Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/126 E. 2019/613 K. 24.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/126 Esas
KARAR NO : 2019/613
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/02/2016
KARAR TARİHİ: 24/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği 08/02/2016 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile dava dışı … Şti. Arasında Genel kredi Sözleşmesi, bu sözleşmeye istinaden davalı şirkete kredi kartı ve çek hesabı kredisi kullandırıldığını, sözleşmeyi kefil sıfatı ile diğer davalıların imzaladığını, davalı borçluya açılan ve kullandırılan kredinin kullanmasından doğan borunu ödememesi üzerine borçlulara … Noterliği’nin 26/12/2014 tarih ve… yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek borcun ödenmesi ihtar edildiğini, ihtara rağmen borunu ödemeyen davalı aleyhine, alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyasından, alımsız takip başlatılarak borçlulara ödeme emri gönderildiğini, borçluların bu ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı borçlu kefiller yalnızca kredi kartından kaynaklanan ve borçlulardan sorumlu olduğundan, itirazın 5.328,55-TL üzerinden iptalini talep ettiklerini, borçluların borca itirazının mesnetsiz olduğunu, zira Genel Kredi Sözleşmesi borçlular tarafından imzalandığını, sözleşme hükümlerini kabul ettiğini bu sebeple itirazlarının yersiz ve mesnetsiz olduğunu, hesap kat ihtarının yapıldığını, borçlunun buna bir itirazının olmadığını, davalının haksız ve mesnetsiz tüm itirazların iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri, vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraflara yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraflar davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmişlerdir.
DELİLLER: İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası, Genel Kredi Sözleşmesi, sözleşme öncesi bilgilendirme formu, davacı banka ile davalı borçlular arasında imzalanan Genel kredi Sözleşmesi, dava dışı borçlu şirket ile imzalanan Şirket Kredi Kartı Başvuru Formu ve Sözleşmesi, İhtarname, Şirket yetkilisine kartların teslim edildiğini gösterir 20/05/2014 tarih çek teslim formları, mirasçılık belgesi, Kredi kartlarına ait hesap ekstreleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı şirket tarafından davalı asıl borçlu şirket ve borçlu kefil sahıslar aleyhine krediden kaynaklı alacağa ilişkin 5.190,06 TL kredi kartı asıl alacak, 131,83 TL asıl alacağın işlemiş faizi %30,24 (kredi kartından kaynaklanan), 14.560,00 TL çek kredisi asıl alacak, 210,41-TL asıl alacağın işlemiş faizi %24,24, 17,11-TL Faizin %5 BSMV’si olmak üzere toplam 20.109,41-TL alacak için başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlu şahısların itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 03/12/2018 tarihli bilirkişi raporuna göre; Takip tarihi 30/01/2015 itibariyle davacı bankanın dava dışı asıl borçlu şirketten Kredi kartı, çek tazmin bedeli kaynaklana, 19.750,06-TL asıl alacak 79,79–TL işlemiş akdi faizi, 481,11-TL temerrüt faizi, 28,04-TL %5 Bsmv olmak üzere toplam 20.339,00-TL alacak talebinde bulunabileceği, davacı banka hesaplamaları, daha az olduğundan, talebe bağlılık ilkesine atfen, 20.109,41-TL alacak talebinde bulunabileceğ3i, borç tamamen ödeninceye kadar kredi kartı ve çek yaprağı tazmininden kaynaklanan asıl alacak tutarı 19,750,06-TL üzerinden yıllık %30.24 temerrüt faizi ile bu faizin %5 gider vergisi ile birlikte talep edebileceği, Davalı kefiller …, …, … yönünden sorumluluğu; takip tarihi 30/01/2015 itibariyle davacı bankanın davalı kefillerden kredi katından, kaynaklanan 5.190,06-TL asıl alacak 20.97-TL işlemiş akdi faizi, 126,43-TL işlemiş temerrüt faizi, 7.37 %5 Bsmv olmak üzere tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla toplam 5.344,83-TL alacak talebinde bulunabileceği hesaplanmaktadır. Ancak davacı bankanın talebi 5.328,55-TL olduğundan talebe bağlılık ilkesine atfen bu miktar alacağını talep edebilecektir. Borç tamamen ödeninceye kadar, kredi kartından kaynaklanan asıl alacak tutarı 5.190,06-TL üzerinden yıllık %30.24 temerrüt faizi ile bu faizin %5 gider vergisi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla talep edebileceği, davalının itirazları raporumuz içinde değerlendirilmiş olduğunu bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı banka tarafından davalı borçlu kefiller aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka vekili müvekkil banka ile dava dışı … Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı borçluların ise sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzaladıklarını dava dışı şirkete açılan ve kullandırılan krediden doğan borcunu ödenmemesi üzerine davalılara karşı icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazda bulunduğunu, takibin durduğunu, borçlular tarafından yapılan haksız itirazın iptaline ve takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini ayrıca %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı taraflara yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraflar davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmişlerdir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı şirket tarafından davalı asıl borçlu şirket ve borçlu kefil sahıslar aleyhine krediden kaynaklı alacağa ilişkin 5.190,06 TL kredi kartı asıl alacak, 131,83 TL asıl alacağın işlemiş faizi %30,24 (kredi kartından kaynaklanan), 14.560,00 TL çek kredisi asıl alacak, 210,41-TL asıl alacağın işlemiş faizi %24,24, 17,11-TL Faizin %5 BSMV’si olmak üzere toplam 20.109,41-TL alacak için başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlu şahısların itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yargılama sırasında taraf delilleri toplanmış, davacı tarafça sunulan genel kredi sözleşmesine ilişkin tüm kayıtlar dosyamız arasına alınmış ve dosya kapsamı itibariyle bankacı bilirkişiden alınan bilirkişi raporuna göre; Takip tarihi 30/01/2015 itibariyle davacı bankanın dava dışı asıl borçlu şirketten Kredi kartı, çek tazmin bedeli kaynaklana, 19.750,06-TL asıl alacak 79,79–TL işlemiş akdi faizi, 481,11-TL temerrüt faizi, 28,04-TL %5 Bsmv olmak üzere toplam 20.339,00-TL alacak talebinde bulunabileceği, davacı banka hesaplamaları, daha az olduğundan, talebe bağlılık ilkesine atfen, 20.109,41-TL alacak talebinde bulunabileceğ3i, borç tamamen ödeninceye kadar kredi kartı ve çek yaprağı tazmininden kaynaklanan asıl alacak tutarı 19,750,06-TL üzerinden yıllık %30.24 temerrüt faizi ile bu faizin %5 gider vergisi ile birlikte talep edebileceği, Davalı kefiller …, …, … yönünden sorumluluğu; takip tarihi 30/01/2015 itibariyle davacı bankanın davalı kefillerden kredi katından, kaynaklanan 5.190,06-TL asıl alacak 20.97-TL işlemiş akdi faizi, 126,43-TL işlemiş temerrüt faizi, 7.37 %5 Bsmv olmak üzere tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla toplam 5.344,83-TL alacak talebinde bulunabileceği hesaplanmaktadır. Ancak davacı bankanın talebi 5.328,55-TL olduğundan talebe bağlılık ilkesine atfen bu miktar alacağını talep edebilecektir. Borç tamamen ödeninceye kadar, kredi kartından kaynaklanan asıl alacak tutarı 5.190,06-TL üzerinden yıllık %30.24 temerrüt faizi ile bu faizin %5 gider vergisi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla talep edebileceği bildirilmiştir.
Toplanan deliller, icra dosyası ve düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında dava dışı borçlu şirket ile davacı banka arasında kredi sözleşmesinin varlığı ve davalının bu kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı hususunda ihtilaf olmayıp, ihtilafın davalının müteselsil kefil sıfatıyla takibe konu borçtan sorumlu olup olmadığı hususundan kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davalılar tarafından takibe itirazlarında dava dışı asıl borçlu şirketteki hisselerini 21/10/2014 tarihli hisse devir sözleşmesi ile devrettiklerini bu nedenle borçlu olmadıklarını ileri sürerek borca itiraz etmişlerse de, davalıların dava konusu kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ve kefalet ilişkisinin kurulduğu açık olup, takip konusu borcun davalılar yönünden kefil sıfatıyla 10/07/2012 tarihli 125.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklandığı, kefalet tarihi itibariyle davalıların dava dışı asıl borçlu şirketin ortağı olduğu bu nedenle eş rızası da gerekmediğinden müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ve hesaplanan kefaletler tutarı kapsamında borçtan sorumlu olduğu davacı tarafın dosyaya sunduğu genel kredi sözleşmesi, ticaret sicil kayıtları ve yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olmakla davalı tarafların borcunun bulunmadığına ilişkin soyut iddia dışında takip konusu borcun doğmadığına ve itfa edildiğini ilişkin her hangi bir ispata yarar delil ibraz edememiştir. Bu haliyle davacı tarafın takip konusu genel kredi sözleşmesinden dolayı davalılardan bilirkişi tarafından tespit edilen miktar ve faiz oranı yönünden alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun olması ve denetime elverişli bulunması nedeniyle hükme esas alınarak davacı tarafın davalıdan takip konusu genel kredi sözleşmesinden dolayı davacı bankanın davalı borçlu hakkında başlattığı icra takibi haklı olup, davalılar hakkında başlatılan icra takibinde borçlular …, … ve … mirasçıları … ile … aleyhine yürütülen kredi kartı borcundan kaynaklanan alacağa yönelik borçlu davalılar tarafından yapılan itirazların ayrı ayrı iptaline, takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla asıl alacak üzerinden %30,24-TL faiz ve bu faize %5 BSMV uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacağın likit olması nedeniyle takibe haksız itiraz eden borçlu davalılar aleyhine asıl alacağın (5.190,06-TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatı yüklenmesine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı icra dosyasındaki takip talebinde borçlular …, … ve … mirasçıları … ile … aleyhine yürütülen kredi kartı borcundan kaynaklanan alacağına yönelik borçlu davalılar tarafından yapılan İTİRAZLARIN AYRI AYRI İPTALİNE, takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla asıl alacak üzerinden %30,24-TL faiz ve bu faize %5 BSMV uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına,
b) Asıl alacağın (5.190,06-TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
2- Davacı tarafça dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 363,99-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 299,63-TL karar harcının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 97,86-TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
4- Davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 32 adet tebligat gideri 404,50-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00-TL olmak üzere toplam 1.404,50-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nisbi 2.725,00-TL vekalet ücretinin borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imza*
Hakim …
e-imza*
* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.