Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/404 E. 2020/852 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/404 Esas
KARAR NO:2020/852

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:26/04/2017
KARAR TARİHİ:15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait deponun bulunduğu …. … Sk. No:l … adresinde 30.11.2016 ve 02.12.2016 tarihleri arasında mükerrer elektrik kesintilerinin olduğunu, kesintiler neticesinde depoda bulanan … marka jeneratörün arızalandığını, … yetkili teknik servisi tarafından yapılan incelemede şebeke nötr kablosuna faz takılı olduğundan faz-nötr arasında … elektrik olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafından vüksek voltaj verilmesi sonucu hasarın oluştuğunu, yapılan araştırmada da davalının o bölgede kablo arızası giderimi çalışmaları yaptığının ve ters bağlantı sebebiyle yüksek voltaj verildiğinin öğrenildiğini, meydana gelen olayla ilgili olarak …. Sulh Hukuk Mah. … D.İş sayılı dosyası üzerinden tespit yaptırıldığını, düzenlenen rapor ile şebeke nötr kablosunda faz olduğu ile jeneratörün bu sebeple arızalandığının tespit edildiğini, davalıya 04.01.2017 tarihinde ihtarname keşide edilerek hasar bedelinin talep edildiğini, davalının ihtarnameye cevap vermediğinden ve maddi zarar karışlanmadığı için …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, hasarın davalının kusurundan kaynaklandığından bahisle davalının yaptığı itirazının iptaline, takibin asıl alacak üzerinden işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davaya konu meydana gelen zarar için müvekkili şirkete yasal mevzuat gereği süresinde başvuru yapılmadığını, anılan hasarın müvekkili şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklanmadığını, meydana gelen hasarda davacı şirketin kusurununu ve illiyet bağını kesen nedenlerin bulunup bulunmadığının ve müvekkili şirketin hasardan sorumlu tutulup tutulamayacağının, davacı iç tesisatının da keşfen yerinde incelenerek şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi gerektiğini, dava konusu olayda müvekkili şirketin sorumluluğunu doğuracak illiyet bağının mevcut olmadığını, dava konusu hasarın şebekeden gelen yüksek voltaja ilişkin olmadığını, bu durumda davacı şirketin başka elektrikli cihazlarında ve aynı koldan elektrik enerjisi alan diğer binalarda da böyle bir olayın yaşanacağını, hasarın şebekeden yüksek veya düzensiz voltaj akımı neticesinde meydana geldiğine ilişkin herhangi bir somut delil bulunmadığını, davanın reddine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
….İcra Müd. … E. sayılı dosyası, ….Sulh Hukuk Mah…. D.İş sayılı tespit dosyası, teknik servis arıza tespit formu, servis kayıtları, fatura, ihtarname, şirket kayıtları ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
….İcra Müd. … E.sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan jeneratör arızası nedeniyle keşide edilen ihtarnameden kaynaklı olarak, 3.186-TL. asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 10,50 ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde,borca ve fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacıya ait jeneratörün, davalının şebeke kablosunda nötr olması gerekir iken faz takılı olmasından kaynaklanan yüksek voltaj nedeniyle arızalandığı iddiası ile, davalının sorumluluğu ve bu sorumluluk noktasında oluşan maddi zarar miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Makine Mühendisi … ve Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan 27/04/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; “…Yukarıda yapılan tüm açıklamalardan görüleceği gibi davacının kullanımında olan … jeneratörde mevdana gelen olay itibarivle hasar bedelinin hasar tarihi itibarivle malzeme+işccilik+KDV dahil olarak giderim bedelinin 3.186,00 Tl olduğu,davalı itirazının iptali ile kusur durumunun ise raporda gösterilen hususların dava dosyasına ibrazından sonra belirlenebileceği…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
Bilirkişi raporunda belirtilen hususların tespiti için, davalı …’a gönderilen, 04/10/2019 tarihli müzekkere ile, 30/11/2016 ve 02/12/2016 tarihleri arasında davacının adresinin bulunduğu yer itibariyle mevcut arıza kayıtlarının ve arıza kaydı bildirimleri, anılan bölgede çalışma yapılıp yapılmadığına ilişkin belgelerin gönderilmesi istenilmiş, 21/10/2019 tarihinde ve 07/11/2019 tarihinde vekil aracılığıyla verilen cevabi yazı ile, “…belirtilen adreste, arıza tarihi itibariyle, sistemsel olarak, geriye dönük arıza kayıtlarının tespitinin yapılamadığının…” bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunda talep edilen, davaya konu jeneratörün çalıştırılmasına ait ruhsat ve izin belgelerinin sunulması için, davacıya gönderilen, 04/10/2019 tarihi müzekkereye, davacı vekilince, 28/01/2020 tarihli 5 nolu celsede, “….jeneratörün çalıştırılmasına ilişkin ruhsat ve izin belgesi uygulamasının olmadığından, talep edilen belgelerin sunulamadığı…” beyan edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; icra dosyası, tespit dosyası, teknik servis arıza tespit formu, fatura, ihtarname, şirket kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu ile davacı yanca, arıza tarihi itibariyle davalıya arıza kayıt bildiriminde bulunulduğuna, komşu işyerlerinde de benzer nitelikte şikayetler ve arıza kayıt bildiriminde bulunulduğuna dair belgelerin dosyaya sunulmadığı, davalı yanca, davacının adresinin bulunduğu bölgede, arıza tarihi itibariyle, davacının ve diğer komşu işyerlerinin arıza kaydı bildiriminin bulunup bulunmadığının, anılan bölgede çalışma yapılıp yapılmadığının, geriye dönük olarak tespit edilemediğinin bildirilmesi ile somut olayda davalının kusur ve sorumluluğunun bulunduğunun ispat edilemediği, davacının davalıdan hasar tazminatı talebinde bulunamayacağı kanaati oluştuğundan, davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin alınan 54,41-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 0,01-TL’nin davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 3.186,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktara göre kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır