Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/330 E. 2019/819 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/330 Esas
KARAR NO : 2019/819

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 30/07/2009
KARAR TARİHİ: 29/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize 30/07/2009 verdiği havale tarihli dilekçesinde özetle; Davalı ile aralarında 12/03/2001 tarihli tasdikli acentelik sözleşmesi ve 30/12/2002 tarihli noter tasdikli ek sözleşme ile hastalık sigortalarının %20 komisyonla yapılmasının kararlaştırıldığını, portföyünden ilk kez 24.09.2004/2005 döneminde servus bilgisayar grubu için grup sağlık poliçeleri düzenlendiğini, üretilen 412.048,62TL brüt prim için %20 komisyonun 82.409,72TL olarak hesaplandığını, …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile davası bulunduğunu, bu portföyün halen aynı şirketin başka bir aracısından devam ettiğini, 5684 sayılı sigortacılık kanunun 23.maddesi 15 ve 16.fıkrası uyarınca 24.09.2005/2006/2007/2008/2009 vadelerinde tahakkuk eden primler üzerinden portföy hakkı olan %20 komisyonların tarafına ödenmediğini, 60.000,00TL.nin vade bitimlerinden itibaren ticari gecikme faizi ile ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği 25/09/2009 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davacı tarafın 60.000,00TL portföy tazminatı talep ettiğini, davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasındaki acentelik sözleşmesinin haklı sebeple borçlarını ödemediği için acenteliğin feshedildiğini, davacı aleyhine müvekkili şirket tarafından ….Asliye Ticaret Mahkemesinin…esas sayılı dosyası ile alacak davası açıldığını ve lehine sonuçlandığını, mahkemece feshin haklı o olduğuna ve 48.059,23TL nin davalıdan tahsiline karar verildiğini ve kararın temyiz incelemesinde olduğunu, bu davanın bekletici mesele yapılmasını, portföy tazminatı şartları oluşmadığını, sigortacılık kanununun ongördüğü şartların eldeki davada oluşmadığını, davacı tarafın hangi poliçeler sebebiyle ne kadar tazminat talep ettiğini detaylı bir şekilde açıklaması gerektiğini, davacının müvekkili şirkete kazandırdığı bir portföy de mevcut olmadığını ve davacının davasını ispat etmesinin elzem olduğunu, anılan dava dosyasının bekletici mesele sayılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Sözleşmeler ve vekaletnameler, Yazışma ve yetki belgeleri, Grup sağlık sigortası komisyon belgesi, Portföy tazminatı ve komisyon tabloları, Portföy tazminatı ve komisyon belgeleri, Acentelik sözleşmesi, Fesihname, …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Beyoğlu …Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas …karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının dosyamız davalısı, davalının ise dosyamız davacısı olup, davanın 12.03.2001 tarihli acentelik sözleşmesine dayalı primleri şirkete intial ettirmeden 48.059,23 TL alacağın tahsiline yönelik olduğu, birleşen davanında 30.12.2002 tarihli ek sözleşmeye dayalı hastalık branşından 61.807,09TL komisyon alacağına yönelik olduğu, yargılama sonrucunda davacı … Sigortanın davasının kabulüne karar verildiği, birleşen dava yönünden davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay onamasından geçerek 17.07.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bozma Öncesi Sigortacı bilirkişi tarafından düzenlenen 20/02/2013 havale tarihli bilirkişi ön raporu ve 17.04.2013 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; Taraf beyanlarını özetlemiş, davacı acenta ile davalı … şirketi arasında 12.03.2001 tarih ve 12126 yemiye nolu “Acentelik Sözleşmesi” adı altında 27.maddeden ibaret sözleşme düzenlendiğini, sözleşmenin 1.maddesi ile acentenin sözleşme yapmaya ve prim tahsiline yetkili acente olarak tayin edildiğini, diğer maddelerinde komisyon, prim tahsili, tahsil edilen primlerin intikali, mutabakat zaptı, şirket kayıtlarını münhasır delil olması, ödemesi gereken tutarların ödenmediği taktirde fesih hakkı hallerini düzenlediği 30.12.2002 tarih ve …nolu Beyoğlu 4.Noterliğinin düzenlediği ek sözleşme ile de evvelce verilen yetkilere ilaveten azami %20 komisyon onarı ile hastalık branşında davacıya yetki verildiğini …Noterliğinin 27.02.2008 tarih…yevmiye nosu ile sözleşmenin fesh edildiği ve davcının yetkilerinden azledildiğini, 28/01/2008 tarihinde davacı 48.059,23 TL alacak davası açıldıktan sonra fesih yapıldığı, fesih ve azil gerekçesinin acentenin borcuna dayandırılmadığı acenetenin zimmetine dair bir iddianın olmadığını, aylık hesap mutabakat koşuluna dairde sigorta şirketinin bu yönde imzalı bir şerh almadığını, sigorta primlerinin taksitle ödenmesi ve taksit perimler borcunun kuram olarak sigortalılaara ait borç olduğunu, acentenin sorumlu olabilmesi için acentenin tahsil edip zimmetine geçirmesi gerektiğini, tahsil ettiği primler yönünden şirkete karşı sorumlu olabileceğini, 5684 sayılı kanunun 23 maddesi 15 fıkra hükmüne göre “Acentelik Sözleşmesinin sona ermesi halinde sigorta ettirelenler yaptığı veya kısa bir süre içinde yapacağı işlere sözleşme ilişkisine devam etmiş olsaydı elde edeceği komisyona hak kazanır” düzenlemesi getirdiğini davalının belge inceleme talebini reddettiğini kayıtlarını denetime açmadığını, anılan yasanın 16.maddesine göre Acentelik Sözleşmesinin feshinde davacı acentenin herhangi bir kusuru bulunmaması halinde portföy tazmina hakkının doğacağını, sonuç itibari ile davalı … şirketinin grup sağlık sigorta poliçelerinden kaynaklı davacı acentaya herhangi bir borcunun bulunmadığı , önceki davada bilirkişi raporunda salt sigorta şirketinin hakimiyeti altındaki yasal defter sonuç bölümünde belirtilen 48.059,23TL tutarın acentenin borcu olduğunun gerçeğini yansıtmayabileceğini, sigorta şirketi davalının mahkeme kararına rağmen belge talebi ve kayıtların yerinde incelenmesinin karşılanmamasının düşündürücü bulunduğunu, davalı … şirketinin acentesini haksız fesih nedeninden dolayı 5684 sayılı yasanın 23 maddesi 15/16 fıkraları gereği 13.341,59TL fesih sonrası bakiye komisyon alacağı ve 22.598,08TL denkleştirme (porföy tazminatı olmak üzere toplam 35.949,03TL tutarı davacı acentesine ödemesi gerekeceğini raporunda bildirmiştir.
Sigortacı bilirkişi tarafından düzenlenen 20/11/2017 havale tarihli ek bilirkişi raporuna göre; Davacının davalıdan hastalık sigortası branşında fark komisyon alacağının bulunmadığı ve bu nedenle kök rapor görüş değişikliği olmadığını raporunda bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça davalı aleyhine açılan taraflar arasındaki acentelik sözleşmesine dayalı komisyon alacağı ve denkleştirme tazminatından kaynaklanan alacağın davalıdan tahsiline ilişkindir.
Davacı taraf portföyünden ilk kez 24.09.2004/2005 döneminde servus bilgisayar grubu için grup sağlık poliçeleri düzenlendiğini, üretilen 412.048,62TL brüt prim için %20 komisyonun 82.409,72TL olarak hesaplandığını, portföy hakkı olan %20 komisyonların tarafına ödenmediğini, 60.000,00TL.nin vade bitimlerinden itibaren ticari gecikme faizi ile ödenmesini talep etmiştir.
Davalı taraf davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasındaki acentelik sözleşmesinin haklı sebeple borçlarını ödemediği için acenteliğin feshedildiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce 10/09/2013 tarihli duruşmada “Davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile, 35.940,03TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,” karar verilmiş olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 28/11/2014 tarih, 2013/17517 Esask, 2014/18559 Karar sayılı ilamıyla “Dava, acentelik sözleşmesinin feshinden kaynaklanan portföy tazminatı ile birikmiş komisyon alacağının tahsili istemine ilişkin olup mahkemece, davalının acentelik sözleşmesini fesihte haksız olduğu, dolayısıyla davacının portföy tazminatına hak kazandığı, ayrıca bakiye komisyon alacağının da bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, bu davanın tarafları arasında görülen ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen Beyoğlu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, davalı … şirketinin acentelik sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiği hükme bağlanmış olup artık bu hususun tartışma konusu yapılması söz konusu değildir. Bu itibarla, mahkemece, davalı … şirketinin taraflar arasındaki acentelik sözleşmesini haklı nedenle feshetmesi karşısında acente lehine 5684 sayılı Kanun’un 23/16. maddesi uyarınca portföy tazminatına hükmedilemeyeceği gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı ve 5684 sayılı Kanun’un 23/15. maddesinde, sigorta acentesinin, acentelik sözleşmesinin sona ermesi halinde, sigorta ettirenlerle yaptığı veya kısa bir süre içinde yapacağı işlerle ilgili sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği komisyona hak kazanacağı düzenlenmiştir. Mahkemece söz konusu hüküm uyarınca davacının komisyon alacağı olduğu kabul edilerek bu miktar hüküm altına alınmış ise de somut olayda davacının bu madde kapsamında herhangi bir talebi bulunmamaktadır. Davacı, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen oran üzerinden değil, daha düşük bir oran üzerinden kendisine komisyon ödendiğini ileri sürerek, sözleşmedeki orana göre hesaplanacak komisyonun tahsilini istemiş, mahkemece de eksik komisyon ödemesinin bulunmadığı tespit edilmiştir. O halde, davacı tarafça 5684 sayılı Kanun’un 23/15. maddesi uyarınca bir tazminat talebi olmamasına rağmen mahkemece talep olunmayan bir şeye hükmedilmesi de doğru görülmediği” gerekçesiyle Mahkememiz kararının bozulması üzerine usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflar arasındaki ihitilafın acentelik sözleşmesine dayalı komisyon alacağı ve denkleştirme tazminatına yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Bozma sonrasında müteveffa davacı … mirasçıları adına çıkarılan tebligata rağmen tebligat yapılan mirasçı davacılar … ve … duruşma gün ve saatinde hazır bulunmamışlardır.
Davalı vekilinin davayı takip ettiğine yönelik beyanı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde toplanan deliller ve düzenlenen bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; dava, acentelik sözleşmesinin feshinden kaynaklanan portföy tazminatı ile birikmiş komisyon alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davanın tarafları arasında görülen ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen Beyoğlu …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, davalı … şirketinin acentelik sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiği hükme bağlanmıştır. Bu kapsamda davalı … şirketinin taraflar arasındaki acentelik sözleşmesini haklı nedenle feshetmesi karşısında acente lehine 5684 sayılı Kanun’un 23/16. maddesi uyarınca portföy tazminatına hükmedilemeyeceğinden davacı tarafça açılan davanın reddine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE;
2- Davacı tarafça yatırılan peşin harçtan alınması gereken 44,40-TL karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 765,60-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafça yargılama sırasında yapılan 9 adet tebligat gideri 110,00-TL, posta masrafı 40,00-TL olmak üzere toplam 150,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 6.950,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.