Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/417 E. 2020/700 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/417 Esas
KARAR NO:2020/700

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:21/01/2016
KARAR TARİHİ:10/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin babası/eşi … … istikametinde davalı … adına kayıtlı ve davalı … idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, davalı sürücünün meskun mahallede hız sınırının çok üzerinde bir süratle seyrederek kontrolsüz bir biçimde müteveffaya çarparak ölümüne sebep olduğunu, mobese kameralarından da bunun görülebileceğini, müvekkillerinin bu olay karşısında büyük üzüntü ve moral çöküntüsü yaşadığını, gerek davalılar gerekse sigorta şirketleri tarafından müvekkillerinin aranmadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen şimdilik 100,00-TL cenaze masrafı … … için 100,00-TL, destekten yoksun kalma tazminatına ve her bir davacı için 30.000,00-TL olmak üzere manevi tazminata hükmedilmesine, … plakalı araç üzerine dava sonuna kadar ihtiyati haciz yerine geçmek üzere ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davaya yetkili mahkemenin … Mahkemeleri nin yetkili olduğu, müvekkil şirketin cenaze giderleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, sigortalısının sorumluluğu oranında sorumlu olduklarını, bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalıların davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16/02/2017 tarih ve … E.-…K. sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gelen dosya, mahkememizin 2017/417 esasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
… CBS … hazırlık nolu dosyası, nüfus kayıtları, kaza raporu, otopsi raporu, toksikolojik inceleme raporu, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, nüfus kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırma tutanakları, SGK, tanık beyanları, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının ve cenaze giderlerinin tahsili davası ile 6098 sayılı TBK’nın 56. maddesinden kaynaklanan manevi tazminatın tahsili davasıdır.
Davacılar, 05/12/2015 tarihinde davalılardan …’in maliki ve işleteni olduğu, diğer davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, yaya olarak orta bariyerlerden atlayarak karşıdan karşıya geçmeye çalışan müteveffa …’na çarpması neticesinde, davacıların murisi …’na vefat ettiğini, kazaya karışan … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … şirketi tarafından sigorta güvencesine alındığını, bu nedenle, davacı … … için destekten yosun kalma tazminatı, cenaze masrafları ile birlikte tüm davacılar yönünden manevi tazminat taleplerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, davalı işleten, davalı sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Davacıların, müteveffanın eşi ve babaları olması nedeniyle müteveffa yaşasa idi davacılara destek olacak olduğu, böylece desteklik durumunun var olduğu mahkememiz tarafından kabul edilmiştir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ve davacıların yoksun kaldığı destek tazminatı miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve destek tazminatı miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmekte olup, mahkememizce öncelikle davacılar tanığı dinlenmiştir.
Davacı tanığı, …, Mahkememizin 02/04/2019 tarihli duruşmasında dinlenmiş, davacı tanığı duruşmada; “…Olay … Caddesi üzerinede … istikametinde, … otobüs durağının önünde, yolun en sol şeridinde gerçekleşti. Ben çarpan aracın arkasında aracı kullanıyordum. Yolun ortasında ki bariyerin üzerinden birisinin atladığını gördüm. Bu kişi bariyerin üzerinden atladıktan sonra karşıya geçme hareketi yaptı. Önce yola baktı, sonra yola kendisini attı. Yani karşıdan karşıya geçmek için yola indi. Yola indiği sırada önümde bulunan araç, sol ön taraftan yani dikiz aynasının olduğu taraftan yola inen kişiye çarptı. Önümdeki aracın fren yaptığını gördüm ama çarptığı sırada fren lambasının yanıp yanmadığına emin değilim dedi. Ben de olaydan sonra şeridimi değiştirip yoluma devam ettim. Daha sonra 155 polis hattını arayıp görgü tanığımı olduğumu söyledim. Sonra da beni … polis karakoluna yönlendirdiler. O akşam gidip bütün gördüklerimi anlattım.” dedi.
Davacı vekili, “çarpan aracın hızı ne kadardır, fren yapma ve araba çarpması arasındaki mesafe ne kadardı” tanığa sorulsun, dedi.
Devamında tanığa soruldu:
“Çarpan aracın hızı çok emin olmamakla birlikte 60 ila 70 km arasındaydı. Çarpan araç ile yolan inen şahıs arasında yola attığında takriben 10-15 metre mesafe vardı” dedi.
Davalı vekili, “olayın ne zaman olduğu” tanığa sorulsun, dedi.
Devamında tanığa soruldu:
“Akşam üzeri, hava aydınlıktı. Ne gündüz aydınlığı ne de akşam karanlığı vardı. Olay o zaman diliminde gerçekleşti.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı, …, Mahkememizin 21/01/2020 tarihli duruşmasında dinlenmiş, davacı tanığı duruşmada; “Ben kaza yapan aracın hemen arkasındaki aracı kullanıyordum, … Caddesinden … istikametine doğru gidiyordum, akşam 8 gibiydi, trafik açılmıştı ve 60-65 km hız ile araçlar gidiyordu, olayın olduğu nokta …. Mahallesine yaklaşık 50 metre önce … Hotel’in karşısında oldu, hemen önümdeki aracın bir şeye çarptığını ve havada bir şeyin uçtuğunu gördüm, olay sol şeritte olmuştur, normalde o yol yaya trafiğine kapalıdır, karşıdan karşıya geçiş yoktur, orta refüjde demir parmaklıklar vardır, dedi. Önümdeki araç durduktan sonra bende durdum araçtan indiğimde indiğimde orta refüjdeki yeşillik kısmında yatan birisini gördüm, sonrasında vuran kişi hala neye vurduğunu anlayamamıştı, ben neye çarptım diye bana sordu, bende yayaya çarptığını söyledim, akabinde çarptığı kişinin yanına gittik.” dedi.
Tanığa soruldu: “Çarpan araç çarptığı kişiye çarptıktan sonra fren yaptı öncesinde fren yaptığını görmedim, zaten araçlar çok yakın ilerliyordu, fren yapma mesafesi kısıtlıydı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, Bilirkişiler … Ulaştırma Birimi Karayollar ve Trafik Öğr. Üyesi Y. Doç. Dr. Yük. Müh. …, Tazminat Hesap Uzmanı … ve Nöroloji Uzmanı Dr. … tarafından 16/03/2020 tarihli raporunda; “…Hukuki ve nihai karar tamamen Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı üzerinde yapmış olduğumuz inceleme sonucunda, yukarıda arz ve izah edilen hususlar doğrultusunda, dava konusu somut olayda heyetimiz,
I- Hatalı Davranış (Kusur) Durumu:
a- Davacıların murisi yaya …’nun hatalı davranışının kazanın meydana gelmesinde birinci derecede, tam ve % 100 (yüzde yüz) oranında etkili olduğu ve kendi ölümünden de %100 oranında sorumlu olduğu,
b- … plaka numaralı davalı taraf otomobilinin sürücüsü, davalı … …’in, etkili herhangi bir hatalı davranışının sabit görülmediği,
II- Alkol Etkisi:
Davalı sürücü … kaza anında alkolsüz olduğu için, kazanın alkole bağlı olarak meydana gelmediği,
III- Tazminat Durumu:
Davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı bulunmamakla birlikte sayın mahkeme aksi kanaatte ise %100 kusura göre davacı eş Salitıa’mn hesaplanan destekten yoksun kalma zararının 167.480,43 TL olduğu…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Dava dosyasına mevcut trafik kazası tespit tutanağı, soruşturma dosyası, otopsi raporu, tanık beyanları, müteveffa …’nun toksikolojik inceleme raporu, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre, davacıların murisi müteveffa …’nun kaza yerinin çok yakınında bulunan yaya üstgeçidini kullanmak yerine, fiziki engel ile (demir korkuluk) bulunan orta refüj ile bölünmüş nitelikte bir caddeye, yaya geçidi ve kavşak bulunmayan bir kesimden, fiziki engelleri de aşarak, dikkatsiz bir şekilde, gelişigüzel karşıdan karşıya geçmeye çalışarak, 2918 sayılı KTK’nın 68/1-b-1 maddesinde belirtilen yaya hareketlerini düzenleyen kurallara uymadığı ve kazaya sebebiyet verdiği, davacıların murisi müteveffa …’nun kan numunesinde yapılan inceleme sonucu, … ATK Kimya Dairesi’nden alınan toksikoloji raporu ile de 2.63 promil alkollü olduğu, kanında ayrıca diazepam, nordiazepam, medazepam, proxetine, THC-COOH (esrar etkin maddesinin ) saptandığı, bu durumda davacıların murisinin kaza anında ileri derecede alkollü olup, kanında uyutucu ve uyuşturucu etkin maddelerinin tespit edildiği, nörolog bilirkişinin de aralarında bulunduğu bilirkişi raporuna göre, kazanın oluş şekli itibariyle kusur yönünden yapılan değerlendirmeye göre davacıların murisi yaya …’nun kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, uyutucu ve uyuşturucu etken maddesi ile birlikte ileri derecede alkollü olarak kazaya sebebiyet verdiği, kendi ölümünden %100 oranında kusurlu olduğu ve kazanın münhasıran alkol nedeniyle meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde … plaka nolu aracın sürücüsü davalı …’in kusurunun olmadığı,saptanmıştır.
Dosya kapsamındaki tüm belgeler ve bilirkişi kurulu raporları dikkate alındığında Mahkememizde de kazanın münhasıran alkolün etkisiyle, müteveffanın ağır kusurlu davranışı neticesinde meydana geldiği yönünde kanaat oluştuğundan, davacıların davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin alınan 410,55-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 356,15-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 200-TL vekalet ücretinin davacı …’ndan alınarak davalılar … ve …’e verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 200-TL vekalet ücretinin davacı …’ndan alınarak davalı … A.Ş.’ne verilmesine,
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 3.400-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … ve …’e verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 3.400-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … A.Ş.’ne verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar ve Davalı … ve … vekillerini yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 10/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır