Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/269 E. 2022/496 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/269 Esas
KARAR NO :2022/496

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:26/03/2018
KARAR TARİHİ:28/06/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 02/12/2017 tarihinde … plaka sayılı aracın çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası geçirdiğini, müvekkilinin çevredekilerinin yardımı ile … Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilerek tedavisinin yapıldığını, müvekkilinin meydana gelen kazada kaldırımda yürüdüğü esnada sürücüsü davalılardan …’in olduğu … plaka sayılı aracın kendisine çarpması sonucu meydana geldiğini ve müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını, kaza sonrasında davalının olay yerinden kaçtığını, ihbar sonucunda kolluk kuvvetlerince yapılan çevirmede yakalandığını ve alkol muayenesinde 0,79 promil alkollü çıktığını, davalılardan … Sigorta tarafından A.Ş … plakalı aracın ZMSSnin yapıldığını, müvekkilinin meydana gelen kaza sonrasında … Eğitim ve Araştırma hastanesine kaldırıldığını, müvekkilinin kaza esnasında sağ ayak diz ve diz alrı kaval kemiğinin 6 yerinde kırıklar meydana geldiğini, çarpmanın etkisi ile kafa travması ile kaburga ezikleri meydana geldiğini, kazadan sonra müvekkilinin kafasını ve bacağını her türlü darbeden korumak zorunda olduğunu, müvekkilinin inşaat ustası olarak çalıştığını, müvekkilinin 3 çocuğunun bulunduğunu belirterek davanın kabulünü, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaylı ile şimdilik meydana gelen kaza neticesinde müvekkilinde oluşacak olan maluliyet ve kazanç kaybı ile ilgili 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik maddi tazminata hükmedilmesini, şimdilik 1.000,00 TL bakıcı masrafı ile istirahatli geçen süreler içinse şimdilik 1.000,00 TL kazan kaybı maddi tazminatının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reskont faizi ile birlikte tahsilini, davalılardan … Sigorta A.Ş haricindeki diğer davalılardan ise 50.000,00 TL manevi zarar tazminatına hükmedilmesini, tüm tazminatlara kaza tarihinden itibaren işletilecek olan avans faizi ile birlikte tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davayı kabul etmediklerini, müvekkilinin olay günü eve giderken bir anda aracın kontrolünü kaybettiğini ve istenmeyen kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin davacıya çarptığından haberinin olmadığını, müvekkilinin şirket aracını duvara çarptığından dolayı kazadan yarım saat sonra … İlçe Emniyet Müdürlüğüne yanında dayılı … ile beraber gidip bilgi verdiğini, müvekkilinin karakola gittiğinde yayaya çarptığının söylendiğini, davacının yaralanmaya ilişkin beyanlarını kabul etmediklerini, davacının 3.500,00-TL ücret aldığını iddia ettiğini, davacının bu iddiasını kabul etmediklerini, davacının ücret iddiasını şüpheye yer bırakmayacak mahiyette yasal delillerle ispat etmesinin gerektiğini, aksi hususları kabul etmediklerini, davacı tarafın manevi tazminat taleplerini kabul etmediklerini belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
Davalı … Elektronik San. Ve Gıda Paz. Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 02/12/2017 tarihinde meydana geldiği iddia edilen kazada … plaka numaralı aracın ruhsat sahibi olduğunu, kaza esnasında aracın mülkiyet dışında hiç bir ilgisinin bulunmadığını, kazanın oluşumu hakkında bir bilgiye sahip olmadıklarını, davacının kaldırımda yürümekte iken kendisine çarptığını ve sürücünün alkollü olduğunu iddia ettiğini, bu konuda ne bir kaza tespit tutanağı, soruşturma evrakı, ne de alkol raporunun dosyaya sunulmadığını, kaza esnasında … plaka numaralı aracın … Sigorta A.Ş tarafından sigortalandığını, davacı tarafından uğrayacakları zararların teminat kapsamında olduğunu, sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığının öncelikle araştırılmasının gerektiğini, yine SGK tarafından davacıya tedavi giderlerinin ödenip ödenmediğini, ayrıca çalışmadığını iddia ettiği dönemlerde işsizlik ücretinin ödenip ödenmediğinin araştırılmasının gerektiğini belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Davadan önce müvekkiline başvuruda bulunulduğunu, … numaralı hasar dosyası açıldığını, davacı vekiline 20/03/2018 tarihinde e mail gönderildiğini, maluliyet raporu, kusur raporu, kazanç durumunu gösterir belge sunulmadığını, bu belgeler sunulmadan tazminat hesaplamasının yapılamayacağını, karayolları ZMSS poliçesi genel şartları gereğince müvekkilinin sigortalısının kusur oranına göre ve maksimum poliçe teminatı kadar sorumlu olduğunu, bunun için öncelikle davaya konu kaza hadisesine karışan tarafların kusur dağılımlarının tespit edilmesinin gerektiğini, iş gücünde kazanma yoksunluğuna ilişkin tazminat miktarının belirlenmesinde ancak Adli Tıp Kurumu Üçüncü İhtisas Kurulu tarafından düzenlenecek olan maluliyet raporu esas alınarak bir sonuca varılabileceğini, bu nedenle dosyanın ATK ya sevkini talep ettiklerini belirterek davanın reddini, davanın ispatı halinde müvekkilinin tazminatın öncelikle ferilerinden sorumlu tutulmamasını, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı kusur oranında, poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, davanın reddedilen kısmı için yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 vd. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğudur. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 91/1’inci maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”. Aynı Kanunun 85/1’inci maddesinde; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı belirtilmiş, anılan Kanununun 85’inci maddesinin son fıkrasında maddesinde ise,“ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. İşleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten ve teşebbüs sahibi sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, sorumluluktan kurtulması veya sorumluluğun azaltılması başlıklı 86. maddesi ”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” hükmünü içerir. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşın, meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görendedir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, ZMMS zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edecektir.
TBK 50.maddesi ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmünü içermektedir.
TBK54.maddesinde Bedensel zararlar özellikle, Tedavi giderleri. Kazanç kaybı. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ,Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak sayılmıştır.
Bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
Manevi tazminat ise zenginleşme aracı olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ızdırabın kısmen de olsa giderilmesi amacına matuf olarak tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, meydana gelen neticenin ağırlığı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma durumu gibi hususlar gözetilerek 6098 sayılı B.K.’nın 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde değerlendirilecektir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, tazminata esas kusur oranı, maluliyet oranı, iyileşme sürelerinin tespiti ve zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi hallerden olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememizce alınan 25.09.2019 tarihli ATK raporunda sonuç olarak;”Abdurrahim oğlu 1966 doğumlu …’ın 02.12.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği Tablo 3.33b %3, hali hazır durumu itibariyle kişinin özür oranı %3.0 olduğuna göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %3.0 (yüzdeüçnoktasıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği” mütaala edildiği görüldü.
Mahkememizce alınan 28.09.2020 tarihli ATK raporunda sonuç olarak; 25.09.2019 tarihli rapora eklenecek bir husus olmadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 09.04.2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak; … plakalı aracın sürücüsü …’ nın 100% oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya …’ ın kusursuz olduğu, Davacı …’ın;
1.Seçenekte: TRH-2010 Hayat Tablosu ve %1,80 teknik faiz oranını dikkate alan aktüeryal fonksiyonlara göre; Sürekli iş göremezlik maddi zararının : 16.951,72 TL, Geçici iş görmezlik dönemine ait maddi zararının : 9.605,34 TL olduğu,
2. Seçenekte: Prograsif rant yöntemine (PMF yaşam tablosu esas alınarak, %10 artış ve iskonto) göre: Sürekli iş göremezlik maddi zararının : 19.125,15 TL olduğu, Geçici iş görmezlik dönemine ait maddi zararının : 9.605,34 TL olduğu, Dava dosyasında davacının bakıma muhtaç olduğuna dair bir rapor bulunmadığından, bakıcı gideri yönünden bir hesaplama yapılamadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 27.08.2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda sonuç olarak; Kök Raporda kusur yönünden varılan kanaatin değişmediği, … plakalı aracın sürücüsü …’ nın 100% oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya …’ın kusursuz olduğu, 02.12.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan ve %3 oranında malul kalan davacı …’ın; TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre yeniden yapılan hesaplama sonucu; Geçici İş göremezlik nedeniyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararının 9.605,34 TL olacağı, Sürekli İş göremezlik nedeniyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararının 22.808,08 TL olacağı, dava dosyasında davacının bakıma muhtaç olduğuna dair bir rapor bulunmadığından, bakıcı gideri yönünden bir hesaplama yapılamadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 17.11.2021 tarihli adli tıp uzmanı bilirkişi raporunda sonuç olarak; Yaralanma sonrası iyileşme süresinin ilk 2 ayında bir başkasının yardımına gereksinim duyacağı, bakıcı giderlerinin 3.807,00 x % 100 (karşı tarafın kusur oranı) = 3.807,00 TL olduğu, yaralanma nedeniyle bir başkasının sürekli bakımına muhtaç olmadığı mütalaa edildiği anlaşıldı,
Mahkememizce alınan 16.05.2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda sonuç olarak; … oğlu, 04/11/1966 … doğumlu …’ın; Yaralanma sonrası iyileşme süresinin ilk 2(iki) ayında bir başkasının yardımına-bakıcıya gereksinim duyacağı, bakıcı giderlerinin 3.807,00-TL x 7o100 (karşı tarafın kusur oranı)= 3.807,00-TL olduğu, yaralanma nedeniyle bir başkasının stirekli bakımına muhtaç olmadığı, önceki Kök ve Ek Raporlarda ktısur yönünden vanlan kanaatim değişmedi, 02/12/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan ve % 3 oranında malul kalan davacı …’ın; güncel verilere göre yapılan hesaplama sonucu; Geçici İş göremezlik nedeniyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararın 9.605,34 TL olacağı, Sürekli İş göremezlik nedeniyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararının 35.004,55 TL olacağı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 02/12/2017 tarihli kaza nedeniyle rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 03.06.2022 tarihli ıslah dilekçesi verilerek Bakıcı gideri talebinin 2.807,00 TL arttırarak 3.807,00 TL’ye, geçici iş göremezlik talebinin 8.605,34 TL arttırarak 9.605,34 TL’ye, sürekli iş göremezlik talebinin 30.004,00 TL arttırarak 35.004,55 TL’ye yükseltilip, harç ikmal edilmiştir.
Davacının kaza nedeniyle yaralandığı, davanın TBK 72. Maddesi ve KTK 109 maddesi gereğince ceza zamanaşımı süresine tabi olduğu ıslah tarihi itibariyle 8 yıllık ceza zamanaşımı süreninin dolmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde;
02.12.2017 tarihinde davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek yaya konumunda olan davacıya çarptığı, davalı … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti.’nin aracın maliki/işleteni olduğu, davalı … Sigorta Anonim Şirketi’nin … zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu, dosyasında mevcut davalı … emniyet ifade tutağında kazanın direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırımda olan davacı yayaya çarptığını beyan ettiği, her ne kadar davalı … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. meydana gelen kazada alkolün etkisinin olmadığını, kazanın sırf alkolün etkisi altında gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerektiğini ileri sürmüş ise de, davalı sürücünün direksiyon hakimiyetini, kaybederek yaya olan kaldırımdaki davacıya çarptığı bu nedenle de kazaya alkollün etkisi olup olmadığının davalının itiraz noktası bakımından bir öneminin de bulunmadığı, davalı sürücü …’in tam kusurlu olduğu davacının kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacının muayenesi de yapılmak suretiyle oluşturulan ATK raporuna göre davacının kaza tarihinde yürürlükte olan 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği göre davacının kalıcı maluliyetinin %3 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olduğu, adli tıp uzmanı bilirkişi raporuna göre davacının geçici iş göremezlik süresi içerisinde 2 aylık süre ile bakıcıya gereksinim duyabileceğinin belirtildiği, raporun hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğu, Yargıtayın yeni içtihatlarına uygun olarak davacının muhtemel bakiye ömürü TRH-2010 yaşam tablosu ile belirlenerek, bilinmeyen dönem için %10 artış ve %10 ıskontolu uygulanarak progressive rant yöntemine göre yapılan hesaplama sonucu güncel asgari verilerine göre düzenlenen ek raporun hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğu, davacının bilirkişi raporu ile tespit edilen tutar kadar alacaklı olduğu anlaşılmakla davacının maddi zararlara ilişkin davasının kabulü ile 9.605,34 TL geçici işgöremezlik tazminatı, 35.004,55 TL sürekli işgöremezlik tazminatı,3.807,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 48.416,89 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen tazminatlara davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve … bakımından kaza tarihi olan 02.12.2017 tarihinden itibaren, davalı … SİGORTA A.Ş. bakımından dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, meydana gelen neticenin ağırlığı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma durumu gibi hususlar gözetilerek 18.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 02.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ile …’den alınarak davacıya verilmesine, yargılama gideri olan harçlar bakımından ise maddi ve manevi tazminata göre ayrılarak/paylaştırılarak karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi zararlara ilişkin davasının kabulü ile 9.605,34 TL geçici işgöremezlik tazminatı, 35.004,55 TL sürekli işgöremezlik tazminatı,3.807,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 48.416,89 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen tazminatlara davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve … bakımından kaza tarihi olan 02.12.2017 tarihinden itibaren, davalı … SİGORTA A.Ş. bakımından dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 18.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 02.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ile …’den alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Yasa gereğince maddi tazminat yönünden alınması gereken 3.307,35-TL harçtan peşin 23,91-TL + 141,46-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 165,37-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 3.141,98-TL harcın tüm davalılardan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-492 Sayılı Yasa gereğince manevi tazminat yönünden alınması gereken 1.229,58-TL harçtan peşin alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile kalan 1.058,80 TL harcın davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve …’den tahsili ile Hazineye irad kaydına,
5-Maddi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 7.094,20-TL vekalet ücretinin, tüm davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Kabul edilen Manevi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin, davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve …’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Reddedilen Manevi tazminat yönünden davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve … vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve …’e verilmesine,
8-Maddi tazminat yönünden davacı tarafından başlangıçta yatırılan 17,95 TL başvurma harcı + 23,91-TL peşin harç + 141,46 ıslah harç toplamı olan 183,32-TL’nin tüm davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Manevi tazminat yönünden davacı tarafından başlangıçta yatırılan 17,95 TL başvurma harcı + 170,78-TL peşin harç toplamı olan 188,73-TL’nin davalılar … Ve Gıda Paz. Ltd. Şti. ve …’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 3.300,00-TL bilirkişi ücreti + 1.249‬,00-TL ATK fatura ücreti + 1.391,00-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 5.940,00-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 67,48 (4.008,31-TL) oranında davalılardan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı … tarafından yapılan 150,00-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 32,52 (48,78-TL) oranında davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ile davalı … Elektronik vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/06/2022

Katip …

Hakim …