Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/56 E. 2019/1630 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/56 Esas
KARAR NO : 2019/1630

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/01/2017
KARAR TARİHİ : 25/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği 18/01/2017 havale tarihli dilekçesinde özetle; 16/08/2016 tarihinde Sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile Üsküdar Caddesinden Kısıklı Mahallesi istikametine doğru seyrederken yaya olarak karşıdan karşıya geçmeye çalışan müvekkili …’a çarpması sonucu oluşan trafik kazası neticesinde müvekkilinin ağır yaralandığını, müvekkilinin ağır yaralanmasına karşın sürücünün hukuk kurallarını hiçe sayarak olay yerinden kaçtığını, kazanın oluşmasında …plaklı aracın sürücüsü …’nın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/1-b Maddesindeki araçların hızlarını yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak kuralına muhalefetten kusurlu bulunduğunu, sürücünün kaza meydana geldiğinde aracı alkollü kullandığının tespit edildiğini, bu şekilde sürücünün mezkur yasanın 48. Maddesindeki yasağını ihlal ederek kazaya sebebiyet verdiği, davacının kaza neticesinde ağır yaralandığını ve ambulansla hastaneye kaldırıldığını, müvekkiline yapılan muayene neticesinde tibia üst uç kırığı, tibia plato kırığı, şişlik, krepitasyon, angulasyon, rom kısıtlı tanıları konulmuş ve tedavi altına alındığı, tibia plato kırığı nedeniyle ameliyat edilen müvekkiline 21 adet plak ve 18 adet adet vida takıldığını, müvekkilinin kaza neticesinde ağır yaralandığını ve malul kaldığını, kaza sebebiyle müvekkilinin bakıma muhtaç hale geldiğini ve bir kısım tedavi masrafları yapmak zorunda kaldığını, hem bakıcı giderleri hem de tedavi masraflarınından davalıların sorumlu olduğunu, … A.Ş. tarafından … poliçe numarasıyla …plakalı aracın kaza tarihinde zorunlu mali sorumluluk sigortası himayesi altında olduğunu, …ya maddi zararların karşılanması için yapılan başvurunun 28/10/2016 tarihinde ulaştığını, başvuruda ihtarnamenin …ya ulaşmasından itibaren 15 gün içinde başvrunun kısmen veya tamamen reddi halinde dava açmak dahil her türlü hukuki hak ve çarelerin kullanılacağı ihtarının yapıldığını, … tarafından başvuruya herhangi bir dönüş yapılmadığını, işleten davalıya ait olan ve kazaya karışan …plakalı araca ihtiyati tedbir konulmasına, davacının 16.08.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeni ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalınarak 200.00TL geçici iş görmezlik, 300,00TL sürekli iş göremezlik, 500,00TL tedavi ve bakıcı gideri, ayrıca 20.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalılara yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 31/07/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; Davacının bakıcı gideri talebi yönünden 3.895,49TL, geçici işgöremezlik talebi yönünden 4.656,69TL ve sürekli işgöremezlik talebi yönünden 171.943,52TL artırmak suretiyle maddi tazminat alacakları yönünden toplam talebini 180.495,7TL arttırarak maddi tazminat alacağını 181.495,7TL olarak ıslah etmiş ve ıslah harcını yatırmıştır.

CEVAP : Davalı … Şirketi vekili mahkememize verdiği 31/10/2017 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalanan …plakalı aracın işletilmesi sırasında oluşan kazada davacının yaralandığını, maddi tazminat taleplerinin poliçe limitleri dahilinde ve kusur oranında olacağını, kazada davacının KTK m.68/1-b-3 kuralını ihlal ettiğini ve kusurlu olduğunu, kazada müvekkili şirket sigortalısının bir kusuru olmadığını, tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğun, ZMSS poliçesinde manevi tazminata yönelik teminat bulunmadığından davacıların manevi tazminat talebi müvekkil şirket yönünden reddedilmesi gerektiğini, müvekkili şirket maddi tazminattan sorumlu tutulacaksa, poliçede manevi tazminat ile ilgili teminat vermeyen müvekkil sigorta şirketi yönünden, davacının manevi tazminat talep ve davası ile ilgili yargılama giderleri ayrılarak sırf, müvekkil şirketin sorumlu olduğu maddi tazminat miktarı ile orantılı olarak yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği, kaza tarihinden itibaren faiz işletilemeyeceğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalılar … ve …’na yapılan usulüne uygun tebligata rağmen anılan davalılar davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafından davalılar aleyhine trafik kazası sonucunda oluşan TBK’nın 54. Ve devamı maddelerinde yer alan bedensel zararlar sebebi ile açılan maddi ve manevi tazminat davasından ibarettir. Buna göre bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı…İhtisas Kurulunun… sayı 17834 karar ve 01.10.2018 tarihli raporunda; … doğumlu …’ın 16.08.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak E cetveline göre; meslekte kazanma gücü kaybı oranının %44.0 (yüzdekırkdörtnoktasıfır) iyileşme süresinin olay tarihinden il ibaren 6 (altı) aya kadar ulayabileceğinin oy birliği ile mütalaa olunduğu görülmüştür.
Aktüer Bilirkişi ve Makine Mühendisi bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 15/03/2019 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre; Davalı sürücü …’nın olayda % 60 (yüzde atmış) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın olayda % 40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, tazminat yönünden değerlendirme: davacı …’ın 16.08.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası 6 ay iyileşme dönemi- geçici iş göremezlik zararının %40 kusurlu olduğunun kabulü ile 4,856,69 TL olduğu, sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise %44,0 maluliyet oranı ve %40 kusurlu olduğunun kabulü ile 148,922,45 TL olacağı, toplam maddi zararının ise 177.100,00 TL olduğu, 6 ay geçici iş göremezlik döneminde bakıcı gideri için %40 oranında kusur sonrası talep edeceği bakıcı giderinin 7.325,81 TL x % 60 = 4.395,49 TL olduğu, davalı … A.Ş.’nin sigorta poliçesi üst limitinin 310.000,00 TL olup, davacı için hesaplanan maddi tazminatı kapsadığı, davacının tedavi giderleri ve manevi (20.000.00 TL) tazminat taleplerinin, başvuru dilekçesinin davalı sigorta şirketi tarafından kabul edilen 28.10.2016 tarihinden sonraki 8 iş günü olan 09.11.2016 tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edileceğinin takdirinin mahkemeye ait olduğunu raporunda belirtmişlerdir.
Aktüer, Makine Mühendisi bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 05/08/2019 tarihli ek bilirkişi heyet raporuna göre; Davalı sürücü … olayda % 60 (yüzde atmış) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya … olayda % 40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, tazminat yönünden değerlendirme: davacı …’ın 16.08.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası 6 ay iyileşme dönemi- geçici iş göremezlik zararının % 40 kusurlu olduğunun kabulü ile 4,856,69 TL olduğu, sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise % 44,0 maluliyet oranı ve % 40 kusurlu olduğunun kabulü ile 148.922,45 TL olacağı, toplam maddi zararının ise 153.779,15 TL olduğu, 6 ay geçici iş göremezlik döneminde bakıcı gideri için %40 oranında kusur sonrası talep edeceği bakıcı giderinin 7.325,81 TL x % 60 = 4.395,49 TL olduğu, davacının geçici iş göremezlik dönemi için SGK tarafından yapıan her hangi bir ödemenin bulunmaması nedeni ile davacının geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderlerinin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğunu, davalı … A.Ş.’nin sigorta poliçesinin üst limitinin 310.000,00 TL olup davacı için hesaplanan maddi tazminatı kapsadığı, davacının tedavi giderleri ve manevi (20.000.00 TL) tazminat taleplerinin, başvuru dilekçesinin davalı sigorta şirketi tarafından kabul edilen 28.10.2016 tarihinden sonraki 8 iş günü olan 09.11.2016 tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edileceğinin takdirinin sayın mahkemeye ait olduğunu raporlarında belirtmişlerdir.
Davacı 16.08.2016 tarihinde davalı sürücü … yönetiminde bulunan ve davalı …’nın maliki olduğu, diğer davalı … A.Ş. tarafından … numaralı ZMSS (Trafik) Poliçesi ile sigortalanmış olan …plakalı araç ile Üsküdar caddesinden Kısıklı Mahallesi istikametinde giderken, yaya olan davacıya çarpmıştır. Bu kaza sebebiyle davacı meslekte kazanma gücünden kayıp yaşadığından sürekli ve geçici iş göremezlik ve bakıcı giderinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunarak zararının sorumlu olan davalı sigorta şirketi, kusurlu sürücü ve işletenden tahsilini talep etmiştir.
Davalı Sigorta Şirketi ve davalı işleten şirket araç sürücüsünün kusurlu olduğunun ve davacının kaza nedeni ile uğradığı zararın ispat edilmesi gerektiğini, bunun için davacının mesleği ve gelir durumu, kaza nedeniyle elde edilen gelirler ve tazminata etki edecek diğer faktörlerin tespit edilerek bilirkişi raporu aldırılması gerektiğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, açıklanan bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Zorunlu mali mesuliyet sigortasında rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının ödeyeceği tazminat 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesinin yollamasıyla anılan Kanunun 85. maddesine göre belirlenmektedir. Buna göre; sigorta ettiren işleten tarafından motorlu aracın işletilmesi sonucu meydana gelen kişinin yaralanması veya ölmesinden kaynaklanan bedeni zararlara dayalı maddi tazminat ile tedavi giderleri ve maddi hasarlar sigortacının poliçe limitleri dahilinde tazminle zorunludurlar. Bu durumda meydana gelen kazanın oluşumunda %60 kusurlu olan …plakalı aracın işleteni, sürücüsü ve sigortalayanı olan davalılar davacının meydana gelen bedensel zararından sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
SGK tarafından verilen cevabi yazı ile davacı sigortalı için geçirdiği kaza nedeniyle rücuya tabi herhangi bir peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığı bildirilmiş olup, bilirkişiler tarafından hesap edilen tazminattan tenzili gereken bir miktar olmadığı anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 01/10/2018 tarihli raporuna göre; davacının %44,0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 6 (ALTI) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce kazaya karışan araç sürücüsünün ve davacının kusur durumları ve buna göre davacının talep edebileceği tazminat tutarının belirlenmesi için trafik, sigorta ve aktüer bilirkişi heyetinden alınan rapora göre; Kazanı meydana gelmesinde, davalı …’nın maliki olduğu davalı … A.Ş. tarafından ZMMS (Trafik) Poliçesi ile sigortalanmış olan …plakalı aracın sürücüsü diğer davalı …’nın %60 kusurlu olduğu, davacı …’ın %40 kusurlu olduğu, davacının maluliyeti nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 158.174,63 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin belirlenen bu tazminattan temerrüt tarihi olan 09.11.2016 tarihinden itibaren, diğer davalıların kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte sorumlu olduğu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminat kapsamı dışında kaldığı, maddi tazminatlar yönünden davalılar arasında müştereken müteselsîlen sorumluluğun bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının sakatlanmasına sebep olan kazaya karışan … plakalı aracın, … poliçe numarası ile 18/01/2016-2017 tarihlerini kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmıştır. Sigorta poliçesine göre kişi başına ölüm sakatlık tazminatı poliçe limitinin 310.000 TL olduğu, buna göre davacının işbu dava ile talep ettiği ve bilirkişi incelemesi ile belirlenen maddi tazminat tutarından davalı taraf sigorta poliçe limitleri dahilinde sorumludur.
Bu haliyle davacının trafik kazası sonucu meydana gelen kaza sebebiyle sürekli sakat kaldığı tartışmasız olup, davacının zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında davalı kusurlu sürücü ve işleten ile davalı sigorta şirketinden poliçe limiti dahilinde ve kusur oranı dikkate alınarak sürekli ve geçici işgöremezlik maddi tazminatı talep hakkı mevcut olup, TBK ve KTK’da yer alan yasal düzenlemeler gereği sigorta şirketlerinin sigorta poliçesindeki limite kadar meydana gelen trafik kazalarından dolayı sorumlu oldukları açıktır. Mahkememizce maluliyet oranı, kusur durumuna ve tazminat hesabına ilişkin bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının talep edebileceği maddi tazminat tutarının 158.174,63 TL olduğu, dosyamızda alınan kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporu ile kazanın meydana gelmesinde davalı şirket tarafından sigortalı …plakalı araç sürücüsünün %60 oranında kusurlu olduğu, zorunlu mali mesuliyet sigortası; işletenin ve kusurundan sorumlu olduğu sürücünün 3. kişilere karşı sorumluluğunu üstlenmekte olan bir sigorta türü olup, davalı şirket hesap edilen tazminat tutarından sigorta poliçe limitleri dahilinde sorumludur. Davacı tarafından sigorta şirketine dava tarihinden önce yapılmış bir başvuru olmayıp, temerrütün davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinde gerçekleşmesi nedeniyle aşağıda belirlenen maddi tazminatın davalılar … ve …ndan kaza tarihi olan 16/08/2016 tarihinden itibaren davalı … A.Ş.’den temerrüt tarihi olan 09/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacı taraf uğradığı manevi zararlara ilişkin manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber, hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli; manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Ayrıca Yargıtay HGK’nın 23.6.2004 tarih ve 2004/13-291E.-2004/370K.sayılı kararında manevi tazminat ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede; “Manevi tazminat, gelişmiş ülkelerde artık eski kalıplarından çıkarılarak caydırıcılık unsuruna da ağırlık verilmektedir. Gelişen hukukta bu yaklaşım, kişilerin bedenine ve ruhuna karşı yöneltilen haksız eylemlerde veya taksirli davranışlarda tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranlarda manevi tazminat takdir edilmesi gereğini ortaya koymakta; kişi haklarının her şeyin önünde geldiğini önemle vurgulamaktadır. Bu ilkeler gözetildiğinde; aslolan insan yaşamıdır ve bu yaşamın yitirilmesinin yakınlarında açtığı derin ızdırabı hiçbir değerin telafi etmesi olanaklı değildir. Burada amaçlanan sadece bir nebze olsun rahatlama duygusu vermek; öte yandan da zarar veren yanı da dikkat ve özen göstermek konusunda etkileyecek bir yaptırımla, caydırıcı olabilmektir.” denilmek sureti ile manevi tazminatın belirlenmesine caydırıcılık unsuru ve insan yaşamının önemine özellikle vurgu yapılmıştır.
Davaya konu somut olay anılı yasal düzenlemeler ve yukarıdaki ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazası neticesinde, davacının sürekli ve geçiçi iş göremezliğe maruz kaldığı, kazada davalı işleten şirketin sürücüsü …’nın %60 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bu haliyle Mahkememizce kazanın oluş şekli, kaza tarihi, tarafların kusur oranı, maluliyetin türü ve oranı ile tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının yaşı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın alım gücü birlikte değerlendirilerek kaza ve uğranılan maluliyetin davacıda yarattığı elem ve ızdırabın ağırlığı ve manevi tazminatın belirlenmesine ilişkin tüm ilke ve kurallar nazara alındığında davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile belirlenen 10.000,00-TL manevi tazminatın sorumlu olan davalı işleten ve kusurlu sürücüden tahsiline fazlaya ilişkin istemin reddine dair oluşun vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne; 158.174,63TL’nin davalılar … ve …’ndan kaza tarihi olan 16/08/2016 tarihinden, davalı … A.Ş.’den temerrüt tarihi olan 09/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
2-)Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 10.000TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 11.488,00 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan 688,73 TL harcın mahsubu ile eksik alınan bakiye 10.799,27 TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …, … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınmasına,
4-) Davacının yatırmış olduğu 71,73 TL peşin harç ve 31,40 TL başvurma harcı ve 617,00 TL ıslah harcının davalılar … ve …, … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan 1.954,20 TL nin ret ve kabul oranına göre 1.631,04 TL sinin davalılar … ve …, … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı maddi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 18.976,59 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …, … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davacı manevi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … ‘ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
😎 Davalı … A.Ş.maddi tazminat davasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9-) Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,

Davacı vekilinin ve davalı asil …’nın yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
e-imza*

Hakim
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.