Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/756 E. 2018/153 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/756 Esas
KARAR NO : 2018/153
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2016
KARAR TARİHİ : 06/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket tarafından keşide edilen takibe konu 25/04/2015 düzenleme ve 30/09/2015 vade tarihli 5.000 $ bedelli, 25/04/2015 düzenleme ve 31/10/2015 vade tarihli 5.000 $ bedelli, 25/04/2015 düzenleme ve 30/11/2015 vade tarihli 5.000 $ bedelli, 25/04/2015 düzenleme ve 31/12/2015 vade tarihli 5.000 $ bedelli olmak üzere toplam 20.000 $ bedelli dört adet senet müvekkil şirket tedarikçisi olan lehtar …’ya ticari ilişki karşılığında verildiğini, ilk iki senedin bedeline mahsuben senetlerin günü gelmeden müvekkil şirket tarafından 9.000 $ lehtar …’ya ödendiğini, lehtar … ticari ilişki gereği borcunu ifa etmediğini, takibe konu senetleri ciro ederek dava dışı olan 3.kişi …’a verdiğini, … takibe ¸konu senetleri tahsil için … A.Ş … şubesine bıraktığını, senetler 16/03/2016 tarihinde davalı … tarafından vekili aracılığı ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E.sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, müvekkili ödeme emrini tebellüğ ettiksen sonra lehtar …’yı aramış ise de ortaklıktan kaybolan …’ya ulaşamadığını, dava konusu senetlerin cirantalar kısmından da açıkça anlaşıldığı gibi senetler tahsil için bankaya cirolanmış daha sonra senetleri bankaya ibraz eden …’ın cirosu iptal edildiğini, … ile … arasındaki ciro silsilesi bozulduğunu, yüksek mahkeme bir emsal kararda hamile yazılı çeklerde takip alacaklısının ciro silsilesi içerisinde yer olmaması halinde ve bankaya ibraz için ciro edenin de son hamil olduğunun belirlenememesi durumunda takip alacaklısınn yetkili namil olabilmesi için ibrazdan sonra adı geçene bir cironun varlığı zorunludur. Aksi takdirde takip alacaklısı yetkili hamil olma şeklinde görüşünü belirttiğini, müvekkil senet bedellerinin 9.000 $ kısmını lehtar …’ya ödediğini, davalı … takip dosyasına yazılı temlik sözleşmesi sunmamış olduğundan ve davalı lehine herhangi bir ciro bulunmadığından davalının yetkili hamil olmadığını, tüm bu sebeplerle müvekkil şirketin davalıya karşı herhangi bir borcu olmadığının tespitini İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…E.sayılı doyası ile başlatılan takibin tedbiren durdurulmasını davalı vekiline haricen ödenen 25.000 TL’nin faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile müvekkiline iadesini, müvekkili lehine takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere davalının kötüniyet tazminatına mahkul edilmesini ve mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı tarafça cevap dilekçesi verilmediği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE;
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 20.000 USD asıl alacak, 401,10 USD işlemiş faiz ve 60 USD komisyon olmak üzere toplam 20.461,10 USD alacağın tahsili için , genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı,
Emsal nitelikteki Yargıtay … Hukuk Dairesi … E., … K.sayılı ilmanıda “…mahkemece, menfi tespit davalarında ispat yükünün kural olarak alacaklıya düştüğü, davacı tarafından cironun protestodan sonra yapıldığı ve bu nedenle alacağın temliki hükümlerine tabi olduğu, alacağın temlikinin ise hukuka uygun yapılmadığının iddia edildiği, BK’nın 163.maddesine göre alacağın temlikinin geçerlilik şartının yazılı şekilde yapılması gerektiği davalıların ,davacının iddiasına karşı ve davanın esasına ilişkin olarak herhangi bir delil bildirmedikleri; bu halde geçerli bir bono veya geçerli bir alacağın temlikinden söz edilemeyeceği, ispat yükü üzerine düşen advalı alacaklının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı … tarafından Şarkikikaraağaç İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyası üzerinde davacı aleyhine yürütülen 2.500 TL asıl borçtan davacı…nin sorumlu olmadığının tespiten karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir…” içtihadında bulunduğu ,
Yargıtay … Hukuk Dairesi 11/11/2013 tarih, … E., … K.sayılı ilamında “…dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nın 602/1.maddesi uyarınca ödenmeme protestosundan yahut bu protestonun tanzimi için muayyen olan müddetin geçmesinden sonra yapılan ciro ancak alacağın temliki hükümlerini meydana getirir. Yine dava tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı BK’nın 163.maddesinde, alacağın temlikinin yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmayacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda ödenmeme protestosunun keşide edilmesinden sonra dava konusu senedin alacağın temliki hükümlerine ¸uygun şekilde davalı …’e geçtiği hususu kanıtlanamadığından adı geçen davalının yetkili hamil olduğu kabul edilemez. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir…” içtihadında bulunduğu ,
Yargıtay …Hukuk Dairesi 29/11/2016 tarih, … E., … K.sayılı ilamında “…davacı vekili davalı … 2 adet bonoya dayalı kefalet nedeniyle düzenlendiğini, davalı…’in borcu ödeyerek bonoları bankadan teslim aldığını, davalı…’e ciro ettiğini, takibine konu borcun 2/3 oranına esabet eden 3.445 TL’lik kısmından borçlu olmadığınnı tespitine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Dava kambiyo senedine dayanılarak başlatılan icra takibinde menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. İcra takibine konu olan senetlerde dava dışı …bank A.Ş lehtar konumundadır, davalı… ve …’in senet arkasında imzaları varsa da davalı…’e senet lehdarı banka tarafından usulüne uygun olarak yapılmış bir ciro veya alacağın temliki olmadığından, davalı… ve …’in yetkili hamil olarak kabulü doğru değildir. Mahkemce davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi doğru görülmemiştir…” içtihadında bulunduğu ,
Yargıtay…Hukuk Dairesi 22/01/2008 tarih,… E., … K.sayılı ilamında “…bu beyan davalıyı bağlaı, vadeden sonra devir alacağın temliki hükümlerine tabi olup, usulüne uygnu temlik beyanı bulunmadığından davalının söz konusu senedin alacaklısı sıfatını kazanmadığı gözetilerek menfi tespit davasının kabulü gerekirken reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir…” içtihadında bulunduğu ,
İddia, emsal nitelikteki yargıtay kararları ve tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığıın 4 adet bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ödenen 25.000 TL ‘ nin ferileriyle birlikte istirdadına ilişkin olduğu, dava konusu bononun düzenleyicisinin davacı, lehtarının dava dışı … olduğu, lehtarın cirosu ile 2. Ciranta …’a devredildiği ve onun tarafından bankaya tahsil için verildiği, banka tarafından 30/11/2015 vadeli bono için 02/12/2015 tarihli, 31/10/2015 vadeli bono için 04/11/2015 tarihli 31/12/2015 vadeli bono için 02/10/2015 tarihli ödememe protestolarının düzenlendiği, …bankasından celp edilen bonoların protesto tarihi itibariyle onaylı fotokopilerinde davalı …’nin cirosunun bulunmadığı, sonuç olarak ödememe protestosundan sonra banka tarafından …a iade edilen bonoların onun tarafından kendi cirosu çizilerek lehtara iade edildiği, lehtar tarafından da davalı …’ye verildiği, dolayısıyla ödememe protestosu ve tarihinden sonra bonoların davalıya verildiği, 6102 sayılı TTK’nın 690.maddesi gereği, bu cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olduğu, TBK’nın 184.maddesi gereği alacağın devrinin yazılı geçerlilik şekline tabi olduğu, potestodan sonra …ın cirosu çizildiğinden ve bu ciro yazılmamış sayıldığından meşru hamil 1.ciranta … tarafından davalıya yapılmış bir ciro veya yazılı temlik beyanı olmadığından geçerli bir alacağın devrinin bulunmadığı, dolayısıyla davalının meşru hamil olmadığı, ispat yükü üzerinde bulunan davalının bu külfeti yerine getirmediği, dolayısıyla davacının davalıya bonolarla ilgili borcunun bulunmadığı ve ödediği 25.000 TL’nin istirdatı gerektiği vicdani sonucu ve kanaatine varılarak davacının davasının kısmen kabulü ile aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile İstanbul… İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası bakımından davacnını davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafça takip sırasında ödenen 25.000 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafın kötü niyeüt tazminat talebinin davalının kötü niyeti ispat edilmediğinden reddine,
3 – 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 4.083,72 TL harçtan, peşin alınan 1.020,94 TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 3.062,78 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4 – Davacı taraf lehine av.asgr.ücret tarifesi gereğince hesap olunan 6.926,04 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5 – Davacı tarafından yapılan 1.054,44 TL ilk masraf + 99,80 TL.tebilgat giderleri olmak üzere toplam 1.154,24 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davalı tarafın yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır