Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/240 E. 2022/296 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/240 Esas
KARAR NO : 2022/296

DAVA :Alacak (Acentelik Sözleşmesinden
Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2017
KARAR TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davalı tarafından işletilmekte olan yetkili serviste münhasıran… tarafından piyasaya “…” marka ve amblemi ile satışa arz edilen madeni yağlar, sentetik yağlar, gresler ve diğer ürünlerin kullanılması ve satılması ile ilgili olarak 02/01/2013 tarihli Bayilik Anlaşması’nın akdedildiğini, anılan anlaşma uyarınca davalı şirketin “…Bayi, münhasıran…’den veya …’nin göstereceği yerden satın alacağı ürünleri münhasıran serviste kullanmayı, ürünlerin evsafını değiştirmeden satmayı bulundurmayı ve teşhir etmeyi ve başka marka madeni yağları, sentetik yağları gresleri ve diğer ürünlerin satmamayı bulundurmamayı ve teşhir etmemeyi…” kabul ve taahhüt ettiğini, davalı tarafından imzalanan taahhütname ile beş yıllık anlaşma süresi boyunca toplam 110 ton ürün alınacağını, eksik alınan ürünün ton başına 3.820-USD kar kaybı ödeneceğini, …’nin söz konusu kar kaybını anlaşma süresinin hitamında ve/ veya her bir yıllık anlaşma süresinin sonunda talep hakkının bulunduğunun kabul edilmiş olduğunu, anlaşmanın 5. Maddesi uyarınca davalı şirkete 420.000-TL + KDV tutarında peşin satış geliştirme prim avansı ödemesi yapılmış olduğunu, anlaşmanın 5. Maddesinde davalı tarafa ödenen prim avansının ton başına 3.820-USD olduğunu; 5 yıllık anlaşma süresi boyunca almayı taahhüt ettiği 110 ton üründen eksik kalan her bir ton için 3.850-USD prim avansını …’ye iade etmeyi beyan kabul ve taahhüt etmiş olduğunu, anlaşmanın 10. Maddesinde anlaşmanın BP tarafından haklı nedenle feshedilmesi veya anlaşmanın süresinden önce feshedilmesi veya fesih sonucunu doğuracak şekilde hareket edilmesi halinde…’nin zarar ve ziyan hakları saklı kalmak kaydı ile 200.000-USD cezai şartın davalı tarafından ödeneceğinin düzenlendiğini, davalı tarafın taahhüt ettiği miktarda ürün alımında bulunmadığı gibi ürün alımından kaynaklanan muaccel borçlarını da ödemeyerek anlaşmayı ihlal ettiğini, müvekkili tarafından keşide edilen Kadıköy … Noterliğinin 04/08/2016 tarih ve… yev. Numaralı, Kadıköy … Noterliği’nin 29/11/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameleri ile davalı tarafa anlaşmadan doğan yükümlülüklerini yerine getirmesinin aksi halde müvekkili şirketin anlaşmadan doğan haklarının kullanılacağının ihtar edilmiş olmasına karşılık davalı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmemiş olduğunu, davalı tarafın anılan ihtarlara rağmen ihlallerini sürdürmesi üzerine müvekkili tarafından keşide edilen Kadıköy … Noterliği’nin 23/12/2016 tarih ve…yev. Numaralı ihtarı ile anlaşmanın haklı neden ile feshedilmiş olduğunu ve alacaklarının ödenmesi hususunun davalıya bildirilmiş olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; 200.000-USD tutarındaki cezai şart alacaklarının şimdilik 5.000-USD’sinin, 301.016-USD tutarındaki prim avansı alacaklarının şimdilik 5.000-USD’sinin, 301.016-USD tutarındaki kâr kaybı alacaklarının şimdilik 5.000-USD’sinin temerrüt tarihinden itibaren yabancı paraya işleyecek en yüksek mevduat faizi ve KDV’si ile birlikte davalıdan tahsil edilerek müvekkili şirkete ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 02/01/2013 tarihli Bayilik Sözleşmesi, 08/01/2013 tarihli Zeyilname, Taahhütname, ihtarnameler, ticaret sicil kayıtları, ticari defter ve kayıtlar, vergi dairesi beyannameleri, BA-BS formları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile bilirkişi raporu alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
İhtilaf, taraflar arasında imzalanan, sözleşme, protokol ve taahhütname uyarınca, davacı tarafından fesih edilen sözleşme kapsamında, feshin haklı olup olmadığı, haklı fesih ise davacının, davalıdan, cezai şart, prim avansı ve kâr mahrumiyeti alacağı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için davaya konu belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, Ticaret ve Borçlar hukuku Öğretim Üyesi bilirkişi Dr. … ve Muhasebe – Hukuk İlişkileri Öğr. Üyesi bilirkişi Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 01/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda; “…
1-Davacı, davalı şirket ile aralarında münakit 02.01.2013 t. Bayilik Anlaşmasının (10)m maddesinin (e) hükmüne istinaden 200.000-USD tutarında ceza-i şart tazminatı, talebinde bulunabilecek ise de ceza-i şart tutarının tenkisi ve tenkis oranının tayininin münhasıran yüce mahkemenin takdirinde olduğu,
2-Davalının mahvına sebep olacak bir cezai şartın varlığı halinde, cezai şart tazminatının tenkis edilmesi gerektiği, bu konuda, TTK. M. 376 hükmü kıyasen dikkate alındığında, esas itibariyle sermayenin üçte ikisini kaybedecek seviyeye kadar cezai şart tazminatının tahsilinin mümkün olabileceği, ancak, davalı şirket tarafından, dava konusu tazminatın tahsil edilmesi halinde davalı şirketin sermayesinin üçte ikisinin kaybına yol açacağı ve şirketin mahvına sebebiyet vereceği yönünde herhangi bir somut delil ve iddia ileri sürülmediği, bu durumda ceza, şartın fahiş olmadığının kabul edilmesi gerektiği,
3-Davacının davalı şirket ile arasında münakit 02.01.2013 t. Bayilik Anlaşması ve 02.01.2013 t. Zeyilnameye istinaden, davalı şirkete 15.01.2013 t. de ön görülen beş yıllık sözleşme süresinde gerçekleştirilecek 110.000 kg Asgari Alım Taahhüdünün yerine getirilmesi koşuluyla davalıya avans olarak ödemiş bulunduğu 420.200-TL karşılığı 236.852,49-USD’nin 78.808 kg’lık eksik ifaya isabet eden (236.852,49:110.000×78.808=) 169.689,74-USD tutarındaki kısmının iadesini talep edebileceği,

4-Davacının, davalı ile arasında münakit 02.01.2013 t. Taahhütnameye istinaden talep ettiği (78.808×3.820=) 301.046,56-USD tutarındaki müspet zarar (Kar Mahrumiyeti) tazminatının sözleşmede mevcut düzenlemeye göre kar mahrumiyeti niteliğinde değil ceza-i şart niteliğinde olması sebebiyle kar mahrumiyeti sebebine binaen 301.046,56-USD tutarında bir alacak talebinde bulunamayacağının…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 20/01/2020 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …
-Davacı şirket vekilinin 20.07.2019 h. Tarihli dilekçesinde mevcut itirazlarının 01.07.2019 t. Kök raporda belirli bilirkişi görüşünü değiştirici nitelikte olmadığı…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmek üzere, mahkememizce yeni rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Mali Müşavir …, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. …, Kimyager / Yangın Uzmanı, Akaryakıt ve Petrokimya Madeni Yağlar Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 29/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…
1)Dava tarafları arasında 02.01.2013 tarihinde 5 yıl olarak 02.01.2018 tarihine dek ikinci kez icra edilen Madeni Yağ Bayilik Anlaşması tarafları davacı…A.Ş. ile davalı … Gıda Tarım Ürünleri Paz. İç Dış ve Tic. Ltd. Şti. arasında imza edilen Bayilik Anlaşması ve Taahhütnamesi ilgili maddeleri gereğince davacı firma … A.Ş.’ nin Haklı nedenle bayilik sözleşmesini feshi sorasında davalının davacıya müteselsilen ödemesi gereken meblağlar sıralı bentler halinde aşağıda sunulmuştur.
2)Taraflara arasında imza edilen sözleşme gereği sözleşmenin haklı nedenle feshi halinde 96.666 USD cezai şart bedeli hesaplandığı,
3)Kar mahrumiyeti bedelinin 1,58 TON (1.580 kg) motor yağı ve/veya madeni yağ miktarına tekabül edeceği. Buradan hesaplama ile ispatı sonucu işbu rayiç bedelin 289.140 TL olacağı.
4)Makul sürede (6 AY) yeni bayi edinilebilmesi sırasında kayıp kar mahrumiyeti bedelinin 40.260 TL olarak belirlenebileceği.
5)Prim teşvik iadesi bedelinin 345.589 KDV dahil TL olarak belirlenebileceği.
6)Yapılan Sektör Bazlı Hesaplamaların USD para birimi cinsinden değeri;
-Sözleşmenin Haklı Nedenle Feshi Halinde Cezai Şart: 96.666-USD
-Kar Mahrumiyeti (289.140-TL 02.01.2018 tarihi kur 3.7652-USD): 76.792,73-USD
-Makul (6 ay) yeni bayi edinilmesi sırasında kayıp kar (40.260-TL tarih 02.07.2018 kur 4,6225)= 8.709,53-USD
-Prim Teşvik İade Bedeli (345.889 / 1.7707-USD) 195.170-USD
TOPLAM 377.338,66-USD
olarak hesaplandığının…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 28/01/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …
1-Kök Raporumuzda belirttiğimiz görüş ve kanaati koruduğumuz,
2-İş bu davanın konusu tespit edilen alacakların işletmenin mahvına sebep olacağı durumu; işletmenin 2019 yılında kapanış verdiği ve faaliyet de olmadığı dolayısıyla da yaşayan bir işletme olmadığından değerlemenin konusu da kalmadığı, İşletmenin kalan mal varlığından bu alacağın ödenmesi yönünde karar verilmesi halinde ise, işletmenin 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde duran varlıklarının(bina,taşıt) ve stoklarının karşılamaya yeterli olduğu,
3-Taraflar arasında imza edilen sözleşme gereği sözleşmenin haklı nedenle feshinin Sayın Mahkemenin benzer kanaate varması halinde 96.666 USD cezai şart bedeli hesaplandığı,
4-Kar mahrumiyeti bedelinin 1,58 TON (1.580 kg) motor yağı ve/veya madeni yağ miktarına tekabül edeceği. Buradan hesaplama ile ispatı sonucu işbu rayiç bedelin 289.140-TL olacağı.
5-Makul sürede (6 AY) yeni bayi edinilebilmesi sırasında kayıp kar mahrumiyeti bedelinin 40.260 TL olarak belirlenebileceği.
6-Prim teşvik iadesi bedelinin 345.589 KDV dahil TL olarak belirlenebileceği.
7-Yapılan Sektör Bazlı Hesaplamaların USD para birimi cinsinden değeri;
-Sözleşmenin Haklı Nedenle Feshi Halinde Cezai Şart: 96.666-USD
-Kar Mahrumiyeti (289.140-TL 02.01.2018 tarihi kur 3.7652-USD): 76.792,73-USD
-Makul (6 ay) yeni bayi edinilmesi sırasında kayıp kar (40.260-TL tarih 02.07.2018 kur 4,6225)= 8.709,53-USD
-Prim Teşvik İade Bedeli (345.889 / 1.7707-USD) 195.170-USD
TOPLAM 377.338,66-USD
olarak hesaplandığının…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davacı taraf, Kadıköy …Noterliği’nin 04/08/2016 tarih, …yevmiye ve 29/11/2016 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamelerini keşide ederek, davalı bayinin sözleşme ve eklerinde belirtilen taahhütleri yerine getirmeyerek alım şartlarına uymadığı ve ödemelerini düzensiz olarak ifa ettiği, eksik alımdan kaynaklanan ve vadesi geçmiş alacaklarının bulunduğu belirtilerek, sözleşmeye aykırılığın derhal giderilmesi, cari hesap borcunun ödenmesi ve sözleşmeye uygun şekilde ürün alımının yapılması aksi halde sözleşmenin fesih yoluna gidilerek cezai şart, yoksun kalınan kâr ve diğer zararların tazmini yoluna gidileceğinin bildirildiği, … yevmiye nolu ihtarnamenin 08/08/2016 tarihinde, … yevmiye nolu ihtarnamenin 01/12/2016 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği, ancak dosya içeriğiyle sabit olduğu üzere davalının bu gerekleri yerine getirmediği, davacı tarafından aynı noterliğin 23/12/2016 tarih, 22658 yevmiye nolu ihtarnamesiyle sözleşmeye aykırılığın halen devam ettiği, alım taahhütlerinin ihlal edildiği gerekçesiyle sözleşmenin feshedildiğinin belirtildiği ve ihtarın tebliğ tarihinden itibaren 200.000-USD cezai şart, 301.016-USD. kâr kaybı, 10.009,76-TL. ürün alımından doğan borç ve yatırım meblağından eksik kalan gerçekleştirilmeyen kısma tekabül eden 301.016-USD’nin ödenmesinin, yapılan yatırım ve ekipmanların iadesinin talep edildiği, ihtarnamenin 02/03/2017 tarihinde davalıya tebliğ edildiği anlaşılmakla, davalı tarafa, sözleşmeye aykırılığa son verilmesine ilişkin gönderilen ihtarnamelerin tebliğine rağmen, sözleşmenin ihlal edildiği ve bu nedenle davacının sözleşmeyi feshinin haklı ve yerinde bulunduğu kabul edilmiştir.
6098 sayılı TBK.179/1 (818 s. BK. m. 158 f. I) madde, “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir” ve 180. Madde, “Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir. Alacaklının uğradığı zarar kararlaştırılan ceza tutarını aşıyorsa alacaklı, borçlunun kusuru bulunduğunu ispat etmedikçe aşan miktarı isteyemez.” hükmünü ihtiva etmektedir.
Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan Bayilik Sözleşmesi’nin 4. Maddesi ile sözleşmesinin süresinin 5 yıl olarak belirlendiği, davalının sözleşmenin 5. Maddesi ve ekinde imzalanan aynı tarihli taahhütname ile yıllık 110 ton ürün/ürünler satın alma kabul ve taahhütte bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 10. Maddesinde, “… Bayi (Davalı) , iş bu anlaşmanın ve/veya eki niteliğindeki protokol, zeyilname ve taahhütlerinin, mevzuatın, herhangi bir hükmünü kısmen veya tamamen ihlal ettiği, ..’den (Davacı) mübayaa ettiği ürün bedellerini vadesinde ödemediği takdirde, …’nin (Davacı) iş bu anlaşmayı haklı nedenle fesih hakkını haiz bulunduğunu kabul ettiği…ve (e) bendi ile …’ye (Davacı), …’nin (Davacı) iş bu anlaşmadan kaynaklanan tüm hakları saklı kalmak kaydıyla fesih tarihinde 200.000-USD. tutarında cezai şartı, ifa tarihinde uygulanmakta olan TC.Merkez Bankası Döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olarak …’ye (Davacıya) ödemeyi, kabul ve taahhüt ettiği, …’nin (davacının) diğer zarar, ziyan kâr mahrumiyeti, iş bu anlaşmanın diğer hükümlerinde yer alan cezai şart ve tazminat haklarının ayrıca saklı tutulduğu…” anlaşılmış olup, davacı bu hüküm uyarınca cezai şart yanında ayrıca kâr kaybını da talep edebilecektir. (Yargıtay 19.HD.08/07/2013 T. 2013/6739 E.-2013/12486 K. Sayılı ilamı)

Davalı şirketin aktif, pasif ve öz varlıkları itibariyle sözleşmede belirlenen 200.000-USD cezai şartın ödenmesinin ekonomik olarak mahvına sebep olup olmayacağı konusunda bilirkişi raporu alınması için, Mahkememizce Ordu …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…Tal. Sayılı dosyasına talimat yazılmış, davalıya tebligat çıkarılmasına rağmen ticari defter ve belgelerini sunmadığı anlaşıldığından bilirkişi incelemesi yapılamadan talimatın iade edildiği, cezai şartın davalının ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı konusunda talimat mahkemesinde bir tespit yapılamadığı görülmüştür.
Mahkememizce … Defterdarlığı… Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davalının 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılı Kurumlar Vergi Beyannameleri istenilmiş, vergi dairesince 04/11/2021 tarihinde verilen cevabi yazı ile “…davalının 14/09/2020 tarihinde re’sen terk ettirildiği ve ödevlinin 2019 ve 2020 yıllarına ait Kurumlar Vergi Beyannamesi vermediğinin tespit edildiğinin …” bildirildiği ve 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait Kurumlar Vergi beyannamelerinin gönderildiği, 28/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporu ile mali bilirkişi tarafından yapılan inceleme ile davalı işletmenin piyasaya olan borçlarını kapatacak şekilde mal varlığına sahip olduğunun ,işletmenin mahvına sebep olup olmayacağı durumunun ise işletmenin 2019 yılında kapanış verdiği ve faaliyet de olmadığı dolayısıyla yaşayan bir işletme konusu olmadığından değerlendirmenin konusunun kalmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davacının, 5.000-USD cezai şart alacağının tahsiline ilişkin talebinin, dava konusu bayilik sözleşmesi kapsamında, davacı şirketin cezai şart talep edebileceği, 26/06/2021 tarihli kök ve 28/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporunun sözleşme içerine göre yapılan, hesaplamaya ilişkin kısmına itibar edilerek davacının davalı şirketten esasen, 012/01/2013-23/12/2016 tarih aralığına ilişkin hesaplanan 96.666-USD cezai şart talep edebileceği, ancak taleple bağlılık ilkesi gereğince 5.000-USD’lik talebin değerlendirildiği, talep edilen cezai şart tutarının fahiş olmadığı gerekçesiyle kabulüne karar verilmiştir.
Davacının 5.000-USD. kâr kaybına ilişkin talebin incelenmesinde, taraflar arasında imzalanan, kâr kaybına ile ilgili taahhütnamede “..sözleşme tarihi başlangıç alınmak üzere, münhasıran …’den veya …’nin yazılı olarak göstereceği ikmal kaynaklarından mübayaa etmek kaydıyla, anlaşma süresince “Bedelsiz Ürün Destek Primi” faturası karşılığında verilen ürünler dahil 5 (beş) yıllık toplam 80 tonu “…A3 5W-40” ve / veya “… SAPS 10W-40” veya “… 10W/40” ve / veya “… Professional…” kalite, onay ve evsafına haiz muadil bir …motor yağı olmak kaydı yılda asgari toplam 22 (Yirmiiki) ton… markalı ” madeni ve sentetik yağlar ile … müstahzarları” (kısaca “Ürün” veya “Ürünler” olarak anılacaktır) satın almayı kabul ve taahhüt ederiz.
Yukarıda beyan ettiğimiz satın alma taahhüdümüzü beş yıllık anlaşma süresinin tamamına şamil olmak üzere yerine getiremediğimiz takdirde, anlaşma süresinin hitamından ve / veya her bir yıllık anlaşma süresinin sonunda hesaplanacak eksik kalan miktar üzerinden ton başına 3.820-USD (üçbinsekizyüzyirmiamerikandoları) tutarının ödeme gününde uygulanmakta olan Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığında kar mahrumiyetini ödemeyi, anılan bedeli ve / veya …’den mübayaa edeceğimiz Ürün bedellerini ödemediğimiz takdirde, … nezdinde bulunan Banka Teminat Mektuplarımızdan / ipoteklerimizden sözkonusu bedellerin tahsil edilmesine …’nin anılan kar mahrumiyeti tutarını mutabakatımız dahilinde anlaşma süresi sonunda toplam olarak talep etmesine muvafakat ettiğimizi beyan, kabul ve taahhüt ederiz.” hükmü yer almakta olup, dava konusu bayilik sözleşmesi, ekleri ve taahhütname kapsamında, davacı şirketin kâr kaybını talep edebileceği, 26/06/2021 tarihli kök ve 28/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporunun sözleşme içerine göre yapılan hesaplamaya ilişkin kısmına itibar edilerek, bilirkişilerce yapılan hesaba göre davacının, 24/12/2016-02/01/2018 tarih aralığı ile sözleşmenin feshi sonunda davacının, Ordu ilinde ilgili bölgede, yeni bir bayi edinebilmesi için geçecek makul sürenin 6 ay olarak belirlenmesi ile 02/01/2018-02/07/2018 tarih aralıklarına ilişkin talep

edebileceği kâr kaybı tazminatının toplam 85.502,26-USD. olduğu, davacının 5.000-USD kâr kaybı tazminatı talep ettiğinden, taleple bağlı kalınarak davacının 5.000-USD. kâr kaybı tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacının, 5.000-USD prim alacağının tahsiline ilişkin talebinin, dava konusu bayilik sözleşmesi kapsamında, davacı şirketin davalı şirkete … üzerinden EFT ile gönderdiği 15/02/2013 tarihli 481.200-TL. bedelli dekontu bulunduğu, sözleşme içeriğine, 26/06/2021 tarihli kök ve 28/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporunun hesaplamaya ilişkin kısmına itibar edilerek davacının davalıdan 195.170-USD. prim teşvik iade bedeli alacağı olduğu, davacının 5.000-USD prim avansı talep ettiğinden taleple bağlı kalınarak davacının 5.000-USD. ve KDV’si ile birlikte prim avansı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tüm dosya kapsamına göre alınan 26/06/2021 tarihli kök ve 28/01/2022 tarihli raporları hukuki değerlendirme mahkememize ait olmak üzere hesap bakımından denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli görülmüş olduğundan, mahkememizde de davalı bayinin sözleşmede öngörülen alım taahhüdünü yerine getirmediği ve ödemelerini düzensiz olarak ifa etmesi nedeniyle sözleşmenin ifasını imkansız hale getirmesi nedeniyle, davacı şirketin sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu, yukarıda açıklandığı şekilde, davacının, bayilik sözleşmesi, ekleri ve taahhütname kapsamında, cezai şart, kâr kaybı ve prim bedelini ve fesih tarihinden itibaren faiz talep edebileceği talep edebileceği, kanaati oluştuğundan davacının davasının kabulü ile 5.000-USD. ve KDV’si ile birlikte prim avansının, 5.000-USD. cezai şart, 5.000-USD. kâr kaybı, alacağının 02/03/2017 temerrüt tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile 5.000-USD. ve KDV’si ile birlikte prim avansının, 5.000-USD. cezai şart, 5.000-USD. kâr kaybı, alacağının 02/03/2017 temerrüt tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 3.851,45-TL. harçtan, peşin alınan 962,64-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 2.888,81-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.129,66-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL. başvurma harcı + 962,64-TL. peşin harç + 1.883,40-TL. Tebligat-müzekkere + 4.500-TL. bilirkişi giderleri olmak üzere toplam 7.377,44-TL. yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.