Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/187 E. 2018/98 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/187 Esas
KARAR NO : 2018/98
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 17/11/2015
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mersin Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle, Müvekkilinin uluslararası taşımacılık işi yapan bir şirket olduğunu kendi araçlarıyla yapmış olduğu taşıma konusu yüklerin … sigortası poliçesi ile sigortalı olduğunu , sigorta kapsamında müvekkili şirkete ait araçlar ile Almanya’ya dondurulmuş soğan yükü taşındığı sırada aracın frigo kısmında meydana gelen arızadan dolayı gaz kaçağı olduğunu ve bu arazı nedeni ile de aracın frigo kısında bulunan dondurulmuş soğan yükünün çözüldüğünü, bu çözülme nedeniyle bozulduğunu, meydana gelen bozulma nedeniyle müvekkili taşıyıcının 18.414 Euro zararı oluştuğunu, zarar sigorta poliçe kapsamında olması nedeniyle davalı tarafa noter kanalıyla ihtar yapıldığını ancak bedelin ödenmediğini, bu nedenle 18.414 Euro zararın olay tarihi olan 16/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsili talep ile dava açtığı anlaşıldı.
Davalı vekili Mersin … Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ikamet adresinin İstanbul olduğunu , davaya bakmaya yetkili mahkemenin genel yetki kuralı gereği davalı müvekkilinin ikamet yeri mahkemesi olduğunu bu nedenle yetkisizlik nedeniyle davanın reddini , taraflar arasında bir sigorta sözleşmesi olmadığını bu hususu davacıya dava dilekçesinde bahsettiği ihtarnameye cevabi olarak gönderilen …Noterliği 17/08/2015 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile açıklandığını , buna rağmen davayı sigortacı olmayan müvekkiline açtığını , davalının somut olarak pasif husumet ehliyetinin olmadığını , bu nedenle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini , davaya konu zararın taraflarına çekilen ihtarnameden sonra … a.ş ye bildirildiğini firmanın hasarın poliçe kapsamında olmadığını bildirdiğini bunun bir ihtarnameyle davacıya bildirildiğini ,bu nedenler ile davanın reddini yargılama , harç ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Emsal nitelikteki Yargıtay … Hukuk Dairesi 03/07/2017 Tarih … E. , … K. Sayılı ilamında ” … Davada sıfat , tarafın , dava konusu maddi hukuk ilişkinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf sıfatı ( husumet ) maddi hukuka göre belirlenen bir sübjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir sübjektif hakkın davalı olarak talep edebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Dava şartı olarak taraf ehliyeti dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde , taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir. Davacı tarafta yer alan taraf için aktif dava sıfatı , davalı tarafta yer alan taraf için pasif taraf sıfatından söz edilebilir. Uygulamada “sıfat” yerine “husumet” terimi de kullanılmaktadır Sıfat dava şartı olmayıp itirazdır. Çünkü bir kimsenin hak sahibi veya borçlu olup almadığı davanın esasına girildikten sonra tespit edilebilir . Bu durumda ise dava esastan red veya kabul edilir. Oysa dava şartları davanın esasına girilmesini engelleyen niteliktedir. Ancak sıfat bir itiraz olduğundan , hakim diğer itirazlar gibi taraf sıfatını da dava dosyasından anlayabildiği sürece kendiliğinden nazara alır. Sıfat , davada taraflardan birinin davaya konu sübjektif dava hakkının bulunup bulunmadığı ile ilgili bir husustur Tarafların sıfatının yargılama sonuna kadar devam etmesi zorunludur. Bu husus mahkemece resen gözününde bulundurulmalıdır, bir davada taraflardan birinin davacı ya da davalı sıfatının ( aktif ya da pasif husumet ehliyetini ) olmadığı belirlenirse , artık bu davanın esasının çözümüne girilmeden , davanın husumet yokluğundan reddi gerekir. Bir kişinin belli bir davada davacı ya da davalı sıfatını haiz olup almadığı şeklinde nitelendirilen husumetin ileri sürülme zamanı yasa ile kabul edilen bir ilk itiraz olmadığı gibi , davalı tarafından ileri sürülmesi gerekli bir defi de değildir. Davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece vakıf olunduğu takdirde resen nazara alınması gerekli hukuki bir durumdur. Yukarıda kısaca değinildiği gibi , bir davada davacı olma sıfatı dava konusu hakkı sahibine ( hamiline ) aittir . Bir sözleşmeden dolayı , kural olarak yalnız sözleşmenin tarafları dava açabilir . Üçüncü kişilerin taraf sıfatı yoktur. Bununla birlikte taraf ( davacı ) sıfatı bulunmayan kişinin açmış olduğu bir davada taraf sıfatının yargılama aşamasında kazanılıp kazanılamayacağı üzerinde de durulması gerekmektedir. şöyle ki yargılama aşamasında taraf ( davacı ) sıfatının kazanılabilmesi mümkün ise ilgiliye mevcut dosyada bu imkanın tanınması neticesinde taraf sıfatının kazanılması halinde davaya devam edilmesi hem 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/4. Maddesi ve yargılamaya hakim olan ilkelerden 6100 sayılı HMK30. Maddesi ( 1086 Sayılı HMUK m 77 ) gereğince ” usul ekonomisi ilkesine ” ve hem da HMK 125 ( 1086 saylı HMUK m 186) maddesi ” ava konusunun devri ” hükümlerine uygun olacaktır… ” ilamı ve Yargıtay … Hukuk Dairesi 21/01/2015 Tarih … E. , … K. Sayıl ilamında “…. Her ne kadar davalılardan … Sigorta ve…hakkında aslı kusuruyla hasara sebebiyet verdiği aracın sigortacısı olduğu belirtilerek dava açılmış ise de , buna ilişkin olarak sigorta poliçesi ibraz edilemediği gibi , bu şirketin sigorta ve reasürans brokeri olduğu ,sigorta ve reasürans brokerlerinni sigorta ve reüsürans sözleşmesi yaptırmak isteyenleri temsil ederek sigorta sözleşmelerinin akdinden önceki hazırlık çalışmalarını yürüten ve gerektiğinde sözleşmelerin uygulanmasında veya tazminatın tahsilinde yardımcı olmaya meslek edinen kişi olup, Sigorta tazminatı ödemesinin yasak olduğu gerekçesiyle , bu davalı hakkındaki davanın husumetten reddine…. ” karar verildiği görüldü.
İddia, savunma, emsal nitelikteki yargıtay kararları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın… sigorta poliçesinden kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, her ne kadar davalı…Sigorta ve …Brokerliği hakkında zararın meydana geldiği aracın sigortacısı olduğu belirtilerek dava açılmış ise de, bu şirketin sigorta ve reasürans brokeri olduğu, sigorta ve reasürans brokerlerinın sigorta ve reüsürans sözleşmesi yaptırmak isteyenleri temsil ederek sigorta sözleşmelerinin akdinden önceki hazırlık çalışmalarını yürüten ve gerektiğinde sözleşmelerin uygulanmasında veya tazminatın tahsilinde yardımcı olmaya meslek edinen kişi olup, sigorta tazminatı ödemesinin yasak olduğu, dolayısıyla sigorta ve reoseran brokerı olan davalının bu davada sigorta tazminatı ödemek ile yükümlü olmadığı dolayısıyla davalı sıfatının (pasif husumet ehliyetinin) bulunmadığı, bu davalı hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekeceği anlaşıldığından bu hususa yönelik aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının pasif husumet yokluğu (davalının davalı sıfatının bulunmaması) nedeniyle reddine,
2-Peşin alınan 970,44 TL nispi harçtan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 15.maddesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının mahsubu ile geriye kalan 934,54 TL harcın, karar kesinleştiğinde talep halinde davacı veya davacı vekiline iadesine.
3-Davalı davasını vekille takip ettiğinden, HMK m. 124/IV’ maddi ve ayrıca Av. Asg.Üc.Tarifesinin 7/2 maddesi dikkate alındığından, II.kısım, II.bölüm 9 bendde belirtilen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınmasına, davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 521,00 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama gideri yapmadığından, davalı lehine yargılama gideri taktirine yer olmadığına.
Dair, tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır