Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/585 E. 2019/447 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/585 Esas
KARAR NO : 2019/447
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/06/2017
KARAR TARİHİ: 26/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; takipte alacaklı görünen davalı firmanın, müvekilleri hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, müvekkili …’a gönderilen ödeme emrinin, 21/06/2017 tarihinde müvekkili tarafından tebellüğ edildiğini, müvekkili …A.Ş, takipte alacaklı görünen firma sahibinin aynı adreste kurulu diğer firması …Şti.’den 2015 yılında 6-7 adet araç kiraladığını, kiralama bedelini bir miktar peşinat ve aylık taksitler halinde kira ilişkisi devam ettiği sürece ödediğini, 2016 yılı Mayıs ayından sonra da davalı firma ile herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını, kiralanan araçların trafik ceza ve hasar vb, bedeli ödemelerine ilişkin faturalar ise … tarafından kesildiğini, her iki firmanın sahibi … olduğunu, davalı firma sahbinin diğer firma …Şti. dava ve takibe konu senetle aynı vade ve düzenlenme tarihli bir senet daha düzenleyerek yine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibine konulduğunu, senetlerin düzenleme tarihilerinin, 30.012017 olduğunu ve üzerlerinde nakden kaydı yazılı olduğunu, müvekkillerinin davalı firmaya hiçbir şekilde borcu bulunmadığı gibi senet üzerinde yer alan yazıların da hiç birisi müvekkiline ait olmadığını, müvekkili hiçbir zaman senet imzalamadığını, münferiden bir senet imzalamış olması söz konusu olmadığını, dava ve takibe konu senet, kiralama sözleşmesinin ekinde boş ve matbu olarak yer alar bir teminat senedi olduğunu, davalı şirket bu senedi sözleşmeden ayırıp senet üzerine nakden kaydı düşmek suretiyle, borcun sözleşmeden bağımsız bir senetten kaynaklandığı görüntüsü vermeye çalıştığını, nitekim davalı firma sözleşmenin bir nüshasını isteyen müvekkili sonra verceğini söyleyerek sürekli oyaladığını ve aslını ya da kopyasını vermediğini, ancak sunacakları fatura ve dekontlardan davalı ile müvekkili arasında kira ilişkisi açıkça ortaya konulacağını, davalı tarafa sahtecilik yapmak suretiyle bedelsiz senedi icra takibine konu ettiğinden, %10 para cezası ve %20 den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatı ödettirilmesini, haksız ve mesnetsiz takibin iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava açtıkları görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle;davacının netice-i talep kısımının 1 haftalık kesin süre içerisinde açıklattırılması gerektiğini, davacı taraf işbu davayı menfi tespit konulu olarak açtığını, dava dilekçesinin netice-i talep kısmı incelendiği, icra hukuk mahkemesinde görülmesi gereken takip iptali ve imza itirazı davasına yönelik taleplerde bulunduğu görüldüğünü, davacı taraf her ne kadar dava dilekçesi içerisinde imzayı atmadığını beyan etmiş ise de yine bu hususta itirazının olup olmadığını netice kısmına yazmadığı için bu husus belirsizlik içerisinde olduğunu, davacı tarafın varsa imza itirazını açıkça belirtmesi gerektiğini, davacı tarafın iddiaları tamamıyla soyut beyanlardan oluştuğunu somut olay dosyaya sundukları delillerinden de anlaşılacağını, davacı tarafı, müvekkili şirkete cari hesaptan kaynaklı 13.513,20 TL kadar borcu oluştuğunu, davacı tarafın cari hesaptan kaynaklanan borcunun yanında bir de sözleşmeyi süresinden önce feshetmesinden kaynaklı 10.902 TL kadar cezai şart borcu oluştuğunu, icra takibine konu olan senet, davacı tarafın izah edilen toplam 24.415,20 TL borcu nedeniyle düzenlenerek icra takibine konu olduğunu, davacının borçlu olmadığına ilişkin iddialarını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini, davacının ihtiyati tedbir talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafınan talep edilen %10 para cezası yasa ve usullere akırı olduğunu, davacı taraf müvekkili şirkete olan borcunun ödememek için işbu davayı açmış olduğu kötüniyetli bir tutum sergilediğini, başkaca talep ve itiraz haklarının saklı kalması kaydıyla, öncelikle davacının hukuki dayanaktan yoksun tedbir talebi ile %10 tutarındaki para cezası talebinin reddini, açılmış olan iş bu haksız davanın tümüyle reddi ile davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile davaya cevap verdikleri görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit isteminden ibarettir.
Taraflar, 26.03.2019 tarihli ön inceleme duruşmasında, sulh olduklarını ve karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan ederek imza altına almışlardır. Davacı ve davalı vekillerinin, vekaletnamelerinde bu konuda yetkili oldukları anlaşılmıştır.
Taraf vekillerinin sulh olduklarını ve böylece davanın konusuz kaldığını bildirmiş olmaları karşısında sulh olunan davada karar verilmesine yer olmadığına, karar vermek gerekmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanununun 22.maddesi “Davadan feragat veya dâvayı kabul veya sulh muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilâm harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.” hükmünü ihtiva ettiğinden;
3-İlk celsede tarafların sulh oldukları ve ayrıca davalı ve davacı 26/03/2019 tarihli duruşma ara kararına yansıyan beyanlarında sulh olduklarını vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini bildirdikler anlaşılmakla; peşin alınan 416,96 TL nispi harçtan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 22 maddesi gereğince ve 15.maddesi gereğince, (1) sayılı tarifenin 3/1 nolu bendinde belirlenen 0,06831 oran üzerinden hesaplanan 1.667,80 TL nispi harcın 1/3 oranına tekamül eden 555,93 TL nispi karar ve ilam harcının mahsubu ile geriye kalan 138,97 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, Hazine adına irad kaydedilmesine.
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca vekalet ücreti talep edilmediğinden, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
6-HMK.nun 333.maddesi gereğince, gider avanslarının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde istek halinde ilgili tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren, (HMK 345/1 maddesi uyarınca) iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.