Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1112 E. 2019/940 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1112
KARAR NO : 2019/940

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 12/12/2017

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı uzun yıllar …’da ticaret yaptığını ve 2002-2003 yıllarıda …’de ticaret yaptığını söyleyen davalı şirketin diğer ortağı … ile tanıştığını, … kendisinin … yılında kurulmuş olduğu davalı şirkete ortak olması için teklifte bulunduğunu, müvekkili de bunun üzerine davalı şirkete ortak olduğunu, müvekkili davalı şirkete ortak olduğu tarihten itibaren davalı şirketin hiçbir ortaklar kurulu toplantısına çağrılmadığını, alınan kararlara katılmadığını ve hiçbir belge imzalamadığını, davalı şirketin bulunduğu adreste … yanında birkaç adamla birlikte tabanca göstererek müvekkilinden üç adet toplam 450.000,00-TL bedelli çekleri zorla aldığını, müvekkili tarafından kendisinden anılan çeklerin zorla, tehditle alınması sebebiyle anılan diğer ortağı İstanbul C.Başsavcılığına şikayet ettiğini ve halihazırda soruştuma … soyılı dosya ile devam ettiğini, çekle ile ilgili olarak müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … ve … esas sayılı dosyalardan icra takibi yapıldığını, müvekkili tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin…Esas sayılı dosyası ile açtıkları menfi tespit davasının devam ettiğini, davalı şirket ortağı, müvekkilinden kendisine borçlu olduğunu iddia ettiğini, müvekkilinin aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından ilamsız takip yaptığını, anılan icra takibine davacı tarafca itiraz edildiğini, müvekkili aleyhine İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkilinin davalı şirketteki ortaklıktan çıkmasını, müvekkilinin davalı şirketteki ayrılma yapının tespiti ile tespit edilen miktardan şimdilik 10.000,00-TL’nin ticari faiziyle birlikte davalı şirketin malvarlığından ödenmesini, müvekkilinin davalı şirkete ortak olarak girdiği tarihten itibaren kar payı almamış olması sebebiyle, davalı şirket ticari defterleri üzerinde yaptırılarak bilirkişi incelemesi ile tespit edilecek olan kar payından şimdilik 10.000,00-TL’nin ticari faiziyle birlikte müvekkilinin payının ödenmesini, fazlaya dair haklarının saklı tutulmasını, davalı şirketin borçlandırılması ve şirket malvarlığınnı azaltılması kuvvetle muhtemel bulunduğundan müvekkilinin alacaklarının güvence altına alınması zımnında, davalı şirketin borçlandırıcı işlemler yapmasınnı engellenmesine ve taşınmaz malları ile bankalardaki mevcut hesapları üzerine teminatsız olarak ihtayati tedbir konulmasını, Mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davalı şirket aleyhine hükmedilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddiasının mesnetten yoksun ve yersiz olduğunu, davacı tarafın iddiaları çelişkili ve asılsız olduğundan davanın reddini talep ettiklerini, davacı taraf davasının şirket ortaklığından çıkma davası olarak açtığını ancak talep kısmında ortaklıktan çıkma ile birlikte hisse bedeli ve kar payı alacağı taleplerinde bulunduğunu, anılan talepler davalı tarafça farklı davaların konusu olduğunu, talep edilmesinin mümkün olmadığını, davacı taraf şirkete ortak olmak sürecini belirtirken davalı şirkete sermaye veya pay koyarak ortak olduğunu beyan ettiğini, davalı şirket ile hiçbir ticari faaliyette bulunmadığını toplantılara katılmadığını ifade ettiğini, ancak ortaklıktan çıkarken sermaye koymadığını, ticari faaliyet yürütmediği şirketten kar payı talep ettiğini, davacı tarafın beyanları ile talepleri çelişkili olduğunu, kabulünün mümkün olmadığını, davalı şirketin ortakları arasında şirket harici olarak verecek durumu mevcut olduğunu, davacı tarafın şirketin diğer ortağı…na borçlarının bulunduğunu, bu sebeple davacı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas, … Esas, …Esas, … Esas sayılı dosyaları ile takip başlatıldığını, bu süreç zarfında davacı İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında itiraz ettiğini, davacı aleyhinde İstanbul … Asliye Ticaret mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığını, borçlunun … Esas sayılı dosyaya yaptığı itirazla ilgili olarak taraflarınca İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, ortaklıktan çıkmayı gerektirecek haklı sebepler bulunmaması sebebiyle davanın reddini, ortaklıktan çıkma karar verilmesi halinde davacı tarafın ortak olma sürecinde sermaye koymamış olması ve devir aldığı hisselere hiçbir bedel ödememiş olması sebebiyle hisse bedeli talebinin reddini, şirketin reel bir karı ve genel kurulun kar paı dağıtım kararı bulunmadığından kar payı talebinin reddini, yargılama giderlerinin davacı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE
Ticaret Sicil Kayıtları, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E., İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E.,İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. ,İstanbul CBS….soruşturma nolu dosyası, ticari defter ve belgeler,İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E.-…E.-… E. sayılı dosyaları celbedilmiş incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Davalı …Şirketi … Ticaret Sicili Memurluğu’nda … sicil numarasıyla kayıtlı olup, 18.08.1993 tarihinde tescil edilerek kurulmuştur. İthalat, ihracat,imalat, iç ticaret, mümessillik taahhüt işlerinde faaliyet göstermek üzere kurulan şirketin sermayesi 30.000-TL. ‘dır. Sermayenin ortaklar arasındaki dağılımına göre; … 28.500-TL.,… 1.500-TL sermaye payına sahiptir.Şirketin yetkilileri, … ve …’dur.
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra Limited Şirketlerin tek ortaklı olabilmesinin önü açılmıştır. Şirketin ikinci ortağı …, 12.12.2017 tarihinde bu davayı açarak, “şirket ortaklığından çıkmasına ve şimdilik kaydıyla , 10.000-TL. ayrılma payı ve 10.000-TL. kâr payının ödenmesine…karar verilmesini’’’ talep etmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş bilirkişiler, Ekonomi ve Finans Uzmanı Ticaret ve Borçlar Hukuk Öğretim Üyesi Dr. … ve Mali Müşavir …tarafından hazırlanan 28/01/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak,”…TTK. M 636/3 hükmü uyarınca, haklı sebeple şirketten çıkma şartlarının oluştuğu, ancak kar elde edip dağıtmayan ve borca batık hale gelen davalı şirketin sermayesinin arttırılmamış olması nedeniyle TTK. M. 376/2 hükmü uyarınca kanun gereği (TTK. M. 636/3) münfesih hale geldiği, şirketin borca batık durumda olması ve ayrılması söz konusu olacak ortağa herhangi bir ödeme yapılmasının söz konusu olmaması nedeniyle şirketin tasfiyesine karar verilmesi gerektiği, kar dağımına ilişkin herhangi bir genel kurul kararı bulunmadığında davacının kar payı talebinin yerinde olmadığı…”sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya incelendiğinde, taraflar arasında birçok ihtilaf oluştuğu tarafların birbirlerine karşı davalar açtıkları tarafların ayrıca birbirlerini suçladıkları ve bu nedenle de aralarında husumet oluştuğu anlaşıldığından, TTK.636/3.madde hükmü gereğince davacının davalı şirketten haklı nedenle çıkma şartlarının oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu ile, davalı şirketin, 31.12.2017 tarihli bilançosunda, şirketin mevcut ve alacakları toplamının 422.697,59-TL olduğu, kısa ve uzun vadeli bilançoları toplamının 585.512,90-TL. olduğu, şirketin kayıtlı değerlerine göre öz varlığının (-) 162.815,31-TL. olduğu, şirketin kayıtlı değerlere göre özvarlığını uyarınca şirketin mevcutlarının borçlarını karşılamaya yetmediği ve şirketin borca batık olduğu, davalı şirketin kâr payı dağıtım kararı almadığı ve bu yönde de herhangi bir önerinin bulunmadığı, davacının, davalı şirketteki %5 oranındaki hissesinin 31.12.2017 tarihi itibariyle herhangi bir değeri kalmadığı şirketin zarar ettiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Ticaret Sicil Kayıtları, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E.,İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …E. ,İstanbul CBS…. soruşturma nolu dosyası, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E.-… E.-… E. sayılı dosyaları, ticari defterler, tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, TTK.636/3.madde hükmü gereğince davacının davalı şirketten haklı nedenle çıkma şartlarının oluştuğu, şirketin kayıtlı değerlere göre özvarlığı uyarınca şirketin mevcutlarının borçlarını karşılamaya yetmediği ve şirketin borca batık olduğu, davalı şirketin kâr payı dağıtım kararı almadığı, davacının, davalı şirketteki %5 oranındaki hissesinin 31.12.2017 tarihi itibariyle herhangi bir değerinin kalmadığı ve şirketin zarar etmesi nedeniyle davacıya ayrılma ve kâr payı verilemeyeceği kanaati oluştuğundan, davacının davasının kısmen kabulü ile, davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, ayrılma ve kâr payı isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı ortağın davalı … Şirketi ortaklığından çıkmasına izin verilmesine,
2-Davacı ortağın ayrılma payı ve kâr payı isteminin REDDİNE
3-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 341,55 TL’den mahsubu ile eksik olan 297,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı taraf lehine …Ü.T. gereğince taktir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan …Ü.T. gereğince taktir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve yargılama sırasında kullanılan 2.397,00 TL yargılama giderlerinin, davanın kısmen kabul ve kısmen red olması gözönünde bulundurularak 1.198,50 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.