Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/946 E. 2020/157 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/623 Esas
KARAR NO : 2020/212

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/07/2017
KARAR TARİHİ : 05/03/2020

Taraflar arasında görülen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin perakende satış ve tedarik lisansı kapsamında ticari faaliyetlerini sürdüren bir şirket olduğunu, bu ticari faaliyet kapsamında; davacı şirket tarafından, … (Tezgah üstü Piyasa) da elektrik ticareti gerçekleştirildiğini, enerji şirketlerinin her gün ilerideki döneme ait açık/fazla pozisyonlarını birbirine aktarması ve fiyat pazarlığı yapması şirket sayısının fazlalığı dolayısıyla mümkün olmadığı için piyasada broker şirketlerin bu görevi üstlendiğini, brokerin anlaşmanın her iki tarafı ile de pazarlık ederek tarafların işlem yapmasını sağlamaya çalıştığını, an itibariyle en uygun alım/satım fiyat brokerlar tarafından duyurulduğu için brokarla iletişimde olan tüm şirketlere de aynı anda ulaştığını, mevcut fiyatlardan daha iyi bir fiyata almak/satmak isteyen şirketler tarafından yeni fiyat verilerek mevcut fiyatların iyileştirildiğini, bu fiyatların taraftarın alım/satım planına uygun olması durumunda brokerın üstünden pazarlık sürecine başlayarak en uygun fiyat sağlanmaya çalıştığını, broker ile görüşülürken verilen tekliflerin şirket adına bağlayıcı kabul edildiğini, protokol yapma iradesini doğurduğunu, protokol yapma iradesinden dönülmesi halinde Enerji şirketleri arasında basiretli tacirden beklenmeyecek durum olarak kabul edildiğini ve bir daha işlem yapılmamak üzere ilgili Enerji şirketi nezdinde kara listeye alındığını ve varılan anlaşmaya ifa edilmemesinden kaynaklanan zararın da talep hakkını saklı bıraktığını, açıklanan piyasa faaliyetleri kapsamında davacı şirketle, aynı piyasa koşulları dahilinde faaliyetlerini sürdürmekte olan davalı şirket arasında … Tic. Ltd. Şti. aracılığı ile 16.12.2016, saat 16:00 itibariyle satıcısının davalı şirket, alıcısının müvekkili şirket olduğu 1 Nisan 2017- 30 Haziran 2017 dönemlerini kapsayan, tüm saatlerde 5 MWh miktara ilişkin 123,50 TL/MWh fiyat üzerinden finansal baz yük ticareti yapıldığını, dava konusu ticaretin davacı şirket adına … ile davalı şirket adına … tarafından … aracılığı ile gerçekleştirildiğini, söz konusu ticari ilişkinin e-mail trafiğinde de açıkça görüleceğini ve davalı şirket tarafından hiçbir itirazda bulunulmadığını ve icap-kabulün gerçekleştiğini, bu icap-kabul neticesinde davalı şirket tarafından davacı şirkete 20/12/2016 tarihli e-mail ile sözleşme gönderildiğini, çift nüsha sözleşmenin imzalanarak kendilerine gönderilmesini talep ettiklerini, davacı şirket tarafından da incelenmesi amacıyla davalı şirkete 26/12/2016 tarihli e-mail ile bir sözleşme gönderildiğini, davalı şirket tarafından 26/12/2016 tarihinde kendileri tarafından gönderilen sözleşmenin incelenme aşamasının tamamlanıp tamamlanmadığının sorulduğunu, bu süreçte sözleşme metinlerinin incelenerek davalı şirket yetkilisi tarafından 02/01/2017 tarihli e-mail ile sözleşme üzerinde değişiklik yapılmadığını, çift nüsha gönderilirse bir nüshasının davacı şirkete geri gönderileceğinin belirtildiğini, imza aşamasına gelindiğinde yapılan telefon görüşmelerinde davalı şirket adına ticareti gerçekleştiren trader…’nun davalı şirket tarafından işten çıkarıldığının bilgisinin davalı şirket tarafından davacı şirkete bildirildiğini ve yapılan ticaret ile bağlı olunmadığını, herhangi bir sözleşme imzalanmayacağının bildirildiğini, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalıya … 2. Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini, Nisan 2017 döneminde ticareti yapılan baz yük finansal risk paylaşım ürününün dayanak varlığı olan … A.Ş. bünyesindeki Elektrik Gün Öncesi Piyasası ( GÖP ) de 145,1310556 TL olarak gerçekleştiğini ve davacının 91.888,72 TL zararının oluştuğunu, Mayıs 2017 döneminde 126.697,90 TL zararının oluştuğunu, davalı şirket tarafından ihtara rağmen sözleşme imzalamamak suretiyle edim yerine getirilmediğini ve davacı şirket tarafından gönderilen 30/04/2017 tarih … nolu faturaya, davalı şirket tarafından 30/04/2017 tarih … nolu iade faturası kesildiğini, davacı şirket tarafından 16/05/2017 tarih, 1917 sayılı yazı ile söz konusu iade faturasının kabul edilmediği ve Nisan 2017 dönemi için fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla doğmuş KDV dahil, 91.888,72 TL zararın tazmini ile, doğacak tüm zarar için fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunun davalı şirkete bildirildiğini, davacı şirket tarafından 02/06/2017 tarihli e-mail ile davalı şirkete bilgilendirme mahiyetinde, Mayıs 2017 döneminde fatura miktarı mail yolu ile bildirildiğini, davalı şirketin menfi cevap verdiğini ve söz konusu ticaretin yapılmadığını beyan ettiğini, bunun üzerine davacı şirketçe iki şirket arasında gerçekleşmiş olan ticaretin davacı şirket nezdinde geçerli kabul edildiğini ve faturanın düzenlenerek gönderileceğinin davalı şirkete iletildiğini, davacı şirket tarafından 31/05/2017 tarih … nolu fatura gönderdiğini, davalı şirket tarafından 31/05/2017 tarih, … nolu iade faturası kesilerek davacı şirkete gönderildiğini, davacı şirket tarafından 08/06/2017 tarih, 2295 sayılı yazı ile söz konusu iade faturasının kabul edilmediğini ve Mayıs 2017 dönemi için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla doğmuş KDV dahil, 126.697,90 TL zararın tazmini ile doğacak tüm zararı için fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunun davalı şirkete bildirildiğini, dolayısıyla gerçekleşen ticaretin, sözleşmenin imzalanmaması suretiyle askıda bırakılması neticesinde, aynı ürün için piyasadaki yüksek fiyat ile, davacı şirketin davalı şirket ile anlaşmaya vardığı referans fiyat arasında kalan fark itibariyle müvekkili şirketin Nisan 2017 dönemi için KDV dahil 91.888,72 TL, Mayıs 2017 dönemi için KDV dahil 126.697,90 TL ve Haziran 2017 dönemi için KDV dahil 106.369,57 TL zararı olmak üzere toplam 324.956,19 TL zararının oluştuğunu belirterek bu zararın ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; davalı …Toptan Satış A.Ş.’nin tedarik lisansı kapsamında ticari faaliyetlerini sürdürmekte olan bir şirket olduğunu, tedarik lisansı kapsamında faaliyet gösteren tüm benzer şirketlerin gerçekleştirdikleri elektrik alım satım işlemleri için aralarında yaptıkları çerçeve sözleşmeleri mevcut olduğunu, çerçeve sözleşmenin sektörde standart olduğunu, maddeler ve eklerden oluştuğunu, eklerin sözleşmenin ayrılmaz birer parçasıdır ifadesinin her sözleşmede yer aldığını, bu maddeler içerisinde elektrik alım veya satımının veya finansal işlemlerin hangi esaslara göre yapılacağından, edimlerin yerine getirilmemesinde nasıl bir ihtar ve ceza uygulaması yapılacağına kadar tüm ayrıntıların mevcut olduğunu, çerçeve sözleşmenin ekinde yer alan eklerden birisinin “ticari uygulama protokolü” örneği olduğunu alım veya satımı yapan tarafın karşı tarafa onay için gönderdiği belge olduğunu, anlaşmanın olması için bu belgenin karşı tarafça uygun denilerek geri gönderilmesi gerektiğini, çerçeve sözleşmenin ekinde yer alan bir diğer ekin “Onaylar ve Yetkili Kişiler Protokolü” belgesi olduğunu, bu protokolün şirketin adına kimin alım satım yapmaya yetkili olduğunu gösteren belge olduğunu, tarafların mutlaka birbirlerine imza sirkülerlerinin bir örneğini de gönderdiklerini, broker olarak adlandırılan firmaların elektrik sektöründe faaliyet gösteren farklı firmalardan teklifleri toplayarak kendilerine ait ekranlarda özetleyerek yayınladıklarını, bu fiyatlardan işlem yapmak isteyen tarafların … bu teklifin uygun olduğunu bildirmelerinin ticareti başlatmadığını ve de yapılmasını gerektirmediğini, ikinci safhada Broker firma her iki firmaya birbirlerinden habersiz bir şekilde isim kontrolü yaptırarak, karşılıklı ticarete uygun olup olmadıklarını öğrenildiğini, her iki firmadan uygunluk gelmesinin karşı taraf ile ticari ilişki içine girebilir anlamına geldiğini, iddia edildiği gibi alıcı ya da satıcı tarafından kara listeye alınmış bir firmanın da bu teklifi vermiş olması mümkün olduğundan bu kontrolden sonra uygunluk alınması halinde … tarafından her iki firmaya da yapılacak anlaşmanın hükümlerinin bildirileceğini, bu noktada onay adı verilen 3. aşamaya geçileceğini, onaylamaların şirketlerin temsil ve ilzama yetkili ve önceden belirlenmiş kişilerince elektronik posta, telefon gibi metotlarla karşı tarafa iletilmesi ile gerçekleştiğini, bu nedenle tüm enerji şirketlerinin birbirleri ile ıslak imzalı birer çerçeve sözleşmesi önceden bulundurulduğunu, burada iddia edilen hususta taraflarca hazırlanmış ve imzalanmış bir Sözleşme ve müteakibinde de bir protokol olmadığını, bu nedenle iddia konusu işlemin yok hükmünde olduğunu, 1 Nisan 2017 – 30 Haziran 2017 tarihlerini kapsayan hukuka ve piyasa şartlarına uygun herhangi bir ticari alım-satımın mevcut olmadığını, bu şekilde bir işlem yapılmadığını, iddia konusu bu işlemde ne … ne de … tarafından hazırlanarak imzaya/onaya sunulmuş bir Protokol olmadığını, Elektrik enerjisi kontratları karşılıklı iyi niyet ve dileklerle değil imza yetkili kişilerin onayı ile yapıldığını, Trader olarak o tarihte fiyat toplayan …’nun herhangi bir kontratı kendi kendine onaylamasının hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, şekil ve şartları belli olmayan, müzakere edilmemiş, ödeme koşulları, fesih ve tazminat hükümleri olmayan, hangi kanun ve mahkemelerin yetkili olduğuna işaret edilmeyen yani hiçbir temele dayanmayan bir işlemin Şirketleri temsil ve ilzam yetkisine haiz olmayan personel tarafından yapılmasının bağlayıcı olamayacağını, iddia edilen kabul beyanı şirket imza yetkililerince hiçbir zaman yazılı veya sözlü veya elektronik ortamda karşı tarafa iletilmediğini, kabul beyanı açıkça ve net olarak protokole verileceğini, Yeşilırmak tarafından gönderilen imzalı bir sözleşme olmadığı gibi onay için sunulan bir Protokolün de olmadığını, sonuç itibariyle taraflar arasında hukuka uygun ve ticari usuller çerçevesinde kurulmuş bir sözleşme bulunmaması, taraflar arasında usulüne uygun hukuken geçerli bir sözleşme olduğu varsayılması halinde dahi davacının doğmuş bir zararı ya da kar mahrumiyetini ispatlayacak herhangi bir delilinin olmadığını, ticaretini hiçbir zarar görmeden başka tacirlerle de yapabilecek imkanlarının da bulunması, davacı yanın müvekkili şirketin sözleşme talebine rağmen kasıtlı olarak sözleşme ve protokol imzalamayarak bizzat sözleşme yapmaktan imtina etmesi nedeni ile kurulmamış olan bir sözleşmeye dayanarak hiçbir hak ve alacağının bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; tazminat davasıdır.
Taraf delilleri toplanmış, bilirkişi heyetinden rapor ve ek rapor alınmıştır.
Bilirkişiler Prof. Dr. …, Prof Dr. … ve … Mahkememize sunduğu 24/01/2019 tarihli raporlarında; davacı şirketin 16/12/2016-14/03/2017 döneminde davalı şirkete duymuş olduğu güvene dayalı olarak kaçırmış olduğu sözleşme yapma fırsatları dolayısıyla uğramış olduğu zararını ispatlamak suretiyle ortaya çıkan menfi zararını talep edebileceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişiler sundukları ek raporlarında; Kök rapordaki sonuç bölümündeki delillerin dosyaya konulması ile yapılan hesaplama sonucunda; davacının 84.595,76 TL zararının tazminini davalıdan talep edebileceğini belirtmişlerdir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalı şirket çalışanları ile aracı firmanın 16/12/2016 tarihli e-maillerle, finansal baz yüklü ürünlere ilişkin işlemin gerçekleştiği, davalı satıcı şirketin alıcı davacı şirkete sözleşme imzalanarak gönderilmesini 20/12/2016 tarihli e-mail ile talep ettiği, 02/01/2017 tarihli e-mail ile sözleşmenin çift nüsha gönderilmesinin talep edildiği, buna göre davacı ve davalı çalışanları ile, dava dışı … firması arasındaki e-maillerle finansal baz yük ürününe dair işlemin gerçekleşmesine ilişkin irade uyuşmasının 16/12/2016 tarihinde gerçekleştiği, taraflar arasında imzalı bir protokol ve çerçeve sözleşmesinin bulunmadığı ancak e-mailler ile sözleşmenin kurulacağına ilişkin güven ortamının yaratıldığı, dolayısıyla davacının ihtarname tarihi olan 14/03/2017 tarihine kadar sözleşmenin kurulacağına dair güvenin sonucu başka bir firma ile sözleşme ilişkisine girmemesi nedeniyle davacının sözleşmenin kurulmamasından dolayı 16/12/2016 ile ihtarname tarihi olan 14/03/2017 tarihleri arasındaki doğmuş menfi zararlarını davalıdan tahsilini talep edebileceği, buna göre bilirkişi heyeti tarafından yapılan hesaplamaya göre davacının kaçırmış olduğu sözleşme yapma fırsatlarından dolayı uğramış olduğu 84.595,76 TL zararının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 84.595,76 TL nin temerrüt tarihi olan 26.03.2017 tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 5.778,74 TL harçtan peşin alınan 5.549,44 TL harcın mahsubu ile bakiye 229,30 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafından yatırılan 5.549,44 TL peşin harç ile 31,40 TL başvurma harcı toplamı 5.580,84 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 11.797,45 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davanın ret edilen bölüme göre hesaplanan 25.275,23 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 3.184,20 TL yargılama masrafının davanın ret ve kabul oranına göre 828,94 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/03/2020

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.