Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/585 E. 2018/703 K. 09.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/585 Esas
KARAR NO : 2018/703
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2016
KARAR TARİHİ : 09/10/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalı borçluya sattığı ürünlerin bedeli olarak 01/02/2016 tarihinde 4.139,60 TL tutarlı fatura düzenlendiğini, satılan ürünlerin davalının adresine 02/02/2016 tarihinde teslim edildiğini, bu durumun dosyaya sunulan kargo teslim tutanağından anlaşılacağını, davalının düzenlenen faturaya ve teslim edilen ürüne herhangi bir itirazının olmadığı halde borcunu ödemediğini, bunun üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasından genel haciz yolu ile icra takibine geçtiklerini, borçlu vekilinin itirazı üzerine icra takibinin haksız ve kötü niyetli olarak durdurulduğunu, bu nedenlerle itirazın iptalini, takibin devamını, davalının aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletiltemesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin müvekkiline İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile takip başlattığını, müvekkiline başlatılan bu haksız takibe itiraz ettiğini, çünkü müvekkilinin davacı şirkete böyle bir borcunun olmadığını, davacının teslim edildiğini iddia ettiği malların tesliminin müvekkiline yapılmadığını, bu nedenlerle davanın reddini, davacının kötü niyetle hareket ettiğinden aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 4.042,90 TL asıl alacak, 96,70 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.139,60 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi …’dan 20/11/2017 tarihinde alınan raporda sonuç olarak “…incelenen ve davacı şirkete ait bulunan 2016 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde gerçekleştirilmiş olduğu, davacı şirketin 2016 yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş ve yasadaki tekemmülü kaydı ile kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davalı yanın 17/11/2017 günü saat 14:00 mahkeme duruşma salonunda yapılan incelemeye katılmadığı ve 2016 yılına ait ticari defterlerini tarafıma sunmadığı, davacının kayıt altına almış olduğu 2016 yılına ait ticari defterlerini tarafıma sunduğu, davacının kayıt altına almış olduğu 2016 yılına ait ticari defgterlerinde 4.042,90 TL’si borç mevcut olduğu tespit edilmiş ve TTK hükümlerine göre davalı yanın faturaya 8 gün içinde itiraz etmemesi karşısında belirlenen 4.042,90 TL si borçtan takip tarihi itibariyle sorumlu olduğu, davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 11/05/2016 tarihinden itibaren asıl alacağa %9 yasal faiz talep edebileceği mütalaa edildiği anlaşıldı.
İddia, savunma, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın ürün satışına bağlı fatura alacağına ilişkin takipte itirazın iptaline ilişkin olduğu, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 4.042,90 TL asıl alacak, 96,70 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.139,60 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu, yasal 1 yıllık süresi içerisinde İİK 67 maddesi gereğince itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK’nun 222. maddesinde “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Davalı vekiline ticari defterlerini inceleme gönü ibraz etmek üzere usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş, buna karşın davalı taraf defterlerini incelenmek üzere sunmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporu, icra takip dosyası dikkate alındığında; davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 4.042,90 TL si alacaklı olduğu, davalı borçlunun bu miktar yönünden yaptığı itirazın haksız olduğu anlaşılmıştır. Ne var ki; icra takibinde işlemiş faiz olarak 96,70TL talep edilmiştir. Ancak işlemiş faiz talebi için ayrıca Türk Borçlar Kanununun 117. Maddesi gereğince mutlaka ihtar gönderilmesi gerekli olduğundan, yasanın aradığı anlamda temerrüt gerçekleşmediğinden işlemiş faiz talebinin icra takibinde istenemeyeceği anlaşılmış ve davanın kısmen kabulüne, takip tarihine kadar işleyen faiz yönünden ise talebin reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın asıl alacak olan 4.042,90 TL yönünden İPTALİNE, takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
2-Takip tarihine kadar işleyen faiz yönünden talebin reddine,
3-Kabul edilen alacak üzerinden hesaplanan 808,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,2-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 1.508,26 TL harçtan peşin alınan 387,60 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 1.120,60 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf lehine av asg üc tarifesi gereğince taktir olunan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan av asg üc tarifesi gereğince taktir olunan 96,70 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 29,20 TL başvurma harcı + 70,70 TL peşin harç toplamı olan 99,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 800 TL bilirkişi ücreti + 78 TL teblgat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 878 TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre %97,66 oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 25,00 TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 25,00 TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre %2,34 oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır