Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/340 E. 2023/33 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/340 Esas
KARAR NO : 2023/33

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/04/2018
KARAR TARİHİ : 24/01/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mülkiyeti … Ltd. Şti.ye ait ve sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 27/04/2016 tarihinde yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkiline çarparak yaralanmasına sebep olduğunu, sokakta trafik ışığı veya yaya geçidi bulunmadığını, sürücünün bu yolda hızını düşürmesi gerekirken düşürmediğini ve tedbirsiz davrandığını, ceza dosyasında dinlenen görgü tanığı …’in ifadesinde sürücünün telefonuyla meşgul olduğunu ve yola bakmadığını, kendisinin sürücüye bağırdığını fakat sürücünün duymayarak yayaya çarptığını, müvekkilinin kaza sonrasında hafızasını kaybetmiş şekilde hastaneye kaldırıldığını, tedavisinin halen devam ettiğini, yaklaşık iki yıldır bakıma muhtaç halde yaşamını sürdürdüğünü, büyük ölçüde duyma ve konuşma bozukluğu yaşadığını, kazadan önce müvekkilinin yataş mağazasının bulunduğunu, kaza sonrası burayı kapattığını ve maddi kayıp yaşadığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla HMK 107 madde uyarınca tahkikat aşamasında toplanacak delillerden sonra artırılmak üzere geçici iş göremezlik zararına ilişkin olarak 5.000,00 TL, sürekli iş göremezlik zararına ilişkin olarak 5.000,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerine ilişkin olarak 1.000,00 TL, bakıcı giderine ilişkin olarak 1.000,00 TL olmak üzere toplam 12.000,00 TL maddi tazminatına ve 50.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiilin vuku bulduğu 27/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Meydana gelen trafik kazasında asli kusurlunun davacı olduğunu, davayı kabul etmediğini, davacının tedavi giderlerinin ve maddi zararların sigorta şirketi tarafından karşılandığını belirterek davanın reddini, yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdiği anlaşıldı.
Davalı … Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kusur derecesinin tespitini talep ettiklerini, davacı tarafın talep ettiği maddi ve manevi tazminat miktarını kabul etmediklerini, trafik ışığı ve yaya geçidinin bulunmadığı karayolunda motorlu taşıt vasıtalarının geçiş üstünlüğünün esas olduğunu, davacının trafik ışığı ve yaya geçidinin olmadığı mahalde tedbirsiz ve dikkatsiz geçerek kazaya sebebiyet verdiğini, müvekkiline ait aracı kullanan davalı …’ın asli ve tam kusurlu olduğu yönündeki tespitlere katılmadığını, bu sebeple asli kusuru kabul etmediklerini, ayrıca davacının tabi olması halinde SGK’dan rücuya tabi bir ödeme alınıp alınmadığının alınmış ise bu tutarın tazminat hesabından mahsul edilmesini talep ettiklerini, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
… A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde dava konusu, değeri ve talep sonucunda dilekçenin unsurları bakımından çelişki ve eksiklik hallerinin söz konusu olduğunu, dava açılırken yargılama harçlarının mahkeme veznesine yatırılması zorunluluğuna rağmen harç ikmal yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, müvekkili sigorta şirketi kapsamında … plaka sayılı araç başlangıç ve bitiş … vade tarihli olmak üzere … sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu sigorta poliçesi sigortalı bilgileri, teminatları ile limitlerinin belirtildiğini, alelade bir maddi tazminat isteminde müvekkilinin sorumlu olmadığını, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddini, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezliğe, tedavi gideri ve bakıcı giderine ilişkin maddi tazminat davası ile manevi tazminat davasıdır.
… 30 Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas ve …Karar sayılı dosyası, hastane film, rapor ve grafileri, hasar dosyası, poliçe, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu maluliyete ve hesaba ilişkin rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 vd. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğudur. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 91/1’inci maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”. Aynı Kanunun 85/1’inci maddesinde; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı belirtilmiş, anılan Kanununun 85’inci maddesinin son fıkrasında maddesinde ise,“ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. İşleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten ve teşebbüs sahibi sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, sorumluluktan kurtulması veya sorumluluğun azaltılması başlıklı 86. maddesi ”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” hükmünü içerir. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşın, meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görendedir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, ZMMS zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edecektir.
TBK 50.maddesi ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmünü içermektedir.
TBK54.maddesinde Bedensel zararlar özellikle, Tedavi giderleri. Kazanç kaybı. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ,Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak sayılmıştır.
Bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
Davalıların kazaya karışan aracın sürücüsü, malik ve işleteni ile sigortacısı olduğu yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde davacının davalılardan talep ve dava hakkının olduğu değerlendirilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, tazminata esas kusur oranı, maluliyet oranı, iyileşme sürelerinin tespiti ve zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. maluliyet oranı tespiti, ve zarar hesabı hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi hallerden olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği ATK’dan ve bilirkişiden rapor alınmıştır
Mahkememizce alınan 21.12.2020 tarihli ATK raporunda sonuç olarak; Dava konusu 27/04/216 tarihli kazadan 12 gün sonra CPR sonrası geliştiği anlaşılan sekel nörolojik bulguların dava konusu kaza ile illiyetinin kurulamadığı cihetle; Halil oğlu, 1954 doğumlu Hasan Yıldırım’ın 27/04/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davacı tarafça dosyaya sunulan … Üniversitesi … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu raporu da dikkate alınarak davacı tarafın itirazları doğrultusunda maluliyete ilişkin ATK’dan yeniden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan 22.03.2021 tarihli ATK raporunda sonuç olarak; … Üniversitesi … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 03/03/2020 tarihli Erişkinler için Engellilik Sağlık Kurulu Raporunda kaza ile illiyeti bulunmayan prostat ca, hipertansiyon, diyabet, OSAS, katarakt gibi şikayetlerin de değerlendirildiği, Kişide saptanan sekel nörolojik bulguların dava konusu 27/04/2016 tarihli kazadan 12 gün sonra kendisinde mevcut hastalıklar nedeniyle oluşan arrest ve CPR sonrası geliştiği anlaşıldığından mevcut tıbbi belgelere göre dava konusu kaza ile illiyetinin kurulamadığı cihetle, Kurulumuzun 21/12/2020 tarih, 16634 karar nolu mütalaasına eklenecek ya da değiştirilecek bir husus bulunmadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; ”27.04.2016 tarihinde oluşan yaralanma nedeniyle tedavi uygulama hizmeti SGK tarafından karşılanmış ise de bunun dışındaki harcamaların varlığı da red edilemeyen bir husustur. Bu kapsamda yaralanma niteliği ve şekli dikkate alınarak bizzat davacı tarafından karşılanmış, tedavi harcaması veya FARK ücreti niteliğindeki harcama dönemi itibarıyla 1.500,00 TL olarak tedavi harcamasının kabulü gerektiği, kaza tarihinde 62 yaşında bulunan Hasan Yıldırım da hastanede, gerekse evinde uygulanmış tedavinin adli şifa süresi olan 3 aylık dönemde asgari ücretin brüt miktarına göre 3 ay x 1.647,00 — 4.941,00 TL Refakat Gideri / Bakıcı Gideri oluştuğu, Davacı Hasan Yıldırım’ın gerek hastanede, gerekse evinde yıllarca süren tedavi döneminde kontrol amaçlı sağlık kuruluşuna gidip gelme şeklindeki veya hasta yakınlarının hastaya erişimi için yaptıkları yol ve paramedikal harcamaların yaralanma niteliği ve tedavi yılı-süresi doğrultusunda yol ve paramedikal giderin 1.500,00 TL olabileceği, Olay tarihinde 62 yaşında bulunan … için yaşı ve sosyal konumu itibarıyla tıbbi şifanın gerçekleşeceği dönemde geçici iş göremezlik zararı Yargıtay örnek kararları çerçevesinde irdelenerek insan fonksiyonel varlık değeri kapsamında üretken olması doğrultusunda 9 aylık zarar miktarı asgari ücret net 1.300,00 x 9 ay — 11.700,00 TL olacaktır. Trafik kazasına bağlı olmayan diğer hastalıklar tedavi harcamaları nedeniyle hesaplama yapılması illiyet kurulamadığından yapılmamıştır.” Şekilinde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
… 30 Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyası incelendiğinde;
Soruşturma aşamasında … CBS tarafından alınan bilirkişi raporunda; yaya …’ın araç yoluna tedbirsiz ve dikkatsiz girdiği, araçlara öncelik hakkını vermediği asli kusurlu, olduğu, sürücünün ise haberleşme cihazı kullanması nedeniyle yolu yeterince kontrol etmeden seyrine devam etmesi, önünde karşıdan karşıya geçmekte olan yayayı uyarıcı klakson çalarak uyarmaması, etkili fren yapmaması, hız kurallarını ihlal etmesi nedeniyle tali kusurlu olduğunun mütaala edildiği,
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; yaya …’ın … Sokak üzerinde yaya geçidi olmayan yol mahallinden taşıt yolunun karşı yönüne geçmeden evvel, yola gereken dikkatini vermesi, taşıt yolu üzerinde seyir halindeki araç trafiğini gerektiği şekilde kontrol etmesi ,araç trafiği itibariyle yolun müsait olması halinde en kısa doğrultuda ve en kısa zamanda ivedilikle yolu enine kat ederek geçişini güvenle tamamlaması gerekmekte iken bu hususlara tam riayet etmediği, vaktin gündüz ve görüşü açık yolda taşıt yoluna girip sol tarafından hızla gelen aracın çarpmasına maruz kaldığı olayda, müşteki yayanın araçların varlığını, konumunu, hızını, mesafesi ve gürültüsü gibi parametreleri yeterince kontrol altında tutmayıp, solundan gelen araca rağmen yolun karşı yönüne geçmeye devam edip dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davrandığı, bu nedelerle eşit kusurlu olduğu, sürücü … yönetimindeki tek yönlü trafiğe ait yoldaki seyrine göre sağ tarafta hastane girişi olması ve eğimli yol olması nedeniyle yola gereken dikkatini daha fazla artırması, mahal şartları ve yolun geometrik konumunu dikkate alarak hızını asgari hadde düşürmesi, yol çevresini etkin şekilde kontrol etmesi, görüntülere göre mahalline göre yüksek hızla seyredip, hastane hizasını geçtikten sonra görgü tanığının beyanına göre sürücünün cep telefonu ile ilgilendiği ve uyarmak istediği, yolun açık ve 95 derecelik görüş alanına sahip olduğu, yola giren yayı mutlak görebilecek iken tedbirsiz ve dikkatsiz davranarak yaya çarptığı ve eşit kusurlu olduğu yününde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
Tanık … ifadesinde; olay mahallinde oturuduğunu, taksi beklerken kendisine 2-3 metre mesafede kazananın gerçekleştiğini, müşteki karşıdan karşıya geçerken siyah minibüs şeklinde bir aarcın müştekiye çarptığını, araç sürücüsünün elinde telefonla ilgilendiğini, müştekiye çarptıktan sonra kafasını telefondan kaldırdığını, müştekinin telefonu çalınca cebinden telefonu çıkarıp eline aldığını, soruşturma aşamasındaki ifadesindeki telefonla ilgilendiğinden kastının telefonu eline alarak karşıya geçmesi olduğunu, müştekinin telefonu eline alınca aracın kendisine çarptığını, müştekinin telefona bakmıyor veya konuşmuyor olduğunu, müştekinin telefonla ilgilendiğinden kastım bu olduğunu aracın hızı ortalama nedir diye sorulunca soruşturma aşamasında 30-40 km civarında dediğini, sanığın aracının hızı daha farklı da olabileceğini, belirttiği hızın ortalama bir hız olduğunu aracın kaç km hızla gittiğini tam olarak bilemeyeceği şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda sanık … hakkında 2.240 TL adli para cezası verilip Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafından 24.10.2022 tarihinde verilen ıslah dilekçesi ile geçici iş göremezlik tazminatı 5.850,00-TL’ye ve bakıcı gideri tazminatı ise 2.470,50 TL’ye çıkarılmıştır.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde;
… Üniversitesi … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 03/03/2020 tarihli Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu Raporunun ATK tarafından düzenlenen ikinci raporda değerlendirildiği, kaza ile illiyeti bulunmayan prostat ca, hipertansiyon, diyabet, OSAS, katarakt gibi şikayetlerin de değerlendirilerek … Üniversitesi … Eğitim ve Araştırma Hastanesince rapor düzenlendiği, saptanan sekel nörolojik bulguların dava konusu 27/04/2016 tarihli kazadan 12 gün sonra kendisinde mevcut hastalıklar nedeniyle oluşan arrest ve CPR sonrası geliştiğinin anlaşıldığı ve mevcut tıbbi belgelere göre dava konusu kaza ile illiyetinin kurulamadığının değerlendirildiği, ve yine raporun kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerine göre düzenlendiği, ATK raporunun, Adli tıp ve aktüerya uzmanı tarafından düzenlenen raporun hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğu değerlendirilmekle hükme esas alınmıştır.
Sigorta poliçesinin, Ölüm ve Sakatlanma Teminat Limitinin kişi başı 310.000-TL. olduğu, kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsünün davalı, … olduğu, malik ve işleteninin davalı … Ticaret Limited Şirketi olduğu, zorrunlu mali mesuliyet sigortacısının ise davalı sigorta şirketi olduğu, davalıların meydana gelen zarardan, araç sürücüsünün kusuru oranında ( ve sigorta şirketi teminat limiti kapsamında ) sorumluluğu olduğu, her ne kadar mahkememizce meydana gelen kazada kusura ilişkin bilirkişi raporu alınmamış ise de dosya kapsamı ve … 30.Asliye Ceza Mahkemesi dosyası içerine göre değerlendirme yapıldığında davacının yaya geçidi ve trafik ışığı olmayan araç yolunda yolu kontrol etmeden karşıdan karşıya geçiş yapmaya başladığı, davalı sürücü …’nın ise Ceza dosyasında ifadesi alınan tanık …’ın ifadesinden de anlaşıldığı üzere araç kullanırken elinde telefonla ilgilendiği, görüş mesafesi açık olan yolda yaya olan davacıyı görebilecek ve etkili fren tertibatı alabilecek durumda olduğu, kazanın olduğu mahalde hastane girişinin de olduğu, hızının mahal şartlarına göre yüksek olduğu hususları hep birlikte değerlendirildiğinde mahkememizce de tarafların eşit oranda kusurlu olduğunun değerlendirildiği, alınan ATK raporuna göre davacının kalıcı maluliyetinin olmadığı ve bu bakımdan tazminat talebinin yerinde olmadığı, bilirkişi tarafından hesaplanan tutardan davacı kusuruna isabet eden tutarın düşülmesi gerektiği anlaşılmakla davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 5.850,00 TL geçici işgöremezlik+2.470,50 bakıcı gideri+750,00 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 9.070,50 TL maddi tazimatın davalılar … İşletmesi Turizm Organizasyon Ve Tic.Ltd.Şti.’den haksız fiil tarihi olan 27.04.2016 tarihinden, davalı … A.Ş. yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, tedavi giderine ilişkin fazlaya ilişkin istemin ve kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, kusur durumu, meydana gelen neticenin ağırlığı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma durumu gibi hususlar gözetilerek davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 27.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Ltd.Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 5.850,00 TL geçici işgöremezlik+2.470,50 bakıcı gideri+750,00 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 9.070,50 TL maddi tazimatın davalılar … Organizasyon Ve Tic.Ltd.Şti.’den haksız fiil tarihi olan 27.04.2016 tarihinden, davalı … A.Ş. yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, tedavi giderine ilişkin fazlaya ilişkin istemin ve kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinin reddine,
2- Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 2.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 27.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Tic.Ltd.Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 756,22-TL harçtan peşin alınan 208,35-TL + 58,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 266,35‬-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 489,87-TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Maddi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 9.070,50-TL vekalet ücretinin, davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Maddi tazminat yönünden davalılar ..Şti ve … A.Ş kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 5.250,00-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalılar … Tic.Ltd.Şti ve Türkiye Sigorta A.Ş’ne verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin, davalılar …Tic.Ltd.Şti’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Manevi tazminat yönünden davalılar …Ltd.Şti kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı …Ltd.Şti’ne verilmesine,
8-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 35,90-TL başvurma harcı + 208,35-TL peşin harç + 58,00-TL ıslah harç toplamı olan 302,25-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 3.042,80-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 523,71-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı … Şti. vekilinin, Davalı … vekilinin, davalı asil …’ın yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/01/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.