Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/268 E. 2019/150 K. 06.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/268 Esas
KARAR NO : 2019/150
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/02/2015
KARAR TARİHİ: 06/02/2019
Mahkememize açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirkete elektrik aboneliği uyarınca kullandığı elektrik tüketim miktarına göre fatura tahakkuk ettirdiğini, işbu davanın açıldığı tarihe kadar muhtelif faturalar düzenlendiğini, daha fazla fatura düzenlenmiş olma ihtimalinin de mevcut olduğunu, bu faturalarda hizmet bedeli karşılığı olmayan ve hukuka aykırı olarak “K/K bedeli” adı altında kayıt, kaçak bedeli alındığını, müvekkili şirketin bu faturaları haciz baskısı altında istemeden de olsa ödemek zorunda kaldığını, işbu davanın faturaların bir kısmının taraflarınca bilinmemesi ve kayıp kaçak bedellerinin bazı faturalarda gösterilmemesi nedeniyle belirsiz alacak davası olarak kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 217.913,85 TL kayıp kaçak bedelinin ve KDV’lerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; müvekkili ile davacı arasında yapılan yetki sözleşmesi uyarınca, uyuşmazlıkların çözümünde yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle, huzurdaki davanın yetkili mahkemede açılmamış olmasından bahisle yetki yönünden reddi gerektiğini, dava konusu tüm bedellerin belirlenebilir nitelikte olduğunu, bu bedellerin belirsiz alacak davası yoluyla talep edilmesinin usule aykırı olduğunu, elektrik faturalarında yer alacak tüm gelir kalemleri ile ilgili düzenleme yapma yetkisinin EPDK’da olduğunu, EPDK’nın kararlarının düzenleyici işlemler olduğundan hem elektrik tedarikçilerini hem de aboneleri bağladığını, kayıp kaçak bedelinin de EPDK’nın kurul kararıyla uygulamaya koyduğu gelir kalemlerinden biri olduğundan, müvekkilinin söz konusu bedeli abonelerinin faturalarına yansıtmakla yükümlü olduğunu, aksi takdirde müvekkiline karşı idari yaptırımlar uygulanacağını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Dava, elektrik abonesinden tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin ve sayaç okuma bedelinin istirdatı istemine ilişkindir.
Yargılama sırasında 17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren geçmişe de etkili 6719 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 6446 sayılı kanunun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve dava konusu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek bu bedeller maliyet kapsamına dahil edilmiştir.
6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Her dava, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanır. Ne var ki, dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması ve tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması gibi hallerde işin esası hakkında infaz kabiliyeti olan bir hüküm kurulmamaktadır. Yukarıda açıklanan bu yasa değişiklikleri birlikte değerlendirildiğinde; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan bedeller ile ilgili olarak açılan ve halen derdest olan davalar, açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte konusuz kalmıştır. Buna göre dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı yeni yasa nedeni ile konusuz kalan dava hakkında, karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulması gerekmektedir. ( Yargıtay 3.HD’nin 25.09.2018 tarih ve 2018/5745 E.,2018/9024 K. sayılı ilamı)
Davacı tarafın dava açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi kararları gereği içtihat durumuna göre dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereği davanın kabul edilmemesi nedeniyle haksız çıkmasına rağmen yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı kuşkusuzdur. ( Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 14.06.2017 gün ve 2016/20808 Esas, 2017/10060 Karar sayılı ve yine aynı Daire’nin 07.06.2017 gün ve 2016/20106 Esas, 2017/9319 Karar sayılı ilamları). Bu durumda; dava açıldıktan sonra hasıl olan yasa değişikliği nedeniyle, davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesi ve yapmış olduğu diğer yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline (Yargıtay 3.HD nin 25.09.2018 tarih ve 2018/5745 E.,2018/9024 K. sayılı ilamı) karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusuz kalan dava hakkında hüküm tesisine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan toplam 3.721,43TL harcın mahsubu ile geriye kalan 3.677,03 TL nin talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2.725,00- TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma ve peşin harç ile yapılan132,00 TL yargılama gideri toplamı 159,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır