Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/630 E. 2019/8 K. 09.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/630 Esas
KARAR NO : 2019/8
DAVA : Alacak (Sözleşmeden Kaynaklanan Cezai Şart)
DAVA TARİHİ: 07/06/2016
KARAR TARİHİ: 09/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği 13/06/2016 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davalı, 04/03/2010 tarihli 5 yıl süreli Bayilik Sözleşmesi ile sıvılaştırılmış Petrol Gazları dağıtım şirketi olan, müvekkil…A.Ş.’nin bayiliğini yaptığını, taraflar arasındaki sözleşmenin ana konusunun davalının, müvekkili şirketten aldığı LPG’yi nihai tüketicilere aktarması olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 04/03/2015 tarihinde sona erdiğini, davalının Nisan 2015 ayından sonra LPG alımı yapmamış olduğunu, müvekkiline fesih bildiriminde de bulunmadığını, müvekkilin 18/09/2015 tarihli ihtarnamesiyle sözleşmenin sona erdiğini bildirdiğini ve kendisine ait tüplerin iadesini talep ettiğini, davacının zilyetliğinde mülkiyeti müvekkiline ait olan 689 adet 2 kg’lık, 2.452 adet 12 kg’lık, 18 adet 24 kg’lık, 181 adet 45 kg’lık olmak üzere toplam 3.340 adet LPG tüpü mevcut olduğunu, bu tüplerin bayilik sözleşmesinin 17. Maddesine göre sözleşme sona erdiğinde 15 gün içinde müvekkile teslim edilmesi gerekmesine rağmen halen müvekkiline teslim edilmemiş olduğunu, ayrıca davalının müvekkilinden 5.589,74-TL depozito alacağı mevcut olup, bu tutarı huzurdaki davaya konu alacakları ile takas ettiklerini, davalının irat kaydedilen toplamda 1.249,19-TL tutarlı teminat bedelini huzurdaki davaya konu taleplerimizden takas ettiklerini beyan ettiği, tüplerin iade edilmemesi sebebiyle tazminat talebimiz bilirkişi tarafından hesaplandığında artırılmak üzere davalının depozito alacağı ve irat kaydedilen teminat bedeli takas edildikten sonra 10.000-TL’nin, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiz oranı üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, masraf ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.
DELİLLER: …Şti.’nin 20/06/2016 tarihli müzekkere cevabı, bayilik sözleşmesi, ariyet tesellüm fişleri, ihtarname, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Bilirkişiler …ve … tarafından düzenlenen 26/03/2018 tarihli bilirkişi raporuna göre ; İncelenen davacıya ait, 2010-2011-2012-2013-2014-2015 yıllan ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yine aynı yıllar Yevmiye defteri kapanış tasdikinin süresi içerisinde yapıldığı, (TTK Md.66-72/3) dolayısıyla davacının ticari defterlerinin T.T.K. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş, açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapılması nedeni ile Son karar sayın mahkemeye ait olmak üzere kendi lehine delil olma Özelliğine sahip olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır. Davacı davalının zilyetliğinde mülkiyeti kendisine ait toplam 3.340 adet LPG tüpü olduğunu İddia etmesine rağmen yapılan bilirkişi kurulunca yapılan kaydi tespitte 1.703 adet çeşitli evsafta tüpün davalıda olduğu, bu tüplerin …Şti’nin sayın mahkemeye gönderdiği yazıda Mart 2015 tarihindeki…tüplerine ait satış bedellerine göre yukarıda yapılan hesaplamaya göre bedellerinin toplam 87.653,05 TL olduğu tespit edilmiştir. Davalı bayii de bulunan tüplerin bayilik sözleşmesi 17. Maddesine göre sözleşme sona erdiğinde 15 gün içinde davacıya teslim edilmesi gerekirken teslim etmediği, Bayilik sözleşmesinin 25. maddesine göre bayilik ilişkisinin bitmesi halinde bayi elindeki tüpleri teslim etmesi gerektiği, davalı bayi tüpleri teslim etmediği takdirde…A,Ş’nİn beher tüp başma İmalat bedeli kadar cezai şart talep etme hakkı doğmakta olduğu ve bundan dolayı davalının 87.653,05 TL kendisinde bulunan 1,703 adet tüp bedelini cezai şart olarak ödemesi gerektiği fakat davacı dava dilekçesinde davalının davacıdan 5.589,74-TL depozito alacağı bulunduğu Bu tutan, huzurdaki davaya konu alacaktan takas ettiklerini beyan ettikleri, yine Davalının irat kaydedilen toplamda 1.249,19-TL tutarlı teminat bedelini huzurdaki davaya konu talep ettikleri alacaktan takas ettiğimizi beyan etmişlerdir. Bu durumda 87.653,05 TL tüp bedeli cezai şart alacağından 5.589,74 TL depozito alacağı ve 1.249,19 TL teminat bedeli düşülünce davacının davalıdan tüp bedeli cezai şart alacağı 80.814,12 TL olarak gerçekleşmektedir. Davacı dava dilekçesinde tüplerin iade edilmemesi sebebiyle tazminat talebi bilirkişi tarafından hesaplandığında artırılmak üzere davalının depozito alacağı ve irat kaydedilen teminat bedeli takas edildikten sonra şimdilik 10.000-TL’ yi temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiz oranı üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Bu konuda karar sayın mahkemeye aittir. Bir bayinin bayiliği bırakırken daha önce tüp verdiği müşterilerin kapılarını çalarak “size verdiğim tüpleri bana geri verin çünkü ana dolum dağıtım firmasına tüpleri iade etmem gerekiyor** deme imkanı olmadığı; müşteriler ile yer değiştiren, örneğin Ankara’dan İstanbul’a gelen bir tüpü bayinin takip ve kontrol etme İmkanı olmadığı; tüpler kullanıldığı sürece doğal olarak en yakın bayi aracılığı ile doldurulduğu; daha doğru ifade ile ana dolum dağıtım firmalarının somut olayda îpragaz’ın kurguladığı ve yönettiği sistem İçinde tüplerin doğal hareketlerini yaptığı; bayilerin tüp hareketlerini yönetme imkanlarının olmadığı; Sektördeki uygulamaya göre, davalı bayide bulunan her tüp için bayinin tüpleri ilk alım tarihindeki rayiç değerini peşin ödemiş ve karşılığında depozito makbuzu düzenlenmiş olması gerektiği; bayilerde alış tarihi itibariyle gerçek rayiç değeri peşin ödenmemiş tüp olamayacağı; bu nedenle sözleşme gereği cezai şart uygulaması dışında davalı bayinin ana dolum dağıtım firmasına bedeli ödenmemiş tüp borcunun olmaması gerektiği; sözleşmelerdeki cezai şart maddeleri ile de bayilerden gerçekte ilk anda rayiç değerlerini ödeyerek aldıkları tüpler için iade edilmediği gerekçesi ile İkinci defa bedel istendiği; diğer taraftan da iade tüp depozito bedellerinin düşük tutularak son kullanıcıların tüpleri iade etmelerine engel olunduğu; Doğalgaz kullanımının yaygınlaşması nedeniyle LPG tüpü müşterilerinin ve de doğal olarak da satıcı bayilerinin azaldığı ancak dolum dağıtım firmalarının, somut olayda da davacı tpragaz’ın müşterilerde atıl kalan binlerce tüpün iadesini istememesi ve İade tüp depozito bedelinin çok düşük belirlenmesi nedeniyle müşterilerin kullanılmayan tüpleri bodrumlarında beklettikleri veya bayiye iade etmek yerine hurdacıya vermeyi tercih ettikleri; bayilerinde müşterilerin iade etmedikleri tüpleri ana dolum dağıtım firmalarına iade etme veya müşterileri zorlama imkanlarının olmadığı; bayilerin sadece ana dolum dağıtım firmalarının kararlarını uygulayan aracılar olduğu; ana dolum dağıtım firmalarının, somut olayda tpragaz’ın iade tüp bedelini biraz yükseltmesi halinde, müşterilerin bodrumlarında veya hurdacılarda bekleyen binlerce tüpün çok kısa sürede geri dönebileceği ve bu durumda ana dolum dağıtım firmalarının geri dönen tüpleri saklayacak depo dahi bulamayacağı; ana dolum dağıtım firmalarının iade tüp depozito bedelini çok düşük belirlenerek müşterilerdeki tüplerin iade edilmesine engel oldukları; bayilerin tüp hareketine etkisinin olmadığı; Taraflar arasındaki sözleşmenin eşitlerin sözleşmesi olmadığı için cezai şart maddeleri uygulamasının mahkemenin takdirinde olduğu; Sektörel uygulamada, ana dolum dağıtım firmalarının, somut olayda îpragaz’m bayilerden tüp depozito bedellerini peşin aldıkları dikkate alındığında davacının talep edebileceği tazminat olmaması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine açılan taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereği davalıya teslim edilen lpg tüplerinin iade edilmemesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
Davacı taraf bayilik sözleşmesi gereği davalıya teslim edilen lpg tüplerinin sözleşmenin sona ermesi sonrası davalıdan talep edilmesine rağmen davalı tarafça teslim edilmediğinden sözleşmede belirlendiği şekilde tüp başına imalat bedeli kadar cezai şarttan oluşan tazminat bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.
Dava konusu tüplerin sözleşme bitim tarihi itibariyle imalat bedelleri ilgili firmadan sorularak lpg tüplerinin cinslerine göre imalat bedelleri tespit edilmiştir.
Dava dosyası, taraflarca ibraz edilen deliller, ve taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 14/g maddesinin “Bayii, taraflar arasındaki alacak ve borç miktarlarının tespitindeçççın evrak, bodro, rapor, defter vs. kayıtlarının muteber olacağına, delil olarak munhasırhan bunlara dayanılacağına dair delil sözleşmesi mahiyetindeki hükmüne göre davacı şirkete ait ticari defterler üzerinde mali müşavir ve hukukçu bilirkişiler aracılığı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve dava tarihi ile taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin bitiş tarihi olan 04/03/2015 tarihi itibariyle, davalıda davacıya iadesi gereken tüp bulunup bulunmadığı var ise bunun sözleşme hükümlerine göre bedelinin ne olacağı, davacının dava tarihi itibariyle davalıdan sözleşme hükümlerine göre talep edebileceği tüp depozito bedelinin ne olacağı konularında bilirkişilerden dosya içerisinde mevcut 26/03/2018 havale tarihli rapor aldırılmıştır.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için yazılan talimata davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğinden bahisle olumsuz cevap verilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda; davalının dava dosyasında adresi yazılı olan yerde … Şti. unvanı ile davacı … AŞ’nin bayisi olarak taraflar arasında düzenlenen 16/06/2004 tarihli sözleşme ile bayilik faaliyetine başlandığı ve 04/03/2010 tarihli bayilik sözleşmesi ile bayilik faaliyetine devam edildiği, sözleşmenin olağan süresi sonunda 04/03/2015 tarihinden sonra davalı tarafça tüp alımı yapılmadığından davacı tarafın çektiği 18/09/2015 tarihli ihtarname ile sözleşmenin sona erdiği ve sözleşmenin başında davalı bayinin davacı şirkete tüp depozito bedeli olarak 5.589,74-TL ödediği ve irat kaydedilen 1.249,19-TL teminat bedelinin davacı tarafça takasa tabi tutulduğu hususları taraflar arasında ihtilaf konusu değildir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 17.maddesi hükmüne göre “bayii anlaşmanın her ne sebeple olursa olsun feshi üzerine 15 gün içinde elinde mevcut…dolu ve boş elindeki tüpleriççç’a iade ve teslim etmekle yükümlüdür.” düzenlemesini ve 25.maddesi de “….bayii anlaşmanın feshi halinde teminatının iadesinin gecikmesi sebebiyle veya herhangi bir başka sebeple işin devrinden ve tüplerin iadesinden kaçınamaz aksi takdirde bayiiççç’ı ve aboneleri bu yüzden maruz kalacağı maddi ve manevi zarar ile iadesini geciktirdiği beher tüp başına anlaşmanın feshi tarihinde…kayıtlarında yazılı cari tüp depozito ceza şartını ödemeyi taahhüt eder.” düzenlemesini getirmiş olup, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan husus sözleşmenin bitimi tarihinde bayide davacıya iadesi gereken tüp bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise beher tüp başına ödemek durumunda kalacağı depozito bedelinin neden ibaret olduğu hususlarında toplanmaktadır.
Davacı taraf davalıda kendisine iadesi gereken değişik vasıflarda 3340 adet LPG tüplerinin bulunduğunu, bu tüpleri daha önce teslim belgesi ile davalıya teslim etmiş bulunduğunu iddia etmektedir.
Her ne kadar davacı tarafça delil olarak dayanılan ve bilahare dosyaya ibraz edilen teslim belgesine göre dava dilekçesinde ve ekli listede belirtilen değişik vasıflarda 3340 adet LPG tüpünün davalıya teslim edildiği iddia olunmuş ise de davacı tarafça ibraz edilen ariyet tesellim fişleri ile ticari defter ve kayıtlara göre bilirkişi tarafından yapılan tespit ile davalıda değişik vasıflarda toplam 1703 adet LPG tüpünün davalıda bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalıya bu şekilde teslim edildiği bildirilen 1703 adet tüpün değerinin de bilirkişice teknik olarak hesaplandığı üzere 87.653,05-TL olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 25. maddesi hükmüne göre “…beher tüp başına anlaşmanın feshi tarihinde…kayıtlarında yazılı cari tüp depozito bedeli kadar ceza şartını ödemeyi taahhüt eder.” şeklinde getirilen düzenleme gereği, davalı davacı tarafça tüp depozito bedellerinin belirlenebileceğini kabul etmiş olmaktadır. Düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere sözleşme gereği sözleşmenin bitiminden sonra iade edilmesi gereken ancak davalı tarafça iade edilmeyen değişik cinsteki 1703 adet tüpün imalat bedelinin 87.653,05-TL olduğu bu miktardan da taraflar arasında ihtilafsız olan davalı tarafından sözleşmenin başlangıcında depozito bedeli olarak davacıya ödenen 5.589,74-TL ve 1.249,19-TL teminat bedeli düşüldüğünde davacı alacağının sözleşmenin bitim tarihi itibariyle 80.814,12-TL olduğu sonucuna varılmış, davacı talebi 10.000,00-TL olduğundan taleple bağlı kalınmak suretiyle 10.000,00-TL cezai şart alacağının dava tarihi olan 07/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile; davacı tarafın 80.814,12-TL alacağının taleple bağlı kalınarak 10.000,00-TL’sinin dava tarihi olan 07/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına,
2- Davacı tarafça yatırılan peşin harcın mahsubu ile bakiye 512,32-TL karar harcının davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yargılama sırasında yatırılan 204,28-TL ilk harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan 8 adet tebligat gideri 98,00-TL, posta masrafı 24,40-TL, bilirkişi ücreti 1.500,00-TL olmak üzere toplam 1.622,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imza*
Hakim …
e-imza*
* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.