aykırı birtakım gerekçelerle taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiğini bildirdiğini, sözleşmenin 8.3 maddesi son cümlesinde “bunun dışında hiçbir şekilde sipariş iptali ve daha önce teslim edilmiş ürünlerin iadesi yapılmayacaktır” hükmünün olduğunu, feshin geçersiz olduğunu, davalının sözleşme hükümlerini yerine getirmek veya TBK’ nun 125 ve sair maddeleri uyarınca alıcının bilcümle zararlarını karşılamak zorunda olduğunu, sözleşmenin 5.b kar marjı bölümünde “ sipariş listesinde her ürün için ayrıntılı bildirilen kar marjı oranı … markası için ortalaması 2.01 üzeri, … markası için net 2.01 + KDV dir” şeklinde belirlendiğini, davalının siparişe ve sözleşmeye konu malları teslim etmemiş olması nedeni ile davacı şirket kar marjı oranında bir ticari zarara uğradığını, davacının dava konusu ürünlerin satışından elde edilecek cirolarla döviz bazında kira ödediği ve alımlar yaptığını, döviz alımı yapacak ve borçlarını yüksek kur üzerinden ödemek zorunda kalmayacak olduğunu, davacının döviz alamadığı bu nedenle de ciddi zararlara uğradığını, davalının sipariş edilen ürünleri rakip firmalara teslim etmesinden dolayı rakiplerine oranla rekabet ve müşteri çekme şansını yitirdiğini, sezon için ayrı planlamalar yapılmakta olup, verilen siparişler karşılığında elde edilmesi planlanan kar oranları dikkate alınarak yapıldığından teslimat yapılmamasından kaynaklanan kar kaybı nedeni ile planlamaların tutmadığı, kira, personel giderleri, vergi, SSK ve buna bağlı tüm ödemelerde aksamalar yaşandığını, davalının İstanbul … AVM’ de kendisinin yeni bir mağaza açarak davacıya teslim etmesi gereken malları bu mağazasında satarak yüksek kar elde ettiğini, davalının siparişlere konu sözleşmeyi tek taraflı kötü niyetle fesih ettiğini, davacı şirketin sipariş edilen malların teslime dilmemiş olması nedeni ile davacı şirketin uğramış olduğu fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile bilcümle müspet zararları, kar kaybı, maddi ve manevi tazminat alacaklarının tayin ve tespiti ile tahsili ve davacıya verilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile imzalanan 25.10.2017 tarihli satış sözleşmesi uyarınca sipariş listesinde bulunan ürünlerin en geç 20.05.2018 tarihine kadar teslim edilmesi hususunda anlaşıldığını, sözleşme uyarınca …Şubesi 30.09.2018 vadeli … nolu 565.636,00 TL lik çekin 25.10.2017 tarih … nolu makbuz ile teslim edildiğini, davacı şirkete 201.458,00 TL tutarlı ürünlerin teslim edildiğini, satış sözleşmesinde ürünlerin 15.03.2018-20.05.2018 tarihleri arası teslim edileceği ve 201.458,00 TL mal teslim edilmiş olmasına rağmen davacının … 17. Noterliği’ nin 09.04.2018 tarih ve … yev. nolu ihtarname keşide ederek ürünlerin derhal teslim edilmesini ihtar ettiğini, davacının keşide ettiği 09.04.2018 tarihi itibarı ile davalının eksik ve/veya geç teslimat nedeni ile temerrüdü doğmadığını, davalının haklı nedenlerle sözleşmeyi feshettiği, davacıya kar kaybı veya başkaca nam altında tazminat ödeme yükümlülüğünün olmadığını, sözleşmenin B maddesine göre alıcının ürünleri internet aracılığı ile satmak istemesi halinde bu isteği davalı şirkete bildirmesi ve ön onay verilmesi için web sayfasının içeriğini sunması gerektiğini, davacının https://… isimli web sayfasında davalının onayı olmaksızın … ve … markalı ürünlerin online satışının yapıldığının tespit edilerek davacının uyarılmasına rağmen davacının satışlara devam ederek davalıyı zarara uğrattığını, sözleşmenin L maddesinde davacının satıcıdan satın aldığı markanın ürünlerinin “ değerini düşürmeye” teşebbüs eden, bunları taklit eden ya da bunlara benzeyen ve bu bakımdan tüketicilerin karışıklık yaşamasına neden olabilecek nitelikte hiçbir ürünü ve ayrıca markanın ticari markalarını patentlerini ya da diğer fikri mülkiyet haklarını ihlal eden hiçbir ürünü satmayacağını ya da teşhir etmeyeceğini kabul ettiğini, buna rağmen … markalı ürünleri görsel olarak bire bir taklit eden fakat malzeme bakımından kalitesi ve fiyatı aynı olmayan … markalı ürünleri de … satışı yapılan mağazalarda sattıklarının tespit edildiğini, davacının ürünleri satmaması yönündeki uyarıları dikkate almadığını, davacının ihlallerine son vermemesi nedeni ile sözleşmenin haklı nedenlerle feshedildiğini, teslim edilen 201.458,00 TL değerindeki ürünleri iade etmesi şartı ile davalı şirkete davacıya teslim edilen 30.09.2018 vadeli 565.636,00 TL tutarlı çekin iade edileceğini ihtaren bildirdiklerini, davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava, sözleşmeye dayanan müspet ve manevi zararın tahsili talebine ilişkindir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 11/06/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalı arasında 565,436,00TL çek ödemesi ve 201,458,00TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını, davacının davasının kabul edilmesi halinde davacının kar kaybının 71,350,00TL olarak hesaplandığını, davacının müspet zararının 20,000,00TL olarak talep edildiğini ancak davacının 30,000,00TL manevi tazminat talebinin mahkememizin takdirinde olduğunu mütalaa etmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 22/06/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalı arasında 565,436,00TL çek ödemesi ve 201,458,00TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını, davacının davasının kabul edilmesi halinde davacının kar kaybının 71,350,00TL olarak hesaplandığını, ancak davacının müspet zararının 20,000,00TL olarak talep edildiğinin görüldüğünü, davacının 30,000,00TL manevi tazminat talebinin ise mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 04/03/2020 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; davacı ile davalı arasında 565,436,00 TL çek ödemesi ve 201,458,00 TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını, davacının davasının kabul edilmesi halinde davacının kar kaybının 71,350,00TL olarak hesaplandığını, ancak davacının müspet zararının 20,000,00 TL olarak talep edildiğinin görüldüğünü, davacının 30,000,00 TL manevi tazminat talebinin ise mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 03/02/2021 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; davacı ile davalı arasında 565,436,00 TL çek ödemesi ve 201,458,00 TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını, davacının davasının kabul edilmesi halinde davacının alış/satış kar kaybının 354,9787,TL olarak hesaplandığını, ancak davacının müspet zararının 20,000,00TL olarak talep edildiğinin görüldüğünü, davacının 30,000,00 TL manevi tazminat talebinin ise mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 04/08/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalı arasında 565,436,00 TL çek ödemesi ve 201,458,00 TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını, sipariş avansı olarak verilen avans karşılığı eksik verilen 364,178.00 TL avans bakiye alacağının mevcut olduğunu, cari hesaplarının 10 yıldan beri devam ettiği işbu bakiyenin dava konusu edilmemesi nedeniyle, cari hesap ilişkilendirilmediğini, davacının, haklı bulunması halinde, kar kaybının brüt 100.513.00 TL olarak tespitinin yapıldığını, bu konuda talebin 20.000TL olduğunu, manevi tazminat talebinin 30.000.00 TL olup, mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 18/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; mali yönden: davacı ile davalı arasında 565,436,00TL çek ödemesi ve 201,458,00TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını, sipariş avansı olarak verilen avans karşılığı eksik verilen 364,178.00 TL avans bakiye alacağının mevcut olduğunu, cari hesaplarının 10 yıldan beri devam ettiği işbu bakiyenin dava konusu edilmemesi nedeniyle, cari hesap ile ilişkilendirilmediğini, davacının, haklı bulunması halinde, kar kaybının taraflar arasında mutabık kalınan, çek bedelinden kaynaklı olarak, brüt 134.017,51 TL olarak tespitinin yapıldığını, sözleşmeye göre, 21 Mayıs 2018 tarihi sonuna kadar teslim edilmesi gereken, 1.131. 131.271.00 TL.lik ürüne karşı teslim edilen – 201.458.00 sonrası daha teslim edilmesi gereken 929.813.00 TI. Kabul edilmesi gerektiği yönünde kabul görmesi halinde, 347.171.19 TI. brüt kar kaybı olabileceği (talep 20.000.00)TI. , hukuki değerlendirmede kök raporda açıklandığı gibi olduğunu, manevi tazminat talebinin 30.000.00 TL olup, mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 07/04/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; dava dosyası içeriğinde mevcut delillerin incelenmesi sonucunda davalının davacı tarafından sözleşme ihlalleri iddialarını ispatlayıcı delilleri dava dosyasına sunmadığını dolayısı ile sözleşmeyi haksız yere feshettiğini nihai hukuki değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğunu, davacının sezon satışlarına göre siparişlerini verdiği dolayısı ile teslim almış olduğu 201.458,00 TL tutarlı ürünleri satışa sunmuş ve/veya bir kısmın satmış olabileceğini, bu nedenle davalının ihtarnamede ve cevap dilekçesinde belirttiği 201.458,00 TL tutarlı ürünlerin iadesi şartı ile 565.636,00 TL tutarlı çekin iade edileceği talebinin makul olmadığını, davacının maliyetine katlanarak bedelini ödediği teslim edilmeyen ürünler ile ilgili davalıdan 98.313,48 TL müspet zarar kapsamında kar mahrumiyetini talep edebileceğini, Mahkemece sözleşmenin haksız yere feshedilmesi nedeni ile davacının KDV hariç 860.937,96 TL tutarlı teslim edilmeyen ürünler üzerinden müspet zarar kapsamında kar mahrumiyeti talep edebileceğine hükmedildiği takdirde aynı varsayımsal değerlemeler kapsamında davacının davalıdan 251.012,64 TL tutarı talep edebileceğini, davacının sezon olarak (mevsimsel) sipariş ettiği ürünleri alamaması nedeni ile rakip firmalar karşısında davalının temin ettiği ürünler açısından rekabet şansının kalmadığını, rekabet gücünü yitirdiğini, davacının 30.000,00 TL tutarlı manevi tazminat talebinin nihai hukuki değerlendirmesinin Mahkemenin takdirinde olduğunu, davacının davalıdan temin ettiği ürünlerin satış tutarlarının davacının genel satışlardaki oranının düşük olduğunu, dolayısı ile SSK, vergi vb. konularda ödeme güçlüğüne düşürecek, davacının iddiası doğrultusunda maddi yönden yıkıma sebebiyet verecek etkilerinin olmayacağı bu yöndeki taleplerinin nihai hukuki değerlendirmesinin Mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 03/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; kök raporlarında bir değişiklik olmadığını mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 22/12/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalı arasında 565.436,00 TL çek ödemesi ve 201.458,00 TL mal teslimi ve bakiye mal tesliminin yapılmadığı konusunda mutabık olduklarını; davalının, taraflar arasındaki sözleşmeyi haklı sebeple sonlandırdığı yönündeki iddialarını ispatlayıcı delilleri dava dosyasına sunmadığını, dolayısı ile itirazlarının ispatlanamadığını, sözleşmenin haksız yere feshedilip feshedilmediği hususunda nihai hukuki değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğunu; davacının haklı bulunması halinde; taraflar arasında mutabık kalınan çek bedelinden kaynaklı olarak 98.313,48 TL müspet zarar kapsamında kar mahrumiyetini talep edebileceğini, sözleşmeye göre 21 Mayıs 2018 tarihi sonuna kadar teslim edilmesi gereken 1.131.271,00TL lik ürüne karşı teslim edilen 201.458,00 TL sonrası daha teslim edilmesi gereken 929.813,00 TL kabul edilmesi gerektiği yönünde kabul görmesi halinde 251.012,64 TL tutarı talep edebileceğini, (talep 20.000,00 TL) davacının 30.000,00 TL tutarlı manevi tazminat talebinin nihai hukuki değerlendirmesinin Mahkemenin takdirinde olduğunu mütalaa etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının sipariş edilen ürünlerin eksik teslim edildiğini belirterek uğramış olduğu müspet zararların ve manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının ise davacının internet sitesinde davalının onayı olmadan satış yaptığını ve crosc markanın benzeri nitelikte ürünler sattığını belirterek sözleşmeyi haklı sebeple feshettiğini savunduğu, davacı ile davalı arasında 25/10/2017 tarihli satış sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmenin 8.maddesine göre davalının ürünleri en son 20/05/2018 tarihine kadar teslim etmesi gerektiği, davacı tarafından 565.436 TL ödeme yapılmasına rağmen davalının 201.458 TL’lik mal teslimi yaptığı, davacı tarafından 09/04/2018 tarihinde davalıya ihtarname gönderilerek malların teslimi talep edilse de, davalının çektiği 25/04/2018 tarihli ihtarname ile davacının sözleşmeyi ihlal ettiği belirtilerek satış ve tedarik sözleşmesinin feshedildiği, davalı tarafından her ne kadar davacının internetten onay alınmadan satış yaptığı ve … markasına benzer ürünlerin satıldığı iddia edilse de, sözleşmenin feshedildiği tarihten önce davacının bu ihlalleri gerçekleştirdiğine ilişkin bir tespitin olmadığı ve ihlal var ise de davacıya ihlali sonlandırmasına ilişkin bir uyarıda bulunulmadığı ve davacı ifa talep edinceye kadar bu duruma sessiz kalındığı, davacının sözleşme kapsamında edimin ifası için davalıya çektiği ihtardan sonra, davalının sözleşmeyi ifa etmekten kaçınmak amacıyla sözleşmenin ihlal edildiğini ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, tüm bu hususların davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini gösterdiği, davacının sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle müspet zarar kapsamında kar mahrumiyeti talep edebileceği, bu zararın da teslim edilmeyen tüm ürünlerle ilgili olarak 03.08.2022 tarihli bilirkişi raporunda 251.012,64 TL olarak hesaplandığı gözetilerek davanın bu tutar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiş, davacının sözleşmeye aykırılık nedeniyle manevi zarar talep edemeyeceği ve prestij kaybına uğradığı hususunu da ispat edemediği gözetilerek, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 251.012,64-TL’nin 20.000-TL’sinin dava, 231.012,64-TL’sinin 09/01/2023 ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin ve manevi tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 17.146,67 TL harçtan peşin alınan harç ve ıslah harcının mahsubu ile bakiye 15.167,79‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı 853,88 TL peşin harç ve 1.125 TL ıslah toplamı olan 2.014,78 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maddi tazminat yönünden hesaplanan 38.141,77 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maddi tazminat yönünden hesaplanan 15.730,16 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 12.555,50 TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 8.308,38 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır