Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/485 E. 2020/786 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/485 Esas
KARAR NO:2020/786

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/05/2016
KARAR TARİHİ:01/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin çalıntı olan … ….Sitesi şubesinin … Iban numaralı hesap ve … çek numaralı boş çek yaprağından türetilen 23/01/2016 keşide tarihli, 14.300-TL tutarlı çek yaprağından dolayı davalılara hiç bir şekilde borçlu olmadığının tespitini, işbu çekin davalılardan istirdatını, dava konusu çekin üzerindeki kaşe ve imzanın müvekkili şirkete ait olmadığının tespitini, çekin çalınmış olmasından dolayı kötü niyetli davalıların hiç birinin çekin yetkili cirantası veya hamili olmadığından tespitine neticede müvekkilin davalılara borçlu olmadığının tespitini, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davaya konu çek yaprağından dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitini, çek yaprağının kıymetli evrak niteliğinde olmadığının tespitini, dava konusu çek üzerindeki kaşe ve imzanın müvekkili şirketin kaşesi ve yetkili imzası olmadığını, dava konusu çekin çalınmış olmasından kötü niyetli olan davalıların eline geçmiş olması sebebiyle davalıların hiç birinin çekin yetkili cirantası veya hamili olmadığının tespitini, davalıların dava konusu çekin yetkili hamili olmadığının tespitini, işbu dava konusu çekin istirdatını veya ödenmek zorunda kalır ise bedelinin davalılardan alınarak müvekkile verilmesini, davalıların her birinin müvekkiline %20’den az olmayan kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, işbu dava konusu çekin müvekkili aleyhinde icra takibine konulması halinde yargılama sonuna kadar icra takibinin teminatlı veya teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını, Mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davalı taraftan tahsiline karar verilesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı asil …’ın cevap dilekçesinde özetle; davaya konu olan çek kendisine iş yeri açacağını söyleyerek 14.000-TL nakit borç verdiği … Cad. No:…. … adresinde ikamet eden … numaralı gsm hattını kullanan …isimli şahıstan geçtiğini, bahse konu 23/01/2016 vadeli çeki ödeme tarihinden 1 hafta öncesi … Bankası … şubesinde bulunan hesabına takasa verilerek tahsil etmek istediğini, ancak çek herhangi bir işlem yapılmadan tarafına teslim edildiğini, çekin arkasında cirosu olan …. Ltd. Şti. İsimli firmanın belirtilen adresinde yaptığı araştırmalarda adresin sahte olduğunu, adreste böyle bir firmanın olmadığını, üzerine atılan suçlamaları kabul etmediğini, dolandırıldığını, gereğinin yapılmasını talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı …. Ltd. Şti.’ne usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, … A.Ş. … … Şubesine ait … çek numaralı, 23/01/2016 keşide tarihli, 14.300-TL. bedelli çekte bulunan davacı şirket kaşesi üzerinde bulunan imzanın, davacı şirket yetkililerine ait olmadığı ve bu nedenle, davacının, davaya konu çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine ilişkin açtığı menfi tespit davasıdır.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye, 02/07/2018 tarihinde verilen cevabi yazı ile, davalı …Ltd.Şti.’nin, 15/04/2016 tarihinde, tasfiye haline girdiği, şirketin tasfiyesinin sona erdiğine dair dosyasına intikal eden sicil kaydının bulunmadığı, tasfiye memuru olarak …’in atandığının bildirildiği, tasfiye memuruna tebligat yapıldığı görüldü.
Mahkememizin, 25/12/2018 tarihli ön inceleme celsenin, 8 nolu ara kararı ile davacı vekiline imza incelemesine esas belgelerin hangi kurumlarda olduğuna dair beyanda bulunulması için süre verilmiş, 02/04/2019 tarihli celsenin 6 nolu ara kararı ile, 25/12/2018 tarihli ön inceleme celsenin, 8 nolu ara kararı ile davacı vekiline imza incelemesine esas belgelerin hangi kurumlarda olduğuna dair beyanda bulunulması için yeniden süre verilmiş ve davacı vekilince iş bu belgelere ilişkin bilgi dosyaya sunulmamıştır.
Mahkememizin, 19/11/2019 tarihli celsesinin, 2 ve 3 nolu ara kararı ile,
“2-Davacı vekilince, şirket yetkilisinin, imza ve yazı örneklerinin alınması için,gelecek celse hazır edilmesini, duruşma gün ve saatinde hazır bulunmadığı takdirde imza incelemesi isteminden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına (DAVACI VEKİLİNE İHTAR EDİLDİ),davacı şirket yetkilisine de gelecek celse duruşma gün ve saatini bildirir şekilde bu konuda ihtarlı davetiye çıkarılmasına
3-Davacı vekiline, davacı şirket yetkilisinin, imza incelemesine esas belgelerin, 23/01/2016 çek keşide tarihinden geriye dönük olarak son beş yıla havi imzalarının hangi kurumlarda olduğuna ilişkin beyanda bulunması için iki haftalık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde beyanda bulunulmadığı takdirde imza incelemesi isteminden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına (DAVACI VEKİLİNE İHTAR EDİLDİ) “
şeklinde düzenlenen ara kararlar ile, davacı vekiline, davacı şirket yetkilisinin, imza incelemesine esas belgelerinin, hangi kurumlarda olduğuna ilişkin beyanda bulunması ve davacı şirket yetkilisini bir sonraki celse duruşmada hazır bulundurması için kesin süre verildiği ve davacı vekiline duruşma sırasında ihtar edildiği, ancak 22/09/2020 tarihli celseye davacı vekilinin mazeret dilekçesi sunduğu ve katılmadığı, verilen kesin süreye rağmen davacı şirket yetkilisinin hazır olmadığı ve imza incelemesine esas belge asıllarına ilişkin beyanda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin, 19/11/2019 tarihli celsesinde, davacı vekilinin hazır bulunduğu, davacı şirket yetkilisinin imza örneklerinin alınması için hazır olmadığı ve imza incelemesine esas belge asıllarına ilişkin beyanda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce, kesin süreye ilişkin verilen ara kararda, yapılacak işlemler ve kesin süre, hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde açıklanmış, kesin süreye uymamanın doğuracağı sonuç açık bir şekilde anlatılmış ve bunlara uyulmaması durumunda imza incelemesi isteminden vazgeçmiş sayılacağı hususu davacı vekiline açıkça ihtar edilmiştir. Davacı vekilince verilen kesin süreye rağmen, davacı şirket yetkilisinin imza örneklerinin alınması için hazır edilmemesi ve imza incelemesine esas belge asıllarına ilişkin beyanda bulunulmaması ile dayanılan vakıa ispatsız kalmıştır.
MK.’nın 6. maddesi ve HMK.’nın 190. Maddesinde, düzenlenen ispat yükü ilkesine göre; ispat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Davacı vekiline, HMK.94. madde gereğince, açık ve eksiksiz olarak, kesin süre içerisinde yapılacak olan iş ve işlemler teker teker belirtilmiş ve süreye uyulmamasının sonuçları açıkça anlatılmış ve ihtar edilmiş, verilen kesin süre içerisinde, davacı vekilince, ara kararlar yerine getirilmemiş ve iddia ispatlanamamıştır. Açıklanan nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 54,40-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 25,20-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır