Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/632 E. 2018/659 K. 28.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/476 Esas
KARAR NO : 2018/619
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 05/05/2015
KARAR TARİHİ : 25/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı idarenin … nolu tesisat abonesi olduğunu, davalı idarenin … sayı ve 10/05/2014 tarihli fatura ile müvekkili aleyhine 10.984 TL fatura bedeli için tahakkuk yaptığını, taraflarınca 28/05/2014 gün ve 268954 evrak giriş sayılı dilekçe ile İSKİ Genel Müdürlüğüne itiraz edildiğini, davalı idare itirazı reddettiğini, tahakkukun itiraz üzerine yapılan inceleme sonucuna göre yapıldığını, davalı idarenin bu işleminin hatalı olduğunu, şöyle ki söz konusu faturanın ilk okuma tarihinin 27/02/2014, son okuma tarihinin 06/05/2014 olduğunu, bu ¸tarihler arasında düzenlenen ve müvekkiline gönderilen faturaların hepsinin ödendiğini, söz konusu faturanın tarihinin 10/05/2014 olduğunu, davalı kurumun faturanın altına 201403 2014/04 dönemleri arasındaki faturaların iptal edilerek yerine çıkan itiraz faturasıdır notunu düştüğünü, bahsi geçen faturalardan sadece birinin müvekkilinin eline geçtiğini, bu faturanın bedeli 3.380,00 TL ve müvekkilince zamamnında ödendiğini, idarenin bahsettiği diğer faturaların müvekkilin eline hiçbir zaman geçmediğini, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını gelinen aşamada haksız olarak düzenlenen faturanın iptali ve müvekkilinin borçlu olmadığınnı tespitini talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın kabulünü, faturanın iptalini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 3309 sayılı yasa ile değişik 2560 sayılı yasa ile… Büyükşehir Belediyesinin su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek bu amaçla gereken her türlü tesisi kurmak ve kurulu olanları devralıp işletmek üzere kurulduğunu, dolayısıyla faaliyetlerini hem kuruluş kanunu hem de bu kanuna dayalı olarak çıkardığı yönetmelik ve yönergelerle idame ettirdiklerini, davacı tarafın dilekçede ifade ettiği hususların kabulünün mümkün olmadığını, zira idaremiz … Müdürlüğü’nün dava ile ilgili olarak göndermiş bulunduğu cevabi yazıda … adresine ait olan ve davacı … A.Ş adına kayıtlı bulunan dava konusu … nolu sözleşmeye ait dava dilekçesinde özetle davacı tarafa 10/05/2014 tarihinde 983 m3 işaretten 1306 m3 işarete geldiğinin anlaşıldığını, durum üzerine 2014-03 ve 2014-04 dönemlerine ait çıkan kıyas faturalarının tekrar düzenlenerek, 09/05/2014 tarihli itiraz onay formunun tanzim edildiği tespit edildiğini, dava konusu … nolu sözleşme tahakkuklarının doğru olduğunu, davaya konu yapılan işlem ile eksik çıkan tahakkukların tamamlandığı anlaşılmış olup söz konusu sözleşmenin 08/08/2014 tarihli abone föyüne istinaden 20.613,70 TL toplam borcu bulunduğunu, diğer taraftan idaremiz ile abonelik sözleşmesi imza edenlerle yapılan mukavelelerde tahakkuk ve tahsil ile ilgili hükümler mevcut olup, bu hükümler gereği de yapılan işlemler yasal ve doğru olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE;
İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi 19/02/2015 tarih,… E.,… K.sayılı ilamı ile “…Davacı ve davalı tacir olup, davacının ticarethanesinde kullanılan su borcundan kaynaklandığından, TTK 3,4,5 maddeleri gereği dava ticari davalardandır. 6102 sayılı TTK 5. maddesi, 6335 sayılı kanunun 2. maddesi ile değiştirilerek, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu ve göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı belirtildiğinden, görev kamu düzeninden olup resen nazara alınması gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine, dosyanın talep halinde Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine…” şeklinde karar verildiği, mahkememize gelerek … Esas sıra numarasına kaydı yapıldığı anlaşıldı.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, 11/07/2016 tarihinde bilirkişiler … ve …’dan alınan raporda sonuç olarak; davacı adına yapılan … nolu sözleşmeye ait 08/08/2014 hesap kesim tarihli abone hesap kartı hesap hareketleri incelendiğinde 27/02/2014 – 27/03/2014 arası için 323 m3, 22/03/2014 – 21/04/2014 arası için 983 – 323 = 660 m3 suyun sayaç okunamaması nedeniyle kıyas yoluyla faturalarının tanzim edilmiş olduğu, 06/05/2014 tarihinde yapılan sayaç okumasında ise sayaç endeksinden tespit edilen 1306 m3 suyun 27/02/2014 – 06/05/2014 arasında kullanılmış olması nedeniyle daha önce kıyas yoluyla ¸ tanzim edilen faturalar iptal edilerek sayaçtan okunan 1306 m3 suyun bedeli tutarı olarak 11.516,00 TL – 531,15 TL = 10.984,85 TL yerine 0,85 TL küsüratı düşülerek 10.984,00 TL lik fatura oluşturulmuştur. Yapılan faturalama işlemi dosyaya sunulan bgelelere göre doğru bir değerlendirme olup fatura bedelinin ödenmediği görüldüğünden davacının 10.984,00 TL tutarındaki menfi tespit talebinin yerinde olmadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davacı vekilinin itirazı sonucunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, 28/08/2017 tarihinde alının ek raporda sonuç olarak; Davacı adına yapılan ID-1199401/9 nolu sözleşmeye ait 08/08/2014 hesap kesim tarihli abone hesap kartı hesap hareketleri incelendiğinde 27/02/2014 – 27/03/2014 arası için 323 m3, 22/03/2014 – 21/04/2014 arası için 983 – 323 = 660 m3 suyun sayaç okunamaması nedeniyle kıyas yoluyla faturalarının tanzim edilmiş olduğu, 06/05/2014 tarihinde yapılan sayaç okumasında ise sayaç endeksinden tespit edilen 1306 m3 suyun 27/02/2014 – 06/05/2014 arasında kullanılmış olması nedeniyle daha önce kıyas yoluyla tanzim edilen faturalar iptal edilerek sayaçtan okunan 1306 m3 suyun bedeli tutarı olarak 11.506 TL – 531,15 TL = 10.984,85 TL yerine 0,85 TL küsüratı düşülerek 10.984 TL lik fatura oluşturulmuştur. Yapılan faturalama işlemi dosyaya sunulan bgelelere göre doğru bir değerlendirme olup fatura bedelinin ödenmediği görüldüğünden davacının 10.984 TL tutarındaki menfi tespit talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Sonuç ve kanaat yukarıda arz ve izah olunduğu üzere dava dosyasında yapmış olduğumuz inceleme ve araştırmalar sonucunda davacının 10.984 TL tutarındaki menfi tespit talebinin yerine olmadığı kanaatine varılmıştır denilmiştir. Yukarıda açıklanan kök rapor değerlendirmesinde dava konusu faturaya itibar edilmesi ve üzerinde değerlendirme yapılmasının esas sebebi bu fatura sayaç endeksine dayalı olarak hazırlanmış bir fatura olmasıdır. Sayacın hatalı yazdığına veya arızalı olduğuna dair dosyada bir bilgi ve belge yoktur. Sayaçtan geçen suyun tüketildiği kabul edilmelidir. Geçmiş dönemlere ait hesaplamalar sayaç endeksine dayalı olmadığından yanıltıcı olabilmektedir. Örnek olarak 08/08/2014 hesap kesim tarihli abone hesap kartı hesap hareketleri incelendiğinde 27/02/2014 – 27/03/2014 arası için 323 m3, 22/03/2014 – 21/04/2014 arası için 983 – 323 = 660 m3 suyun sayaç okunamaması nedeniyle kıyas yoluyla faturalarının tanzim edilmiş olduğu görülmektedir. Sayaç okunamadan yapılan tahakkukların faturalama işlemi tahmini olarak geçmiş dönemlere ve iş yerinin durumuna bakılarak yaklaşık olarak yapılmaktadır. Burada da böyle olmuştur. Kıyas yoluyla yapılan faturalamadan sonra sayaç okunarak faturalama yapılmış ve kıyasla yapılan faturalamadaki tüketildiği kabul edilen su miktarı okunan sayaç endeksinden düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden dava konusu fatura tanzim edilmiştir. Sayacın normal çalıştığının kabul edildiği bu gibi durumlarda geçmiş dönemlerdeki tüketimlere bakılarak değerlendirme yapılması doğru bir değerlendirme olması mümkün değildir. Zira sayaçtan geçen suyun tüketildiği kabul edilir. Sayaçtan sonraki iç tesisatın bakım ve onarımından abone sorumludur. Sayaca kadar olan dış tesisatın bakım ve onarımından ise İSKİ sorumludur. Eğer iç tesisatta gizli veya açık bir kaçak varsa bunun sorumlusu abone olmaktadır. Tüm bu açıklamalar İSKİ Tarifeler Yönetmeliğinde açık olarak belirtilmektedir. Davacının ödemiş olduğu 3.380 TL sinin menfi tespit miktarından düşülmemiş olması ise sehven bir değerlendirme olup bu bedel düşüldükten sora kalan bedel tutarı ise 8.220,85 TL olduğu mütaala edildiği anlaşıldı.
İddia, savunma, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın abonelik sözleşmesine bağlı faturadan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olduğu, denetime açık, karar vermeye elverişli ve oluşa uygun görülen bilirkişi kök ve ek raporu dikkate alındığında davacının davasının reddine karar vermek gerekli olduğundan aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 35,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 187,55 TL harçtan fazla yatan 151,65 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı tarafın yokluğnuda davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır