Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/498 E. 2019/748 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/498 Esas
KARAR NO : 2019/748

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/05/2017
KARAR TARİHİ: 14/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: Davalılar, İstanbul … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile aleyhine yürüttüğümüz icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine 11.04.2017 ve 14.04.2017 tarihlerinde itiraz ettiğini, 19.09.2016 tarihinde üst kat 11-12 numaralı işyerinin mutfak bölümündeki tezgah altı spiral borcunun patlaması sonucu buradan sızan suların zemine yayılması ile sigortalı işyerinin genelinde tavandan sızan sular sebebiyle hasar meydana geldiğini, mağazası zarar gören sigortalı … ŞTİ.nin …poliçe numarası ile müvekkili şirketin sigortalısı olduğunu, müvekkili şirket tarafından hasar tespiti amacıyla yaptırılan ekspetriz incelemesi sonucu hazırlanan raporda sigortalı mağazada meydana gelen hasarın üst kat işyerindeki spiral borcunun patlaması neticesinde meydana geldiğinin tespit edildiğini, işbu nedenle hasarın oluşmasında ekspertiz raporundan da anlaşılacağı üzere mülk sahibi ile kiracısının sorumlu olduğunu, müvekkili şirket tarafından, sigorta poliçesi kapsamında, sigortalının iş yerinde meydana gelen hasarın karşılandığını, müvekkili şirketin ödediği meblağın rücuen tahsili nedeniyle davalılar aleyhine İstanbul … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, ancak davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiklerini, takibi durduklarını, taraflarına bugüne kadar herhangi bir ödemede bulunmadığını, bu nedenler ve fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep haklerinin saklı kalması kaydıyla, öncelikli olarak Sayın Mahkememizce tespit edilmesi halinde davalılar adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin 3. kişilere devrinin önlenmesi amacıyla kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasını, İstanbul … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takibe davalının yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptalini, takibin devamını, davalı/borçlunun işbu haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu dava haksız fiilden doğması nedeni ile HMK m. 16 gereğince” haksız fiilin işlendiği” veya “zararın meydana geldiği” yahut “gelme ihtimalinin bulunduğu” yer ya da “zarar görenin yerleşim yeri” Mahkemesi olduğunu, zararın meydana geldiği yerin … İlçesi olduğunu, yetkili ve görevli Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkili … aleyhine ikame edilen işbu davanın reddi gerektiğini, müvekkili …’ın, davacının iddiasının aksine su basan mecurun maliki olduğu, kiracısı davacının sigortalısı …Şti. Olduğunu, dolayısıyla hasardan etkilenin mecurun maliki olan müvekkilinin hukuken sorumluğuna gidilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili aleyhine ikam edilen davanın usulen reddi gerektiğini, davacı tarafından görevlendirilen sigorta eksperince tutulan raporda ilgili zararın tazmini için kiracı … Şti.’ne başvurulması gerektiğinin açıkça belirtilmiş olduğunu, işbu bedelin müvekkilden talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin, zarar sebebiyetine yol açan mecurun maliki olmadığını, müvekkilinin, … Şti. ünvanlı bir kiracısının bulunmadığını, davacının, müvekkili şirket aleyhine İstanbul … icra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyası ile başlatmış olduğu icra takibinden önce müvekkile iletmiş olduğu ihbarnamede söz konusu zarar bedelinin ödenmesini talep ettiğini, müvekkilinin ise davacıya …Noterliğinden keşide etmiş oldukları 23.02.2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile söz konusu bedelin müvekkilden talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, riskin gerçekleştiği adresin…A.Ş. tarafından … poliçe numarası ile sigortalanmış olduğunu, konu ile ilgili … numara ile hasar dosyası açtırıldığının belirtildiğini, davacının kendisine yapılan işbu bildirime rağmen haksız ve hukuka aykırı bir biçimde müvekkili aleyhine İstanbul … icra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyası kapsamında icra takibi başlattığını ve müvekkilinin haklı itirazına rağmen, işbu davayı ikame ettiğini, müvekkili tarafından kaza tarihini kapsayan dönem için sigorta poliçesi yaptırılmış olduğunu, Sayın Mahkeme nezdinde ikam edilen işbu davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte sigorta şirketine davanın ihtabarın talep ettiklerini, yukarıda açıklanan nedenlerle ve fazlaya ve sair hususlara ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla, davanın yetkili ve görevli Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, davacının tedbir talebinin reddini, husumet itirazlarının kabulünü, davacının işbu davasının müvekkili açısından reddini, davanın yukarıda isim ve adresi bildirilen sigorta şirketine ihbar edilmesini, davacının asıl alacağın %20’nden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatı ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacıya tahmiline karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı … Şti’nin cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından 04.04.2017 tarihinde İstanbul …icra Müdürlüğüne yaptıkları müracaat ile aldırılan … sayılı ilamsız takiplerde ödeme emrine 14.04.2017 tarihinde verdikleri … kart nolu dosyalarındaki cevabı yazılarında itirazları üzerine, İcra Hakimliğince dosyanın, mesnetsiz talep nedeniyle kapatıldığını, bu kez davacı tarafın Mahkeme Başkanlığınıza müracaat ederek, İcra Müdürlüğü kanalı ile yaptıkları taleple 1. sırada şirketlerinin hedef alınmasına karşın, Mahkemeniz dosyasında şirketlerinin 2. sırada zarara neden olan taraf göstererek talebinin yenilemekte olduğunu, davacı tarafın, şirketlerinin alt komşusu olduğunu, 2016 yılı Kurban Bayramı 9 günlük tatili sırasında ofis mutfağı altındaki spiral borunun patlaması sonucu yaşanan su baskını ve alt kata sızan suların komşularına verdiği zarar sonucu, ilk önce komşu şirket tarafından talep edilen zarar ve ziyanın tazminine itirazları üzerine, sigorta şirketince yapılan ödeme üzerine şimdi sigorta şirketince birinci sırada bina maliki ve ikinci sırada şirketlerinden talep edildiğini, arızanın nedeni olan tesisatın, binanın demirbaşı olan ana su borusu üzerinde olduğunu, şirketlerinin boruya hiçbir şekilde temasının veya müdahalesinin söz konusu olmadığını, şirketlerinin ofisinde de hasar oluştuğunu ve bu hasara sebep olan su borusu ve tesisatın tamamının bina maliki tarafından tamir ettirildiğini, tüm masrafların da bina maliki tarafından karşılandığını, komşuları şirket ile aynı iş dalında çalışmadıkları için rekabet söz konusu olmadığını, şirket çalışanları ile yöneticileri ve sahipleri ile hiçbir husumet veya geçimsizliklerinin olmadığını, davacı avukatının dilekçesinde belirttiği gibi kötü niyetli taraf ön yargılı olunmasını ise kanuni haklarının saklı kalması kaydı ile kınadıklarını, yukarıda açıkladıkları hususlar ışığında şirketlerinin dosyadan çıkarılmasını talep ile cevap verdikleri görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık, davalı Timur Alperen Adan’ın süresinde ve usulüne uygun olarak Mahkememizin yetkisine itiraz etmesi nedeniyle Mahkememizin yetkili olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın 6.maddesine göre genel yetkili mahkeme davalı gerçek ya da tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. UYAP sisteminden yapılan incelemede davalının adresinin Ataşehir/İstanbul olduğu, bu hususta taraflar arasında bir uyuşmazlık da bulunmadığı, dava dilekçesinin de bu adrese usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının ikamet adresi itibariyle yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK m. 1472 hükmü gereğince de, davacı sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve bu sebeple sigortalı mal sahibinin hak ve yetkilerine sahip olur. Bu halefiyet ilkesi gereğince, sigortalı zarar sorumlusuna karşı tazminat davasını hangi yer mahkemesinde açması gerekiyor ise, davacı sigortacısının da rücu davasını aynı yer mahkemesinde açması gerekir.
Somut olayda, dava, davacı sigorta şirketinin, haksız fiil neticesi, işyeri sigorta poliçesi kapsamında sigortalısına ödediği tazminatı zarar sebebiyet verenlerden ve bu fiilden sorumlu olanlardan kendi sigortalısına halef olarak rücu hakkından kaynaklanmakta olup, davacının sigortalısının işyeri ve aynı zamanda haksız fiilin gerçekleştiği adres ”…” adresinde bulunan iş yeri olup, yetkili mahkemenin, sigortalının işyeri ve aynı zamanda haksız fiilin gerçekleştiği yerin bulunduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK.’nin genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasında “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmünü, 7. maddesinde “davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir” hükmü düzenlenmiştir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasının bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açar ise, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.Somut olayda davacının, 6102 sayılı TTK m. 1472 madde çerçevesinde açtığı davayı, zarar gören sigortalısının yerleşim yeri ya da haksız fiilin meydana geldiği yer mahkemelerinde değil yetkisiz mahkemede açmış olması nedeniyle davalı …’ın yetki itirazı kabul edilerek, diğer davalı …Şti.’nin de, taraflar arasındaki uyuşmazlığın haksız fiil hukuksal nedenine dayandığı anlaşılmakla 6100 sayılı HMK’nın 7. ve 16. maddeleri gereğince davalıların tamamı hakkında ortak yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu Mahkememizce takdir ve kabul edilmiştir.
Açılanan sebeplerle davaya bakma yetkisinin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait olması sebebiyle Mahkememizin yetkisizliğine; Mahkememiz yetkisiz olduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde başvurulduğunda dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından,davalılar aleyhine açılan davada, davalının yetki itirazının kabulü ile, dava dilekçesinin mahkememizin yetkisizliği nedeniyle reddine, MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili İSTANBUL ANADOLU ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3- Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği taktirde, talep halinde HMK nun 20.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve aynı yasanın 331/2.maddesi gereğince yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
Dair, Davacı vekilinin , Davalı … vekili ve Davalı …Şti. Yetkilisinin yüzene karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır