Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/912 E. 2020/59 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/912 Esas
KARAR NO : 2020/59

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/10/2017
KARAR TARİHİ : 28/01/2020

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/11/2010 tarihinde Kayseri, Yeşilhisar ilçesinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, kazada araçta yolcu olan davacının murisi …’ın hayatını kaybettiğini, kaza tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsü…’ın tamamen kusurlu olduğunu, …’ın eşi davacının maddi destekten yoksun kaldığını, Yargıtay HGK Kararı ile davacının, ölenin mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığını, destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağını, davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağına karar verildiğini, kaza yapan … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle trafik sigortası bulunmadığını, olay tarihindeki sigorta poliçe limitini aşmamak üzere sorumluluk sınırları içinde davalının dava edildiğini, davalı …nın açılan … hasar nolu dosyada 28/09/2017 tarihli ret yazısı ile ödeme yapmadığını, 6100 sayılı HMK’nun 107. Maddesine göre maddi zararın belirlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00-TL maddi zararın olay tarihindeki poliçe limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü olduğundan ve kimse kendi kusurundan faydalanamayacağından, davalı kuruma yapılan başvurunun reddedildiğini, olayda tek kusurlunun davacı olduğunu, tazminat talebinin kabulü halinde davacıya araç sürücüsü olması nedeniyle kendi kusuru oranında ödeme yapılacağını, bunun hakkaniyetle bağdaşmadığını, ayrıca davacıya ödeme yapılması halinde ödenen tazminat ile birlikte diğer ferilerin tamamı için yine davacıya rücu edileceğini, hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanarak tazminat talep edemeyeceğini, açılan davada zaman aşımının KTK’nun 109/1. Maddesi gereği 2 yıllık süreye tabi olduğunu, dava konusu tazminat talebinin zamanaşımınına uğradığını, 6704 sayılı Kanunun 4. Maddesine göre davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunmadığını, söz konusu kanunla KTK’nun ZÖSS ilişkisine 90, 92, 97 ve 99. Maddelerinde değişiklik yapılarak, yargı kararları ile kusurlu sürücünün yakınlarına yapılan tazminat ödemelerinin teminat kapsamı dışında bırakıldığını, tazminat hesaplamalarında uygulanacak usul ve esaslara netlik getirildiğini, bu değişikliğin davada dikkate alınması gerektiğini, … tarafından davacıya tazminat ödemesi yapıldığı takdirde davacının zarara sebebiyet veren ve sigortasız olduğu iddia edilen araç işleteni …’e davanın ihbarını talep ettiklerini, kaza tarihini kapsar şekilde geçerli trafik sigorta poliçesinin olup olmadığının tespiti gerektiğini, yargılamaya konu tazminat talebinin hukuki dayanağının sözleşme değil, kanun olduğunu, bu nedenle davacının 3. Kişi sıfatına haiz olmasının mümkün olmadığını, …ndan tazminat talep edemeyeceğini, kazanın oluşumdaki kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp vasıtasıyla yapılması gerektiğini, zarar görenin kusuru oranında tazminattan indirim yapılması gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek, davalı tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, davalı …nın sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davalı aleyhine karar verilmesi halinde ancak dava tarihinden itibaren ve yasal faiz oranlarına hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda; dava konusu olayda davalı şirkete ZMM sigortalı aracın sürücüsü davacı…’ın %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacının teminat kapsamında talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 175.000,00-TL olduğu, müteveffanın anne/babasının hayatta olup olmadığının tespiti dosya kapsamında yapılamadığından dava dışı anne/baba yönünden hesaplama yapılmadığı, sayın Mahkemece müteveffa …’ın anne/babasına ilişkin bilgi ve belge sunulması halinde davacının zararının ayrıca hesaplanabileceği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
12/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; 24/03/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, dava konusu olayda davalı şirkete ZMM sigortalı aracın sürücüsü davacı sürücü…’ın %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, kök rapora aynen iştirak edildiği, davacının teminat kapsamında talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 166.045,94-TL olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 09/07/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerinin toplam 166.045,94-TL olarak arttırılarak, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte hükmen davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; trafik kazası sonrasında açılan tazminat davasına ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 13.11.2010 tarihinde seyir halinde iken gerçekleşen trafik kazası neticesinde, araçta bulunan davacının eşi …’ın vefat ettiği, 16.10.2017 tarihinde de ceza zamanaşımı süresi içerisinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Yargılama aşamasında taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış ve dava dosyamız bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup 12.06.2019 tarihli raporda, davacının trafik kazasında %100 oranında kusurlu olduğu ve davacının talep edebileceği tazminat miktarı hesaplanmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu edilen trafik kazası neticesinde vefat eden, davacının eşi …’ın vefatı sebebiyle, kaza yapan aracın ZMMS olmaması sebebiyle davalı …na karşı iş bu tazminat davasının açıldığı, zarara neden olan trafik kazasında, davacının %100 oranında kusurlu olduğu, davacının tam kusurlu davranışı sonucu gerçekleşen maddi olay sebebiyle yine davacının kendi lehine bir hak elde etmesinin mümkün olmaması, aksi durumda zararı tazmin eden …nca, zararın rücuen tazmini için yine davacı asile rücu edilmesi gerekeceğinden, davanın reddine karar verilerek neticede aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 54,40-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00-TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 19.724,36-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.