Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/274 E. 2019/1257 K. 15.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/274 Esas
KARAR NO: 2019/1257

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/03/2018
KARAR TARİHİ: 15/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin meşru hamili olduğu yaklaşık 39 adet çek, 11.12.2017 tarihinde davacı şirketin aracında meydana gelen hırsızlık sonucunda çalınarak zayi olduğunu, söz konusu çeklerin iptali için Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. numarası ile yürütülen dosyada, zayi olmuş çekler için, 20.12.2017 tarihinde mahkeme tarafından ödeme yasağı konulduğunu ve … Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, çalınan ve zayi olan çekler arasında bulunan …bank’a ait… seri numaralı, 28.02.2018 keşide tarihli 28.500,00-TL değerindeki çekin davalı şirket … A.Ş tarafından iktisap edildiğini ve davalı şirketin zilyetliğinde bulunduğu anlaşıldığını, zira çekin keşide tarihinde davalı şirketin, belirtilen çekin bedelini bankadan talep ettiğini ve fakat çeklerin üzerinde mahkeme tarafından konulmuş ödeme yasağı olmasından bahisle bankanın çekleri tahsil edemediğini, bunun üzerine davalı şirketin 20.03.2018 tarihinde söz konusu çeki İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icraya koyduğunu ve davacı şirkete işbu icra takibine istinaden bir ödeme emri gönderildiğini, söz konusu ödeme emrinin, 22.03.2018 tarihinde davacı şirket tarafından tebliğ alındığını, davalı faktoring şirketi Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen ödemeden men yasağı ve … Gazetesinde yer alan ‘’çeki elinde bulunduranların 3 ay içerisinde söz konusu çeki mahkemeye ibraz etmeleri’’ hakkındaki ilana rağmen, çeki Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı dosyasına ibraz etmek yerine, çeki icraya koyduklarını, davalı faktoring şirketinin çeki icraya koymuş olması ve tutarın davacı şirket tarafından tahsili durumunda, telafisi zor ve imkansız zararlar doğuracağı sebebiyle işbu tehlikeye karşın ivedilikle çek üzerinde ödemeden men yasağı bulunmasından bahisle, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası kapsamında öncelikle teminatsız olarak, fakat mahkeme aksi yönde kanaatte ise, teminat yatırılması sonucunda icranın durdurulmasına karar verilmesini, …bank’a ait … seri numaralı, 28.02.2018 keşide tarihli 28.500,00-TL değerindeki çekin, davalı faktoring şirketinden alınarak, işbu çekin zilyetliğini iradesi dışında kaybeden ve çeklerin meşru hamili olan, davacı şirket …Şti’nin davalı … Faktoring’e borçlu olmadığının tespiti/işbu çekin davacı şirkete iade edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 28.02.2018 vade tarihli 28.500 TL bedelli …bank A.Ş.’ne ait dava konusu çekin, ciro silsilesi dahilinde yetkili hamil olan müvekkili uhdesine geçtiğini, ilgili çeke ilişkin İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi nin 19.03.2018 tarihli kararı … Değişik iş sayılı ihtiyati haciz kararı alındığını ve İstanbul … İcra Dairesi nin … Esas sayılı dosyasından kambiyo yoluyla haciz takibine geçildiğini, davacı cirantanın hukuka, usule ve izana aykırı beyanlarında özetle; çek hakkında ödemeden men yasağı kararının alınmış olmasının icra işlemlerine geçilmesine mani olunacağını ve bu cihetle yetkili hamilin icrai takibata geçmesinin kötüniyet emaresi taşıyacağını hukuken hiçbir haklı dayanağı olmamasına karşın alacaklı ve yetkili hamili zarara uğratmak alacağını geciktirmek kastıyla ileri sürdüğünü, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istediklerini beyan etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE
İstanbul …İcra Müd… E. sayılı takip dosyası, savcılık dosyaları, çek fotokopisi, çek tevdii bordrosu, fatura ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava 6102 sayılı TTK.’nın 792. maddesi kapsamında rıza dışı elden çıkan çek dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
İstanbul …İcra Müd. … E. takip dosyası üzerinden düzenlenen takip talepnamesi örneği incelendiğinde, 20/03/2018 tarihinde, kambiyo senetlerine özgü yolla, dava konusu 0004721 seri nolu 28/02/2018 keşide tarihli ve 28.500- TL. miktarlı çeke dayalı olarak, davalı alacaklı … A.Ş. tarafından, davacı ve diğer borçlular aleyhine takip yapıldığı, çek örneği incelendiğinde, çeki …bank… Şubesi’ne ait, keşidecisi… Şti., lehtarı… olan 28/02/2018 keşide tarihli ve 28.500 TL. miktarlı, cirantaların ise sırası ile … Şti., … A.Ş., … A.Ş., … A.Ş., … Şti. ve … Şti. olduğu çekin 28/02/2018 tarihinde, davalı … Faktoring A.Ş. ‘nce bankaya ibraz edildiği görülmektedir.
Rıza dışı elden çıkan bir çekden dolayı borçlu olunmadığının tespiti, 6102 sayılı TTK.nun 792. maddesinin “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklindeki hükmü gereği davacının, borçlu olmadığını talep ettiği çekin hamili olduğunu ispat etmek yanında iktisap edenin çeki iktisapta kötüniyetli olduğunu veya ağır kusuru olduğunu ispat etmesi gerekir. Aksinin kabulü kıymetli evrakın mücerretlik ilkesini ortadan kaldırır.(bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Bu kapsamda TTK.nun 792. madde metninde ve gerekçesinde çekin kötüniyetle iktisabı veya iktisapta ağır kusurdan ne anlaşılması gerektiği yönünde bir açıklamaya yer verilmediğinden bu kavramlarının manasının doktrin ve yargı içtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
Borçlar hukuku anlamında kusur, bir kimsenin hukuk düzeni tarafından uygun bulunmayan davranış biçimidir. Hukuk düzeni davranışın bu şekilde olmasını tasvip etmediğinden kişiyi davranışından dolayı kusurlu görmektedir. Kast, failin, fiili ve zararlı sonucunu bilerek fiili işlemesi ve sonucunu meydana gelmesini istemesidir. Burada failin hukuk düzenini ağır bir şekilde ihlali söz konusudur. İhmal ise failin, fiili, fiilin zarara yol açan sonucunu öngörmeden ve sonucun gerçekleşmesini istemeden işlemesidir. Failin bu durumda kusurlu sayılmasının sebebi bu olumsuz sonucun doğmaması için dikkatsiz, tedbirsiz ve özensiz davranması ve mesleğin gerektirdiği özeni ortaya koymamasıdır. (bkz. Prof. Dr. Kılıçoğlu, A. (2006) Türk Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara: Turhan Kitapevi, s. 218-220) Olası kast, kast kavramına dahildir. Herkesin göstermesi gereken dikkat ve özenin ihmal edilmesi ise ağır kusurdur. Ancak ağır kusur kast değildir.(Prof. Dr. Samim Ünan (2016) Türk Ticaret Kanunu Şerhi Altıncı Kitap Sigorta Hukuku Cilt I Genel Hükümler (Madde 1401-1452), s. 297) Bu çerçevede kötü niyetten maksat, senedin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise senedin iktisabında olağan özenin gösterilmemesini ifade eder. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
TTK.nun 598/2. maddesindeki “poliçe hamilin elinden herhangi bir surette çıkmış bulunursa…”ibaresi, poliçenin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit ya da hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade etmektedir. Ancak senedi çalan veya hile ile hamilinden alan ya da bulan kişinin sahte ciro ile devretmesi halinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan; eş söyleyişle, kötüniyetli ve ağır kusurlu bulunmayan (yeni) hamil korunur. (Poroy-Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15.baskı, s. 154 vd.)(bkz.HGK.13.06.2012 trh 2012/19-185 E. ve 2012/386 K.)
6102 sayılı TTK’nın 790. maddesi gereğince, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Ayrıca, 6102 sayılı TTK’nın 801. maddesi gereğince, çeki ödeyecek muhatap banka için dahi ciro imzalarının geçerliliğinin araştırılması zorunluluk değilken hamilin bu yönde bir yükümlülüğünün bulunduğu ileri sürülemez.(bkz. Yargıtay 11. HD. 19.10.2015 tarih 2015/3692 E. ve 2015/10648 K.)
Davalı tarafından, davaya konu çeke ilişkin, dava dışı …Şti. ile imzalanan sözleşme ile alınan fatura ve çek tevdii bordrosu dosyaya sunulmuştur.
Bu açıklamalar ışığında dosya kapsamı ile somut olaya bakıldığında, dava konusu çekin davacı tarafından araçtan çalınmış olduğunu iddiası ve bu suretle davacının elinden rızası hilafına çıkması tek başına, hamilin çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisapta ağır kusurlu olduğunu göstermez. (bkz. Yargıtay 11. HD. 08.02.2016 tarih 2015/9998 E. ve 2016/1058 K.)
Davacı, 08/04/2019 tarihli dilekçe ile, İstanbul …İcra Müd. … E. sayılı dosyası borcunun, cirantalardan … A.Ş. tarafından ödenerek çekin iade alındığını ve kendilerinden önceki ciranta olan …A.Ş. tarafından dava konusu çekin, İstanbul …İcra Müd. … E. sayılı dosyasından takibe konulduğunu ve bu dosyada da borçlu olmadıklarını bildirmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; icra dosyası, savcılık dosyaları, çek fotokopisi, çek tevdii bordrosu, fatura ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile, mahkememizde de, davalının çeki iktisap ederken kötüniyetli olduğunu veya iktisapta ağır kusuru olduğunu ispat edemediği kanaatine varıldığından sübut bulmayan, davacının davasının davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 44,40-TL harcın peşin yatırılan 486,71-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 442,31-TL Harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 3.420,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır