Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1010 E. 2018/582 K. 18.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1010 Esas
KARAR NO : 2018/582
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2017
KARAR TARİHİ : 18/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkil şirket tekstil sektöründen senelerdir faaliyet gösterdiğini, müvekkili ile davalı borçlu arasında cari hesap ekstresi kaynaklı ticari ilişki bulunduğunu, aralarındaki ticari ilişkis gereği müvekkil taafından 24/08/2015 tarihli 70.038,43 TL, 30/10/2015 tarihli 6.497,40 TL, 30/10/2015 tarihli 6.921,40 TL, 28/10/2015 tarihli,56.685,22 TL, 27/08/2015 tarihli 14.567,06 TL, 06/06/2015 tarihli 28.390,16 TL değerlerinde faturalar kesilerek davalı tarafa gönderildiğini, davalı şirketin fatura bedellerini ödememesi üzerine haklı alacaklarının tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borca itirazı nedeniyle takibin durduğunu, davalı fatura bedellerini ödemediği gibi başlatmış oldukları icra akibine de haksız ve kötü niyetle itiraz ettiğini, haklı olan alacaklarının tahsili için, duran icra takiplerini canlandırmak için işbu itirazın iptali davasının açılma zorunluluklarının doğduğunu,
Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizde açılan dava; destekten yoksun kalma tazminatı ve cenazi giderlerinin istemine ilişkindir.
Davacı vekili 17/07/2018 tarihli dilekçesi ile sözleşmeye dayalı icra takibinde itirazın iptali davasında, taraflar iptali davasında anlaşmaya vardıklarını, tarafların birbirlerinden başkaca yargılama giderleri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirmiştir.
Sulh; 6100 sayılı HMK 313,maddesinde tanımlanmıştır.
Buna göre 313/1; “Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.
313/2 ;Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu olan davalarda yapılabilir.
313/3;Dava konusunun dışında kalan hususlarda sulhun kapsamına dâhil edilebilir.
313/4;Sulh, şarta bağlı olarak yapılabilir” hükümlerin içermektedir.
Daha açık bir deyişle, mahkeme içi sulh tarafların karşılıklı fedakârlıkta bulunmak suretiyle aralarındaki hukuki ilişkiden kaynaklanan bir uyuşmazlığı sona erdirmek üzere, mahkeme önünde yaptıkları sözleşmedir. Sulhun unsurları,bir sözleşmenin mevcudiyeti, bir uyuşmazlık yahut tereddüdün bulunması ve karşılıklı fedakârlıkta bulunulmasıdır. Sulh bir sözleşme olduğundan tek taraflı olarak dönülmesi caiz değildir.
Yukarıda belirtilen tüm bu açıklamalar ışığında; taraflar sulh olduğundan karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraflar sulh olduğundan karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanununun 22.maddesi “Davadan feragat veya dâvayı kabul veya sulh muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilâm harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.” hükmünü ihtiva ettiğinden;
-İlk celsede tarafların sulh oldukları ve ayrıca davalı sigorta şirketi davacıya “Sulh Protokolü-İbraname” de belirtildiği üzere 123.284,53 TL ödediği anlaşılmakla;
Peşin alınan 2.211,39 TL maktu harçtan , 492 sayılı Harçlar Kanununun 22 maddesi gereğince ve 15.maddesi gereğince, (1) sayılı tarifenin 3/1 nolu bendinde belirlenen 0,06831 oran üzerinden hesaplanan 8.421,56TL nispi harcın 1/3 oranına tekamül eden 2.807,18 TL nispi karar ve ilam harcının mahsubu ile geriye kalan 595,79 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, Hazine adına irad kaydedilmesine.
3-Davacı vekili sulh protokolünde “… Her iki tarafın yaptığı mahkeme masrafları ve avukatlık ücretleri kendi üzerine bırakılmasına …” bildirmiş olmakla, davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti tayin ve TAKDİRİNE YER OLMADIĞINA,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde BIRAKILMASINA,
5-HMK.nun 333.maddesi gereğince;gider avanslarının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde istek halinde İLGİLİ TARAFA İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzene karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip … ¸
e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır