Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/235 E. 2020/715 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/235 Esas
KARAR NO:2020/715

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/03/2018
KARAR TARİHİ:11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili mahkememize verdiği 13/05/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davaya konu fatura bedellerinin dayanağı olan 15.04.2009 tarihli … numaralı ve 09.10.2009 tarihli … numaralı Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmelerinin Müvekkili … A.Ş. ile birleşen ve 16.02.2011 tarih … sayılı Ticaret Sicil Gazetesi suretiyle de birleşme işlemi ilan edilen “…. A.Ş.” ile davalı “…. A.Ş.” arasında akdedildiğini, davalı ile Müvekkili şirket arasında imzalanan bu iki sözleşme dışında … numaralı 18.12.2015 tarihli, … numaralı 18.12.2015 tarihli, … numaralı 16.02.2017 tarihli, … numaralı 29.03.2017 tarihli dört adet satış teklif mektubunun davalıya sunulduğunu ve davalı tarafından bu tekliflerin kabul edilerek satış teklifine konu ürünlerin davalıya hizmet olarak verildiğini, sözleşmeler uyarınca müvekkili şirketin kullanım hakkını devretmiş olduğu yazılımlar ve satmış olduğu donanımlar hakkında sürekli olarak destek ve bakım hizmeti verdiğini, müvekkili şirketin sözleşme kapsamında üzerine düşen tüm yükümlülükleri usulüne uygun bir şekilde yerine getirdiğini, söz konusu hizmetlere ilişkin düzenlenen e-faturaların davalı şirkete tebliğ edilmiş ise de söz konusu fatura bedellerine ilişkin gerekli ödemenin yapılmadığını, davalı tarafa verilen hizmetler kapsamında düzenlenerek tebliğ edilen faturalar nedeniyle, müvekkili şirketin, cari hesap ilişkisi kapsamında davalı borçludan 26.727,65 TL (faiz ve masraflar hariç) alacaklı olduğunu, tüm sözlü ve yazılı ihtarlara rağmen bu borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden faturaya ve sözleşmelere dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafın kendisine tebliğ edilen ödeme emrine 27.02.2018 tarihinde borcun 16.512,47 TL’lik kısmı için kısmi itiraz ettiğini ve kalan 10.215,18 TL kısmını kabul ettiğini, müvekkili şirketin, borçlu ile akdedilen sözleşme nedeni ile üzerine düşen tüm yükümlülüklerini usulüne uygun bir şekilde yerine getirdiğini, bu kapsamda davalı tarafından işletilen işletmelere yazılım donanım bakım hizmeti verildiğini, sözleşmeye göre müvekkili şirketin yükümlülüğünün 365 gün 24 saat boyunca kullanılan yazılımlarda oluşacak problemlere ilişkin destek hizmeti vermek olduğunu, müvekkilinin destek hizmeti verebilmesi için davalının bir sorun sebebiyle destek talep etmesi gerektiğini, davalının herhangi bir sorunla karşılaşmadığında ya da destek talep etmediğinde dahi sözleşme bedelini ödemekle yükümlü olduğunu, yalnızca talep edildiğinde destek hizmeti verildiğini, müvekkilinin müşterinin destek talebi olmadığında herhangi bir destek hizmeti vermekle yükümlü olmadığını, tüm bu nedenlerle müvekkilinin yazılım destek hizmeti verildiğini ispatla yükümlü olmayıp, davalının destek hizmeti talep etmesine rağmen kendisine hizmet verilmediğini ispatlaması gerektiğini, davalı borçlunun fatura bedellerinin ödenmesi hususunda kendisine yapılan tüm ihtarlara rağmen takibe konu faturalardan doğan borcunun 16.512,47TL sini (faizler ve masraflar hariç) ödemediğini , davalının itirazının icra takibini sürüncemede bırakma amacına yönelik olduğunu, davanın kabulüne, davalının, ….İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu kısmi itirazın iptal edilerek alacağın kalan kısmı için takibin devamına, davalının itirazları nedeniyle alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, davalı aleyhine HMK m.329 gereğince disiplin para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK. 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının davalı aleyhine 21.02.2018 tarihinde 26.727,65 TL tutarındaki asıl alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek (yıllık %9,75 avans faizi) faizi ile tahsilini talep ettiği, davalı tarafın takibe konu alacak miktarı olan 26.727,65 TL’lik borcun 16.512,47 TL’lik kısmına ve bu kısmın tüm fer’ ilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir ve Bilgisayar Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 24/06/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacının 2016-2017-2018 yılı ticari defterlerinin delil niteliğinde olduğu, davalının ticari defter ve belgelerini sunmadığı, davacı firmanın yerinde yapılmış olan incelemede davalı firmanın çağrıları davalı firma yerinde veya uzaktan çözüm üretildiği, davacının 13/12/2018 tarihi itibariyle davalı yandan 16.711,49 TL. alacağı bulunduğunu raporunda bildirmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 13/01/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; Taraflar arasında bulunan uyuşmazlığın ana sebebinin 22/09/2016 tarih … nolu faturalardan kaynaklandığı, 28/09/2016 tarih … yevmiye nolu Beyoğlu 1.Noteri tarafından düzenlenen ihtarname ile ihar eden …İşletmeciliği’nin davacı …Ş. Firmasına 8 günlük yasal süre içerisinde ilgili faturanın davacı firmaya iade edildiği, ilgili faturanın davacı tarafa iadesi nedeniyle taraflar arasında borç-alacak ilişkisinin kalmadığını raporunda bildirmiştir.
Yeni bir Mali Müşavir ve Bilgisayar Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 05/10/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; Taraflar arasında imzalanan “Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmelerinin” konusunun, ilgili sözleşme ekinde yer alan ve davalı firma iş yerinde kullanılan yazılımlar ile ilgili davacının teknik destek hizmeti sunması olduğu ve davalı tarafından internet üzerinden veya telefonla açılacak servis çağrılarına; davacı firma personelinin telefonla, uzak bağlantı ile ya da yerinde onarım ile teknik destek hizmeti verildiği, dosya kapsamında davacının, davalı firmaya teknik destek vermiş olduğuna dair kayıtların yer aldığı, davacı firma tarafından en son 28/12/2018 tarihinde teknik destek vermiş olduğuna dair kaydın görüldüğü, teknik destek hususunun davalının talebine bağlı olduğu ve davalının herhangi bir servis çağrısı açması durumunda davacının teknik destek vermesi gerektiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmelere göre verilen teknik destekle ilgili olarak herhangi bir sınırlama ya da sayı belirtilmediği, sözleşme süresi boyunca davacı herhangi bir ay için her gün teknik destek vermiş olsa da, herhangi bir ay için hiç bir teknik destek vermemiş olsa da sözleşmeye göre belirlenmiş olan aylık ücreti hak etmiş olacağı, davaya konu icra takibi içeriğinde yer alan faturaların taraflar arasındaki sözleşmeler ve teklif mektupları kapsamında kesilmiş olduğu, ancak bazı ürünlerin sözleşme ve teklif mektuplarında yer almamasına rağmen faturalarda bakım bedeli talep edilmiş olduğu, faturalara bu şekilde yansıtılan 10.947,27 TL’lik bedelin dayanak noktası hususunda herhangi bir tespit yapılamadığı, dava dosyasında yer alan ve davacı tarafından icra takibi başlatılan faturaların geri kalan bölümünün ise taraflar arasında imzalanmış bulunan sözleşmeler ve teklif mektupları kapsamında verilen bakım ve destek hizmeti, ürün satış bedeli ve sözleşme kapsamında vade farkı faturası olduğu, 22/09/2016 tarihli … numaralı faturanın taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen fatura döneminde kesilmemiş olduğundan ve içeriğinde yer alan 67 aylık bakım bedeli, sözleşme ile belirtilen 3 aylık ücret periyodunun çok üzerinde olduğundan, söz konusu faturanın neye istinaden kesilmiş olduğunun anlaşılamadığı, dava dosyası içinde yer alan tüm faturaların davalı kayıtlarına alındığı, bedellerinin de ödendiği dikkate alınarak; anılan faturalar içeriğinde yer alan, ancak dayanak noktası hususunda herhangi bir tespitin yapılamadığı 10.947,27 TL tutarındaki hizmetlerin ihtilaf konusu olmadığı, taraflar arasındaki asıl ihtilafın; 22.09.2016 tarihli davacı faturasından kaynaklandığı, faturanın yasal süresi içinde davalı tarafça iade edildiği, anılan faturanın neye istinaden kesilmiş olduğu hususunun davacı şirketçe açıklığa kavuşturulmaması halinde; davacı şirketin takip tarihi itibariyle 10.215,18 TL alacaklı olacağı, 21.02.2018 tarihinde başlatılan takipte 26.727,65 TL asıl alacak talep edildiği, takip borçlusu davalı şirketçe borcun 16.512,47 TL’lik kısmına itiraz edildiği, kabul edilen 10.215,18 TL tutarındaki borç miktarının da 27.03.2018 tarihinde ödendiğini raporda bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi kök ve ek raporlar gözönüne alındığında; taraflar arasında muhtelif “Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmelerinin” imzalanmış olduğu, bu sözleşme kapsamında davacı firma tarafından davalı firmaya bakım ve teknik destek hizmeti verildiği, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin bu hizmetten kaynaklandığı, taraflar arasındaki ihtilafın 22/09/2016 tarihli , 16.512,47TL bedelli, “Sabit Terminal Yazılımı” mal/hizmet cinsi olarak belirtilen, faturanın not kısmında “terminal bakım bedeli” olarak yapılan işin belirtildiği davacının kestiği e-arşiv faturasından kaynaklandığı, faturanın süresi içerisinde davacı tarafa iade edildiği, tüm dosya kapsamında ve yerinde yapılan bilirkişi incelemesinde faturanın neye istinaden kesilmiş olduğunun ispatlanamadığı, davacı tarafından faturaya dayanak yapılan hizmetin verildiğinin ispatlanamadığı davacı şirketin yerinde yapılan bilirkişi incelemesinde de anlaşıldığından, yasa ve usule uygun, karar vermeye elverişli ve denetime açık 05/10/2020 tarihli heyet bilirkişi raporu da gözetilerek; davacının takip tarihi itibariyle 10.215,18 TL alacaklı olduğu, bu bedelin de 27.02.2018 tarihinde dava tarihinden önce ödendiği, davalı tarafça itiraz edilen 16.512,47TL lık kısmın ise haksız icra takibine konu edildiği, davalının icra takibine yaptığı itirazında haklı olduğu anlaşıldığından, davacının ispatlanamayan davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Davacı tarafça yatırılan peşin harç alınması gereken 54,40-TL karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 227,60-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-) Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Taraf vekilleriinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/11/2020

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza