Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/607 E. 2018/933 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/607
KARAR NO : 2018/933
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/11/2012
KARAR TARİHİ: 18/12/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 27/12/2012 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davacı şirkete … nolu sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … Tic.’nin kullanmakta olduğu… adresinde bulunan işyerinin 06.06.2011 tarihinde, binanın arka tarafında…’ye ait olan ana su şebekesinin patlaması sonucu akan suların sirayeti neticesinde hasar gördüğünü, dava konusu hasarın,…’nin gerekli bakım ve onarımı yapmamış olması nedeniyle ana su şebekesinin patlaması neticesinde meydana geldiğini, dolayısıyla gerekli bakım ve onarımı yapmakla sorumlu olan… nin hasarın meydana gelmesinde kusurlu ve sorumlu olduğunu, müvekkili şirkete vaki hasarın ihbarına müteakip alınan ekspertiz raporuna istinaden 7.839,20 TL.’nin 07.07.2011 tarihinde sigortalı hak sahibine ödendiğini, yapılan ödeme ile TTK 1472. maddesi gereğince müvekkili şirketin sigortalısının haklarına halef olduğunu, davalı borçlu aleyhine 7.893,20 TL. rücu alacaklarının, ödeme tarihi olan 07.07.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili istemiyle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde borca itiraz edildiği nedenle takibin durduğunu belirterek davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize verdiği 08/01/2013 havale tarihli dilekçesinde özetle;… Genel Müdürlüğü… Şube Müdürlüğünün konuya ilişkin yapmış olduğu incelemede sigortalı işyerinde su basmalarına karşı… Deşarj Yönetmeliğinde yazılı hiçbir tedbirin alınmadığının tespit edildiğini, binanın üç cepheli olduğunu, bina girişinin 19 Mayıs Sokakta, dükkan girişinin ise… Caddesinde bulunduğunu, bina girişi ile dükkan arasında 6 – 7 metre kot farkı bulunduğunu, hasarın meydana geldiği, zeminin 5 – 6 metre altında bulunan ve toprak altından sızan suların binanın zemin katının altında kalan duvardan sızarak işyerine girdiğini, binanın dış cephe izolasyonunun bulunmamasının suyun işyerine sızmasına sebebiyet verdiğini, dışarıdan gelebilecek su sızıntılarına karşı betonarme tecrit duvarının yapılması ve muhtemel su baskınlarına karşı tahliye pompasının bulundurulması gerektiğini, bu gerekliliğin, bina sahipleri ve sigortalı tarafından yerine getirilmediğini, hasara maruz kalan binanın inşaat tekniğine aykırı yapılmış olması sebebiyle doğacak hasar ve zararlardan idarenin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, bu sebeple, zararı meydana getiren sebeplerin ve kusur durumunun tespiti için, İskan izni olup olmadığının ilgili Belediyesinden sorularak, binaya ait yapı ruhsatı ve projelerin getirilmesi, binanın projesine uygun yapılıp yapılmadığının, imar mevzuatına ve… mevzuatına uygun olup olmadığının tespiti için mahallinde keşfen inceleme yapılması gerektiğini, hizmet kusuruna dayalı olarak açılan davada, idarenin dava konusu zararı ödemekle yükümlü tutulabilmesi için zararın varlığının yeterli olmadığını, bu zararın idareye atfı kabil ve isnadının mümkün olması, zararla idari eylem veya işlem arasında illiyet bağının bulunması şartlarının bir arada gerçekleşmesinin zorunlu olduğunu, talep edilen bedelin, piyasa rayicine uygun olmadığını, fahiş olarak belirlendiğini, bu nedenle talep edilen bedeli kabul etmediklerini belirterek davanın, usul ve esastan reddine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası, … nolu hasar dosyası, ihtar yazısı, davalı kurumun ihtara cevap yazısı, Sigorta Poliçesi, Ekspertiz Raporu, Rücu yazıları, Ödeme Belgeleri, Fotoğraflar, Hasar İhbar Formu, İnşaat projesi, faiz hesap tablosu, keşif , bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 7.839,20 TL asıl alacak, 268,49 TL faiz olmak üzere toplam 8.107,69 TL alacağın tahsili için davacının sigortalısına ödediği hasarın davalıdan rücuen tahsili amacıyla genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Bozma Öncesi Sigorta Hukukçusu, İnşaat Mühendisi, Makine Yüksek Mühendisi bilirkişi tarafındandüzenlenen bilirkişi raporuna göre; 07.06.2011 tarihinde davacı sigortalısına ait iş yerinde davalı…’ye ait su borusunun patlaması sonucunda binanın toprak altında kalan duvarlarında tekniğine uygun su yalıtımı yapılmamış olması nedeniyle suların sızarak hasara sebebiyet verdiği, binanın kaçak yapı olduğu ve iskanının bulunmadığı, meydana gelen su baskını hasarının tamamen binanın toprak altında kalan duvarlarında tekniğine, fen ve sanat kaidelerine uygun izolasyonu bulunmamasından dolayı…’ye ait su borusunun patlaması sonucu suların sızarak hasara sebebiyet verdiği, bu nedenle bina sahibinin %100 kusurlu olduğu, davalı…’nin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacı ile sigortalısı arasında düzenlenen poliçede teminat dışı kalan hallerin 4. Bendinde izolasyon yetersizliği ve/veya kaybı nedeniyle yağmur ve kar sularının binanın dış cephe ve terasında veya pencere ve kapı pervazlarından sızması ve/veya girmesi nedeniyle meydana gelen zararların tedrici nemlenme ile ısı farkı nedeniyle oluşan terleme, küflenme vb nedenlerden kaynaklanan hasarların teminat dışı bırakıldığı, dava konusu zararın ,binanın toprak altında kalan kısmında su izolasyonunun bulunmamasından dolayı…’ye ait su borusunun patlaması sonucu suların sızarak hasara sebebiyet verdiği, izolasyon yetersizliğinin sigorta teminatı kapsamında olmadığı, davacı sigortalısına ait iş yerinde meydana gelen ve davacı tarafça ödenen 7.839,20 TL. tazminatın uygun olduğu bildirilmişlerdir.
Bozma Öncesi Bilirkişi Heyeti tarafından düzenlenen ek raporda;…’ye ait su borusunun patlaması sonucu suların sızarak hasara sebebiyet verdiği, su borusunun patlaması sonucu çevreye yayılan ve toprağa sızan suların binanın su yalıtımının teknik şartnamesine ve fen ve sanat kaidelerine uygun olarak yapılması durumunda binaya su sızmasının mümkün olmayacağı, bu nedenle bina sahibinin %100 kusurlu olduğu belirtilerek kök raporla aynı doğrultuda görüş bildirilmiştir.
25/10/2018 tarihli Sigorta Uzmanı, İnşaat Mühendisi, Makine Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre; davaya konu hasarın oluşmasında davalı kurumun %100 oranında tamamen kusurlu bulunduğunu, hasarın meydana gelmesinde davacının sigortalısının veya bina malikinin kusurundan bahsedilemeyeceğini, davalının davacıya 7.839,20-TL rücuen tazminat ödemesi gerekeceğini bildirmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, iş yeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf sigortalısı bulunan…Tic.’nin kullanmakta olduğu… adresinde bulunan işyerinin 06.06.2011 tarihinde, binanın arka tarafında…’ye ait olan ana su şebekesinin patlaması sonucu akan suların sirayeti neticesinde hasar gördüğünü, dava konusu hasarın,…’nin gerekli bakım ve onarımı yapmamış olması nedeniyle ana su şebekesinin patlaması neticesinde meydana geldiğini, dolayısıyla gerekli bakım ve onarımı yapmakla sorumlu olan… nin hasarın meydana gelmesinde kusurlu ve sorumlu olduğunu, bu nedenle sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalıdan rücusuna yönelik başlattıkları icra takibine davalı borçlu tarafça yapılan haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf hasarın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 04/03/2014 tarihli duruşmada “Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalının icra takibine itirazının kısmen iptaline, Takibin 3.961,73 TL üzerinden devamına, asıl alacak 3.919,60 TL.’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, Fazla ilişkin talebin reddine,” ilişkin verilen kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …Hukuk Dairesi … Esas … Karar 16/02/2017 tarihli ilamı ile “… Mahkemece bilirkişinin davalının kusuru bulunmadığına ilişkin rapora itibar edilmeyerek konusunda uzman yeni bir bilirkişiden rapor almak yerine resen yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda, mahkemece alanında uzman yeni bir bilirkişiden, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu…” gerekçesi ile Mahkememiz kararının bozulması üzerine usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısı olan şirkete ait yerde davalı kurumun yapım ve bakımından sorumlu olduğu su borusunun patlaması sonucu su basması sonrası oluşan hasar nedeniyle sigortalıya ödenen bedelin rücusu dava konusu olup, dava dışı şirkete ait işyerindeki su baskının su borusunun patlaması nedeniyle gerçekleştiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Bu durumda bozma ilamı doğrultusunda düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile de meydana gelen su baskını sonrası hasarda davalı kurumun tam sorumlu olduğu tespit edilmiş olup, söz konusu zarardan davalı kurumun sorumlu olduğu açıkça sabittir. Bilirkişi heyeti tarafından davacı tarafın davalıdan rücuen tazminat alacağının miktarı 7.839,20-TL olarak belirlenmiş olup, davacı tarafın başlattığı icra takibinde talep ettiği 7.839,20-TL asıl alacak miktarının haklı olduğu anlaşılmış bilirkişi heyeti tarafından raporda her ne kadar ihtarın davalıya tebliğ tarihi bilinmediğinden bahisle takip tarihine kadar işlemiş faiz alacağı hesabı yapılmamış ise de davalı kurum tarafından davacı şirketin 17/08/2011 tarihli talep yazısına yönelik yazılan cevap yazısında “ilgi:14/09/2011 tarih ve … sayıda… Yazı İşleri ve Arşiv Müdürlüğü kayıtlı yazınız” şeklindeki ibare gereği davacı şirketin rücuen tahsil talebine ilişkin ihtarın davalı kuruma 14/09/2011 tarihinde ulaştığı anlaşıldığından çekilen ihtarda ödeme için verilen 10 günlük sürenin eklenmesi ile temerrüt tarihinin 25/09/2011 olduğu göz önüne alındığında temerrüt tarihi olan 25/09/2011 tarihinden takip tarihi olan 21/11/2011 tarihi arasında asıl alacak olan 7.839,20-TL alacağa icra takibinde talep edildiği şekilde yasal faiz işletilmesiyle 110,18-TL işlemiş faiz alacağı hesaplaması ile davacı tarafın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında 7.839,20-TL asıl alacağa, 110,18-TL işlemiş yasal faiz alacağına yönelik borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin belirtilen miktarlar yönünden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; Davacı tarafın İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı icra dosyasında 7.839,20-TL asıl alacağa, 110,18-TL işlemiş yasal faiz alacağına yönelik borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktarlar yönünden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Davacı tarafça dava açılırken yatırılan peşin harcın mahsubu ile bakiye 422,62-TL karar harcının borçlu davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 144,85-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4- Davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 20 adet tebligat gideri 191,00-TL, posta masrafı 35,00-TL, bilirkişi ücreti 3.600,00-TL olmak üzere toplam 3.826,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 3.751,29-TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafça yargılama sırasında yapılan 4 adet tebligat gideri 33,00-TL, posta masrafı 23,40-TL olmak üzere toplam 56,40-TL yargılama giderinin davanın kabul red durumuna göre 1,10-TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmının davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
6- Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nisbi 2.180,00-TL vekalet ücretinin borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 158,31-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
e-imza*
Hakim
e-imza** Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.