Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/704 E. 2018/92 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/704 Esas
KARAR NO : 2018/92
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/06/2016
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacı şirket … ili … ilçesinde kurulu, hazır beton ve beton ürünleri sektöründe faaliyet gösteren köklü bir firma olduğunu,davacının … adresindeki iş yerinde 22.09.2015 tarihinde saat 22:00 sularında kimliği belirsiz kişilerce¸ silahlı soygun gerçekleştirilmiş, güvenlik görevlileri bağlanarak etkisiz hale getirilmiş, şirket merkezinde bulunan nakit para ve kıymetli evraklar, şirket kaşesi, araçların yedek anahtarları çalınmıştır. İş bu suç sebebiyle Lüleburgaz Cumhuriyet Başsavcılığına yapmış olduğumuz şikayet … Hazırlık sayılı dosya kapsamında soruşturulmakta olduğunu,davacı şirketin işyerinden bir kısmı müşteri çeki bir kısmı davacı şirket ve şirket yetkilisine ait boş ve dolu halde çek koçanı olmak üzere çok sayıda çek çalınmış olduğunu, Dava konusu çekin de dahil olduğu çalınan çekler ile ilgili olarak Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile çek iptali davası açılmıştır. Mahkemesince verilen 30.09.2015 tarihli 68 nolu ara kararla çekleri ellerine geçirenlerin 3 ay içinde ilgili Mahkemeye başvurmaları aksi halde çeklerin iptal edileceğinin ilanına karar verilmiş olduğunu,İş bu ilan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin – 06.11.2015 tarihli sayısının 279. Sayfasında 1. defa;- 07.12.2015 tarihli sayısının 255. sayfasında 2. defa;- 07.01.2016 tarihli sayısının 309. sayfasında 3. Defa yayınlanmış olduğunu,Yine aynı Mahkeme’nin 30.09.2015 tarihli 70 nolu ara kararı uyarınca tarafımızca %5 oranında teminat yatırılmış, mahkemesince ilgili çekler hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmiş olduğunu,Nitekim davalı takip alacaklısı banka tarafından da çek arkasına, çek hakkında Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasınca ödeme yasağı kararı verildiğinden işlem yapılamadığına ilişkin şerh düşülmüş olduğu, İşbu çeklerden … tarafından müvekkile keşide edilen …bank A.Ş. … Şubesine ait … seri nolu 27.000,00 TL bedelli çeki davalı …. Şti tarafından İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine konu edilmiş olduğunu,Davaya konu çek müvekkilin alacağına karşılık, müşterisi olan …tarafından müvekkile keşide edilmiş olup müvekkilce işyeri kasasında muhafaza edilmekteyken çalınmıştır. Müvekkil iş bu çeki ciro silsilesinde görünen herhangi bir şirkete ya da şahsa borcu bulunmamakta olduğunu, Daha bir kaç ay önce hırsızlık suçunun mağduru olan ve suç neticesinde 1.000.000,00TL’nin üzerinde müşteri çeki elinden rızası dışında çıkan, bu nedenle alacaklarını tahsil edemeyen; işyeri yağmalanıp tüm kayıt ve belgeleri zayi olan ve bu zor koşullar altında ticari faaliyetlerine devam edip gerek müşterilerini gerekse istihdam ettiği işçilere karşı basiretli bir tacir ve güçlü bir işveren olarak sorumluluklarını yerine getirmeye çalışan davacı şirket; dava konusu çalıntı çeklerin icra takibine koyulması ile tekrar tekrar yeni mağduriyetler yaşamakta olduğunu,İlk olarak …bankası …Şubesi … nolu 19.000,00 TL bedelli çek İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibine konu edilmiş tarafımızca menfi tespit davası açılmış, davaya bakan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi … E sayılı dosyası ile verilen 03.02.2016 tarihli karar ile tedbir talebimiz kabul edilerek müvekkil şirket yönünden takip durdurulmuş olduğunu,davacı aleyhinde başlatılan icra takiplerinin bir türlü sone gelmemiş, çalınan çekler dolayısıyla onu aşkın icra takibi başlatılmış, tüm takipler hakkında menfi tespit davaları açılmış, müvekkil yönünden tedbir kararları verilmiş olduğunu,davacıya ait işyerinden çalınan … A.Ş. … Şubesinin … nolu 52.500,00 TL bedelli çek İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı ile takip alacaklısı … Şirketi tarafından takibe konu edilmiş olduğunu,Çek arkasındaki ciro silsilesi incelendiğinde müvekkilim şirket tarafından … Şti’ye ondan da dosyamız davalılarından … Şti’ye ondan da … Şirketi’ne ciro edildiği ancak başlatılan takipte … Şti’nin borçlu olarak gösterilmediği görülmekte olduğunu,… İnşaattan önce kaşesi bulunan … Şti isimli firma ise imza itirazında bulunmuş, kaşe üzerindeki vergi numarasının bile doğru olmadığını,Davacı şirketten çalınan diğer bir ¸ çek olan …bank…şubesine ait … nolu 20.000,00 TL bedelli çek de İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile … tarafından icra takibine konu edilmiş olup iş bu çek arkasındaki ciro silsilesi incelendiğinde çekin dosyamız davalılarından … Şti’den Fehmi isimli bir şahsa bu kişiden de takip alacaklısına geçtiği görülmekte, Ve yine bu icra takibinde de … Şti borçlu gösterilmemiş olduğunu,davacı şirketten çalınan diğer bir çek olan …bank Lüleburgaz şubesine ait 0352803 nolu 27.000,00 TL. bedelli çek de İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile dosyamız davalısı … Şti tarafından icra takibine konu edilmiş ve bu çekte de müvekkilden sonra ciranta olarak aynı diğer dosyalardaki ve dava konusu icra takibinde olduğu gibi Destek Makina ve … Jeoteknik firmaları görünmekte olduğunu, bahsi geçen 3 çek ve davamız konusu çekte … Şti kaşeleri ve kaşeler üzerindeki imzaların birbirinden farklı olduğunu, 4 icra takibinde de alacaklılar farklı (… Kargo, …, … İnşaat) ancak alacaklı vekili aynı olduğunu, İcra müdürlüğüne başvurulup çek aslı görülmek istendiğinde çekin kasada olmadığı öğrenilmiş olduğunu,Çek aslının icra kasasında olmaması ve davalı …’ın ciranta konumunda olup takip başlatabilmek için ödeme yapmış olması gerektiğinden Şikayet yolu ile İcra Hukuk Mahkemesi’ne başvurulduğunu, İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nce kayda alınmış ise de Mahkeme hakiminin İstinaf Mahkemelerine atanmış olması sebebi ile dosyamızı inceleme fırsatı bulamayacağı, yeni hakimin ancak 1 ay sonra atanacak olduğu, bu süreç içerisinde dosyada her hangi bir karar yahut tedbir verilemeyeceği belirtildiğini,Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile açılan çek iptali davasında dosya tamamlanmış ise de Mahkeme hakimi uzun süredir doğum izninde olduğundan dosyaya geçici olarak bakan başka Mahkeme hakimlerince hüküm kurulamamakta olduğunu,davacının şu anda gerçekte alacaklısı olduğu, ne var ki silahlı soygun neticesinde elinden çıkan bir çekten dolayı tamamen usul hukukuna aykırı şekilde, çek aslı dahi sunulmadan başlatılan icra takibi sebebiyle borçlu konuma düşmüş ve haciz tehdidi altında kaldığını,Davalı … Şti. tarafından uygulanan ihtiyati haciz kararı sebebiyle davacı şirketin araçlarına yakalama şerhi koyulduğunu,davacının ticari hayatı durma noktasına geldiğini,davacı şirketin dava konusu çek yönünden davalıların hiç birine borcu bulunmamaktadır. Haciz işlemleri müvekkil şirket mal varlığına davacı ticari hayatına telafisi güç şekilde zarar verecek olduğunu, ihtiyati tedbir kararı verilerek takibin davacı yönünden durdurulmasını,davacı şirketin menkul ve gayrimenkul mal varlığı ile banka hesaplarına konulmuş olan haciz varsa; söz konusu haciz ve blokelerin hüküm kuruluncaya kadar tedbiren kaldırılmasını, İcra dosyasına yatan ve yatacak paraların alacaklı yana ödenmemesine karar verilmesini, dava konusu …bank A.Ş. Süleymanpaşa Şubesine ait … seri nolu 25.000,00 TL bedelli çeki ve bu çeke dayanılarak başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası yönünden müvekkilin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini taleple işbu davayı açma zorunluluğumuz doğmuş,İhtiyati tedbir kararı verilerek İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı icra takibinin müvekkil yönünden durdurulmasına, davacı şirketin menkul ve gayrimenkul mal varlığı ile banka hesaplarına konulmuş haciz ve bloke varsa söz konusu haciz ve blokelerin hüküm kuruluncaya kadar tedbiren kaldırılmasına, İcra Müdürlüğüne ödenen ve yatırılacak paranın dosya alacaklısına ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesine, Neticeten dava konusu …bank A.Ş. … Şubesine ait … seri nolu 25.000,00 TL bedelli çek ve bu çeke dayanılarak başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası yönünden müvekkilin borçlu olmadığının tespitine,davacı ¸ aleyhinde haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatan davalılardan … Şti nin takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icre inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra takibi ile … BANK A.Ş. … Şubesine ait … seri no’lu 25.000,00 TL’lık 20.06.2016 keşide tarihli çekin tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatılmış olduğunu,Çek muhatap bankaya ibraz edildiğinde Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesinde… E. sayılı dosyası ile çek iptali davası açılmış olduğunu belirtmiştir. Söz konusu karar Hasımsız olarak açılan Kıymetli Evrak İptali davası sebebiyle verilmiş olduğundan 3. Kişileri ve dolayısıyla müvekkil şirketi bağlayıcı yönü bulunmamakta olduğunu,Davacı firma söz konusu çekte ciranta, Davacı işbu dava ile çekin kendi zilyetliğinde iken işyerinde yapılan hırsızlık sonucu çalındığını iddia ederek çekten dolayı borçlu olmadığını bu sebeple hakkındaki takibin tedbiren durdurulması ve sonuçta çekten dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesi talep edildiğini,Davacı yanca her ne kadar dava konusu … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası gösterilmişse de, yukarıda da beyan ettiğimiz üzere 18/07/2017 tarihi ile kapanmış olup, dava konusuz kalmış, Borçlunun hakkında yapılmış olan icra takibine ödeme yapmış olması halinde artık menfi tespit yoluna değil; borcun ödemesinden sonra ödenen meblağın iadesini sağlayacak olan istirdat davası açabilecek olduğunu, Söz konusu iki davanın amacı aynı olmakta olup, haksız şekilde açılmış olan icra takibinin durdurulmasını veyahut ödenen paranın geri alınması için açılacak olan davalar olduğunu,davalı iyiniyetli yetkili hamil olup, davacının %20 inkar tazminatı talebi hukuka aykırı olduğunu,davacı tarafların iddialarının bir kısmı çekin rızası hilafına elden çıktığı ve ödeme yasağı konulan çeke dayalı icra takibi yapılamayacağına ilişkin olsa da alacaklının alacağını temin etmesine engel bir durum olmadığını,davacı-ciranta çekin çalıntı oldugunu iddia etmiş ancak çek arkasındaki kaşe ve imzayı inkar etmemiş,imzaların bagımsızlığı ilkesi gereğince kendi imzasını inkar etmeyen borçlu hamile karşı dava açma hakkı olmadığını,davacı keşidecinin imza inkarı olmamakla “imzaların istiklali ilkesi” gereği sorumlu olan davacının sorumluluğu devam edeceğinden iş bu davayı açma hakkı olmayıp, davanın reddi gerekmekte olduğunu,Davacının haksız davasının reddine,İİK m. 170/3 c.3 uyarınca davacı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10’u oranında para cezasına hükmedilmesini,Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava dilekçesi, cevap layihası ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava;İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine konu edilen …bank A.Ş. … Şubesine ait … seri nolu 25.000,00 TL bedelli çek yönünden müvekkilin borçlu olmadığının tespiti talebinden ibarettir.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN TOPLANAN DELİLLERDEN:
Elden Çıkan Çek” başlıklı Eski TTK 704.maddesi yeni TTK m. 792 uyarınca “ Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.Dolayısıyla ister hamiline olsun ister emre yazılı olsun herhangi bir şekilde hamilin elinden çıkan bir ¸ çekin iadesi, ancak çeki elinde bulunduranın çeki kötüniyetle iktisap etmiş olmasına ya da çekin iktisabında ağır kusurlu bulunmasına bağlıdır.
Bu noktada şu hususun belirtilmesi de gerekir ki, dava konusu çek hamiline yazılı bir çektir. Hamiline yazılı çek sadece zilyetliğin devri ile devredilebilir. Hamiline yazılı bir çekin ciro edilmesi, cironun temlik fonksiyonunu içermeyip, sadece teminat fonksiyonu içerir. Bu husus TTK m. 791’de “‘’Hamiline yazılı bir çek üzerine yapılan ciro, cirantayı, başvurma hakkına dair hükümler gereğince sorumlu kılarsa da senedin niteliğini değiştirerek onu emre yazılı bir çek hâline getirmez” şeklinde ifade edilmiştir.
Bu durum karşısında huzurdaki davada çözüme ulaştırılması gereken husus, çekin en son hamili olan ve icra takibi başlatan davalının, dava konusu çeki iktisapta kötü niyetli veyahut ağır kusurlu olduğunun tespit edilmesidir; zira, TTK m. 792 uyarınca davalı, çekin iktisabında kötüniyetli veya ağır kusurlu bulunması halinde çeki iade ile yükümlü tutulacaktır.
Yargıtay 11. hd nin 22/09/2014 tarih 5455-14238 sayılı kararında dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK nun 704. Maddesine göre çek eline geçmiş olan yeni hamil ancak kötü niyetli hesap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde yetkili hamil sayılmaması ve çeki iadeyle hükümlü tutulması gerekir.
Mahkemece davalının ağır kusurlu olduğu hangi delillere dayanılarak davaya konu çekin iadesine karar verilmesinin doğru olmadığının, davalı çeke dayalı olarak tahkik yaptığı ciro silsilesine göre çekin davalıya ciroyla geçtiği, ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı, davalı yazılı belgeye (çeke) dayanmakta olup aksininde ancak aynı kuvvette delille kanıtlanabileceği göz önüne bulundurularak karar verilmesini gerektiğini, ayrıca yine aynı dairenin 23/12/2014 tarih 10768-20288 sayılı kararını davanın 6102 792 maddesine dayalı istirdat istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup çek üzerindeki çek silsilesinin tam olduğu , davalının yetki ve hamil olduğu anlaşıldığı yasa maddesine göre çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı , ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup ta hamil hakkını 790. Maddeye göre ispat etsin , çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru olduğu taktirde o çeke geri vermekle hükümlüdür. Bu madde hükmüne göre davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur . Davalının çeki rıza dışında elden çıktığını bilmesi veya bilebilecek durumda olması gerekir. Çekin rıza dışı elden çıkması halinde ispat yükü çekin yetkili hamili olduğunu ve rızası hilafına elinden çıktığnıı ileri süren davacıya ait olup davacının iddiasını kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmektedir.
Mahkemece davacının çekin yetkili hamili olduğu belirlenemediğini gibi davalının sunmuş olduğu deliller hatalı değerlendirilerek davalının çeki elinde bulundurmakla haksız olduğuna bahisle davanın kabulüne karar vermiştir. Davalının dava konusu çeki davacıya yönelik soygun eyleminden sonra iktisap etmiş olması ve defter kaydının bulunmaması, davalının cirantası ile ticari ilişkisi bulunmadığını ve davalının çeki iktisapta ağır kusuru olduğunu göstermemektedir. Bu nedenle davalının yürütülen ceza davasında sanık olmadığıda gözetilerek davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesini bozma nedeni saymıştır. Davacı davaya konu 25.000,00 TL. Çeki 06/09/2016 tarihli celsede …’ten aldığını, ancak müvekkilinin cirosundan sonraki …. ve …şti. cirolarının sahte olduğunu, belirtmiştir. Davaya konu çekte … çeki alan davacı şirketin cirosunun doğru olduğu ve kabullenmiş olup, kendisinin ciro ettiği … Ltd. ve ondan sonra gelen tüm cirantalar ve hamil ile ilgili iş bu davayı açtığından ve Yargıtayın yukarıdaki belirtilen kararlarında açıkca belirtilmek üzere davalıların çeki ticari ilişki neticesinde aldığını ¸ ispatlama zorunluluğu yoktur. Eski TTK 704. Yeni TTK 792. maddesine göre davalıyla ilgili bir ceza davasının bulunmadığı, ayrıca davaya konu çekleri kötü niyetle iktisap ettiği ispatlanamadığından açılan davanın REDDİ cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM;Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının açmış olduğu davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan 426,94 TL. nispi harçtan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 15.maddesi gereğince alınması gereken 35,90 TL. maktu karar ve ilam harcının mahsubu ile geriye kalan 391,04 TL. harcın, karar kesinleştiğinde, davacı veya vekiline iadesine.
3–Davalı davasını vekille takip ettiğinden, Av.Asg.Üc.Tarifesinin 13/1.maddesi gereğince, III.kısımda belirtilen oranlar üzerinden hesaplanan 3.000,00 TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan alınmasına, davalı …ŞTİ’ne verilmesine.
4-Davacı tarafından yapılan 242,20 TL. yargılama giderinin, davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından işlem yapılmasına yer olmadığına,
6-HMK.nunun 333.maddesi gereğince, karar kesinleştiğinde artan gider avanslarının taraflara iadesine.
Dair, duruşmada bulunan taraf vekillerinin yüzüne karşı, İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır