Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/438 E. 2019/570 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/438 Esas
KARAR NO : 2019/570

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 22/04/2016
KARAR TARİHİ: 16/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 16.10.2013 tarihinde sürücü… idaresindeki … plakalı araçla seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybederek yoldan çıkması şeklinde meydana gelen trafik kazası sonucunda vefat ettiğini, murisin mirasçıları olan eşi … ile, oğlu …, kızları …,… ile …’ın müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını, KTK 85. Md. gereğince işletenin, aracın işletilmesinden dolayı sorumluluğu olacağım, işletenin bu sorumluluğunu karşılamak üzere KTK 91. Md. gereğince mali sorumluluk poliçesi yaptırılmasının zorunlu olduğunu, son dönem Yargıtay Kararlarında kusurlu sürücünün ölümü ile destekten yoksun kalanların tazminat hakkına sahip olacakları yönünde olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatının doğrudan davacılar üzerinde doğduğunu bu sebeple zararın oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağını, belirterek herbir davacı için 50,00 şer Tl olmak üzere 250,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talebiyle belirsiz alacak davası açtıkları görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; yetki ve görev itirazını belirttikten sonra esasa ilişkin cevaplarında, … plakalı aracın şirketlerine 13.12.2012-2013 vadeli … numaralı trafik poliçesi ile sigortalı olduğunu, azami sorumluluk limitinin 225.000 TL olarak belirlendiğini, düzenlenen poliçe ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu aracın 3. Kişilere verdiği zararların karşılanmasının amaçlandığını, kazanın tek taraflı olarak meydana geldiği, sürücünün otopsi raporuna göre 106 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, müteveffanın kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, kayıtlara göre müteveffanın %100 kusurlu olduğunu, yansıma yoluyla zarar gören destek tazminatı isteyenlerin kendilerine destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olamayacağını, asgari ücretin dikkate alınmasını, müteveffanın herhangi bir SGK Başkanlığına bağlı olup olmadığının araştırılmasını, KTK 99. Md. gereğince temerrüt tarihinin belirlenmesini, yasal faiz talep edilebileceğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Kaza tespit tutanağı, nüfus kayıtları, veraset ilamı, sigorta poliçesi, Afşin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Sor. Numaralı dosyası,otopsi raporu, trafik tescil bilgileri, nöroloji, kusur ve aktüer raporu ve dayanılan diğer deliler celp edilip incelenmiş, tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının tahsili davasıdır.
Davacılar, 16.10.2013 tarihinde, destekleri sürücü… sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken, aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek takla atması sonucu meydana gelen tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, kazaya karışan aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … şirketi tarafından sigorta güvencesine alındığını, bu nedenle 6100 sayılı yasanın 107. maddesi kapsamında destek tazminatı miktarının tespiti ile poliçe limitleriyle sınırlı olmak kaydıyla şimdilik 250- TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalı sigortacının sorumluluğu 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, sürücü kendi kusurundan sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Davacıların, müteveffanın eşi ve çocukları olması nedeniyle müteveffa yaşasa idi davacıya destek olacak olduğu, böylece desteklik durumunun var olduğu mahkememiz tarafından kabul edilmiştir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ve davacıların yoksun kaldığı destek tazminatı miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve destek tazminatı miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler İ.T.Ü Karayolu ve Trafik Müh. Em. Öğr. Üyesi Prof. Dr. İnş. Y. Mühendisi … Sigorta Hukukçusu/Sigorta Tahkim Hakemi … ve Aktüeryal Hesap Uzmanı Y. Müh…. tarafından hazırlanan 14/02/2018 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, “… 16/10/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde vefat eden…’nin davacı hak sahipleri ile davalı … Şirketi arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; Kazanın meydana gelmesinde, davacıların miras bırakanı, davalı …Ş. tarafından ZMSS (Trafik) Poliçesi ile sigortalanmış olan … plakalı otomobilin kazada vefat eden sürücüsü Bülent KUSKAYA’nın TAM (%100) KUSURLU olduğu, Yargıtay 11.HD, Yargıtay 17. HD ve YHGK kararlarına raporun değerlendirme bölümünde atıfta bulunulduğu değişen dönemlerde, değişik gerekçelerle farklı kararlar oluşturulduğu, davaya konu olay tarihinde uygulamada olan yasal mevzuat ve YHGK kararları dikkate alındığında davacılar talebinin trafik poliçesi kapsamında bulunduğu, destekten yoksun kalan davacı hak sahiplerinin zarar gören üçüncü kişi konumunda olduğu kabul edilerek maddi tazminat hesabının yapıldığı. Davacı eş …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 134.933,43 TL olduğu, Davacı çocuk …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 35.407,08 TL olduğu, Davacı çocuk …’nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 16.959 58 TL olduğu, Davacı çocuk …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 5.299,77 TL olduğu, Davacı çocuk …’ın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 1.280,47 TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin dava tarihi olan 07/09/2015 tarihi olacağı, işleyecek faizin yasal faiz olduğu, sürücünün %1,06 promilin alkollü olarak aracı sevk etmesi nedeniyle, TBK 52. Mad gereğince tazminattan uygun indirim yapılıp yapılmayacağı, yapılacak ise oranın takdiri TBK 51.maddesi gereğince Sayın Mahkemeye ait olacağından bu hususta tazminattan indirim uygulanmadığı…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulmuş, davalı vekillerinin itirazlarını değerlendirir ek raporu alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyetine Nöroloji Uzmanı Doç.Dr…. da dahil edilerek hazırlanan 17/10/2018 tarihli ek raporda sonuç olarak: “…Kazanın münhasıran sürücünün alkollü olması nedeniyle meydana geldiği kanaatine varıldığı, Kazanın meydana gelmesinde, davacıların miras bırakanı, davalı …Ş. tarafından ZMSS (Trafik) Poliçesi ile sigortalanmış olan …plakalı otomobilin kazada vefat eden sürücüsü…’nın TAM (%100) KUSURLU olduğu, kazanın meydana geliş şekli itibarıyla sürücünün aldığı alkolün münhasıran kazanın meydana gelmesinde etkili olduğu, Davacıların, sigortalı araç sürücüsünün desteğinden yoksun kaldıkları gerekçesine dayalı olacak tazminat talep ettikleri, araç sürücüsünün %1,06 promilin alkollü olarak aracı sevk etmesi ve aldığı alkolün kazaya münhasıran etkili olduğu dikkate alındığında TBK 52. Md. düzenlemesinin olayda uygulanabileceği YÖNÜNDE HEYET KANAATİMİZİN OLUŞTUĞU, ANCAK TBK 52. Md. gereğince tazminattan uygun indirim yapılıp yapılmayacağı, yapılacak ise oranın takdiri TBK 51. Md. gereğince sayın mahkemeye ait olacağından bu hususta tazminattan indirim uygulanmadığı,TBK 52. Maddesinin dikkate alınmadığı durumda, davacı eş …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 134.933,43 TL olduğu, TBK 52. Maddesinin dikkate alınmadığı durumda, davacı çocuk …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 35.407,08 TL olduğu, TBK 52. Maddesinin dikkate alınmadığı durumda, davacı çocuk …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 16.959,58 TL olduğu, TBK 52. Maddesinin dikkate alınmadığı durumda, davacı çocuk …’ nın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 5,299,77 TL olduğu, TBK 52. Madesinin dikkate alınmadığı durumda, davacı çocuk …’ ın teminat limitiyle sınırlı ve garameten tespit edilen maddi zararının 1.280,47 TL olduğu…” sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davacılar tarafından HMK m.107 kapsamında miktarı belirsiz alacak davası olarak açılan davada müdeabbih arttırım talebinde bulunularak, eksik harcın da ikmali suretiyle 193.880,33 TL’nin kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili talep edilmiştir.
2918 sayılı KTK’nun 48. maddesinde; alkollü içki alması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu ifade edilmiştir.
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin, “Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı” başlıklı 97. maddesinde, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra, konu ile ilgili olan “b-2” bendinde, “alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır.
Tazminatın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir.Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurlarında olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasar poliçe teminatı dışında kalacağından davanın reddine, aksi halinde kabulüne karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. (YHGK 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840; YHGK 7.4.2004 gün ve 2004/11-257-212; YHGK 2.3.2005 gün ve 2005/11-81-18; YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713 sayılı ilamları)
Tüm dosya kapsamın, ceza dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, otopsi raporu, toksikolojik inceleme sonucu alınan alkol raporu, hüküm kurmaya elverişli kök ve ek bilirkişi raporlarına göre, kazanın meydana gelmesinde … plakalı aracın sürücüsü davacıların desteği…’nın, görüş imkanına göre süratli seyretmesi sonucu aracın kontrolden çıkması ve aracın hızının görüş mesafesine göre fazla olması, kazanın meydana gelmesinde etkin, harici başka faktör olmaması sebebiyle, 2918 sayılı KTK’nın 47. maddesinde belirtildiği şekilde, kural ihlali yapmış olmakla kazanın meydana gelmesinde %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu; kazaya sebebiyet veren müteveffa sürücü… ‘nın, Malatya Adli Tıp Kurumu’nca, 17.10.2013 tarihinde yapılan otopsi sonucu, … Dairesi’nin 07.11.2013 ve 2013/2745/2225/1276 sayılı toksikoloji raporu ile birlikte değerlendirilerek düzenlenen 14.11.2013 tarihli otopsi raporu ile kanındaki alkol oranının %1,06 promil olduğu, nörolog bilirkişinin de aralarında bulunduğu bilirkişi raporuna göre, davacıların desteği müteveffanın kanındaki, %1,06 promil alkol oranına göre, kazanın münhasıran sürücünün alkollü olması nedeniyle meydana geldiğinin saptanmış olması nedeniyle, dosya kapsamındaki tüm belgeler ve bilirkişi kurulu raporları dikkate alındığında Mahkememizde de kazanın münhasıran alkolün etkisiyle, müteveffanın ağır kusurlu davranışı neticesinde meydana geldiği yönünde kanaat oluştuğundan, davacıların davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Sair hususların gerekçeli kararda belirtilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 44,40-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 27,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 16,70-TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …Ü.T’ye göre belirlenen 17.582,82-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacıların yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.