Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/141 E. 2022/833 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2018/141 Esas
KARAR NO:2022/833

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/02/2018
KARAR TARİHİ:08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 14/06/2014 tarihinde imzalanan satış sözleşmesiyle, müvekkili şirketin, davalının elektrik üretmek için bir adet rüzgar türbini satma ve kurma ve bu türbini satma ve kurma ve bu türbini çalıştırmak için gerekli Lisansız Res Kurulumu ve izinlerini alma edimini üstlendiğini, müvekkili şirketin, Elektrik Piyasasında Lisansız Elektrik Üretimine İlişkin yönetmelik uyarınca davalı şirket adına gerekli fizibilite çalışmasını tamamladığını, davalı şirket adına 1 Megavata kadar elektrik üretim santrali kurma izni için gerekli müracaatları yaptığını, projenin kurulumu için ilgili dağıtım şirketinden çağrı mektubu alma aşamasına gelindiğini, iş bu aşamadan sonra davalı üzerine düşen edimi yerine getirmediğini, müvekkili şirketin çalışmalarını boşa çıkardığını, müvekkili üzerine düşen tüm edimleri yerine getirmesine rağmen davalı satış bedeli olan 715.000 Euro+ KDV’nin %10 peşinatını ödemekten, dağıtıcı şirket ile bağlantı anlaşmasını imzalamasına rağmen yer teslim etmekten imtina ettiğini, davalıya edimlerin ifa etmesi aksi halde cezai şart ve masrafları ödemesi … 4.Noterliğinin 21.06.2017 tarihli … yev. nolu ihtarnamesiyle bildirildiğini, borçlu şirket ihtarı tebliğ almasına rağmen edimleri yerin getirmeyerek temerrüde düştüğünü, bunun üzerine sözleşmeden cayma bedeli olarak davalı aleyhinde …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın borca ve yetkiye haksız yere itiraz ettiğini, ancak bu itirazlarında haksız olduğunu, satış sözleşmesinin I bendinde açıkça uyuşmazlıkların çözümlenmesi konusunda İstanbul/Çağlayan) mahkemelerinin yetkili olduğu açıkça belirtildiğini, sözleşmenin H bendinde de sözleşmeden cayan tarafın 50.000 Euro cezai şart ödemekle yükümlü olduğu açıkça belirtildiğini, ancak davalı temerrüde düşmüş olmasına rağmen haksız yere de borca itiraz ettiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle ticari avans faiziyle birlikte takibin devamına ve takip konusu alacağın %20’ından az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı şirket cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile … Elektrik San Ve Tic Ltd. Şti. olaran, sözleşmenin bu iki şirket arasında yapıldığını, satıcı olarak … End. San. Ve Tic. Ltd . Şti. tarafından imzalandığını, dava açıldıktan sonra fark ettiklerini, bu husus bağlantı anlaşması yapmak için girişimde bulunduklarını, dava dışı … tarafından da fark edilmediğini, sözleşmenin üst kısmındaki antette de anlaşıldığını, sözleşme diğer şirket tarafından hazırlanarak imzalarına sunulduğunu, şirketlerine ait olmadığını, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasında yapmış oldukları yetki itirazını tekrar ettiklerini, yetkili icra dairesinin …(Samsun) icra dairesi olduğunu, icra takibinin yetkili icra müdürlüğüne yapılmadığından itirazın iptali davasının usulden reddini talep ettiğini, davanın tarafları arasında, geçerli bir sözleşme ilişkisi bulunmadığını, yetkili mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, sözleşmeyi satıcı şirket adına … ŞTİ.’nin temsilcisi olduğu tespit edilmek suretiyle, mahkememiz tarafından sözleşme geçerli kabul edilse dahi; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı davasının, sözleşmeye taraf olan … Elektrik San ve Tic Ltd. Şti. adına değil, dava dışı … San. Ve Tic.Ltd. Şti. adına yapılması ve açılması nedeniyle icra takibi yapan ve itirazın iptali davası açan davacı şirketin, aktif husumet ehliyetinin bulunmaması nedeniyle de cezai şart istemesi mümkün olmadığını, sözleşmeye konu olan 600 k W kapasiteli … Marka … Model Rüzgar Türbininden oluşan Rüzgar Enerji Santrali (RES) kurulum işi için, bu cihaz ve ekipmanların tek üreticisi olan Belçika’daki … SA. Şirketinin 05/02/2016 tarihinden itibaren iflas başvurusunda bulunduğunu, davacı şirketin de, bu cihaz ve ekipmanları iflastan önce temin ettiğini ve iflasa rağmen edebileceğine dair hiçbir delil ve belge sunmaması karşısında, sözleşmenin ifasını satıcı(yüklenici) şirket yönünden imkansız hale geldiğini, bu nedenle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, ihtarnameler, taraflar arasında imzalı satış sözleşmesi, ticari defterler ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, sözleşmeden cayma bedeli alacağından kaynaklı olarak, toplam 50.000-EUR. üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek temerrüt faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, yetkiye, borca ve tüm fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan, sözleşmeden kaynaklı cayma bedeli alacağına dayalı, takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/33 Talimat sayılı dosyasında, bilirkişiler Mali Müşavir … ve EPDK Lisanssız Rüzgar Enerjisi Uzmanı … tarafından hazırlanan, 08/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda; “…keşif mahallinde yapılan tespitler ve yukarıda belirtilen değerlendirmeler altında davacının davalıdan cezai şart ve alacağı olmadığı…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Sözleşme Uzmanı Öğretim Üyesi Dr…., Mali Müşavir … ve Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan 29/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda; “…
a)Davalı tarafından, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı, peşinat ödeme şartlarının gerçekleşmediği, davacı şirket yetkililerine ulaşamadığı ve sözleşmenin konusunun imkansız hale geldiği yönündeki iddiların geçerli delillerle kanıtlanması gerektiği ancak bu ispat yükümlülüklerinin yerine getirilmediği,
b)Davalı tarafından, davacı şirkete ulaşmak için gayret gösterildiği halde ulaşılamadığına ilişkin herhangi bir delil sunulmaması, şirket yetkililerinin değil şirketin muhatap olması, davacının göndermiş olduğu ihtarnameyle bizzat davalıya ulaşarak sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmesini talep etmesine rağmen davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi, dosyaya sunulan mail yazışmaları ve diğer belgelerden davacının sözleşme kapsamında bir takım başvuruları yapmış olması, sözleşmede kararlaştırılan peşin bedelin başkaca herhangi bir şarta bağlanmaması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davalının sözleşmeden kaynaklanan peşin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve dolayısıyla sözleşmeyi ihlal ettiği, bu bakımdan yapılan fesih bildiriminin haklı olduğu,
c)Her ne kadar davalı tarafından malzemelerin sipariş edileceği şirketin iflas etmiş olduğu, bu bakımdan sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği ileri sürülmüş ise de, sözleşmenin nisbiliği ilkesi gereği sözleşmenin tarafı olmayan bir kimse ile ilgili hususların sözleşmenin tarafına karşı ileri sürülmesinin olanaklı olmaması, tedarikçi firmanın iflas etmesinin objektif bir imkansızlık oluşturmaması, sözleşmede ürünlerin iflas eden firmadan temin edileceğine ve firmanın iflas etmesi halinde bu durumun imkansızlık oluşturacağına ilişkin bir hüküm bulunmaması, malların başka yerlerden de temin edilmesinin mümkün olması, mal tedarikinin davacının yükümlülüğünde olması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının anılan iddiasının da yerinde olmadığı,
d)Taraflar arasındaki sözleşmenin “sözleşmeden cayma ve cezai şart” başlığı altındaki düzenlemesi uyarınca, sözleşmeyi ihlal eden davalının davacıya dava konusu 50.000 Euro’luk cezai şart bedelini ödemekle yükümlü olduğu,
e)Davalıya 21.06.2017 tarihinde ihtarname gönderildiğinden, bu ihtarnamenin davalıya ulaşmasıyla davalı tarafın temerrüde düştüğü, icra takip dosyası incelendiğinde, faizin temerrüt tarihine uygun olarak talep edildiği,
f)Dava konusu alacak, taraflar arasındaki sözleşmeye ve cezai şart tazminatı alacağına dayandığından, alacağın likid, icra inkar tazminatı talebinin de, yerinde olduğu,
g)Davacı şirketin 2014-2015-2016-2018 yılına ait Ticari defterleri Ticaret kanunun 64 ve 213 sayılı VUK ilgili hükümleri gereğince yasal ve usulünce tutulmuştur.
h)Davacı şirketin 2014-2015-2016-2018 yılına ait Ticari defterleri Ticari defterler TTK 69 ve 213 sayılı kanunun 216. Md gereğince açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı,
i)Davacı şirketin 2014-2015-2016-2018 yılına ait Ticari defterleri ve dayanağı belgeler yardımcı defterlerin birbirini teyit etmesi nedeni ile TTK 85md ve HMK 222. Maddesi gereğince delili niteliğine haiz olabileceği kanaati oluşmuştur.
j)Davacı şirketin 2014-2015-2016-2018 yılına ait Ticari Defterler VUK 228-226 md gereğince muhasebe usul ve tekniğine uygun tutulup kazıntı ve silintiye rastlanmamıştır…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, bilirkişi Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan, 13/04/2021 tarihli Bilirkişi ek ayrık raporunda; ” …davacının davalıdan cezai şart alacağının olmadığı kanaatine varılmıştır…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Bilirkişiler Sözleşme Uzmanı Öğretim Üyesi Dr…., Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 13/04/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …
Davalı tarafından. davacının sözleşmenin tarafi olmadığı, peşinat ödeme şartlarının gerçekleşmediği, davacı şirket yetkililerince ulaşamadığı ve sözleşmenin konusunun imkansız hale geldiği yönündeki iddiların geçerli delillerle kanıtlanması gerektiği ancak bu ispat yükümüllüklerinin yerine getirilmediği, Davalı taralından, davacı şirkete ulaşmak için payret gösterildiği halde ulaşılamadığına ilişkin herhangi bir delil sunulmaması, şirket yetkililerinin değil şirketin muhatap olması, davacımın göndermiş olduğu ihtarnameyle bizzat davalıya ulaşarak sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmesini talep etmesine rağmen davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi, dosyaya sunulan mail yazışmaları ve diğer belgelerden davacının sözleşme kapsamında bir takım başvuruları yapmış olması, sözleşmede kararlaştırılan peşin bedelin başkaca herhangi bir şarta bağlanmaması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davalının sözleşmeden kaynaklanan peşin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve dolayısıyla sözleşmeyi ihlal ettiği, bu bakımdan yapılan fesih bildiriminin haklı olduğu,
Her ne kadar davalı tarafından malzemelerin sipariş edileceği şirketin iflas etmiş
olduğu, bu bakımdan sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği ileri sürülmüş ise de, sözleşmenin nisbiliği ilkesi gereği sözleşmenin tarafı olmayan bir kimse ile ilgili hususların sözleşmenin tarafına karşı ileri sürülmesinin olanaklı olmaması, tedarikçi firmanın iflas etmesinin objektif bir imkansızlık oluşturmaması, sözleşmede ürünlerin iflas eden firmadan temin edileceğine ve firmanın iflas etmesi halinde bu durumun imkansızlık oluşturacağına ilişkin bir hüküm bulunmaması, malların başka yerlerden de temin edilmesinin mümkün olması. mal tedarikinin davacının yükümlülüğünde olması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının anılan iddiasının da yerinde olmadığı,
Taraflar arasındaki sözleşmenin “sözleşmeden cayma ve cezai şart” başlığı altındaki düzenlemesi uyarınca, sözleşmeyi ihlal eden davalının davacıya dava konusu 50.000 Euro’luk cezai şart bedetini ödemekle yükümlü olduğu,
Davalıya 21.06.2017 tarihinde ihtarname gönderildiğinden, bu ihtarnamenin davalıya ulaşmasıyla davalı tarafin temerrüde düştüğü. icra takip dosyası incelendiğinde, faizin temerrüt tarihine uygun olarak talep edildiği, Dava konusu alacak. taraflar arasındaki sözleşmeye ve cezai şart tazminatı alacağına dayandığından, alacağın likid. icra inkar tazminatı talebinin de, yerinde olduğu…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 20/09/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; “…
a)Davalı tarafından, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı, peşinat ödeme şartlarının gerçekleşmediği, davacı şirket yetkililerine ulaşamadığı ve sözleşmenin konusunun imkansız hale geldiği yönündeki iddiların geçerli delillerle kanıtlanması gerektiği ancak bu ispat yükümlülüklerinin yerine getirilmediği,
b)Davalı tarafından, davacı şirkete ulaşmak için gayret gösterildiği halde ulaşılamadığına ilişkin herhangi bir delil sunulmaması, şirket yetkililerinin değil şirketin muhatap olması, davacının göndermiş olduğu ihtarnameyle bizzat davalıya ulaşarak sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmesini talep etmesine rağmen davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi, dosyaya sunulan mail yazışmaları ve diğer belgelerden davacının sözleşme kapsamında bir takım başvuruları yapmış olması, sözleşmede kararlaştırılan peşin bedelin başkaca herhangi bir şarta bağlanmaması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davalının sözleşmeden kaynaklanan peşin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve dolayısıyla sözleşmeyi ihlal ettiği, bu bakımdan yapılan fesih bildiriminin haklı olduğu,
c)Her ne kadar davalı tarafından malzemelerin sipariş edileceği şirketin iflas etmiş olduğu, bu bakımdan sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği ileri sürülmüş ise de, sözleşmenin nisbiliği ilkesi gereği sözleşmenin tarafı olmayan bir kimse ile ilgili hususların sözleşmenin tarafına karşı ileri sürülmesinin olanaklı olmaması, tedarikçi firmanın iflas etmesinin objektif bir imkansızlık oluşturmaması, sözleşmede ürünlerin iflas eden firmadan temin edileceğine ve firmanın iflas etmesi halinde bu durumun imkansızlık oluşturacağına ilişkin bir hüküm bulunmaması, malların başka yerlerden de temin edilmesinin mümkün olması, mal tedarikinin davacının yükümlülüğünde olması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının anılan iddiasının da yerinde olmadığı,
d)Taraflar arasındaki sözleşmenin “sözleşmeden cayma ve cezai şart” başlığı altındaki düzenlemesi uyarınca, sözleşmeyi ihlal eden davalının davacıya dava konusu 50.000 Euro’luk cezai şart bedelini ödemekle yükümlü olduğu,
e)Davalıya 21.06.2017 tarihinde ihtarname gönderildiğinden, bu ihtarnamenin davalıya ulaşmasıyla davalı tarafın temerrüde düştüğü, icra takip dosyası incelendiğinde, faizin temerrüt tarihine uygun olarak talep edildiği,
f)Dava konusu alacak, taraflar arasındaki sözleşmeye ve cezai şart tazminatı alacağına dayandığından, alacağın likid, icra inkar tazminatı talebinin de, yerinde olduğu,
g)Hukuki Açıdan Her ne Kadar Davalı tarafın Cezai Şart Alacağı Ödemekle Yükümlü olduğu sonucuna varılmış ise de, davalı tarafın Ticari Defter Ve kurumlar vergisi beyannamesine bakıldığında; 2014-2018 yılları arasında zarar ettiği en son ise 2018 yılında Kurumlar Beyannamesi verildiği ancak bu beyannameninde boş verildiği görülmüştür.
DÖNEMİ
KAR
ZARAR
2014

8.193,68-TL
2015
1.779,78-TL

2016

2.584,10-TL
2017
1,00-TL

2018
0
0
Yukarıda detayı gösterilen kurumlar vergisi beyannamesinde davalı tarafın zarar ettiği davacı tarafından talep edilen cezai şartın ödemesinin Davalı tarafında Mali Durumundan Dolayı ödemesinin mümkün olmadığı, taraflar arasında talep cezai şartın edebileceği, ancak Taraflarca belirlenen cezai şartın aşırı yüksek olması ve Davalı tarafında Mali Durumundan Dolayı ödemesinin mümkün olmadığı göz alındığında cezai şartta indirim uygulanıp uygulanmayacağının Bu husustaki nihai takdir sayın mahkemeye aittir…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Taraflar 18/06/2014 tarihinde, Satış Sözleşmesi imzalamıştır. Sözleşmenin incelenmesinde; her ne kadar sözleşmenin A-1. Maddesinde satıcı “… Elektrik San. Ve Tic. Ltd.Şti.” olarak yer almakta ise de, sözleşmeyi satıcı olarak imzalayanın davacı … San.Tic.Ltd.Şti., alıcı olarak imzalayanın davalı … Hayvancılık İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. olduğu, anlaşılmış ve A-1 maddesindeki başlıkta yer alan ünvanın sehven yanlış yazıldığı, sözleşmenin davacı ve davalı arasında imzalandığı kabul edilmiştir.
18/06/2014 tarihli Satış Sözleşmesinin;
Konusu başlıklı, B-1 maddesinde; “Satıcı ve alıcı arasında …Rüzgar Türbini ile iş bu türbinin kurulumu…” olduğunun belirtildiği,
İşin Bedeli ve Ödeme Şekli başlıklı C-1 maddesinde; “..işin bedeli 715.000-EUR.+%18 KDV… ödeme koşulları, 1.Ödeme: %10 siparişte peşin, geriye dönüşsüz teyitli transfer edilebilir akreditif, 2.ödeme:%80 Malzemeler limana geldiğinde 3.Ödeme:%10 Montaj sonrası türbin çalışır vaziyette teslimi sonrasında,…” olduğunun belirlendiği,
İşin Teslim Süresi başlıklı D-1. Maddesinde, “… projesinin hazırlanması, Lisansız Elektrik Üretimine ilişkin mevzuat gereği , alıcıya ilgili dağıtım şirketi tarafından gönderilen Çağrı Mektubu uyarınca hazırlanarak, belirtilen sürede … tarafından onaylanması gereken projelerin onaylattırılması, mevzuat gereği gerekli izin ve raporlarının alınmasının ardından ilgili Dağıtım Şirketi ile Alıcı arasında bağlantı anlaşmasının imzalanması ile satıcının üstlendiği işin yer teslimi yapılmış olur. Dolayısıyla satıcının iş bu yer teslimi ile taahhüt ettiği işin yapılması süresi Bağlantı Anlaşmasının imzalanmasının ardından başlar. … projesinin hazırlanması için Alıcı Satıcıya iş bu sözleşmenin imzalanması ile 5.000-EUR. Ödemesi yapacaktır.
2.maddesinde,”Yukarıda açıklanan yer tesliminin alıcı tarafından yapılmasından itibaren 6(altı) ay içinde satıcı yüklendiği işi tamamlayacağının…” belirlendiği,
Sözleşmeden Cayma ve Cezai Şart başlıklı H maddesinde, “..İş bu sözleşmenin imzalanmasından sonra geçerli bir sebep olmaksızın sözleşmeden cayan taraf diğer tarafa 50.000-EUR. Cezai şart ödemekle yükümlü…” olduğunun belirlendiği, görülmüştür.
Davacı yanca, … 4.Noterliği’nin … yevmiye, 21/06/2017 tarihli ihtarnamesi ile davalıya, “…18/06/2014 tarihli satış sözleşmesi uyarınca, … üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini…ancak muhatabın (… Hay.İç ve Dış Tic.Ltd.Şti.) satış bedeli olan 715.000+EUR+KDV’nin %10 peşinatını ödemekten, dağıtıcı şirket ile bağlantı anlaşmasını imzalamasına rağmen yer teslim etmekten imtina ettiğini… gerekli izinlerin alındığını sözleşmenin tamamlanması için her şeyin hazır olduğunu, satış işleminin gerçekleştirilmesi için gereken peşinatın 7 iş günü içerisinde …. ödenmesini ve yer tesliminin yapılmasını … aksi halde sözleşmeden caymış kabul edileceklerini ve sözleşmede belirlenen 50.000-EUR. Cezai şart ve iş için yapılan masraflar toplamı olan 20.000-EUR.’nun ödenmesini…” ihtar ettiği görüldü.
Davalı yanca, … 4.Noterliği’nin …..yevmiye, 29/06/2017 tarihli cevabi ihtarnamesi ile davacıya, “…18/06/2014 tarihli sözleşme uyarınca, bütün taahhütlerinizi yerine getirdiğinden bahisle sözleşme konusunun %10’u oranında peşinatın tarafınıza ödenmesini talep etmekte iseniz de , ..sözleşme kapsamında tüm taahhütlerinizi yerine getirdiği hususunu kabul etmediği… sözleşmenin muhatabı olan.. şirketin sözleşmeyi imzalayan yetkililerinin ve ortaklarının sözleşme tarihinden sonra ortadan kaybolması ve ulaşılamaması, onların yerine tanımadığımız ve yetkili olup olmadığını bilmediğimiz kişilerin şirket yetkilisi sıfatı ile peşinat adı altında sözleşmenin %30 ‘u oranına varan güven sarsıcı taleplerde ve davranışlarda bulunmaları, sözleşme konusu santralin kurulacağına dair somut adımların atılmaması sebebiyle peşinatın ödenmediği…. Sözleşmede kurulması taahhüt edilen rüzgar tribün markasını üreten … şirketinin iflas ettiğini ve bu hususun Belçika resmi gazetesinde yayınlandığını,… bu durumda sözleşmeyi ifa şansının kalmadığı halde peşinat ödeme talebinde bulunulmasının iyi niyetli olmadığı… sözleşme kuralları ihlal edildiğinden ve sözleşmeyi ifa şansı kalmadığından çekilen ihtarı kabul etmediğini…” cevaben ihtar ettiği görüldü.
YEDAŞ tarafından, Mahkememize gönderilen 28/01/2019 tarihli cevabi yazı ile davalı şirkete “….çağrı mektubunun verildiği, bağlantı anlaşmasının yapıldığı, ancak yönetmeliğin 24.maddesi kapsamında tesisin kurulumu için verilen iki yıllık süre içerisinde tesis tamamlanmadığından dolayı bağlantı anlaşmasının kendiliğinden hükümsüz hale geldiği ve 25/12/2017 tarihinde başvuru dosyasının başvuru sahibine iade edildiğinin bildirildiği..” görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket ile davalı şirket arasında 18/06/2014 tarihinde, Rüzgar Türbini ile iş bu türbinin kurulumuna ilişkin Satış Sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşmenin, bu sözleşmenin C-1 maddesinde işin bedelinin ve ödeme şeklinin, D-1 maddesinde işin teslim süresinin, H maddesinde sözleşmeden cayma ve cezai şartın düzenlendiği, davacının sözleşme gereği hazırladığı projeye istinaden gerekli izinleri aldığı, bağlantı anlaşmasının yapıldığı ancak davalı yanca sözleşmeye konu türbin santralinin kurulacağı yerin fiili olarak davacıya teslimin yapılmadığı, %10’luk iş bedeli kısmını ödemediği, buna ilişkin davalıya keşide edilen ihtarnameye, davalı yanca, davacı şirket yetkililerinin değişmesi ve rüzgar tribünü markası üreten … şirketinin iflas ettiği gerekçesi ile ödeme yapmadığını bildirerek temerrüde düştüğü, türbinin sipariş edileceği Turbowins şirketinin iflas başvurusu yapmasından dolayı sözleşme konusu türbinin davacı tarafından temin edilmesinin imkansız hale geldiği hususunun dosya kapsamından tespit edilemediği, kaldı ki iş bu firmanın iflas etmesinin imkansızlık oluşturacağına ilişkin sözleşmede hüküm bulunmadığı, davalının haklı bir sebep olmaksızın sözleşmeden caydığı, davacı şirketin davalı şirketten cezai şart talep edebileceği, davalı şirketin tasfiye durumunda olduğu ve yeni bir mal varlığı edindiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı anlaşıldığından söz konusu cezai şartın iktisadi olarak davalı şirketin mahvına sebebiyet verebileceği kabul edilerek cezai şarttan %50 indirim yapılması kanaati oluştuğundan, davacının davasının kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 25.000-EUR asıl alacak üzerinden yaptığı itirazının iptaline, EUR talepli asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar, 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince EUR cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 25.000-EUR asıl alacak üzerinden yaptığı itirazının iptaline, EUR talepli asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar, 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince EUR cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen alacağın, %20’si olan 21.072,50-TL. (EUR talebin takip tarihindeki TL. kuru üzerinden hesap ile) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 8.017,54-TL. harçtan peşin alınan 3.819,22-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 4.198,32-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 18.605,50-TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 35,90-TL. başvurma harcı + 3.819,22-TL. peşin harç toplamı olan 3.855,12-TL.’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 5.000-TL. bilirkişi ücreti + 406,70-TL. Tebligat-müzekkere-keşif masrafları + 314-TL. keşif harcı olmak üzere toplam 5.720,70-TL. yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 2.860,35-TL.’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yapılan 24,38-TL. yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 12,19-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı şirket tasfiye memurunun yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır