Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/725 E. 2018/241 K. 04.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/725 Esas
KARAR NO : 2018/241
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 04/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkil … ile dava dışı … A.Ş arasında 10/11/2012 tarihinde …’ın yapımını üstlendiği “… nolu bağımsız bölümün satışı ile ilgili ” … Sözleşmesi” imzalandığını, müvekkil ile dava dışı … arasında imzalanan satış vaadi sözleşmesi gereğince taraflar arasında bir ödeme planı oluşturulduğunu, ödeme planı gereğince müvekkil tarafından her bir taksit için toplamda 46 adet tüketici senedi düzenlenerek dava dışı Kentyap’a verildiğini, müvekkili ile Kentyap arasındaki sözleşme gereğince Kentyap tarafından hiçbir sözleşmesel sorumluluk yerine getirilmediğinden, inşaat yapım işlerine süresinde ve hatta sonrasında da başlanmadığından, dava dışı Kentyap aleyhine İstanbul…Tüketici Mahkemesinin … esas sayılı dosyası üzerinden menfi
tespit davası açıldığını, müvekkili tarafından yapılan yetki itirazı üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi devam ettirildiğini, ve müvekkili dosyayı ele alan İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesince … esas ve … sayılı karar üzerinden müvekkilinin şikayeti gerekçesiz ve hukuka aykırı bir şekilde şikayetin reddediğildiğini, müvekkilinin aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden devam eden haksız icra takibinin durdurulmasını, takibe konu senetlerin ödenmemesi için ihtayati tedbir kararının verilmesini, müvekkilinin davalıya karşı hiçbir borçunun bulunmadığının tespiti ile davanın kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ile dava açtığı görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile dava dışı şirketler arasında yapılan sözleşmede de müvekkil şirket taraf olmadığını, müvekkilinin taraf olmadığı bir sözleşme müvekkili açısından hukuki bir sonuç doğmayacağını, müvekil şirket yasal hamili olduğundan davacının lehtara karşı ileri sürebileceği defileri müvekkil şirkete karşı ileri süremeyeceğini, müvekkilinin dava konusu senetleri yasal ciro silsilesi içerisinde dava dışı … Şirketinden alacaklarına karşı iyiniyetli olduğunu, ortaya çıkacak hususlar karşısında takibin durdurulmasına ilişkin kararın kaldırılarak takiben devamı ile davacının davasının reddini, davacının alacağının %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahküm edilmesini, mahkeme masrafları ve ücreti vekaletin davacı üzerine yükletilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı ile dava dışı … A.Ş. arasında 10/11/2012 tarihli satış vaadi sözleşmesine binaen davacı tarafından dava dışı …A.Ş’ye verilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile ilgili olduğu anlaşılmıştır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Yargıtay…Hukuk Dairesi … E., … K. Sayılı ilamında ilk derece mahkemesinin görevine yapılan itirazın reddine karşı kararı görev yönünden değil başka gerekçelerle bozulmasına karar verdiği görülmektedir.
6335 Sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanununun 1.maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir.
Dava konusu olayda davacının tacir olduğuna dair bir emare bulunmadığı gibi tüketici vasfını taşıdığı anlaşılmaktadır. Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Dava konusu olayda, davacı tüketici
olarak hareket etmektedir. Davacı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu nedenlerle uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Uyuşmazlığın niteliğine göre dava tarihi nazara alınarak davanın Tüketici Mahkemesinde açılması gerektiği Mahkememizin GÖREVSİZ olduğu anlaşılmakla HMK 114/1 c ve 115/2 maddesi gereğince DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
HMK 20.maddesi gereğince kararın kesinleşmesini takiben 2 haftalık süre içerisinde taraflardan birinin başvurusu halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ’ne gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına, HMK 331/2 maddesi gereğince harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde gün içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır