Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/504 E. 2018/94 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/504 Esas
KARAR NO : 2018/94
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı … 18 adet çekini ,çek karnesinin boş üç yaprağını ve 2 adet senedini kaybetmiş olup; bunun üzerine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile tarafımızdan çek iptali davası açılmış olduğunu,İşbu davada, 15/12/2016 tarihinde mahkemece ödeme yasağı kararı verilmiş olup; verilen karar, kayıp çeklerin ilgili bankalarına taraflarca gönderilmiş olduğunu, Aynı zamanda söz konusu çekler davacının aracından çalındığından; hırsızlığa ilişkin olarak tarafımızca suç duyurusunda da bulunulmuş olduğunu, Soruşturmalar da halen devam etmekte olduğunu,İstanbul … Asiye Ticaret Mahkemesi’nde görülmekte olan davanın ön inceleme duruşmasında, davalı şirket tarafından bankaya ibraz edilen ve aynı zamanda icra takibine de konu edilen …bank … Şubesi’nin … seri numaralı 31/12/2016 keşide tarihli 2.330,00TL bedelli çek hakkında istirdat davası açmamız hususunda tarafımıza kesin süre verilmiş olup, yasal süre içerisinde çek istirdatı davasını açma zorunluluğumuz doğmuş olduğunu,Davaya konu çeke ilişkin olarak davacı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, Bu takibe yönelik olarak da tarafımızdan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile tedbir talepli olarak menfi tespit davası da açılmış olduğunu, Yargılama halen devam etmekte olduğunu,Davacı, davalı ile hiçbir ilgisi bulunmamakla birlikte, hamilinde bulunmakta iken kaybolan ve davalının eline geçen davaya konu çekin davalıya nasıl ulaştığı konusunda hiçbir bilgisi ve görgüsü bulunmamakta olduğunu, Zira davacı ile davalı arasında hiçbir ticari ilişki söz konusu olmadığını, Aralarında ticari ilişki olduğunu gösterir somut herhangi bir delil mevcut olmadığını,Davalı yan icra ¸ takibine de konu etmiş olduğu davacının hamilinde iken kaybolan çeki kötüniyetli olarak elinde bulundurmakta olduğunu,Bu çeki kendisine nasıl geçtiği tarafımızca hiç bir şekilde anlaşılamamakta olduğunu,Davalı tarafından davaya konu çekle ilgili olarak icra takibinde bulunulması ve bu kişi tarafından çek bedellerinin tahsili durumunda müvekkilin telafisi mümkün olmayan zararı söz konusu olacağından, bu zarara sebebiyet vermemek açısından, davanın devamı süresince de icra takibinin tedbiren durdurulması ile dosyada tahsilat olması durumuda paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir talep etme zorunluluğu doğduğunu,Öncelikle yargılamanın sonuna kadar anılan icra dosyasının durdurulmasına/ icra müdürlüğüne yatan paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesini,Davacının herhangi bir ilgisi olmadığı ve kötüniyetli 3.kişiler tarafından piyasaya sürülmüş olan davaya konu …bank … Şubesi’nin … seri numaralı 31/12/2016 keşide tarihli 2.330,00TL bedelli çekin istirdatına,Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davalı …bankası … Şubesi … No’lu, 31.12.2016 tarihli ve 2.330,00 TL. bedelli çekin meşru hamili olduğunu, Çek’in ödeme günü günü geldiğinde ibraz edilmesine rağmen; çekin zayi olduğundan bahisle İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1187 Esas sayılı dosyasıyla çek iptal davası açılmış olup mahkemece ödeme yasağı kararı verilmesi nedeniyle çek tutarı davalıya ödenmemiş olduğunu, Çek’in ödenmemesi sebebiyle İstanbul ….İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasıyla çek için icra takibi başlatılmış olduğunu, Bunun üzerine davacı İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasıyla tarafımıza menfi tespit davası açmış olup bu dosya halen derdest olduğunu, Çek iptali davasında davacıya; tarafımıza istirdat davası açması için süre verilmesi üzerine davacı tarafından huzurdaki bu davayı açılmış olduğunu,Davacı dava dilekçesinde;davalı ile aralarında hiçbir ticari ilişki bulunmadığını ve bunu gösterir somut bir delil de bulunmadığını, davalının çeki kötü niyetli olarak elinde bulundurduğunu iddia etmekte olduğunu, Davacının iddiaları kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun olup açılan işbu davanın reddi gerekmekte olduğunu, Davacı iddiasını ispat etmekle yükümlü olduğunu, Davacı çekin rızası dışında elinden çıktığını, davalının kötü niyetli olduğunu ve çeki iktisap ederken ağır kusurunun olduğunu iddia etmekle yükümlü olduğunu, davalı çeki davacıdan değil dava dışı … A.Ş.’den ticari alacağına karşılık olarak almış olduğunu, Çekteki ciro silsilesi incelendiğinde de davalının çekin meşru hamili olduğu açıkça görülecek olduğunu, Davacı her ne kadar davalının çeki kötü niyetli olarak elinde bulundurduğunu iddia etse de davalı çeki ticari alacağına karşılık, düzgün ciro silsilesine dayanarak almış olduğunu ve kötü niyetli olduğu düşünülemez olduğunu, Aksini iddia eden davacının bunu ispatlaması gerekmekte olduğunu,Çekin zayi olduğu iddiası da gerçeği yansıtmamakta, Zayi olduğu iddia edilen ve işbu istirdat davasına konu edilen çekte davacının da cirosu ve imzası bulunmakta olduğunu, Davacının lehtarı olduğu çekin arkasını ciro edip sonra çalındığını iddia etmesi hayatın olağan akışına uygun olmadığını, Çek düzgün ciro silsilesine istinaden davalıya geçmiş olduğunu, Ayrıca çekin çekte bulunan ciro silsilesindeki davacı imzasına da davacı tarafından imza itirazında bulunulmamış olduğunu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava dilekçesi, cevap layihası ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava;2.330,00 TL. Bedelli çekin istirdatı davasıdır.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN TOPLANAN DELİLLERDEN:
Elden Çıkan Çek” başlıklı Eski TTK 704.maddesi yeni TTK m. 792 uyarınca “ Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.Dolayısıyla ister hamiline olsun ister emre yazılı olsun herhangi bir şekilde hamilin elinden çıkan bir çekin iadesi, ancak çeki elinde bulunduranın çeki kötüniyetle iktisap etmiş olmasına ya da çekin iktisabında ağır kusurlu bulunmasına bağlıdır.
Bu noktada şu hususun belirtilmesi de gerekir ki, dava konusu çek hamiline yazılı bir çektir. Hamiline yazılı çek sadece zilyetliğin devri ile devredilebilir. Hamiline yazılı bir çekin ciro edilmesi, cironun temlik fonksiyonunu içermeyip, sadece teminat fonksiyonu içerir. Bu husus TTK m. 791’de “‘’Hamiline yazılı bir çek üzerine yapılan ciro, cirantayı, başvurma hakkına dair hükümler gereğince sorumlu kılarsa da senedin niteliğini değiştirerek onu emre yazılı bir çek hâline getirmez” şeklinde ifade edilmiştir.
Bu durum karşısında huzurdaki davada çözüme ulaştırılması gereken husus, çekin en son hamili olan ve icra takibi başlatan davalının, dava konusu çeki iktisapta kötü niyetli veyahut ağır kusurlu olduğunun tespit edilmesidir; zira, TTK m. 792 uyarınca davalı, çekin iktisabında kötüniyetli veya ağır kusurlu bulunması halinde çeki iade ile yükümlü tutulacaktır.
Yargıtay 11. hd nin 22/09/2014 tarih 5455-14238 sayılı kararında dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK nun 704. Maddesine göre çek eline geçmiş olan yeni hamil ancak kötü niyetli hesap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde yetkili hamil sayılmaması ve çeki iadeyle hükümlü tutulması gerekir.
Mahkemece davalının ağır kusurlu olduğu hangi delillere dayanılarak davaya konu çekin iadesine karar verilmesinin doğru olmadığının, davalı çeke dayalı olarak tahkik yaptığı ciro silsilesine göre çekin davalıya ciroyla geçtiği, ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı, davalı yazılı belgeye (çeke) dayanmakta olup aksininde ancak aynı kuvvette delille kanıtlanabileceği göz önüne bulundurularak karar verilmesini gerektiğini, ayrıca yine aynı dairenin 23/12/2014 tarih 10768-20288 sayılı kararını davanın 6102 792 maddesine dayalı istirdat istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup çek üzerindeki çek silsilesinin tam olduğu , davalının yetki ve hamil olduğu anlaşıldığı yasa maddesine göre çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı , ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup ta hamil hakkını 790. Maddeye göre ispat etsin , çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru olduğu taktirde o çeke geri vermekle hükümlüdür. Bu madde hükmüne göre davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur . Davalının çeki rıza dışında elden çıktığını bilmesi veya bilebilecek durumda olması gerekir. Çekin rıza dışı elden çıkması halinde ispat yükü çekin yetkili hamili olduğunu ve rızası hilafına elinden çıktığnıı ileri süren davacıya ait olup davacının iddiasını kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmektedir.
Mahkemece davacının çekin yetkili hamili olduğu belirlenemediğini gibi davalının sunmuş olduğu deliller hatalı değerlendirilerek davalının çeki elinde bulundurmakla haksız olduğuna bahisle davanın kabulüne karar vermiştir. Davalının dava konusu çeki davacıya yönelik soygun eyleminden sonra iktisap etmiş olması ve defter kaydının bulunmaması, davalının cirantası ile ticari ilişkisi bulunmadığını ve davalının çeki iktisapta ağır kusuru olduğunu göstermemektedir.Bu nedenle davalının yürütülen ceza davasında sanık olmadığıda gözetilerek davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesini bozma nedeni saymıştır. Davacı davaya konu çek ile ilgili …Asliye Ticaret Mahkemesinde çek iptali davası açıldığı, ¸ kendisinin bu çeki çaldırdığından çeki ibraz eden davalı ile ilgili iş bu davayı açmış olduğu anlaşılmaktadır. İstanbul …İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyasından çekin davacı … emrine verildiği,bu çekten sonra 3 cirodan sonra davalıya geçmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtayın yukarıdaki belirtilen kararlarında açıkca belirtilmek üzere davalının çeki ticari ilişki neticesinde aldığını ispatlama zorunluluğu yoktur. Eski TTK 704. Yeni TTK 792, maddesine göre davalıyla ilgili bir ceza davasının bulunmadığı, ayrıca davaya konu çekleri kötü niyetle iktisap ettiği ispatlanamadığından açılan davanın REDDİ cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM;Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının açmış olduğu davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan 44,29 TL. nispi harçtan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 15.maddesi gereğince alınması gereken 35,90TL. maktu karar ve ilam harcının mahsubu ile geriye kalan 8,39 TL. harcın, karar kesinleştiğinde, davacı veya vekiline iadesine.
3-Davalı aleyhine açılan davayı vekille takip ettğinden Av.Asg.Üc.Tarifesinin 13/1.maddesi gereğince, III.kısımda belirtilen oranlar üzerinden hesaplanan 770,28 TL nispi vekalet ücreti, maktu vekalet ücretinin altında kalması, dava miktarı 2.593,00 TL olup, maktu vekalet ücretinin üstünde olması sebebiyle; II.kısım, II. bölüm.9.maddede belirtilen 2.180,00 TL. maktu vekalet ücretinin davacıdan alınmasına, davalıya verilmesine.
4-Davacı tarafından yapılan 107,00 TL. yargılama giderinin, davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından işlem yapılmasına yer olmadığına,
6-HMK.nunun 333.maddesi gereğince, karar kesinleştiğinde artan gider avanslarının taraflara iadesine.
Dair, duruşmada bulunan taraf vekillerinin yüzüne karşı, İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır