Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/881 E. 2019/814 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/881 Esas
KARAR NO : 2019/814

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/08/2016
KARAR TARİHİ: 29/05/2019

Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili bankanın, … şubesinden …Şti arasında diğer davalıların müşterek müteselsil kefaleti ile genel kredi sözleşmesi imzalandığını, ve davalı …Şti.’ne kredi kullandırıldığını, kredi lehtarının ödemelerini ifa etmemesi üzerine kredi hesabının, 25/11/2015 tarihinde kat edildiğini, bu husus davalı borçlulara … Noterliğinin 25/11/2015 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesi ve ekte hesap özetiyle birlikte tebliğ edildiğini, bu ihtar ve banka kayıtlarına göre müvekkili bankanın davalı borçlulardan 100.264,60 TL nakit ve 44.400 TL çek yaprak yükümlülük bedelinden doğan gayri hakti alacağı olduğunu, ihtarnameye rağmen ödenmeyen borç nedeniyle İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Es sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, davalılar tarafından borca itiraz edilerek icra takibinin durduğunu, bu nedenlerden dolayı İstanbul…İcra Müdürlüğünün… Es sayılı dosyasına vaki itirazının iptalini takibin devamını, davalı borçluların % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, müvekkiline karşı takip başlatılması hukuka aykırı olduğunu, müvekkilini sorumluluğunun kefalet sözleşmesine dayandırıldığını. Bu hususu kabul etmemek kaydıyla eğer böyle bir sözleşme varsa dahi bu kefilliğe müvekkinin eşinin rızası olmadığını, dolayısıyla bu sözleşme TBK m.584’e göre geçersiz olduğunu. Ayrıca kefalet sözleşmesinin şekli şartlarının gerçekleşmediğini, hangi miktar için ne zamana kadar kefil olduğu kendi el yazısıyla yazıp imzalaması gerektiğini, genel işlem koşulu olarak kefil olma olgusu dayatıldığını, yasal faiz işletilmesi gerektiğini, bu hususun bilirkişi tarafından incelenmesi gerektiğini, alacağın likit olmamasından dolayı icra inkar tazminatı talep edemeyeceğini, ödeme emrine itirazının kötü niyetli olmadığını, bu nedenle davanın reddini, icra inkar tazminatı talebinin reddini, yargılama giderleri ve mahkeme masraflarının karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
Davalı …Şti ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … yönünden İstanbulda takip başlatılması hukuken doğru olmadığını, Müvekkilinin yerleşim yerinin Antalya olduğunu, ilamsız icra takiplerinde yetkili irca dairesinin yerleşim yeri olduğunu, …Noterliği … yevmiye numaralı 23/11/2015 tarihli hesap kat ihtarında bulunduğunu, bu ihtarnameye yasal süresi içinde … Noterliği 17/12/2015 tarih ve… yevmiye ile gönderilen ihtarname ile itiraz edildiğini, Müvekkili …’nın hiçbir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin sorumluluğunun kefalet sözleşmesine dalandırıldığını bu hususu kabul etmediklerini, böyle bir sözleşme var ise kefilin sözleşme tarihinde eş rızası olmadığını, kefalet sözleşmesinde kefilin el yazısı ile yazıp imzalaması gerektiğini, Müvekkili şirketin Afyonkarahisar … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Es sayılı dosyasın ile iflas ertelemesi davası açıldığını, fahiş faiz oranının kabul edilir olmadığını, yasal faiz işletilmesi gerektiğini, alacak kalemleri likit olmadığından icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı taleplerinin yersiz olduğunu, bu nedenler ile davanın, icra inkar tazminatı taleplerinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.

DELİLLER VE GEREKÇE;
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi, ticari defterler, ihtarname, hesap özetleri ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalılardan, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı, 100.264,60-TL. asıl alacak, 3.322,74-TL.işlemiş faiz,166,14-TL. BSMV olmak üzere toplam 103.753,48-TL. nakit, 44.000-TL. gayrinakit alacağın, nakit asıl alacağa, asıl alacağa %30,24 oranında işleyecek temerrüt faiz ve faizin %5 BSMV’si ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalıların süresi içerisinde, Antalya İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu nedeniyle yetkiye, icra takibine, asıl alacağa, faize ve diğer fer’i alacaklara ve borca itirazları nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, 100.264,60-TL. harca esas değer, asıl alacak üzerinden itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde örneği bulunan Genel Kredi Sözleşmesi’nin incelenmesinde davacı banka ile davalı şirket arasında 10.06.2015 tarihinde 7.500.000,00 TL limitli kredi sözleşmesi akdedildiği, diğer davalılar … ve …’nın ise müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı, davalılar … ve …’nın kefaletlerinin 6102 sayılı TBK m.583’de öngörülen şekli unsurları haiz ve bu davalının şirket ortağı olmuş olması nedeniyle de m.584/3 gereği eşin rızasına gerek olmadığı görülmektedir.
Genel Kredi Sözleşmesi’nin 60. Maddesi ile işbu sözleşmeden kaynaklanacak ihtilaflarda İstanbul İcra Daireleri ile mahkemelerinin yetkili kılınmış olması nedeniyle davalıların icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazının yerinde olmadığı görülmektedir.
İhtilaf, davacı alacaklının davalılardan, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş… tarafından hazırlanan 05/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;” Davacı taraf kredi kartından kaynaklanan alacağının tahsili ve çek deposu için davalı hakkında asıl alacak 100.264,60-TL, faiz, 3.322,74-TL, vergi 166,14 TL.,toplam (103.753,48-TL), çek deposu 44.000.00-TL., yapılan incelemede davacının kredi kartından kaynaklanan alacağı, takip tarihi itibariyle 106.507.71-TL olarak tespit edilmiş, ancak talep gereğince aşağıdaki şekilde kabul edilmiştir. Asıl alacak 100.264,60-TL., faiz 3.322,74-TL vergi,166,14-TL Toplam (103.753.48-TL), çek deposu 44.000,00- TL olarak talep edilen çek yaprakları davacı bankaya iade edilmiş bulunduğundan, davacının çek depo talebi konusuz kalmış bulunmaktadır. Davacı banka kayıtlarına göre davalı şirket asaleten, diğer davalılar da kefaleten borçlu durumda bulunmaktadır. Sözleşmenin ”Delil” başlıklı 53. md. uyarınca, sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda banka kayıtları HMK 193. md. gereğince kesin delil kabul edilmiştir. Davacı banka asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunun 26. md. uyarınca, T.C. Merkez Bankası tarafından belirlenen %30.24 ve değişen oranlarda temerrüt faizi isteyebilecektir. Davacı taraf da icra takibinde mevzuata uygun olarak %30.24 oranında temerrüt faizi talep etmiştir. Dava konusu kredi kartına uygulanacak azami faiz oranları davalı banka tarafından değil, 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunun 26. md. uyarınca, bir kamu otoritesi olan T.C. Merkez Bankası (TCMB) tarafından belirlendiğinden, davalıların faize ilişkin genel işlem koşulu itirazlarının yerinde olmadığı görülmektedir…” sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan davacının davasının davanın kabulü ile, davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasına konu 100.264,60-TL. asıl alacağa yönelik itirazlarının iptaline, asıl alacak üzerinden %30,24 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’si uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, kabul edilen kısım üzerinden, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 100.264,60-TL. asıl alacak üzerinden yaptıkları itirazlarının iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren, aylık %30.24 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle, takibin devamına
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 20.052,92-TL. icra inkar tazminatının müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3- 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 6.849,07 TL harçtan , peşin alınan 1.192,17 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 5.656,90 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına ,
4- Davacı lehine A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 10.771,17 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ,
5- Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harç +1.192,17 peşin harcı + 238,00 TL tebligat – müzekkere giderleri + 700-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.159,37 yargılama giderlerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne, davalılar vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.