Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/958 E. 2019/878 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/958 Esas
KARAR NO : 2019/878
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözl.Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 26/09/2016
KARAR TARİHİ: 12/06/2019
Mahkememize açılan Menfi Tespit (Hizmet Sözl.Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalıların İstanbul Barosuna kayıtlı avukatlar olduğunu, davacı ile 14.11.2012 tarihli sözleşme kapsamında anlaştıklarını, sözleşmenin “kapsam” başlıklı bölümünde işin niteliğinin, belirtildiğini, davalıların işin eksiksiz yerine getirilmesi hususunda taahhütte bulunduklarını, “yükümlülükler” başlıklı bölümde tarafların ödemeler konusunda anlaşmaya vardıklarını “sözleşmenin imzalanması anında kabul edilen bu bedelin 100.000 USD miktarının peşin olarak ödemiş olduğu ve sözleşmeye konu işlemlerin süresinde yapılmaması durumunda alınmış olan bu bedelin ayrıca bir ihtara gerek kalmadan faizi ile birlikte iade edileceği, ayrıca sözleşmenin 2. Sayfasında bu sözleşmenin ödeme karşılığı olarak 14.12.2012 tarih ve 100.000 USD bedelli senedin teminat olarak verildiği işin zamanında ve eksiksiz olarak tamamlanıp tarafların ibralaşması durumunda senedin iade edileceği hususların hüküm altına alındığını, ancak işlemlerin yarım bırakıldığını anlaşma konusu hususların sürüncemede kaldığını davacının büyük mağduriyet yaşadığını, davalıların senedin arkasına “14.11.2012 tarihli protokol gereği verilmiştir” ibaresi eklenerek “teminat amacıyla verilmiş olan 14.12.2012 vade tarihli 100.000 USD bedelli senedi İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından takibe koydurarak davacı adına kayıtlı mezkûr gayri menkullere haciz koydurarak davacıya büyük mağduriyet yaşattıklarını, davacı adına kayıtlı taşınmazın satışı için davalıların talepte bulunduklarını bu durum üzerine dosya aslının İstanbul … İcra Müdürlüğüne gönderilerek … E. numarası alındığını, davacının kayıtlı mallarına konulan hacizlerin teminat kabul edilerek ivedilikle tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, senedin teminat senedi olduğunun tartışmasız olduğunu, dava konusu senedin arka yüzünde “14.11.2012 tarihli protokol gereği verilmiştir” ibaresi yazılı olup protokolün hükümlülükler başlıklı bölümünde “işbu ödeme karşılığı olarak 14.12.2012 tarih ve 100.000 USD bedelli senedin teminat olarak verildiği için zamanında ve eksiksiz olarak tamamlanıp tarafların ibralaşması durumunda senedin iade edileceği’’ hususlarının açıkça yazılı olduğu, takibe dayanak senet kambiyo vasfını taşımadığından kambiyo senetlerine özgü takibe konulamayacağını belirterek tedbir kararı ile birlikte İstanbul … İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyasından borçlu olunmadığının tespiti ile takibin iptalini, %20’den az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı … tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle:
Dava konusu senedin İstanbul …İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, takibin kesinleştiğini, ardından haczedilen taşınmazların satışı için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas numarayı aldığını, dosyadaki taşınmazların kıymet takdirleri yapıldıktan sonra davacının kıymet takdirine itiraz ederek dava açtığını ancak takipsiz bırakıldığı için dosyanın işlemden kaldırıldığını, ardından icra dosyasının kaybolduğunu, taraflarından gösterilen çabalarla muvakkat dosya oluşturulup işlem devam edildiğini, bahsi geçen sözleşmede gayrimenkulün satış ve hizmet bedeli olarak toplam 300.000 USD’ye anlaşıldığını, davacının söz konusu işi yerine getirmesi için kendisine 30 iş günü süre verdiğini ve sözleşmenin imzası anında 100.000 USD’nin peşin olarak davacıya ödendiğinin açık olduğunu, söz konusu ödemeye karşılık işin yapılmaması ihtimaline binaen ödemesi yapılan 100.000 USD karşılığı senet alındığını, sözleşmeyle kararlaştırılan işin yerine getirilmediğini, söz konusu senedin maddi karşılığı senedi verene ödendiğinden senedin teminat senedi niteliği taşımadığını, takibin senede dayandığını, süresinde imzaya da itiraz edilmemiş olup takibin kesinleştiğini bu nedenle takibin kötü niyetli olduğundan söz edilemeyeceğini davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddini bu mümkün olmadığı takdirde haksız ve yersiz davanın reddini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını HMK m.329 gereğince davacıya disiplin para cezası verilmesini, dava konusu şeyin %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
DEİLLER VE GEREKÇE
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş bilirkişi Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 24/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; “Takip konusu yapılan 14/11/2012 keşide ve ödeme tarihli 100.000 USD bedelli bononun teminat bonosu niteliğinde olduğu, taraflar arasında akdedilen 14/11/2012 tarihli sözleşme uyarınca tarafların edimlerini yerine getirmiş olduklarının anlaşılmadığı ” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davalılar …ve …’ın İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile davacılardan … ve davadışı … aleyhine 14/12/2012 vade tarihli 100.000USD bedelli senedin tahsili için kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığı, takibin derdest olduğu anlaşılmış, davacı icra takibi ve senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti talebiyle işbu davayı açmıştır. Taraflar arasında 14/12/2012 tarihli SÖZLEŞME adı ile bir sözleşme akdedilmiştir. Davacı vekili her ne kadar sözleşmede davacının imzasının olmadığını iddia etmiş ise de; dava dilekçesinde taraflar arasında bu sözleşmenin yapıldığını, davalılar tarafından kendisine 100.000USD nakdin sözleşme karşılığı verildiğini, teminat olarak da icra takibine konu senedin verildiğini belirtmiş ve ikrar etmiştir. Sözleşme ile icra takibine konu senedin teminat senedi olduğu, işin zamanında ve eksiksiz olarak tarafların ibralaşması durumunda senedin iade edileceği kararlaştırılmıştır. Bu hususlar da dava dilekçesinde belirtildiği üzere davacının kabulündedir. Taraflar arasında yapılan bu sözleşme ile davacı yüklenici …’a toplam 3 parsel gayrimenkulün maliki…’un mirasçılarından tüm haklarıyla birlikte davalı … ve …’a devredilmesi için 30 işgünü süre verilmiştir. Sözleşmenin imzalanması anında … ve…arafından 100.000USD davacıya ödenmiştir. Bu ödeme karşılığı da davacı dava konusu 14/12/2012 tarihli 100.000USD bedelli senedi teminat olarak davalılara teslim etmiştir. Mezkur bono teminat senedidir. Bunda ihtilaf yoktur. Sözleşme konusu işin 30 gün içinde davacı ve davadışı … tarafından tamamlandığı ispatlanamamıştır. Davacı vekili her ne kadar senedin teminat senedi olduğunu, kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermediğini, bu nedenle kambiyo senedi takibi yapılamayacağını, yargılamaya muhtaç olduğunu iddia etmiş ise de; Yargıtay’ın yerleşik kararlarına göre teminat kaydının bononun kayıtsız ve şartsız belli bir bedelin ödenmesi vaadini içeren niteliğini etkilemeyeceği kabul edilmiştir. Edimler yerine getirilmediğinden senedi icraya koymakta davalılar haklıdır. Menfi tespit davalarında kural olarak ispat yükü davalı tarafta olmasına karşın davaya konu senedin kambiyo senedi olması, davacının dava dilekçesinde senedin teminat senedi olduğunu ve taraflar arasındaki sözleşmenin varlığını kabul etmesi karşısında artık üzerine yüklenen işi davacının yaptığını ispat etmesi gerekmekle ispat yükü yer değiştirmiştir. Bu nedenle senet karşılığı işin gereği gibi yapıldığı davacı tarafından ispatlanamadığından davanın reddine, icra takibi durdurulmadığından davalılar vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalıların tazminat talebinin REDDİNE,
3-492 Sayılı yasa gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın dava açılırken peşin alınan 427,85 TL harçtan mahsubi ile geriye kalan 383,45 TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde davacıya iadesine ,
3- Davalılar davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Av. As. Üc. Tarifesi gereğince taktir olanan 19.453,18 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine ,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına ,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.