Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/284 E. 2020/26 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/284 Esas
KARAR NO : 2020/26

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/05/2017
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilen “Gözetim, Yönlendirme ve Danışma Hizletleri Sözleşmesi” gereğince, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete ait farklı adreslerdeki Depo ve İşyerlerine, kendi çalışanları ile gözetim, yönlendirme ve danışma hizmeti sunulmakta olduğunu, müvekkili şirket tarafından , davalı şirkete sunulan hizmet nedeniyle düzenlenmiş 30/09/2016 tarih,… seri nolu, 8.393,39-TL ve 31/10/2016 tarih,… seri nolu, 8.231,97-TL meblağlı iki adet fatura düzenlenerek davalı şirkete tebliğ ve teslim edilmiş olmasına rağmen bu fatura bedelleri müvekkili şirkete ödenmemiş olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı yana suluna gözetim, yönlendirme ve danışma hizmeti karşılığında düzenlenen ve yukarıd abilgileri verilen iki adet fatura bedelinin ödenmemesi üzerine, davalı borçlu şirket hakkında, bu iki faturaya istinaden, İstanbul Anadolu… İcra Müdr. … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, icra takibi sırasında ödeme emri orçlu şirkete 16/02/2017 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, davalı taraf 19/02/2017 tarihinde, yasal süresi içerisinde, vekili aracılığıyla borcun tamamı ve ferilerine itiraz etmiş olduğunu, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı tarafça takibe yapılan itiraz haksız ve kötüniyetli olduğunu, tarafların ticari defter ve dayanak belge kayıtları, fatura içeriği, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi, hakediş ve puntajlar, cari hesap yıl sonu mutabakatı, ticari defterler ile dosya kapsamı üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi, tanık beyanları ve yemin vs. Deliller ile taleplerinin haklılığı kanıtlanacak olduğunu, bu nedenle davalı tarafından İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile başlatılan takibe vaki haksız itirazın iptali ile takibin devamını talep ettiklerini, müvekkili şirketin davalı borçlu şirket nezdindeki faturaya dayalı alacağı likid bir alacak olduğunu, davalı borçlu tarafça müvekkilinin likid alacağına haksız olarak itiraz edilmiş olması nedeniyle %20’den az olmamak üzere müvekkili lehine tazminat ödemesine hükmedilmesini talep ettiklerini, yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle, davalarıın kabulü ile İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptali ile takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte takibin devamını, haksız itiraz nedeniyle likid bir alacağa dayalı takibin durmasına neden olan davalının %20’den az olmamak üzere tazminat ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, İstanbul Mahkemeleri işbu davada kesin yetkili olduğunu, bu sebeple öncelikle Sayın Mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesini gerekmekte olduğunu, taraflar tacir olup aralarnıda akdedilen “Gözetim, Yönlendirme ve Danışma Hizmetleri Sözleşmesi” gereği, sözleşmeden doğan uyuşmazlıkların çözüm yeri İstanbul Merkez Mahkemeleri olarak kararlaştırılmış olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği işbu davada kesin yetkili mahkeme İstanbul (Merkez) Mahkemeleri olduğundan Mahkemenin Yetkisizliğine arar verilmesi gerekmekte olduğunu, taraflar arasında 14/12/2015 tarihli “Gözetim, Yönlendirme ve danışma Hizmetleri Sözleşmesi” akdedilerek müvekkili şirketin …adresli deposunda “kapı giriş ve çıkış roparlarının tutulması ziyaretçilerin kayıtlarının yapılması ve gerekli kişiler ile görüştürülmesinin koordine edilmesi, acil durumlarda yetkili yerlere ve yöneticilere bilgi verilmesi” gbi konularda davacı taraf personollerinin müvekkili şirkete hizmet vermesi hususunda anlaşılmış olduğunu, sözleşme hükmüne istinadne davacı taraftan müvekkili şirket deposunda çalşıtırılan personellerin … ödemelerinin yapıldığına ve buna ilişkin borç olmadığına dair yazı talep edilmiş olduğunu, ancak davacı tarafça işbu hususa ilişkin herhangi bir belge müvekkili şirkete sunulmamış olduğunu, bu sebeple de müvekkili şirketçe, szözleşmede ki 3.8 madde hükmü ve Türk Borçlar kanunu ile tanınmış hak gereği talep edile nbelgeler ibraz edilmediğinden dolayı davacı tarafça düzenlenen faturalara ilişkin ödeme yapılmamış olduğunu, müvekkili şirket tarafından ayrıca …Noterliğinin 21/06/2016 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirilerek ödemezlik defi beyan edilmiş olduğunu ve davaı taraf personelince verilen hizmetlere ilişkin …’dan borcu yoktur yazısı ve/ya ibraname getirilinceye kadar ödemelerin durdurulduğu ihtir adelmiş olduğunu, defalarca kez yapılan görüşmelere hem de ihtarname ile yapılan yazılı bildirime rağmen söz konusu belge halen daha ibraz edilmemiş olduğunu, davacı tarafça gerekli belgeler talep edilmiş olmasına rağmen borç olmadığına dair yazı ibraz edilmemiş ve bu sebeple sözleşme ve yasal mevzuat gereği ilgili belgeler ibraz edilinceye kadar ödemelerin durdurulduğu bildirilmiş olduğunu, davacı tarafça buna rağmen icra takibi başlatılmış olduğunu, işbu takip haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu sebeple davacı tarafın %20’den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kalması kaydıyla, öncelikle taraflar tacir olduğundan ve taraflar arasında akdedilen sözleşmede İstanbul Mahkemeleri kesin yetkili kılındığından sayın Mahkemenin yetkisizliğini, davacı tarafça sözleşme ile kendisine yüklenen personollerin… ödemelerinin yapıldığını ve borç olmadığına dair yazı müvekkili şirkete sunulmadığından müvekkili şirketin işbu belgeler ibraz edilinceye kadar ödemeleri durdurma hakkı bulunması, bu sebeple ödemelerin müvekkili şirketçe ödemezlik defi hakkı kullanılarak durdurulmuş olması ve bu hususunun davacı tarafa bildirilmiş olmasına rağmen işbu advaya konu takip haksız ve kötü niyetli olarak başlatılmış olduğundan davanın reddini, davacı taraf söz konusu icra takibini haksız ve kötü niyetli olarak başlatılmış olduğundan %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, taraflar arasında imzalanan 14/12/2015 tarihli Gözetim, Yönlendirme ve Danışma Hizmetleri Sözleşmesi, faturalar, ticari defterler, cari hesap raporu, yemin delili ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, fatura alacağından kaynaklı, 16.625,36-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, icra takibine, borca işlemiş faize, işlemiş ve işleyecek faize, imzaya borcun tamamı ile beraber tüm fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 06/02/2018 tarih, … Esas – …Karar sayılı, yetkisizlik kararı ile mahkememize gelen dosya, mahkememizin… Esasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı her ne kadar, icra dairesinde imzaya itiraz etmiş ise de, 05/07/2017 tarihinde UYAP üzerinden gönderilen cevap dilekçesi ile, “…..Taraflar arasında 14/12/2015 tarihli “Gözetim, Yönlendirme ve Danışma Hizmetleri Sözleşmesi” akdedilerek müvekkil şirketin… adresli deposunda “kapı giriş ve çıkış raporlarının tutulması, ziyaretçilerin kayıtlarının yapılması ve gerekli kişiler ile görüştürülmesinin koordine edilmesi, acil durumlarda yetkili yerlere ve yöneticilere bilgi verilmesi” gibi konularda davacı taraf personellerinin müvekkil şirkete hizmet vermesi hususunda anlaşılmıştır…” beyanı ile taraflar arasında sözleşme imzalandığının kabul edildiği anlaşıldığından, mahkememizce imza incelemesine gerek görülmemiş, imzaya itirazın reddine karar verilmiştir.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan,Gözetim, Yönlendirme ve Danışma Hizmetleri Sözleşmesi kapsamında düzenlenen iki adet faturadan kaynaklanan takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 29/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda,”…davacı taraf, davalıdan faturaya dayalı alacağını tahsil edemediği gerekçesi ile 15/02/2017 tarihinde İstanbul Anadolu … İcra Müdr…. dosya numarası 16.625,36-TL asıl alacak üzerinden ilamsız takibe geçtiği, davalının borcu kabul etmediklerini, icra takibine, takip miktarına, borca, faiz ve borcun tüm ferilerini itiraz ettiği, bu itiraz üzerine davacının davalı aleyhine yaptığı takibin devamı için huzurdaki davayı açtığı, davacının tarafın sözleşme hükümlerine göre gerekli şartları (… ve vergi ödemeleri yaptığın borcu bulunmadığını gösterir belgelerini işveren’e ibraz etmesi) yerine getirmediğinden dolayı İstanbul Anadolu … İcra Müd…. dosyası dolayı davalı aleyhine yaptığı icra takibinin ispata muhtaç olduğu, tarafralın mahkeme masrafları, vekalet ücretleri ile benzeri taleplerinin Sayın Mahkememizin takdiri içinde kaldığı, hukuki tavsif ve değerlendirmesi ve takdir münhasıran Sayın Mahkemenizin yetkisinde olmak üzere, işbu görüş ve tespitlerimiz Sayın Mahkemenizin yüksek takdirlerine saygı ile arz olunur…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Davacı şirketin delil listesinde yemin deliline dayandığı, 10/09/2019 tarihli duruşmada, mahkemenin hatırlatması ve “…yemin metnini hazırlayıp sunması ve davalı şirket yetkilisine tebliğ ettirmesi…” ara kararına istinaden, davacı tarafından davalı şirkete yemin teklif edildiği ve yemin metninin mahkeme dosyasına sunulduğu, davalı şirketin yetkililerine tebliğ edildiği görüldü.
Davacı vekilinin, 12/09/2019 tarihli yemin teklifi nedeniyle, … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün, 11/10/2019 tarihli cevabi yazısı ile bildirilen davalı şirketin yetkilileri, …, … ve …’a, HMK. 228. Madde kapsamında ihtarlı yemin davetiyesi gönderilmiş usulüne uygun tebliğ edilen ihtarlı yemin davetiyesine rağmen, şirket yetkilileri, yemin için tayin olunan gün ve saatte mahkemeye gelmemiş bu nedenle yemin konusu vakıaları HMK. 229 maddesi gereğince ikrar etmiş sayılmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller, İcra dosyası, davacı şirket tarafından düzenlenen faturalar, tarafların ticari defter ve belgeleri, cari hesap raporları, tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu ve yemin delili ile birlikte değerlendirildiğinde; bilirkişi tarafından, davalının ticari defterleri ve cari hesap incelemesi ile, davalının davacıya 16.625,36-Tl. borçlu olduğunun tespit edildiği, ancak davacın tarafın sözleşme hükümlerine göre gerekli şartları (SGK ve vergi ödemeleri yaptığını, borcu bulunmadığını gösterir belgelerini davalı işveren’e ibraz etmesi) yerine getirdiğine dair bilgi ve belge ibraz etmediğinden davasını ispata muhtaç olduğunun raporda belirtildiği, bu kapsamda davacı yemin deliline de dayandığından, mahkemenin hatırlatması sonucu davacı tarafından davalı şirket yetkililerine, sözleşme hükümleri kapsamında faturaya konu hizmetin verilip verilmediği konusunda yemin teklifinde bulunulduğu, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalı şirket yetkililerinin, yemin için mahkemeye gelmediği, bu durumda da HMK 229 maddesi gereği teslim olgusunu ikrar etmiş sayılacakları ve bu durumda da davacının davalıdan 16.625,36-TL asıl alacağının bulunduğunun yemin kesin deliliyle sabit olduğu, bu nedenle davacının davasının kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 16.625,36-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren, avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile davalının İstanbul Anadolu… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 16.625,36-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren, avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 3.325,07-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 1.135,67-TL harçtan, peşin alınan 200,79-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 934,88-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf lehine A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı + 200,79-TL peşin harç + 85,60-TL tebligat-müzekkere + 600,00-TL bilirkişi giderleri olmak üzere toplam 917,79-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.