Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/400 E. 2019/762 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/400 Esas
KARAR NO : 2019/762
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 08/02/2013
BİRLEŞEN İSTANBUL 26. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2013/37 E.,2013/209 K. SAYILI DOSYASINDA
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ: 08/02/2013
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
Mahkememize açılan menfi tespit ve birleşen dava olan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … A.Ş. çalışanlarınca aranarak /mesaj gönderilerek kredi ve kredi kartı borcunu ödemesi yönünde ikazlarda bulunulduğunu, … Şirketince atılan 04 Şubat, 2013 tarihli mesajda ise; ‘SN. … bank borcunuz … A.Ş.’ye devredilmiştir. Bilgi için …’ dendiği, mesaj gönderilen numaraların ise …olduğunu, 07 Şubat 2013 tarihinde taraflarının vekil sıfatıyla … ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından müvekkili aleyhine 2 adet kredi borcu ve 1 adet kredi kartı borcu varolduğundan bahisle; 1. Kredi borcu 58.350 TL, 2. Kredi borcu 137.973 TL, kredi kartı borcu ise 9.198 TL olarak bildirildiği, telefon görüşmesinde ayrıca bu borçların … Bankası’ndan çekilmiş kredi ve kredi kartı borçları olduğu ve müvekkilinin de borç sahibine kefil gözüktüğünü, kefil olunan kişinin ise … isimli bir şahıs olduğunu, bu borcu tahsil edebilmek amacıyla müvekkilinin arazi ve araçlarına, …ine devirden önce… Bankası tarafından haciz koydurulduğunun bildirildiğini, müvekkili …’ın 4 yıl önce ismi geçen borçlu …’a ticari kredi çekmesi için kefil olduğunu, 1 yıl sonra kefil olduğu kredi borcunu asıl borçlunun ödeyerek sona erdirdiğini, devamında ise başka şahıslar bulup tekrardan 2 yada 3 kere daha ticari kredi çeken … isimli şahsın son kredi borcunu ödemekte güçlük çektiğini, … Bankasının borçlarını … A.Ş.’ne devrettikten sonra bu şirketin hiçbir hukuki dayanak göstermeden müvekkilini 2. veya 3.kredinin de kefili kabul edip müvekkilinin malları üzerinde haciz uygulamasına anlam verilemediğini, müvekkili davacı … ‘ın gerek …ine ve gerekse…Bankasına borcu olmadığının tespitine, … Bankası… Şube Müdürlüğünün müvekkilinin kefil olmamasına rağmen varsayım kefalet ilişkisi kurarak müvekkilinin malları üzerinde uygulamış olduğu haciz ve tedbir işlemlerinin işbu tespit davası sonuna kadar durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıdan talep edilen alacak ile ilgili işlemlerin 29.11.2012 tarihinde … A.Ş.’ne devredildiğini, bu nedenle davalı bankanın bu davada taraf olmadığını ve davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili banka tarafından yapılan işlemin sadece müşterisi …’a kredi tahsisinden ibaret olduğunu, dava dışı … ile davalı bankanın imzaladığı “Nakdi ve Gayri Nakdi kredi sözleşmesinde” davacının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğunu, anılan sözleşmenin bir çerçeve sözleşmesi olduğunu, bahse konu sözleşmeye dayanarak …’a kullandırılan kredinin ödenmediğinden, asıl borçlu ve müşterek borçlu ve müteselsil kefil olan davacı ve diğer kefillere borçların ödenmesi için … Noterliğinin 27.05.2009 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilmesine rağmen borç ödenmediğinden tüm borçlular (ve davacı) aleyhine, Denizli …İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı dosyası ile haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, davacı …’ın Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinin sözleşme limitinin arttırmasına dair sayfasını müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, sözleşmenin 70. maddesinde özetle; “sözleşmede imzası bulunan kefillerin bankanın merkez ve şubelerinden herhangi birine müşterinin bu sözleşmeden veya başka sözleşmelerden veya senetlerin iskonto ve iştirasından veya çek veya senetlerin bedellerinin müşterinin veya başka bir müşterinin kredilerinin teminatına alınmasından, yahut bankanın verdiği veya vereceği teminat mektuplarından, kontrgarantilerden, kefaletlerden, diğer garantilerden, kabul ve avallerden ve/veya herhangi bir sebepten ötürü gerek yalnız olarak, gerek diğer kişilerle birlikte Bankaya karşı borçlandığı ve borçlanacağı tutarları aşağıda imza bölümünde herhangi bir tutar belirtilmediği takdirde, 1. maddedeki limite kadar müteselsil kefil olarak yükümlenir. Kefalet tutarına ana paranın faizi, ana para ve akdi faizler için hesaplanacak temerrüt faizi, komisyon, her türlü masraflar ve vekalet ücreti ilave edilecek, kefilin sorumluluğu bütün bu hususları kapsayacaktır” düzenlemesinin bulunduğunu, Denizli … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası incelendiğinde görüleceği üzere; anılan İcra müdürlüğünce 21.02.2013 tarihinde borçlunun talebi üzerine dosyadan hacizli taşınmaz ve araçların tetkiki ile borçlu adına kayıtlı taşınmaz ve araçların İİK.nun 106-110 maddeleri gereğince düşenleri ve hacizlerinin kaldırılması için ilgili tapu müdürlüklerine müzekkere yazılmasına karar verildiğini ve davacı … adına kayıtlı taşmmaz mallar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasının istendiğini, davacı iddialarının aksine davalı bankanın yaptığı işlemlerin tümü ile hukuka uygun olduğunu, belirtilen nedenler ile özet olarak, öncelik ile pasif husumet yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine, bu kabul edilmediği taktirde, davalı bankanın işlemlerinin yasa ve iyi niyet kurallarına uygun olduğundan hukuki dayanaktan yoksun davacı talebinin esas yönünden reddine karar verilmesini talep edilmiştir.
Asıl davada Davalı … A.Ş. vekili 18.04.2013 havale tarihli dilekçesinde özetle; Dava dışı borçlu … ile… Bankası A.Ş. arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi gereği, Banka tarafından …’a kredi kullandırıldığını, davacı …’ın 56981 nolu kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine kredi hesabının kat edildiğini ve Banka tarafından … Noterliğinin 27.05.2009 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile Davacı …’a ve diğer borçlulara ihtarname keşide edildiğini, davacının ihtarnameye hiçbir itirazı olmadığını, borç ödenmediğinden davacı borçlu … ve diğer borçlular aleyhine Denizli … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, alacaklı Banka … Bankası A.Ş/nin kredi alacaklarının banka ile yapılan anlaşma sonucu … A.Ş.’ne devir ve temlik edildiğini, dava dilekçesinde …’ın davalı İş Bankasından kullandığı kredilere kefil olduğunu, sözleşmede kefil sıfatı ile imzasının bulunduğunu davacının ikrar ettiğini, ancak borcun … tarafından ödendiğine dair hiçbir belge sunulmadığını, borcun ödenmediğini belirterek dava dilekçesindeki iddiaların hukuki dayanaktan yoksun olması sebebi ile davanın reddine, davacı borçlu aleyhine % 40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … A.Ş. çalışanlarınca mesaj gönderilerek kredi ve kredi kartı borcunun ödemesi yönünden ikazlarda bulunulduğunu, …ince atılan 04/02/2013 tarihli mesajında ise …Bankası borcunun … A.Ş. ne devredildiğinin bildirildiğini, müvekkili aleyhine 2 adet kredi borcu ve 1 adet kredi kartı borcu olduğunu, 1. Kredi borcunun 58.350 TL, 2. Kredi borcunun 137.973 TL olduğunu, kredi kartı borcunun da 9.198 TL olarak bildirdildiğini, müvekkilinin borç sahibine kefil olarak göründüğünü, kefil olunan kişinin ise … isimli bir şahıs olduğunu, borcu tahsil etmek amacıyla müvekkilinin arazi ve araçlarına …ine devirden önce… Bankası tarafından haciz koydurulduğunu, müvekkilinin …’a 4 yıl ticari kredi çekmesi için kefil olduğunu ve kredi borcunu asıl borçlunun ödeyerek sona erdirdiğini, başka şahıslar bulup tekrardan 2 yada 3 kere daha ticari kredi çeken … isimli şahsın son kredi borcunu ödemekte güçlük çektiğini, İş Bankasının borçları … A.Ş’ye deverttikten sonra bu şirketin hiçbir hukuki dayanak göstermeden müvekkilini 2. ve 3. Kredinin de kefili kabul edip müvekkilini malları üzerine haciz uygılamasında anlam verilemediğini, müvekkilinin bahsedilen şahsın 4 yıl önceki ve ödenmiş olan krediden kefil olduğunu, diğer kredi borçlarıyla hiçbir şekilde alakası bulunmadığını, müvekkilinin yaşadığı şehirde tanınan ve çevresi geniş bir insan olduğunu, başına gelen bu hadise sonrası tüm malvarlığına haciz konmakla birlikte hem şahsi hem de iş konusundaki itibarının zedelendiğini, maddi olarak büyük kayıplara uğradığını beyanla şimdilik 1.000 TL maddi ve 50.000 TL. manevi tazminatın haksız işlemin yapıldığı ve hacizlerin tatbik edildiği tarihten itibaren işleyecek en yüksek banka faiziyle beraber tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada Davalı vekili … Bankası A.Ş. vekili 02.04.2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, dava konusu işlemle ilgili olarak …’a ait dosyanın 29.11.2012 tarihinde … A.Ş.’ne devredildiğini, müvekkili bankanın şikayet ve davaya konu hususta taraf olmadığını, davanın davacı tarafından muhatap kurum olan … A.Ş.ne yönetilmesi gerektiğini, müvekkili Bankanın Bozdoğan Şubesi ile … arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesini davacının müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, sözleşmenin 70. maddesi gereğince borçtan sorumlu olduğunu, davacı borçlunun talebi üzerine davacı adına kayıtlı taşınmaz ve araçların kaydı üzerinde bulunan hacizlerin kaldırıldığını, bu nedenlerle davanın öncelikle usulden reddine, bu kabul edilmezse müvekkil banka işlemleri yasa ve iyiniyet kurallarına uygun olduğundan davacı talebinin esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada Davalı … A.Ş. vekilinin 18.04.2013 havale tarihli cevap dilekçesi ile; davacı yanca müvekkil şirket çalışanlarının kendisini … Bankası A.Ş.’den temlik alan borcunu ödemesi amacı ile rahatsız ettiği gerekçesi ile huzurdaki davayı ikame ettiğini, işbu davanın hukuki dayanaktan yoksun olmakla reddi gerektiğini, davacının dava dışı borçlu …’ın kullanmış olduğu kredi kapsamında müvekkilinin borçlusu olduğunu, dava dışı borçlu … ile … Bankası A.Ş. arasında tanzim edilen GKS’leri gereği banka tarafından …’a kredi kullandırıldığını, davacının bu kredilerden sadece 56981 nolu kredi kapsamında müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile sorumlu olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle temlik eden banka tarafından … Noterliği’nin 27/05/2009 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı …’a ve diğer borçlulara ihtarname gönderildiğini, davacının ihtarnameye itirazı olmadığını ve kredi hesabının kat edildiğini, akabinde davacı ve diğer borçlular aleyhine Denizli …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkilinin bahsi geçen temlik işlemi nedeni ile davacıdan alacaklı olduğunu, bahse konu geçen SMS ve görüşmelerde muhatap kişiye rahatsızlık verecek ve suç unsuru oluşturan ifadeler bulunmadığını, davacı yanın tazminat talebine konu maddi ve manevi zararının oluşmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili sunduğu ıslah dilekçesi ile, maddi tazminat taleplerini 311.500 TL ye çıkartmış ve ıslah harcının yatırmıştır.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında, 24/10/2016 tarih ve … K. sayılı ilamı ile asıl davanın reddine, birleşen davanın manevi tazminat talebinin kısmen, maddi Tazminat açısından ise tam kabulüne karar verilerek 311.500 TL maddi tazminatının dava tarihinden itibaren borç ödeninceye kadar 3095 sayılı kanunun değişen oranlarda avans faiziyle birlikte birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Bu kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi neticesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … E-… K. sayılı kararıyla “…6545 sayılı yasanın 45.maddesi ile değişik 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkileri hakkındaki kanunun 5.maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemesi kurulan yerlerde dava değeri 300.000 TL üzerinde olan dava ve işlerin tüm yargılama safhaları bir başkan ve iki üye ile toplanacak heyetçe yürütüleceği ve sonuçlandırılacağı düzenlenmiştir.
Eldeki davada asıl dava ve birleşen dava ile ıslahla arttırılan miktarlar da göz önüne alındığında yargılama aşamasında 5235 sayılı yasanın 5.maddesinde belirtilen 300.000 TL lik sınırı aşıldığından davaya bakma ve sonuçlandırma görevi İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin Heyet’ine ait olmasına rağmen uyuşmazlığın tek hakimle çözümlenerek karara bağlanması usul ve yasaya aykırı olduğundan sair istinaf sebepleri incelenmeksizin, kamu düzenine ilişkin olmakla re’sen incelenerek İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas …karar sayılı tek hakim hükmünün kaldırılmasına dosyanın dava HEYETÇE görülmek üzere…” denilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına ve dosyanın Mahkememize iadesine karar verilmiştir.
Davacı yargılama esnasında vefat etmiş olup, mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
Dava konusuna esas olan alacak … Bankası A.Ş. … Şubesinin davadışı … ile imzaladığı Nakdi ve Gayrinakdi Genel Kredi Sözleşmesine dayanmakta olup, davacıların murisi … sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamıştır. Banka sözkonusu kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarını dava tarihinden önce 29/11/2012 tarihli Alacak Devir Sözleşmesi ile diğer davalı … A.Ş.’ne (Ünvan değişikliği öncesi … A.Ş.) devrettiğinden ve dava dilekçesinde de bu hususun belirtildiği gözönüne alınarak asıl ve birleşen davada, davalı… Bankası A.Ş. yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davalı … A.Ş. yönünden davanın esas yönüyle incelenmesinde ise; davalı…Bankası A.Ş. Bozdoğan Şubesi ile davadışı … arasında 30/12/2004 tarihinde Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalanmıştır. davacıların murisi … sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamıştır. Borçlu ile banka arasında 14/08/2008 tarihinde kredi limiti artırım sözleşmesi imzalanmış, sözleşmede önceki limitin 121.500TL olduğu belirtilmiştir. Davacıların murisi limit artırım sözleşmesinde imzası bulunmadığını, bu nedenle borçlu bulunmadığını iddia ederek işbu menfi tespit ve birleşen maddi ve manevi tazminat davalarını açmıştır. Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi ve ekleri incelendiğinde; taraflar arasında 30/12/2004 tarihli genel kredi çerçeve sözleşmesi imzalanmış ve davacıların murisi de bu sözleşmeye 18.05.2004 te 26.000 TL ve 14.000 TL limit ile kefil olmuştur. Sözleşme limitinin artırılması yeni bir sözleşme anlamında olmayıp, kredi borçlusunun kredi limitinin yükseltilmesine ilişkindir. Davacıların murisinin imzası bulunan genel kredi sözleşmesi, çerçeve sözleşme niteliğinde, cari hesap şeklinde işleyen, süresiz bir sözleşme olup, bu sözleşme uyarınca kullandırılan krediden kaynaklanan borcun bir tarihte sıfırlanmış olması kefalet sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.(Yargıtay 19.HD.nin 01.02.2016 tarih ve 2015/15236 E.,2016/1232 K.) Davacıların murisinin cari hesap şeklinde işleyen kredi sözleşmesinden kaynaklanan kefalet sorumluluğunu sona erdirmek için davalılara bir bildirimi olmamıştır. Ayrıca çerçeve sözleşme kapsamında değişik isimler altında kredi kullandırılması, kullandırılan kredilerin ayrı bir sözleşme ile kullandırıldığı anlamına da gelmez. Bu durumda çerçeve sözleşme kapsamında kullandırılan krediden kefil, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarıyla sorumludur.(Yargıtay 19.HD.nin 19.04.2017 tarih ve 2016/9361 E., 2017/3148 K.) Davacıların murisinin kefalet limiti toplam 40.000 TL olup, davacının kefaleti, Denizli 5.İcra Müdürlüğünün 2009/7334 Esas sayılı icra takibindeki borç miktarı dahilindedir.Davacıların murisi …’ tan icra takbinde talep edilen miktar 14.000 TL dir. Bu nedenlerle davacıların menfi tespit ve tazminat davalarının yerinde olmadığı anlaşıldığından davalı … A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir. Davacıların murisi hakkında icra veznesine yatacak paranın %15 teminat karşılığında alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmiş ise de; bu tedbir kararı uygulanmadığından koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl ve birleşen davalarda; davalı… Bankası A.Ş. hakkındaki davaların husumet yönünden REDDİNE, davalı … A.Ş. hakkındaki davanın REDDİNE,
2-Davalı … AŞ’nin kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-ASIL DAVADA; Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 24,30 TL P.H. ve 744,35 TL ıslah harcından mahsubu ile artan 724,25 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.300,89 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … AŞ’ne verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilen … Bankası A.Ş. için 2.725 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak daval… Bankası A.Ş.’ne verilmesine,
6-Davalı … A.Ş. tarafından yapılan toplam 120 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı … A.Ş.’ne verilmesine,
7-Davalı …Bankası A.Ş. tarafından yapılan toplam 123,40 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı İş Bankası A.Ş.’ne verilmesine,
8-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
9-Davalılar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davalılara iadesine,
10-BİRLEŞEN DAVADA Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin ve ıslah ile alınan toplam 6.173,57 TL harçtan mahsubu ile artan 6.129,17 TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
11-Birleşen davada karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10.maddesi gereğince maddi tazminat için 24.640 TL, manevi tazminat için 2.725 TL olmak üzere toplam 27.365 TLvekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … A.Ş.ne verilmesine,
12-Birleşen davada hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilen… Bankası A.Ş. için 2.725 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … Bankası A.Ş.’ne verilmesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır
**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*