Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1175 E. 2019/918 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1175 Esas
KARAR NO : 2019/918

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/12/2016
KARAR TARİHİ: 19/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 09/11/2016 tarihli verdiği dilekçesi özetle;
Davalı tarafın talebi üzerine müvekkili şirket tarafından 30/12/2015 tarih …nolu ve 14.291,63 TL bedelli faturanın mamul satışı nedeniyle gerçekleştirildiğini, söz konusu hizmet sebebiyle müvekkili şirketin tüm edimlerini yerine getirdiğini ve bu sebeple davalı firmadan muhtelif zamanlarda ödeme talep ettiğini, ancak bu girişimlerinin sonuçsuz kaldığını ve bunun üzerine 12/05/2016 tarihli ihtarnamenin davalı şirkete gönderilerek söz konusu bedelin ödenmesi yolunda ihtarda bulunduklarını, ancak bu ihtara davalı tarafın ödeme yapmadığını, akabinde müvekkili şirket tarafından davalı firma aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı icra takip dosyası ile takip başlattıklarını, ancak davalı şirketin aleyhine başlatılan icra takibine ve borca “fatura bedeline konu olan cam ürünlerin nakliye sırasında hasara uğramış olması ve bunların değiştirme istemlerine yanıt verilmemesinden ötürü fatura konusu malzemenin kullanılmamış olması” gerekçesiyle 30/06/2016 tarihli dilekçesi ile itiraz ettiklerini, ancak huzurdaki davada bahsi geçen müvekkili şirket tarafından yollanan ürünlerin hasarlı olduğu, bu nedenle kullanılamadığı, değiştirme talep edildiği ve fakat müvekkili şirket tarafından bu istemin yanıtsız bırakıldığı yolundaki beyanlarının tamamiyle gerçek dışı olduğunu, buna karşın müvekkili şirket ile davalı taraf …ındaki e-mail yazışmalarında dahi böyle bir hasarlı üründen ve değişim talebinden hiç bahsilmediğini, hülasa davalının müvekkili şirkete yapacağı ödeme konusunda sürekli oyalama yoluna gidip 12/05/2016 tarihli ihtarnameye dahi cevap vermediğinin görüleceğini, yukarıda açıklı gerekçelerle davalı tarafın İcra Müdürlüğü’nün dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, icra takibinin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde tahlimine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının dava dilekçesinin davalı sigorta şirketin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, ancak 2 haftalık kesin süre içerisinde davalının işbu davaya herhangi bir cevap dilekçesi ibraz etmediği görüldü.
DELİLLER
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 14.365,63 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş bilirkişi SMMM … tarafından hazırlanan 30/01/2019 tarihli raporda sonuç olarak”..Davacı’ya ait 2015 ve 2016 yılları yasal defterlerin sahibi lehine delil olma özelliğine sahip olduğunu, davalının defterlerinhi ibraz edilmemiş olduğunu, davacı şirket ile davalı şirket …ında yasal defler ve belgelere göre 2015 yılı ile ilgili olarak aralarında ticari bir ilişkinin varolduğunu, davacı şirketin davalı şirketten 16/06/2016 takip itibariyle 14.365,63 TL alacaklı olduğunu, takip talebinin de 14.365.63 TL olduğunu, davalının davacı şirkete ödeme yaptığına dair yasal defterlerde bir kayda rastlanmamış olduğunu, 30/12/2015 tarih … nolu fatura muhteviyatı malların davacı … A.Ş…fabrikasından …nolu sevk irsaliyesiyle tam ve eksiksiz olarak … plakalı araca yüklenmiş olduğunu, bu yüklenen malların sevkiye raporunun var olduğunu, dava dışı … Kargo vasıtasıyla 06/01/2016 tarihinde saat 17:01’de davalı adına …’a teslim edilmiş olduğu ve üretilen mallarla ilgili kalite uygunluk belgelerinin mevcut olduğunu, davacı tarafından düzenlenen dava konusu faturanın 6102 sayılı T.T.K.1 3.fatura ve teyit mektubu başlıklı 21.maddesi hükmü gereği dava dosyasında davacı tarafındım faturalara itiraz edildiğine dair bir bilgi veya belgeye rastlanmamış olduğunu, davacı tarafından düzenlenen dava konusu faturanın 6102 sayılı T.T.K’ nun 5. Ticari Satış ve Mal Değişimi başlıklı 23/c. maddesi hükmü gereği dava dosyasında davalı tarafından malın ayıplı olduğuna dair bir ihbara rastlanmamış olduğunu, davacı tarafından davalı şirkete 12/05/2016 tarihinde bir ihtarnamenin gönderilmiş olduğunu, fakat tebliğ şerhinin dava dosyasında mevcut olmadığını, icra takibinin 27/06/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının 30/06/2016 tarihinde itiraz ettiğini, dolayısıyla davalı borçlunun 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş olduğunu” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
İddia, alınan bilirkişi rapor, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından davacı tarafından davalı aleyhine faturaya dayalı olarak 14.291,63 TL asıl alacak, 74,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.365,63 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı – borçluya 27/06/2016 Tarihinde tebliğ edildiği ve davalı – borçlu tarafından 30/06/2016 tarihinde yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu davacı alacaklı tarafından 01/12/2016 Tarihinde yasal bir yıllık süresi içerisinde İİK 67. Maddesi gereğince itirazın iptali davası açıldığı görüldü.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK’nın 222. Maddesinde “Mahkeme ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter ve kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” düzenlemesi yer almaktadır. Davalı ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Davalı borçlu her ne kadar borca itiraz dilekçesinde fatura bedeli olan ürünlerin nakliye esnasında hasar gördüğünü ve değiştirme taleplerine cevap verilmediğini iddia etmiş ise de; tüm dosya kapsamında fatura konusu malların ayıp ihbarına dair bir delil dosyaya sunulmamıştır. Tüm dosya kapsamı, alınan denetime açık ve karar vermeye elverişli bilirkişi raporu karşısında davacının davalıdan icra takip miktarı kadar alacağının bulunduğu, alacağın faturaya dayalı olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, alacak faturaya dayalı olup likit görüldüğündün davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davalının İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra takibine yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 2.873,TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 981,31 TL harçtan , peşin alınan, 245,33 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 735,98 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına ,
4- Davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince taktir olunan 2.725,00 TL vakelet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
5- Davacı tarafından yapılan 245,33 TL peşin harç + 29,90 TL başvurma harcı + 93,50 TL tebgat – müzekkere giderleri + 700 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.068,73 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.