Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/512 E. 2019/1163 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/190 Esas
KARAR NO: 2019/1244

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 28/02/2018
KARAR TARİHİ: 10/10/2019

Mahkememize açılan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; Müvekkili şirketin … tarafından Ankara merkezli olarak kurulduğunu, daha sonraki dönemde …’in şirketteki bütün hak ve yetkilerini …’e devrederek şirketteki ortaklığından ve yetkilerinden ayrıldığını, müvekkili şirketin münferit yetkilisi ticaret sicil gazetelerinde de sabit olduğu üzere 13/10/2017 ile 11/10/2020 tarihleri arasında … olarak belirlendiğini, …’in temsil yetkisinin son bulduğunu, işbu durumun 13/10/2017 tarihinde tescil edildiğini ve 18/10/2017 tarihli … Gazetesi’nde ilan edildiğini, müvekili şirketin ticaret faaliyetlerine devam ettiğini ve … Bankası … şubesine ait hesabı kullanmaya başladığını, yapılan incelemede müvekkili şirketin hesabında bulunan toplam 740.890,51 TL’nin Taksim-Cumhuriyet caddesi şubesi tarafından müvekkili şirket ile hiçbir ilgisi olmayan, yetkilisi olmayan, hatta şirketin sigortalı çalışanı bile olmayın … adlı kişiye ödendiğinin tespit edildiğini, davalının bu hatalı durumunu düzeltmesi için … Noterliğinin 13/02/2018 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesi ile bankaya ihtarname keşide edildiğini, ancak müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, dava konusu olayda davalı bankanın müvekkili şirketin yetkilisi olmayan …’e yasaya ve sorumluluklarına aykırı bir şekilde ödeme yaptığını, müvekkili şirkete karşı muhatap bankanın sorumluluğunun bu noktada ortaya çıkacağını, tüm olumsuz sonuçlardan muhatap bankanın sorumlu olacağını, bu zarar ile bankanın özen borcuna aykırı davranmasından dolayı arada uygun illiyet bağının mevcut olduğunu, bankanın mevduat hesabından yetkisiz kişiye ödeme yapmakla neden olduğu tüm zararları tazmin etmekle yükümlü olduğunu belirterek davalı tarafından haksız bir şekilde yetkisiz kişiye ödenen 740.890,51 TL bedelin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; Davacının ortaklık değişikliğine ilişkin müvekkili bankaya herhangi bir bildirimde bulunmadığını, 12/02/2018 tarihinde banka kayıtlarına göre şirket yetkilisi ve ortağı …’e ödeme yapıldığını, dava konusu edilen 740.890,51 TL’lik ödemenin 12/02/2018 ödeme tarihinde davacı şirketin yetkili temsilcisinin bankada kayıtlı …Noterliği’nin 01/03/2017 tarih ve… yevmiye numaralı imza sirkülerine göre … olduğunu, banka nezdindeki ticaret sicil kayıtlarına göre de şirketin tek ortağının … olduğunu, müvekkili bankaya şirketin temsilindeki işbu değişikliğe ilişkin herhangi bir bildirim olmadığını, 01/03/2017 tarihinde …’in yetkili olduğuna dair imza sirkülerinin kayıt edildiğini, 13/10/2017 tarihinden 12/02/2018 tarihine kadar müvekkili bankaya şirket ortaklığının değiştiğine dair herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, bu nedenle davacının kusurlu olduğunu, davacı ile müvekkili banka arasında imzalanan bankacılık hizmetleri sözleşmesinde de davacı şirketin bu tür değişiklikleri bankaya bildirilmesi gerektiğinin düzenlendiğini, bu nedenle müvekkili bankanın herhangi bir sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davacı şirket hesaplarından bilgi ve iradesi dışında para çektiğini iddia ettiği … hakkında herhangi bir suç duyurusunda bulunmadığını, dava dilekçesindeki iddiaların müvekkili bankanın aracı kılınması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu, bu nedenle savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; şirket yetkilisi olmayan kişiye banka tarafından yapılan ödeme nedeniyle tazminat davasıdır.
Davacı şirketin ticaret sicil dosya sureti, taraflar arasındaki bankacılık hizmetleri sözleşmesi, hesap hareketleri ve banka kayıtları celp edilerek incelenmiştir.
Davacı davalı banka tarafından ödeme tarihi 12/02/2018 tarihinde şirket yetkilisi olmayan …’e 740.890,51 TL ödeme yapıldığını belirterek tazminat talep ettiği, davalı bankanın ise kendilerine sunulan belgelere göre ödeme yapılan …’in şirketin tek ortağı ve temsilcisi olduğunu, şirket yetkilisinin değiştiğine dair kendilerine herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, bu nedenle sorumlu tutulamayacaklarını belirterek davanın reddini talep ettiği, buna göre taraflar arasında, şirketin değişen yetkilisinin bankaya bildirilmemiş olmasına rağmen şirketin eski yetkilisine ödeme yapılması nedeniyle davalı bankanın sorumlu tutulup tutulamayacağı hususunda ihtilaf olduğu anlaşılmıştır.
Davacı şirketin ticaret sicil dosya suretinin incelenmesinde; davacı şirketin … tarafından tek ortaklı olarak kurulduğu, şirketin yetkilisinin … olduğu, …Noterliğinin 03/10/2017 tarih ve … yevmiye nolu Anonim Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile …’in şirket hisselerini …’e devrettiği, şirketin 11/10/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında şirket yönetim kurulu başkanlığına …’in seçildiği ve 13/10/2017 tarihinde tescil edildiği görülmüştür.
Davalı banka tarafından gönderilen sözleşme, hesap hareketleri ve kayıtların incelenmesinde; davalı bankaya ibraz edilen imza sirkülerinde davacı banka yetkilisinin … olduğu, …’e … Şubesinden 12/02/2018 tarihinde 740.890,51 TL ödeme yapıldığı, taraflar arasındaki bankacılık hizmetleri sözleşmesinin “6. Ortak hükümler bölümünün kimlik tespiti ve teyidi” kısmında “Müşteri, sözleşmenin imzalanması sırasında bankaya verdiği bilgi/ belgelerin doğruluğunu beyan ile bu bilgi/ belgelerde oluşabilecek değişiklikleri derhal bankaya bildirmeyi kabul ve taahhüt eder.” hükmünün bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı davalı banka tarafından ödemenin yapıldığı tarihte şirket yetkilisi olmayan …’e ödenen paranın tazmini talebinde bulunulmuş ise de; davalı banka tarafından ödeme yapılan …’in davacı şirketin önceki tek ortağı ve yetkilisi olduğu, davalı bankaya …’e ait şirketi temsile yetkili olduğuna dair imza sirkülerinin sunulduğu, her ne kadar 11/10/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında şirket yönetim kurulu başkanlığına … seçilmiş ise de; bu hususun davalı bankaya bildirilmediği, bu kararın ticaret sicil gazetesinde yayımlanmış olmasının, davalı bankanın bu durumdan haberdar olduğu anlamına gelmeyeceği, taraflar arasındaki bankacılık hizmetleri sözleşmesinin ” 6. Ortak hükümler bölümünün kimlik tespiti ve teyidi” kısmında bankaya verilen bilgi ve belgelerde oluşacak değişikliklerin derhal bankaya bildirilmesi gerektiğinin düzenlendiği, davalı bankaya yeni yöneticinin bildirilmemesi nedeniyle kendi kayıtlarında şirket yetkilisi görünen …’e ödeme yapılması hususunda davalı bankanın herhangi bir kusurunun bulunmadığı, yetkilinin değiştiği hususunun bankaya bildirmemesi nedeniyle kusurun tamamının davacı şirkette olduğu, bu nedenle davacının davalı bankadan tazminat talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 12.652,56 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 12.608,16 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 58.176,72 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Katip …
✍e-imzalı

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.