Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/918 E. 2023/176 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/918 Esas
KARAR NO :2023/176

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:04/08/2014
KARAR TARİHİ:14/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; temlik öncesi alacaklı banka tarafından, Genel Kredi ve Teminat sözleşmelerine istinaden, davalı kredili müşterisi… İnş. Nak. San. Tic. Ltd.Şti. Lehine, kredi kullandığını, kredinin geri ödemelerinden kaynaklanan aksaklıklar nedeni ile hesabın kat edildiğini ve hesap kat ihtarnamesinin davalı kredi borçlusu şirkete gönderildiğini, noter ihtarına rağmen borç ödenmeyince alacağın tahsili amacıyla, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini ve davalıya gönderilen ödeme emrine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz edildiğini, hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, % 40′ tan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin 26/03/2013 tarih, 2012/15 Esas, 2013/75 Karar sayılı kararında, “…
Dava, taraflar arasında düzenlenen genel kredi ve teminat sözleşmesi gereğince, davalının kredi kullanımından kaynaklanan borçlarını ödememesi üzerine , tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatının tahsiline ilişkindir.
Deliller toplanmış, kayıt ve belgeler getirilmiş, icra takip dosyası getirilmiş, dosya ve banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak uzman bilirkişiden rapor da alınarak uyuşmazlığın çözümü sağlanmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davacı bankanın davalı aleyhine 39.215 TL asıl alacak ,104.759 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 143.974 TL alacağın, asıl alacak tutarına 11/04/2011 tarihi itibariyle ulaşan toplam alacağın tahsilde tekerrür olmamak ve bakiye alacak ve faiz talep etmek de dahil fazlaya ilişkin her türlü takip ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000 TL asıl alacağı 06/06/2009 tarihinden itibaren işleyecek %26 temerrüt faizi, faizin %5 ‘ i gider vergisi ve diğer fer’ilerinin tahsili için ilamsız takip yapıldığı, davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkilisine ve borcun tümüne süresinde itirazla takibin durmasını sağladığı, davanın da süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine dayanılarak kredinin kullandırıldığı ve borcun bu nedenle doğduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirket temsilcisi ön inceleme duruşmasındaki beyanında ; “İcra dosyasına yapılan itirazımızı tekrarlıyoruz. Ancak itiramız yanlış yapılmış icra takibinde istenen 39.215 TL asıl alacak tutarına itirazım yoktur. Bu tutarda asıl alacak borcumuzun olduğunu kabul ediyorum. Ancak, bizde bir kısım ödemeler yaptık. Bunların hesaplamada nazara alınmasını istiyoruz. İşlemiş faiz olarak istenen tutar fahiştir ve fazla hesaplanmıştır. İcra takibinde 20.000 TL ile sınırlı talep yapılmıştır. Bu tutarın aşılmadan karar verilmesini istiyorum… ayrıca ödeme belgelerini de dilekçe ile ibraz etmek istiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişi kurulu raporlarında ;davacı Varlık Yönetimine temlik öncesi; Davacı Banka’nın … şubesi ile davalı kredili müşterisi – … İnşaat Nakliye San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında, 04.09.2007 tarih ve 150.000,00 TL. bedelli, …A.Ş. Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığını, davacı banka tarafından, davalı kredili müşterisi; … İnşaat Nakliye San. Ve Tic. Ltd. Şti. lehine; (Davaya konu olan) Taksitli Ticari Kredi / Taşıt Kredisi olarak 07/11/2007 tarihinde 22.000 TL, Taksitli Ticari Kredi/ Nakit Destek Kredisi olarak 20/02/2008 tarihinde 25.000 TL olmak üzere toplam 47.000 TL tutarında nakit krediler kullandırıldığını, sözleşmesi’nin, “BANKA’NIN CARİ HESAPLARI KESME YETKİSİ” başlığı altındaki, 9.ncu maddesi gereği, davacı banka tarafından, davalı kredi borçlusu; … İNŞAAT NAKLIYE SAN. VE TIC. LTD. ŞTİ.’ne, BEYOĞLU 4.NCÜ NOTERLİĞİ’NİN 24/12/2008 TARİH VE … YEV. NO.LU İHTARNAMESİNİ keşide ederek”…muhatapların imzalamış oldukları Genel Kredi Sözleşmesinde yer alan geri ödeme planında gösterilen taksitlerden 07/10/2008, 07/11/2008 ve 12/12/2008 tarihli taksitler muhatapca vadesinde ödenmemiştir. Bu şekilde Genel Kredisi Sözleşmesi uyarınca tüm borç muaccel hale gelmiş olup, 268 43 000215 sayılı kredi hesabından ötürü 23/12/2008 tarihi itibarıyla 17.281,63 TL’sı alacağımız bulunmaktadır.Yine aynı şekilde Taksitli Ticari Kredi açılmış ve kullandırılmıştır. Muhatapların imzalamış oldukları Genel Kredi Sözleşmesinde yer alan geri ödeme planında gösterilen taksitlerden 22/09/2008, 22/10/2008, ve 20/11/2008 tarihli taksitler muhatapca vadesinde ödenmemiştir. Bu şekilde Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca tüm borç muaccel hale gelmiş olup, 268 81 000365 sayılı kredi hesabından ötürü 23/12/2008 tarihi itibarıyla 19.324,48 TL’sı alacağımız bulunmaktadır…23/12/2008 tarihi itibariyla, 268 43 000215 sayılı Taksitli Ticari Kredi hesabınızdan dolayı 17.281,63 TL, ve 268 81 000365 sayılı Taksitli Ticari Kredisinden 19.324,48 TL olmak üzere toplam 36.606,11 TL. borcunuzun temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz, fon, gider vergileriyle birlikte 24 saat içinde Bankamız veznelerine ödenmesi, aksi halde aleyhinize yasal yollara başvurularak tahsili yoluna gidileceği, ve rehnin paraya Çevrileceği, bu durumda masraf ve vekalet ücretinin muhataplara ait olacağı, fazlaya ilişkin her türlü alacak ve haklarımızı saklı tuttuğumuzu ihtar ve tebliğ ederiz.” denildiğini, ihtarnamenin şirketin yetkilisi …’a 26.12.2008 tarihinde tebliğ edildiğini, mehil süresinin sonunda, 28/12/2008 tarihi itibariyle temerrütün oluştuğunu ,davacı vekilinin ihtarnamede 23.12.2008 KAT tarihine kadar ana para tutarına faiz ve fer’ileri ilavesiyle alacak talebinde bulunduğu, dolayısıyla yeni bir istenç’in söz konusu olduğu anlaşıldığından temerrütün ihtarname tebliği ve mehil eklenmek suretiyle 06/06/2009 tarihi itibariyle esas alınacağını, 06.06.2009 TEMERRÜT TARİHİ itibariyle asıl alacak tutarının 39.989,60 TL. olarak belirlendiğini, ancak, davacı vekili icra takibinde, tespitlerinin altında, 39.215,00 TL. asıl alacak talebinde bulunduğundan taleple bağlılık gözetilerek davacı talebinin esas alındığını, diğer taraftan, davalı temsilcisinin bu tutarı kabul ettiğinden bu hususta da bir ihtilaf da bulunmadığını, temerrüt tarihi itibariyle asıl alacak tutarı, 39.215,00 TL. esas alınarak, 06.06.2009 temerrüt tarihinden, 11.04.2011 takip talep tarihine kadar olan sürede senevi % 126 temerrüt faizi ile (sözleşme hükmüne dayalı olarak,) faizin % 5 gider vergisi eklenerek yapılan hesaplamada; takip tarihi itibariyle 39.215 TL asıl alacak, 92.508,19 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 131.723,19 TL nakit alacak tutarı hesaplandığını, icra takibinde talep edilen borcun asıl alacak tutarı kabul edilerek, işlemiş faiz tutarı yönünden itiraz ettiğinden, 92.508,19 TL. tutar üzerinden davalı itirazının iptali ile icra takibine devam edilmesi, düşünülmekte ise de, davacı vekili icra takibinde, aynen; “…….Asıl alacağa, 11.04.2011 tarihinden itibariyle ulaşan toplam alacağımızın tahsilde tekerrür olmamak ve bakiye alacağımız ve faiz talep etmek de dahil fazlaya ilişkin her türlü takip ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla, ŞİMDİLİK 20.000,00 TL. asıl alacağa 06/06/2009 tarihinden itibaren işleyecek % 126 temerrüt faiz, fazin %5 gider vergisi, icra icra harç ve giderleri ile Avukatlık ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsili…” talep edildiğinden, verilecek hükmün mahkemenin taktirinde olduğunu, takip tarihinden itibaren borç ödeninceye kadar, 39.215,00 TL. Asıl alacak tutarı üzerinden, senevi % 126 temerrüt faizi ve faizin sözleşme hükmüne dayalı olarak, % 5 ‘ i gider vergisinin talep edilebileceğini kanaat olarak açıklamışlardır
Bilirkişi raporu yeterli ve gerekçeli olup, dosya kapsamına uygun bulunduğundan mahkememizce de benimsenmiştir.
Dosya kapsamına göre taraflar arasında düzenlenen Kredi Sözleşmeleri gereğince, kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi üzerine davacının yaptığı icra takibinde bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar doğrultusunda davacı bankanın davalı şirketten takip tarihi itibariyle 39.215 TL asıl alacak ve 92.508,19 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 131.723,19 TL alacaklı olduğu, icra takibinde davacının işlemiş faiz ile birlikte asıl alacak tutarının göstermek ile birlikte fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 20.000 TL asıl alacağı 06/06/2009 tarihinden itibaren işleyecek faizi ve faizin %5 ‘ i gider vergisi ile diğer fer’ ileri yönünden sınırlı takipte bulunduğu, taleple bağlılık ilkesinin nazara alınması gerektiği görüldüğünden, bilirkişi raporuna göre davacının asıl alacak tutarının 06/06/2009 tarihinden itibaren temerrüt faizi talep etmesinin haklı ve yerinde olduğu da tespit edilmiş olmakla davacının davasında tümüyle haklı olduğu ve davalının borcun tümüne yaptığı haksız ve yersiz itirazın bilirkişi raporu doğrultusunda tamamen iptalinin gerektiği belirlenmiş, hükmolunan tutarın borçlu tarafından bilinebilecek likit nitelikte olduğu görüldüğünden bu tutar üzerinden %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilinin gerektiği anlaşılmış, buna göre;1- Davanın KABULÜ ile, davacı tarafça davalı şirket aleyhinde …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında yapılan icra takibine davalının itirazının iptali ile TAHSİLDE TEKERRÜR ETMEMEK VE DAVACININ FAZLAYA İLİŞKİN HAKLARI SAKLI KALMAK ÜZERE takibin 20.000 TL asıl alacağın, 06.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %126 temerrüt faizi ve faizin %5’i gider vergisi uygulanmak suretiyle takip talepnamesi doğrultusunda sürdürülmesine, hükmolunan tutarın takdiren %40’ı olan 8.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” karar verildiği,
Kararın davalı şirket yetkilisi tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 09/12/2013 tarih, 2013/13319 Esas, 2013/19576 Karar sayılı ilamıyla; “…
Davacı vekili icra takibinde asıl alacak olarak 39.215,00 TL göstermiş ise de, bunun şimdilik 20.000,00 TL’sinin tahsilini istediğini açıkça belirtmiş ve davalı taraf itiraz dilekçesinde asıl alacağa yönelik bir itirazlarının bulunmadığını, işlemiş faiz ve faiz oranına itiraz ettiklerini belirtmiştir. Başka bir anlatımla itiraz kısmi itiraz niteliğinde olup asıl alacak olarak talep edilen 20.000,00 TL yönünden takip kesinleşmiştir. Kesinleşen takiplere karşı dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığından davacının itirazsız kesinleşmiş bulunan bu miktar alacak talebi yönünden mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması ve hükmedilen bu miktara icra inkar tazminatı hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır,.. hükmün davalı yararına BOZULMASINA…” karar verildiği, bozma kararı sonrası, mahkememize gelen dosyanın … Esas sayıya kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
Mahkememizin 18/12/2014 tarih, … Esas, 2014/517 Karar sayılı kararında, “…
Dava, taraflar arasında düzenlenen genel kredi ve teminat sözleşmesi gereğince, davalının kredi kullanımından kaynaklanan borçlarını ödememesi üzerine , tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatının tahsiline ilişkindir.
Mahkememizce 26/03/2013 tarihinde davanın kabulüne, davalının icra takibine itirazının iptaline, takibin 20.000,00 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki koşullarla devamına ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiş Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 09/12/2013 tarihli ilamı ile ”davacı vekili takip talebinde asıl alacak olarak 39.215,00 TL göstermiş ise de bunun şimdilik 20.000,00 TL nin tahsilini açıkça belirtmiş ve davalı taraf itiraz dilekçesinde asıl alacağa yönelik bir itirazlarının bulunmadığını, işlemiş faiz ve faiz oranına itiraz ettiklerini belirtmiştir. İtiraz kısmı itiraz niteliğinde olup asıl alacak olarak talep edilen 20.000,00TL yönünden takip kesinleşmiştir. Kesinleşen takiplere karşı dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığından davacının itirazsız kesinleşmiş bulunan bu miktar alacak talebi yönünden mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması ve hükmedilen miktara icra inkar tazminatı hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.” gerekçesiyle karar bozulmuş mahkememizce bozma ilamına uyularak yeniden yargılamaya devam edilmiştir.
….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde 39.215,00 TL asıl alacak 104.759,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 143.974,00 TL den fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.000,00 TL asıl alacağa, 06/06/2009 tarihinden itibaren %126 ve %5 BSMV uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili talep edilmiş olup davalı tarafından asıl alacak kabul edilerek faize ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiştir.Davacı tarafından icra takibinde şimdilik 20.000,00TL asıl alacağın faizi ile birlikte tahsilİ talep edilmiş olup takip konusu asıl alacak miktarı itirazsız kesinleşmiş olduğundan bozma ilamı dikkate alınarak davacının takipte talep ettiği 20.000,00TL ye ilişkin olarak dava açmakta hukuki bir menfaati bulunmadığı anlaşılmakla, 1-Davacının yerinde görülmeyen davasının REDDİNE…” karar verildiği,
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 01/06/2016 tarih, 2016/2272 Esas, 2016/9884 Karar sayılı ilamında; “…
Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, davalının kısmi itirazda bulunduğu, icra takibinde şimdilik 20.000,00 TL asıl alacağın faiziyle birlikte tahsili talep edilmiş olup, takip konusu asıl alacak miktarı itirazsız kesinleşmiş bulunduğundan bozma ilamı dikkate alınarak davacının takipte talep ettiği 20.000,00 TL’ye yönelik dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dairemiz bozma ilamında da bahsedildiği üzere davalının takibe itirazı kısmi nitelikte olup, davalı tarafın işlemiş faiz ve işleyecek faiz oranına itiraz ettiği görülmektedir. Bu durum karşısında davalı yanca sunulan ödeme teklifine konu belge ve ödeme belgeleri de gözetilmek suretiyle kısmi itiraza konu işlemiş faiz miktarının belirlenmesi ve yine itiraza uğrayan faiz oranının saptanması gerekmekte iken yerel mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamının gerekleri tamamen yerine getirilmeksizin itiraza konu edilmeyen ve kesinleşen asıl alacak miktarı yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de kısmi itiraza konu işlemiş faiz oranı ve işlemiş faiz miktarı yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesis olunması bozmayı gerektirmiştir… hükmün davacı yararına BOZULMASINA…” karar verildiği, bozma kararı sonrası, mahkememize gelen dosyanın 2016/918 Esas sayıya kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası, Genel Kredi Sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi, cari hesap ekstresi, banka kayıtları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yapılan inceleme sonucu bilirkişi raporu alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı sayılı dosyası celp edilip incelendiğinde; davacının, davalıdan, Kredi Sözleşmesinden kaynaklı olarak 39.125-TL. asıl alacak, 104.759-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 143.974-TL.’na ulaşan alacağının şimdilik 20.000-TL. asıl alacak ve asıl alacak tutarına 06/06/2009 tarihinden itibaren işleyecek %126 temerrüt faizi, faizin %5 BSMV’si ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, asıl borcu kabul ederek yetkiye, işlemiş faize, işleyecek faize ve fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davasını açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 27/12/2012 tarihli duruşmasının 3 nolu ara kararı ile “düzenlenen sözleşmede İstanbul Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu öngörüldüğünden” icra müdürlüğündeki davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
İhtilaf, davacı alacaklının davalının, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Yargılamanın devamı sırasında, … Asliye Ticaret Mahkemesinin, 12/07/2016 tarih, 2016/509 E. ve 2016/581 K. Sayılı ilamıyla davalı şirketin iflasına karar verildiği, … 4.İcra Müdürlüğü’nün … İflas (Kapatılan … 2.İcra Müdürlüğü’nün 2016/1 İflas sayılı dosyası ile birleşen) sayılı dosyasından, tasfiye işlemlerine başlandığı, iflas kararının, 09/09/2016 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyası, taraflar arasında düzenlenen sözleşme, hesap kat ihtarnamesi, davacı (temlik eden) bankanın ticari defter ve kayıtları ile dayanılan diğer deliller ve tüm dosya kapsamına göre alınan 03/12/2012 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, davacı (temlik eden banka) ile davalı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, imzalanan sözleşme kapsamında davalı şirkete kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine, hesabın kat edilerek, hesap kat ihtarnamesinin davalıya keşide edildiği ve icra takibine geçildiği, davacı vekilinin, 13/07/2012 tarihli dilekçe ile icra takibinde 20.000-TL. asıl alacak ve asıl alacağa 06/06/2009 tarihinden itibaren işleyecek %126 temerrüt faizinin talep edildiği beyanı, davalı şirket temsilcisinin 05/07/2012 tarihli duruşmada asıl alacağa yönelik bir itirazlarının bulunmadığı, işlemiş faiz ve faiz oranına itiraz ettikleri beyanı karşısında, davalı şirketin itirazının kısmi itiraz niteliğinde olduğu, asıl alacak olarak talep edilen 20.000-TL yönünden takibin kesinleştiği, kesinleşen 20.000-TL. asıl alacak yönünden dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, takip talebinde temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında işlemiş faiz toplamının ayrıca talep edilmediği, buna ilişkin harç yatırılmadığı, harca esas değerin 20.000-TL. olarak belirtildiği anlaşıldığından, alacaklının takip talebiyle bağlı olduğu gözetilmek suretiyle, davacının, davalıdan icra takip tarihi itibariyle, sözleşmeye istinaden, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %126 oranında faiz talep edebileceği, davalının bu kısım yönünden icra takibine yaptığı itirazının yerinde olmadığı, kanaati oluştuğundan, davacının davasının, 20.000-TL. asıl alacak yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından, davanın 20.000-TL. asıl alacak yönünden hukuki yarar yokluğundan usulden reddine,davacının işleyecek faize ve ferilerine ilişkin davasının kabulü ile, davalının ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından takip tarihinden sonra işleyecek faize ve fer’ilerine yönelik yaptığı itirazın iptali ile, 20.000-TL. asıl alacağa takip tarihinden itibaren, %126 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanmak suretiyle takibin devamına,karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının, 20.000-TL. asıl alacak yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından, davanın 20.000-TL. asıl alacak yönünden hukuki yarar yokluğundan usulden reddine,
2-Davacının işleyecek faize ve ferilerine ilişkin davasının kabulü ile, davalının ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından takip tarihinden sonra işleyecek faize ve fer’ilerine yönelik yaptığı itirazın iptali ile, 20.000-TL. asıl alacağa takip tarihinden itibaren, %126 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanmak suretiyle takibin devamına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 179,90-TL.-TL. karar ilam harcı + 179,90-TL. başvurma harcının toplamı olan 359,80-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.000-TL. bilirkişi + 467-TL. tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 1.467-TL. yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile temyiz için, Yargıtay’a başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır