Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/208 E. 2020/467 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/208 Esas
KARAR NO:2020/467

DAVA:Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/08/2015
KARAR TARİHİ:29/09/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili şirketin dava dışı …. Ltd. Şti’ne ait malları yurt dışına taşıdığını, taraflar arasında eskiye dayalı ve süreklilik arz eden nakliye ilişkisi olduğunu, müvekkili şirkete ait aracın … uyarınca davalı … şirketine … poliçe numarası ile … sigorta aracılık hizmetleri acente şirketi aracılığı ile sigortalı olduğunu, davacı şirket tarafından dava dışı … Şti’ne ait malların Uluslararası taşımacılığı sırasında zarara uğraması ve halefiyet, rücu koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle …, sigorta poliçesi hükümleri çerçevesinde, davaya konu taşımaya ilişkin doğan tüm zararlardan fazlaya ilişkin taleplerinin saklı kalmak kaydıyla, sigorta yaptıran davacı müvekkili şirketin dava dışı … Ltd. Şti’ne yaptığı toplam 37.500,00 USD’nin ödeme tarihindeki ( 30/06/2015 ) kur karşılığı olan 100.680,00-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reeskont faizi ile, davalıdan alınarak müvekkili davacıya ödenmesine, araçların 29.000,00 USD olan araç navlun bedelinin dava tarihindeki kur üzerinden karşılığı olan 80,500,00TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reeskont faizi ile, davalıdan alınarak müvekkili davacıya ödenmesine, fazlaya dair hakların saklı tutularak yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Dava konusu taleplerin zaman aşımına uğradığını, davanın zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, şirketleri tarafından … nolu … sigorta poliçesinin düzenlendiğini, şirketlerinin sorumluluğunun doğabilmesi için sigortalının kendisi veya alt kaşıyıcısının taşımada kusurundan kaynaklanan bir zarar meydana gelmesi gerektiğini, poliçede taşıyıcının sorumluluğunun teminat altına alındığını, … sigortası genel şartlarına göresigortalı sigortacının rızası olmaksızın herhangi bir sigorta veya rücu hakkını deir ve temlik edemeyeceğinin düzenlendiğini, davacının başvurusu akabinde yapılan incelemede zarardan taşıyıcının sorumlu olmadığının belirlendiğini ve talebin bu sebeple ret edildiğini, buna rağmen davacının dava dışı şahsa ödeme yaptığın ve poliçe genel şartlarını ihlal ettiğini, … 17.2 maddesinde taşıyıcının sorumlu olmadığının belirlendiğini, dava konusu hasarın taşıyıcının kusurundan değil talep sahibinin verdiği talimattan, mallara has bir kusurdan, taşıyıcının önlemesine imkan olmayan durumlardan ileri gelmesi halinde taşıyıcının sorumlu olmayacağının düzenlendiğini, davacının belirttiği üzere politik sebeplerle geçiş izni verilmediği, emtiaların araçta uzun süre bekletildiği ve beklemeden dolayı bozulmanın meydana geldiği, davacının kusuru bulunmadığı ve davacının da kusursuz olduğunu dilekçede beyan ettiğini, davaya konu taleplerin teminat dışı olduğu, davacının sorumluluğu bulunmayan tazminatı ödediği, … 17.4.d maddesi gereği çürümeden kısmen veya tamamen zarar görece malların özelliğinden ileri geliyorsa taşıyıcının mesuliyetten ibra edileceğinin düzenlendiğini, taşınan emtiaların nakliye depolama sıcaklıkları ile edilen üretim ve hassasiyetlerinin birbiriden farklı olduğunu, üretilen etilen oranını diğer ürünleri etkileyeceğini, küflenmenin emtianın nakliye öncesinde ki kalite kusurları ve eski hasat oluşundan kaynaklandığını, aracın sefer sonrası bakım kayıtlarında soğutucu initede bir arızanın saptanmadığını, meydana gelen zarardan davacı taşıyıcı ve şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını, talep olunan bedelin fahiş olduğunu, … gereği kg.başına 8.33 SDR ile sorumluluğun bulunabileceğini navlun bedeline ilişkin poliçede teminat bulunmaması sebebiyle şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını, talep olunan faiz başlangıcı tarihini yanlış olduğunu, temerrüt tarihinden itibaren faiz talep edebileceğini beyan ederek davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… Esas … K. sayılı 13/08/2015 tarihli yetkisizlik kararı nedeniyle dosya mahkememize intikal etmiş olmakla, esas defterimizin 2017/208 Esas sıra numarasına kaydı yapıldığı ve yargılamaya devam edildiği görüldü.
Mahkememizce alınan 30/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Dava konusu mallardaki hasarın taşıma sırasında meydana geldiği dolayısıyla taşıma işini üstlenen davacı taşımacının oluşan hasardan sorumlu olması gerektiği, alcının malları hasarlı olarak kabul etmediği ve tahliye sırasında hasar tespiti yaptırdığı dosyadaki belgelerden açıkça anlaşıldığından daşıyıcının sorumluluğunun doğabilmesi için taşıyıcıya ayrıca ayıp ihbarında bulunulmasına gerek olmadığı, davalı taşıyıcı sorumluluk sigortacısının taşıyıcının sorumluluğunu üstlenmesi sebebiyle poliçe teminatı kapsamında zarardan sorumlu olacağı, davalının ödemekle yükümlü olduğu azami tazminat miktarının 119.600 TL olduğu, davacının talebinin ise 100.680 olduğu, davacının dava tarihinden itibaren ticari avans faiz talep hakkı bulunacağı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 25/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda sonuç olarak; Dava konusu mallardaki hasarın taşıma sırasında meydana geldiği dolayısıyla taşıma işini üstlenen davacı taşımacının oluşan hasardan sorumlu olması gerektiği alıcının malları hasarlı olarak kabul etmediği ve tahliye sırasında hasar tespiti yaptırdığı dosyadaki belgelerden açıkça anlaşıldığından taşıyıcının sorumluluğunun doğabilmesi için taşıyıcaya ayrıca ayıp ihbarında bulunulmasına gerek olmadığı, davalı taşıyıcı sorumluluk sigortacısının taşıyıcının sorumluluğunu üstlenmesi sebebiyle poliçe teminatı kapsamında zarardan sorumlu olacağı, davalının ödemekle yükümlü olduğu azami tazminat miktarının 119.600 TL olduğu, davacının talebinin ise 100.680 TL olduğu, davacının dava tarihinden itibaren ticari avans faiz talep hakkı bulunacağı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; kara taşımacılık sözleşmesine istinaden taşınan emtianın zarara uğraması sebebiyle sigorta şirketi aleyhine açılan tazminat davasıdır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı taşımacılık şirketince, Eylül 2014 tarihinde, dava dışı …. Ltd. Şti.’ye ait ürünlerin … ülkesine kara yolu ile sevkiyatı sırasında zayi olması sebebiyle, davacı şirketçe, ürün malikine ödenen bedeller ile navlun tazminatının, davacı-taşıyıcının sorumluluk sigortalısı olan davalı … şirketinden tahsili için Mahkememizdeki iş bu davanın ( … Asliye Hukuk Mahkemesinden yetkisizlikle Mahkememize gelen ) 13.08.2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Yargılama aşamasında taraf teşkili sağlanarak taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış ve bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
6102 Sayılı Yasamız;
“MADDE 850- (1) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir. Eşya her türlü yükü de kapsar. (2) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşyayı varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim etmeyi veya yolcuyu varma yerine ulaştırmayı; buna karşılık, eşya taşımada gönderen ve yolcu taşımada yolcu, taşıyıcıya, taşıma ücretini ödemeyi borçlanır. (3) Taşıma işleri ticari işletme faaliyetidir.
MADDE 875- (1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır. (3) Gecikme hâlinde herhangi bir zarar oluşmasa da taşıma ücreti gecikme süresi ile orantılı olarak indirilir; meğerki, taşıyıcı her türlü özeni gösterdiğini ispat etmiş olsun.
MADDE 876- (1) Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur.
MADDE 877- (1) Taşıyıcı, taşıma aracındaki arızaya, taşıtı kiraladığı kişinin onun temsilcilerinin veya çalışanlarının kusuruna dayanarak sorumluluktan kurtulamaz.” hükümlerine haizdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli 25.02.2020 tarihli ek bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava dışı tüzel kişiliğe ait ürünlerin, davacı-taşıyıcı tarafça, … ülkesine, karayolu ile sevkiyatı sırasında, taşınan ürünlerin zarara uğradığı, alıcının zarara uğrayan malları hasarlı olarak kabul etmeyip tahliye sırasında hasar tespitini yaptırdığı, davacı tarafça bu zayi olan mallar sebebiyle dava dışı …. Ltd. Şti.’ye ödemede bulunulduğu, taşıyıcının sorumluluğunun doğması için ayrıca taşıyıcıya ayıp ihbarında bulunulmasına gerek olmadığı, davalı … şirketince de davacı-taşıyıcının sorumluluğunu üstlenmesi sebebiyle poliçe limiti dahilinde oluşan taşınan ürünün zayi olması sebebiyle, davacı tarafça dava dışı ürün malikine yapılan ödeme sebebiyle oluşan zarardan davalının sorumlu olması gerektiğinden, bilirkişi raporuyla hesaplanan bu tazminatın ödeme tarihinden itibaren ve navlun tazminatı talebi yönünden de davalı … şirketinin dava tarihinden itibaren, tarafların tacir olması, zararın ticari faaliyet kapsamında gerçekleşmesi nazara alındığında, işleyecek en yüksek ticari reeskont faizleriyle birlikte davalının sorumlu olması gerektiği sonucuna varılmakla, neticede aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- 100.680,00-TL tazminatın 30.06.2015 tarihinden itibaren ve 80.500,00-TL navlun bedelinin ise dava tarihi olan 13.08.2015 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reeskont faizleriyle birlikte davalıdan ( poliçe limiti dahilinde ) alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 12.376,40-TL harçtan, peşin alınan 3.094,11-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 9.282,29-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 21.132,60-TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 27,70-TL başvurma harcı + 3.094,11-TLpeşin harç + 2.400,00-TL bilirkişi ücreti + 220,20-TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 5.742,01-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde, kullanılmayan gider avansının, ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul BAM İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar okundu, usulen anlatıldı.29/09/2020

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır