Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/506 E. 2020/484 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/506 Esas
KARAR NO : 2020/484
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2018
KARAR TARİHİ : 30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP :Davacı vekili mahkememize verdiği 07/06/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkilinin yolcu olarak seyahat ettiği, … Turizm’e ait … plakalı yolcu otobüsünün Van ili … ilçesi, … mahallesi, … mezrası mevkiinde meydana gelen tek taraflı, ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası sonucu müvekkili …’in ağır yaralandığını ve tedavisinin halen devam etmekte olduğunu, kaza nedeniyle efor kaybına uğradığını, yolcu otobüsünün davalı … A.Ş. tarafından … poliçe numarası ile sigortalı olduğunu, davacının niteliklerine, bakiye yaşam süresine, beden gücü kayıp oranına, davalı sürücünün asli kusuruna ve yargılama sırasında toplanacak delillere göre, maddi tazminatın hesaplatılarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere … A.Ş.den işleten olarak kaza gerçekleştiğinde otobüsü sevk ve idaresinde bulunduran …(TC: … )’den kusuru oranında müteselsilen 1.000 TL. maddi tazminat, 50.000 TL. manevi tazminatın ödenmesini davalı sigortacı tarafından … plakalı araç davalı şirket … Sigorta A.Ş. tarafından hem ZMMS sigortası hem de koltuk sigortası ile sigortalandığını, davalı tarafça yazılı başvuruya karşın tazminatın ödenmesi hususunda olumlu bir yanıt verilmediğini, temerrüt tarihi olan başvuru tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte 1.000 TL. maddi tazminat, 1.000 TL. koltuk sigortası tazminatının ödenmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin ortaklaşa ve zincirleme davalılara ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekilinin mahkememize verdiği 27/06/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davaya konu talebin zamanaşımına uğramış olduğunu ve davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, davacının zorunlu karayolu taşımacılık koltuk ferdi kaza poliçesi genel şartlarında tahdidi olarak sayılan arazlardan hiçbirine sahip olmadığını,
tedavi gideri niteliğinde olan geçici iş göremezlik taleplerinden müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, poliçe genel şartlarında yapılan değişiklik ile tedavi gideri teminatının tamamının SGK’na devredildiğini ve SGK’na buna yönelik gerekli prim aktarımının müvekkili şirketçe yapıldığını, aleyhlerine açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın davaya konu talebin zamanaşımına uğraması, talebin teminat kapsamında olmaması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … A.Ş. vekilinin mahkememize verdiği 03/07/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetki itirazında bulunduklarını, davanın reddini, KZMSS ve Koltuk Sigortası poliçesinin bulunduğunu, davacının varsa eğer herhangi bir bedenen zararının buradan karşılanması gerektiğini, manevi tazminat talebi yönünden ise; anılan kazaya ilişkin müvekkili firmanın bir kusuru olmadığını, talep edilen manevi tazminat tutarının kusur oranları da gözetildiğinde fahiş tutar olduğunu, müvekkili şirketin bilet firması olduğunu, kusursuz sorumlu olduğunu, manevi tazminat talebini kabul etmediklerini, talep edilen manevi tazminat talebini kabul etmemek kaydıyla, mahkeme aksi kanaatte olursa manevi tazminat talebinin kasko poliçesi kapsamında yerine getirilmesi gerektiğini, manevi tazminat talebine ilişkin olarak … Sigortadan söz konusu talebin dava kapsamında istenilmesini, davalı yanın hukuki temelden yoksun taleplerinin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekilinin mahkememize verdiği 03/11/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetki itirazında bulunduklarını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davalının kusurunun olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça davalılar aleyhine açılan trafik kazasından kaynaklı beden gücü kaybından dolayı uğranılan maddi ve manevi zarara yönelik tazminat istemine ilişkindir.
Adli Tıp Kurum … Adli Tıp İhtisas Dairesinin 04/12/2019 tarihli maluliyet raporuna göre; … ve … oğlu, 1998 doğumlu …’in 05.02.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre Tablo 2.13’e göre (Brakial pleksusun motor, duyu veya birleşik kayıplarının üst ekstremitede neden olduğu özürlülük oranları, Brakial pleksus, C5-C8, T1) üst ekstremite özür oranı % 100, Tablo 2.3’e göre tüm vücut özür oranı % 60 olarak tespit edildiğine göre kişinin tüm vücut engellilik oranının %60 (yüzdealtmış) olduğu, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı görülmüştür.
Davacı vekili tarafından 26/06/2020 tarihinde maddi tazminat talebi yönünden sulh olunduğuna, manevi tazminat talebi yönünden davaya devam ettiklerine ilişkin dilekçe sunulduğu görüldü. Davalı … A.Ş. Vekilinin 23/03/2020 tarihli dilekçesi ile sulh sulh olunduğuna ilişkin dilekçe sunulduğu görüldü. Taraf vekillerinin mahkememize vermiş oldukları dilekçelerden maddi tazminat talebinin konusuz kaldığı anlaşıldığından; davacının maddi tazminat talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi değerlendirildiğinde; manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber, hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli; manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Ayrıca Yargıtay HGK’nın 23.6.2004 tarih ve 2004/13-291E.-2004/370K.sayılı kararında manevi tazminat ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede; “Manevi tazminat, gelişmiş ülkelerde artık eski kalıplarından çıkarılarak caydırıcılık unsuruna da ağırlık verilmektedir. Gelişen hukukta bu yaklaşım, kişilerin bedenine ve ruhuna karşı yöneltilen haksız eylemlerde veya taksirli davranışlarda tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranlarda manevi tazminat takdir edilmesi gereğini ortaya koymakta; kişi haklarının her şeyin önünde geldiğini önemle vurgulamaktadır. Burada amaçlanan sadece bir nebze olsun rahatlama duygusu vermek; öte yandan da zarar veren yanı da dikkat ve özen göstermek konusunda etkileyecek bir yaptırımla, caydırıcı olabilmektir.” denilmek sureti ile manevi tazminatın belirlenmesine caydırıcılık unsuru ve insan yaşamının önemine özellikle vurgu yapılmıştır.
Davaya konu somut olay, anılı yasal düzenlemeler ve yukarıdaki ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazası neticesinde, davacının kusursuz olduğu ve kaza nedeniyle sağ kolunu kullanamaz hale geldiği tespit edilmiştir. Bu haliyle Mahkememizce kazanın oluş şekli, kaza tarihi, tarafların kusur oranı, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, maluliyet türü ve oranı ile tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının yaşı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın alım gücü birlikte değerlendirilerek kaza ve uğranılan maluliyetin davacıya yarattığı elem ve ızdırabın ağırlığı ve manevi tazminatın belirlenmesine ilişkin tüm ilke ve kurallar nazara alındığında davacının manevi tazminat talebinin tam kabulü ile 50.000,00-TL manevi tazminatın sorumlu olan davalılar … Tic.A.Ş. Ve …’den alınarak davacıya verilmesine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davacının açtığı maddi tazminat davası hakkında; sulh nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-)Davacının manevi tazminat davasının kabulü ile; 50.000TL manevi tazminatın davalılar … Tic.A.Ş. ve …’den kaza tarihi olan 15/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 3.552,00-TL harçtan, peşin alınan 905,11 TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 2.646,89 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-)Davacı taraf maddi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. Gereğince uyarınca 2.000- TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-) Davacı tarafından yapılan 35,90 -TL başvurma harcı + 905,11-TL peşin harç+422,25-TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 1.363,26-TL yargılama giderlerinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı taraf manevi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. Gereğince uyarınca 7.300- TL vekalet ücretinin davalılar … Tic.A.Ş. Ve …’den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-)Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı; davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2020

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.