Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/108 E. 2022/31 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/108 Esas
KARAR NO:2022/31

DAVA:Yönetim Kurulu Üyeliğinin Geçersizliğinin Tespiti
DAVA TARİHİ:01/02/2017

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
… ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA:Yönetim Kurulu Üyeliğinin Geçersizliğinin Tespiti, Tescile İlişkin Kararların İptali
DAVA TARİHİ:01/06/2017

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
… ESAS 2018/1323 KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:22/11/2018
KARAR TARİHİ:27/01/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl davada Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; …Tic. A.Ş.nin 22/06/1990 yılında … ticaret sicili numarası ile 2554 sayılı Türk Ticaret Sicili Gazetesinin 137. sayfasında tescil ve ilan edilerek kurulduğunu, şirketin unvanının 19/09/1997 günü yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının tescil ve ilan edildiğini, 06/10/1997 gün ve 4391 sayılı Türkiye Ticaret sicili Gazetesinde yayınlandığı üzere şirket unvanın … Dış Tic. A.Ş. olarak değiştirildiğini,14/05/1997 tarih ve 97/8 numaralı yönetim kurulu toplantısında yabancı şirket temsilcisi … yerine müvekkili …’in yapılacak ilk genel kurul toplantısına kadar yönetim kurulu üyeliğine getirilmesine karar verildiğini, tamamen ard niyetli olarak ve sorumluluklardan kurtulmak için müvekkilinin yönetim kurulu üyesi olduğundan dahi habersiz bir şekilde davalı şirketin yönetim kurulu üyeliğine getirildiğini, müvekkilinin şirketi temsilen noter tasdikli imza beyannamesini tescil için ticaret sicil müdürlüğüne vermesi gerektiğini, oysa müvekkilinin davalı şirketin unvanı altına imza atacağına dair bir imza beyannamesini noterden hazırlayıp vermediğini, 6102 sayılı TTK’nın yürürlüğe girmesinden önce yürürlükte bulanan eski TTK’nın 312.maddesinde anonim şirketi yönetim kurulu üyeliğine seçilebilmek için pay sahibi olma zorunluğunun bulunduğunu, oysa müvekkilinin davalı şirkette hiçbir zaman pay sahibi olmadığını belirterek müvekkilinin, ticaret unvanı değişikliğinden önceki …Tic. A.Ş.’deki yönetim kurulu üyeliğinin geçersiz olduğunu, gerek yönetim kurulu üyeliğine seçilmiş olduğu, gerekse işbu davanın açılmasından sonra müvekkilinin birinci derecede yetkilisi olarak verilmiş sorumluluklardan, şirket ile ilgili alınmış hiçbir karardan, üzerine yüklenen hiçbir yükümlülükten sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket iflas idare memurları … ve …Mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında davalı şirketin iflasına karar verildiğini, müflis şirketin ikinci alacaklılar toplantısının yapıldığını, iflas idare memurları olarak kendilerinin ve …’ın seçildiğini, ticaret sicil kayıtlarına göre davacının müflis şirkete yönetim kurulu üyesi olarak atandığı ve ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğine göre bu durumun aksinin davacının ispat etmesi gerektiğini, davacı …’in, davaya konu 1997 yılında sadece müflis şirketin yönetim kurulu üyesi olmadığını, aynı zamanda …’in başkanlığındaki … A.Ş.’nin diğer iştirak yada grup şirketlerinde de yönetim kurulu üyeliği görevi yaptığını, davacının müflis şirkete bilgisi dışında yönetim kurulu üyesi olarak atandığına yönelik iddiasının somut gerçekliğe ve hayatın olağan akışına uygun düşmediğini, 1997 yılında Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilen hususlarının geçersizliğini veya iptalini talep etmek için sürelerin geçtiğini, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının mevcut dava ile Yönetim Kurulu üyeliğinin geçersizliğinin ve alınmış Yönetim Kurulu Kararlarından sorumlu olmadığının tespitine yönelik davasında haklı ve korunması gerekir bir hukuki yararı olmadığını, menfaat yokluğu nedeniyle de davanın reddi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmişlerdir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında; Davacı vekili verdiği dava dilekçesi ile; müvekkilinin dava dışı …Ticaret A.Ş. iken 06 Ekim 1997 den sonra unvan değişikliği ile … Dış Ticaret A.Ş. unvanı ile faaliyet gösteren şirkete rızası ve bilgisi dışında yönetim kurulu üyesi seçilmiş olduğundan, bu üyeliğinin geçersiz olduğunun, gerek Yönetim Kurulu Üyesi seçilmiş olduğu, gerekse işbu davanın açılmasından sonra müvekkilinin birinci derece yetkilisi olarak verilmiş olan sorumluluklardan şirket ile ilgili alınmış hiçbir karardan, üzerine yüklenen hiçbir yükümlülükten sorumlu olmadığının tespitine ve müvekkilinin Yönetim Kurulu Üyesi olarak atanmasına ilişkin kararların ve bu kararların tesciline ilişkin İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında; Davacı vekili verdiği dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı müflis şirket … Dış Ticaret A.Ş.’ye bilgisi ve rızası dışında 14/05/1997 yılında yönetim kurulu üyesi seçildiğini, söz konusu kararın … 31. Noterliği tarafından 10/06/1997 gün ve … yevmiye numarası ile tasdik edilerek onaylandığını ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne verildiğini, imza beyannamesindeki imzaların müvekkiline ait olmadığının tespitine ilişkin olarak bu davanın açıldığını, bu imza beyannamesindeki imzalarla ilgili imza incelemesi yapılmasını ve davanın diğer davalar ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … 24/10/2009 tarihli duruşmada; … 31. Noterliğinde başkatip olarak görev yaptığını, usulüne uygun olarak işlem yaptığını, davacının o tarihte ki imzalı belgeleri celp edilerek imza incelemesi yaptırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete ait ticaret sicil dosya sureti celp edilmiş, ticaret sicil müdürlüğünden gelen CD kayıtlarına göre davacının yönetim kurulunda görev alıp almadığı ve ne kadar görev aldığı hususları ile ilgili bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davacının … 31. Noterliğinin 13/06/1997 tarihli … yevmiye numaralı imza beyannamesindeki imzayı inkar ettiğinden belge aslı ile emsal imzalı belge asılları celp edilmiş, imzanın davacıya ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış ve davacının yönetim kurulu üyeliği ile ilgili bilirkişi raporu alınmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin 29/06/2021 tarihli raporunda; İnceleme konusu … 31. Noterliğince düzenlenmiş 13 Haziran 1997 tarih ve … yevmiye nolu İmza Beyannamesindeki imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların …’in eli ürünü olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi … mahkememize sunduğu 20/03/2018 tarihli raporunda; Dosya bulunan CD’ler üzerinden yapılan incelemede davacı …’in 14 Mayıs 1997 tarihinde adı geçen şirketin yönetim kurulu toplantısında yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini ve toplantı tutanaklarının 16 Haziran 1997 tarih 4311 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlandığının anlaşıldığını, bununla birlikte yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğine veya görevinin sona erdirildiğine dair hiçbir elektronik dokümana ulaşılamadığından görev süresinin hesaplanamadığını belirtmiştir.
Bilirkişi Prof. Dr. … mahkememize sunduğu 25/11/2021 tarihli raporunda; Davacının, Davalı … Dış Ticaret Anonim Şirketinin değişiklikten önceki unvanının …Ticaret Anonim Şirketi olduğu dönemde, yönetim kurulu tarafından 14.05.1997 tarih 97/8 sayılı kararla yapılacak ilk genel kurul toplantısına kadar yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini ve 19.09.1997 günü yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında bu seçimin onaylandığını, Adli Tıp Kurumunun 29/06/2021 tarihli raporunda, … 31. Noterliğince düzenlenen 15 Haziran 1997 tarih ve … yevmiye nolu İmza Beyannamesindeki imzaların Davacı …’in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığından, Davacının bu atamadan haberdar olduğunu ve bunu kabul ettiğini, Davalı şirkette hiç pay sahibi olmasa dahi Davacı …’in yönetim kurulu üyeliği sıfatını kazandığını, 14.05.1997 ile 19.09.1997 tarihleri arasında yönetim kurulu üyesi olduğu, hatta dış ilişki bakımından 06/10/1997 tarihine kadar yönetim kurulu üyesi sayılacağını belirtmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı, davalı Müflis şirkette haberi olmadan yönetim kurulu üyesi seçildiğini, noter tasdikli imza beyannamesinin bulunmadığını, yönetim kurulu seçildiği tarihte yürürlükte bulunan TTK’ya göre yönetim kurulu üyeliği için pay sahibi olması gerektiği halde, davalı şirkette pay sahibi olmadığını belirterek yönetim kurulu üyeliğinin geçersiz olduğunun ve bu nedenle sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş ise de; müflis şirketin ticaret sicil kayıtları, … 31. Noterliğinin 13/06/1997 tarih ve … yevmiye numaralı imza beyannamesi, imza inkarı ile ilgili Adli Tıp raporu ve bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre, Davacının, davalı şirkette yönetim kurulu tarafından 14.05.1997 tarih 97/8 sayılı kararla yapılacak ilk genel kurul toplantısına kadar yönetim kurulu üyeliğine seçildiği ve 19.09.1997 günü yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında bu seçimin onaylandığı, Adli Tıp Kurumunun 29/06/2021 tarihli raporunda, … 31. Noterliğince düzenlenen 15 Haziran 1997 tarih ve … yevmiye nolu İmza Beyannamesindeki imzaların Davacının eli ürünü olduğu kanaatine varıldığından davacının bu atamadan haberdar olduğu ve bunu kabul ettiği sonucuna varılmıştır.
Davacı, mülga TTK’nın 312.maddesine göre anonim şirketlerde yönetim kurulu üyesi olması için pay sahibi olması gerektiği, ancak davalı şirkette pay sahibi olmadığını, bu nedenle yönetim kurulu üyesi seçilmesi kararının geçerli olmadığını ileri sürmüştür.
Davacının, yönetim kurulu seçildiği tarihinde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı TTK’nun 312/2.maddesinde “idare meclisi pay sahibi aza ortaklardan teşekkül eder, ancak pay sahibi olmayan kimseler aza seçildikleri takdirde bunlar pay sahibi sıfatını kazandıktan sonra işe başlayabilirler, pay sahibi olan hükmi bir şahıs idare meclisi azası olamaz. Fakat hükmi şahsın temsilcisi olan hakiki şahıslar idare meclisine aza seçilebilirler.” hükmü ve 315. madde hükmünde yer alan bir üyelik açıldığında yönetim kurulunun kanuni şartları taşıyan bir kimseyi geçici olarak seçip ilk toplanacak genel kurulun onayına sunacağı ve bu şekilde seçilen üyenin genel kurul toplantısına kadar görev yapacağına ilişkin düzenleme göz önüne alındığında; anonim şirketlerde yönetim kurulu üyeliğine seçilebilmek için pay sahibi olmak şartının bulunmadığı, ancak pay sahibi olmayan kimselerin yönetim kurulu üyeliğine seçilmeleri halinde bunların pay sahibi sıfatına kazandıktan sonra işe başlayabileceklerinin düzenlendiği, kanun maddesinde açıkça belirtildiği üzere pay sahibi olmak, yönetim kurulu üyeliğinin sıfatı kazanılması için değil, işe başlayabilmek için şart olduğu, bu nedenle davacının ilk genel kurul toplantısına kadar yönetim kurulu üyesi seçildiği ve 19/09/1997 günü yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında bu seçimin onaylandığı anlaşıldığından davalı şirkette hiçbir pay sahibi olmasa bile davacının yönetim kurulu üyeliği sıfatını kazandığı Mahkememizce kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenlerden dolayı davacının, davalı şirketin yönetim kuruluna seçildiği ve bunun o tarihte yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı TTK’nın 312/2. maddesi ile 315. maddesi hükümlerine göre geçerli olduğu sonuç ve kanaatine varılarak asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl ve Birleşen davaların REDDİNE,
2-Asıl Davada;
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 49,30 TL’nin davacıdan tahsiline,
b)Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c)Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
3-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasında;
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 49,30 TL’nin davacıdan tahsiline,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne verilmesine,
c)Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d)Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün yapmış olduğu 14 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne verilmesine,
e)Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
4-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas 2018/1323 Karar sayılı dosyasında;
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,8‬0 TL’nin davacıdan tahsiline,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne verilmesine,
c)Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d)Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/01/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır