Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/122 E. 2019/149 K. 06.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/122 Esas
KARAR NO : 2019/149
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 08/02/2016
KARAR TARİHİ: 06/02/2019
Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/10/2013 tarihinde sigorta poliçesi bulunmayan …plakalı motoriklet sürücüsü … sevk ve idaresinde iken yaya olarak yolun karşısına geçen müvekkilinin murisi …’e çarpması sonucunda müvekkilinin eşi murisi …’ün vefat ettiğini, kaza sonrası sigorta şirketine başvuru yapıldığını, … numaralı hasar dosyası açıldığını, davalı sigorta şirketinden bir kısım ödemeler yapıldığını, yapılan ödemelerin müvekkilinin zararını tam olarak karşılamadığını, bu nedenle müvekkilinin zararının tam olarak belirlenemediğinden müvekkili için şimdilik 2.000 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesini, olay tarihi itibariyle işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde olay tarihini 30/10/2013 olarak yazıldığını, tensip tutanağında dava tarihinin 08/02/2016 olduğunu, bu nedenle 2918 sayılı KTK.109. Maddesi gereğince süresinde açılmayan davanın reddini, kazaya karışan …plakalı araç sürücüsüne davanın ihbarını, kazada tarafların kusur oranlarının belirlenmesini, davacı tarafından başvuru neticesinde 20/03/2014 tarihinde 10.210 TL ödeme yapıldığını, bu nedenler ile esas bakımından dahi haksız ve mesnetsiz acılan davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE
Davalının zamanaşımı itirazı mahkememizce değerlendirildiğinde; 2918 sayılı KTK’nın 109/I. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK 66. maddesinde öngörülen ceza zamanaşımı süresi (15 yıl) dikkate alındığında dava tarihinde zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır.
Hak düşürücü süre yönünden değerlendirme yapıldığında ise; KTK’nın 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır. İbraname tarihinden itibaren de 2 yıl içinde bu davanın açıldığı anlaşıldığından davanın süresinde olduğu görülmüş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş bilirkişi Makine Yüksek Müh. … ve Aktüeryal … tarafından hazırlanan, 29/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;” Davaya konu kaza tarihi itibariyle, ZMMS poliçesi bulunmadığı tespit edilen ve davalı …nın sorumluluğundaki 43 DP 272 plakalı sürücüsü dav dışı …’ın % 80 oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya …’ün %20 oranında kusurlu olduğu, hak sahibi davacı eşi Yüksel Göktürk’ün destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zarar tutarının 42.801,02 TL’den ibaret olduğu ” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
Davacı vekili tarafından verilen 06/06/2017 tarihli dilekçede dava değerini 40.801,02 TL artırarak 42.801,02 TL olarak ıslah ettikleri, gerekli ıslah harcının yatırıldığı anlaşıldı.
Olaya ve dosyaya uygun bulunan, ayrıntılı ve gerekçeli bilirkişi raporuna Mahkememizce itibar edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; 30/10/2013 tarihinde …’ın sevk ve idaresindeki …plakalı motosikletin karşıdan karşıya geçmek isteyen davacının eşi …’e çarpması sonucu, …’ün vefat ettiği, …’ın sevk ve idaresindeki aracın kaza tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunmadığı, olayın meydana gelmesinde motosiklet sürücüsü …’ın %80 oranında vefat eden …’ün ise %20 oranında kusurunun bulunduğu, davacının eşinin ölümünden dolayı talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının davalı tarafça yapılan ödemenin tenzili sonucunda 42.801,02 TL olduğu, kaza tarihinde olaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunmaması nedeniyle davalının bu tazminattan sorumlu olduğu, davacının talep edebileceği tazminat miktarının teminat limitleri dahilinde bulunduğu, alacağın haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle en geç davalının davacıya ödeme yaptığı 20/03/2014 tarihinde temerrüde düştüğü ve bu tarihten itibaren yasal faiz talep edebileceği anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
G.D. Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere,
1-Davanın KABULÜNE, 42.801,02-TL destekten yoksun kalma tazminatının 20.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2- 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 2.923,73 TL harçtan , peşin alınan 29,20 TL harç ile 139,00 TL ıslah harcı toplamı olan 168,20 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.755,53 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına ,
3- Davacı lehine avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.058,11 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan davacıya verilmesine ,
4- Davacı tarafından yapılan 29,20 TL peşin harç + 29,20 TL başvuruş harcı +4,30 vekalet harcı + 139,00 ıslah harcı + 200,50 TL tebgat – müzekkere giderleri + 1.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.402,20 yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda , gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır