Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/128 E. 2020/798 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/128 Esas
KARAR NO : 2020/798

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 09/10/2015

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 09/10/2015
KARAR TARİHİ : 03/12/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; müvekkilinin keşidecisi olduğu … A.Ş. Kaynarca – İstanbul şubesine ait 30/07/2015 tarihli … nolu 490.000 TL bedelli bir adet çekin müvekkili adına sahte imza atılarak davalı bankaya verildiğini, müvekkilinin bankada sorgulama yaptırdığında birleşen davada davalı … A.Ş isminin çekte lehdar olarak ön yüze yazıldığını, çekte müvekkili adına atılan imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, bu konuyla ilgili… Başsavcılığı’na şikayette bulunduğunu, müvekkili ile davalılar arasında borç doğuracak bir ticari ilişki olmaması sebebiyle ve çekte keşideci olarak müvekkili şirkete atfen atılan imzanın müvekkili şirkete ait olmaması nedeniyle müvekkilin davaya konu çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili verdiği cevap dilekçesi ile; müvekkili bankanın dava konusu çeki ciro yolu ile ve iyi niyetli hamil olarak iktisap ettiğini, davaya konu çekin müvekkili bankaya diğer davalı …A.Ş. tarafından beyaz ciro yolu ile devredildiğini, müvekkili Bankanın çeki süresi içerisinde takasa ibraz ettiğini ve müvekkili bankanın … Şubesi tarafından mevzu çek 03.08.2015 tarihinde “… Çekteki imzanın keşideciye ait olmadığı kuşkusu doğduğundan üzerinden herhangi bir işlem yapılmamıştır.” şeklinde belgelendirildiğini, çek üzerindeki imzaları kontrol etme yükümlülüğü bulunmamasına rağmen çek üzerinde bulunan imzanın keşideciye ait olmadığı kuşkusu bulunduğu gerekçesi ile çeki belgelendirdiğini ve bu çek nedeniyle davacıdan da bugüne kadar bir talepte bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Müflis … A.Ş. Vekili verdiği cevap dilekçesi ile; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, HMK.nın 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkemenin yerleşim yeri olduğunu, müvekkili firmanın davacı tarafın dava dilekçesinde de belirttiği üzere “…Sanayi Bölgesi 3. Cadde 33. ve 34. Sokak Gebze” adresinde mukim olduğunu, şirketin de…Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı olduğunu, davaya bakma yetkisinin Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinde olmakla yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, davaya konu çekin davacı tarafça müvekkili firmaya kendilerine çıkartılacak ürünlerin bedelini teşkil etmek üzere avans olarak keşide edildiğini, müvekkili firmanın ödeme dengesinde sıkıntı yaşamaya başladığını ve bunun neticesinde iflas erteleme talepli olarak mahkemeye başvurduklarını, bu arada üretimin de durduğunu, müvekkili firmanın, en kısa süre içerisinde imalata başlamak için elinden gelen çabayı göstermekte olduğunu, yakında üretim faaliyetlerine yeniden başlayacağını, bu halde keşide edilen avans çekleri karşılığı olan ürünlerin davacıya teslim edeceklerini, dolayısıyla açılmış olan davada hukuki menfaatin bulunmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizin 09/02/2017 tarihli kararı ile, davalı… A.Ş. ile ilgili davanın yetki yönünden reddine, davalı…hakkındaki davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydına karar verilmiştir.
Mahkememizin davalı … A.Ş. ile ilgili yetkisizlik kararının istinaf edilmesi üzerine istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 25/02/2019 tarih ve 2017/2576 E. 2019/375 K. sayılı ilamı ile, Mahkememizin bu davada yetkili olduğu gerekçesiyle Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizin yetkisizlik kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından kaldırılması üzerine dosya Mahkememizin 2019/85 E. sırasına kaydı yapılmış ve her iki dava arasında irtibat bulunması nedeniyle 09/05/2019 tarihli karar ile, davaların birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizdeki yargılama devam ederken, davalı …A.Ş.’nin iflasına karar verildiği anlaşıldığından, iflas idare memurları ve iflas masası vekilinin bildirilmesi için müzekkere yazılmış ve iflas masası vekiline tebligat yapılarak yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, Menfi Tespit davasıdır.
Davaya konu çek aslı, davalı şirket yetkilisine ait imzalı belge asılları, davacı şirkete ait ticaret sicil kaydı,… Cumhuriyet Başsavcılığının… Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş, davacı şirket yetkilisinin huzurda imza örnekleri alınmış ve dava konusu çekteki imzanın davacı şirket yetkilisi…’a ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumunun 30/09/2019 tarihli raporunda; dava konusu… Şubesine ait… nolu, 30.07.2015 keşide tarihli, 490.000TL bedelli çek üzerindeki; çekte yer alan basit tersimli keşideci imzası ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu … Şubesine ait … nolu, 30.07.2015 keşide tarihli, 490.000 TL bedelli çekte keşideci olarak atılan davacı şirket imzasının, çekin keşide tarihinde davacı şirket yetkilisi olan …’a ait olmadığı, İstanbul Adli Tıp Kurumu raporu ile anlaşıldığından, davacının dava konusu çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl ve Birleşen Davaların KABULÜ İLE; … A.Ş. Kaynarca/İstanbul şubesine ait 30/07/2015 keşide tarihli, …u, 490.000 TL bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 33.471,90 TL harçtan peşin alınan 8.367,98 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 25.103,92 TL harcın davalılardan tahsiline,
3-Davacı tarafından yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 8.395,68 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 41.550 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 482,10 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı … vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin ve diğer davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2020

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*