Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1166 E. 2022/134 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1166 Esas
KARAR NO :2022/134

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:29/11/2016
KARAR TARİHİ:01/03/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Münfesih sayılmasına karar verilerek bu durumu tescil ve ilan edilen … A.Ş.’nin bütün hisselerinin 22.02.2007 tarihli Çok Taraflı Sözleşme ile davalıların da aralarında bulunduğu gerçek kişilere müşterek borçluluk müteselsil kefalet hükümleri uygulanmak üzere devredildiğini, hisseleri devreden davacının 21.02.2007 tarihinde Yönetim Kurulundan istifa ettiğini, davacının istifası ile boşalan yönetim kurulu üyeliğinin davalılardan …’in seçilmesi ile doldurulduğunu, bu halin 28.03.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde tescil ve ilan edilmesi sebebiyle yönetim kurulu üyelerinin bu tarihten itibaren sorumluluklarının doğduğunu, ilgili şirketin yönetim kurulu üyelerinin 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un Mükerrer Madde 35 kapsamında kamu borçlarından sorumlu olduğunu, davacının ilgili şirket ile herhangi bir hukuki bağının kalmamasına rağmen ilgili kamu kurumu tarafından sorumlu tutulduğunu ve şirketten tahsil edilemeyen şirket borçlarını davacının ödemek zorunda kaldığını ve bu sebeple davalılara karşı rücu hakkının doğduğunu iddia ederek 16.000 TL’nin davalılardan tahsilini talep dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının 19.12.2005 tarihli Genel Kurul kararı gereğince 3 yıl daha yönetim kurulu üyesi olarak devam ettiğini ve bu süre boyunca şirketi asaleten temsile yetkili olduğunu, davalı müvekkilinin … Genel Taş. A.Ş.’yi temsilen genel kurula katıldığını ve davacının bu şirketin de yönetim kurulu başkanı olduğunu, ayrıca davacının anılan her iki şirketin temsilcisi ve en fazla hisseye sahip ortağı olduğunu, dava konusu borcun davacının … A.Ş.’nin yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde tahakkuk ettiğini, dolayısıyla davacının kendi döneminde tahakkuk eden bir borcu ödemek zo-runda kaldığını, davacının davasının dayandırdığı 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Ka-nun’un Mükerrer Madde 35’in Anayasa Mahkemesi Kararı ile iptal edildiğini ve dolayısıyla da-vacının ancak şirkete rücu davası açabileceğini, taraflar arasındaki sözleşmenin …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E., … K. Sayılı kararı ile geçersizliğine karar verildiğini ve bu sebeple davacının şirketin kamu borçlarından sorumluluğunun devam ettiğini belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ödenen şirket vergi borcunun rücuan tahsili istemidir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 05.02.2019 tarihli müzekkere cevabında … A.Ş’nin 09.10.2014 tarihinde res’en sicilden terkin edildiği ve ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı ilamı ile ve bu dosya ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verildiğinin bildirildiği görüldü.
….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı ilamı incelendiğinde; hisse devri nedeniyle verilen senetlerden dolayı davalı …’in borçlu olmadığının tespitine karar verildiği görüldü.
….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve 2017/103 karar sayılı ilamı incelendiğinde; davacısının …, davalısının … A.Ş olduğu ve … A.Ş’nin fesih ve tasfiyesine karar verildiği görüldü.
Taraflar arasında imzalanan hisse devir sözleşmesi incelendiğinde; davalılar … ve … ile dava dışı …arasında imzalandığı,…nin, … Genel Taşımacılık, … ….’nin, … Finansal Kiralama, Sigmar Sigorta Aracılık, …, Unıcorn Petrol‘deki hisselerini devrettiği ve ödeme şartlarının düzenlendiği görülmüştür.
… Gümrük Müdürlüğü tarafından müzekkere cevabına ekli ödeme dekontunda davacıdan 9.296,10 TL tahsilat yapıldığı görülmüştür.
Ticaret Sicil Kayıtlarına göre … A.Ş’nin sermayesinin 50.000 TL olduğu 19.12.2005 Tarihli Olağan Genel Kurulunda davacının 1.840.000 adet hisseyi temsil ettiği, davalı …’in 140.000 adet hisseyi temsil ettiği, davalı …’in 20.000 adet hisseyi temsil ettiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafından ödenen vergi borcunun davalılardan talep edilip edilmeyeceği noktasında olup, mahkememizce deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememizce alınan 07/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; 27.01.2006 Tarihli … no.lu Ticaret Sicil Gazetesi’ne göre; 50.000,- TL olan … şirketi sermayesinin 45.500,- TL’lik kısmının davacıya, 500,- TL’lik kısmının davalı …’e, kalan 4.500,- TL’lik kısmının … A.Ş., … A.Ş. ve Unicom A.Ş.’ne ait olduğu, aynı tarih ve numaralı Ticaret Sicil Gazetesine göre; 19.12.2005 Tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında 3 yıl müddetle görev yapmak üzere Yönetim Kurulu üyeliğine …, … ve …’in seçilmesine karar verildiği, davacı … ile davalılar … ve … ile dava dışı …arasında 22.02.2007 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşmenin; …, … Genel Taşımacılık, … ….’nin, … Finansal Kiralama, Sigmar Sigorta Aracılık, …, Unıcorn Petrol‘deki hisselerinin devrine ilişkin olduğu, sözleşme hükümleri gereği davacı …’nin 20.03.2007 tarihinde … A.Ş. Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa ettiği, davalı …’in sözleşmenin tarafı olmadığı, yönetim kurulunun 20.03.2007 tarih, 39 sayılı kararı ile, “TTK’nın 315. Maddesi uyarınca …’nin kalan sürelerini tamamlamak ve ilk genel kurul toplantısında onaya sunulmak üzere” yönetim kurulu üyesi olarak seçildiği, açılan davada; davacı tarafından, yeni yönetim kurulu üyelerinin ihmal ve kasti tutumları ile şirketten alınamayan kamu borçlarının kendisinden tahsil edildiği iddia edilerek; hakkında yapılmış icra takipleri ve kamu hacizleri nedeniyle şimdilik kaydı ile 16.000,- TL’nin işlemiş ve işleyecek faizleri ile birlikte yeni yönetim kurulunu oluşturan davalılardan tahsilinin talep edildiği, … Gümrük Müdürlüğü tarafından gönderilen yazıya göre; … A.Ş firmasına ait … isimli geminin 24.08.2006 tarihinde dâhili seferden harici sefere geçişi sırasında yapılan kontrolde, dahili seferde harcadığı yakıtın vergilendirilmesiyle alakalı olarak ortaya çıkan kamu alacağı için, davacı tarafça 20.06.2016 tarih, 20160019924 sayılı alındı belgesi ile 9.296,10 TL ödeme yapıldığı, anılan kamu borcunun davacının temsilci olduğu dönemle ilgili olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 25/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Kamu borçlarından sorumluluğun … AŞ’ne ait olduğu, mezkür borçların şirketten almamaması halinde borcun ödenmesi tarihinde mevcut yönetim kurulu üyelerinin borçtan müteselsilen sorumlu oldukları, davacının … AŞ’nin kamu borçlarından dolayı ödemiş olduğu tutarı şimdilik 16.000 TL talep etmiş olduğundan talepte sınırlı kalınarak işlemiş faiziyle birlikte talep edebileceği mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 16/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Dava konusu kamu borcundan öncelikle şirketin, şirketten alınamaması halinde ise ki somut olayda alınamamıştır, kamu borcunun doğumuna sebep olan olayın gerçekleştiği anda şirket temsil-cisi olup kanunun kendisine yüklediği görevi yerine getirmeyen kişi ve kişilerin sorumlu olduğu; vergi borcunun doğduğu 24/08/2006 tarihinde dava dışı … A.Ş.nin yönetim kurulu üyesi ve temsilcisi olan davacı …, davalılar … ve…’in şirketçe ödenmeyen vergi borcundan VUK m. 10 uyarınca, sorumlu olduklarının söylenebileceği; buna karşılık 20/03/2007 tarihinde yönetim kurulu üyesi seçilen …’in söz konusu vergi borcundan sorumlu olmadığının ifade edilebileceği; davacı …’nin ödediği şirket vergi borcu için, vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği dönemde birlikte şirketi temsil etme yetkisine sahip oldukları diğer davalılar … ve…’e rücu edip edemeyeceğinin mahkemenin takdirinde olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Anonim şirketlerde şirketten tahsil edilemeyen kamu borçlarından, TTK.’nın 317. maddesi uyarınca şirketin yönetim kurulu üyelerinin tamamı, kanuni temsilci sıfatıyla ve müteselsilen sorumlu olup yönetim kurulu üyesi olmayan ortakların ise kamu alacaklarından dolayı sorumlulukları bulunmamaktadır. Tüm bu hallerde temsilcilerin, görevde bulundukları dönemde tahakkuk eden kamu alacaklarından sorumlu olacakları, diğer bir deyişle yöneticilikten usulünce ayrıldıkları tarihten sonraki kamu alacağından sorumlu olmayacaklardır.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı menfi tespit ilamı, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve 2017/103 karar sayılı ilamı ve ticaret sizil kayıtlarına göre ve davalılar … ve …’in tarafı olduğu devir sözleşmesinin uygulanmadığının anlaşıldığı, vergi borcunun asıl muhatabı olan … A.Ş’nin aktif olmadığı ve sicilden terkin edildiği, dolaysıyla davacının asıl vergi borçlusu şirketten tahsilat imkanın olmadığının açık olduğu, vergi borcunun doğduğu tarih olan 24.08.2006 tarihinde ticaret sicil kayıtlarına göre 19.12.2005 Tarihli Olağan Genel Kurulda 3 yıl süreyle davacı … ile davalılar … ve …’in yönetim kurulu üyesi olduğunun anlaşıldığı, davacıdan tahsil edilen vergi tutarın 9.296,10 TL olduğu, yönetim kurulu üyelerinin bundan sorumlu oldukları, vergi borcunun doğduğu tarihte davalı …’in yönetim kurulu üyesi olmadığı ve bu nedenle de sorumluğunun bulunmadığı, rücu ilişkisinde yönetim kurulu üyelerinin temsil ettiği hisse oranında sorumlu olmasının gerektiği sonucuna varılarak davacının … ve … hakkındaki davasının kısmen kabulü ile 654,69 TL’nin davalı …’den, 92,96 TL’nin …’den alınarak davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, … hakkındaki davasının pasif husumet yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının … ve … hakkındaki davasının kısmen kabulü ile 654,69 TL’nin davalı …’den, 92,96 TL’nin …’den alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen alacaklara dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının … hakkındaki davasının pasif husumet yokluğundan reddine,
3-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 273,247-TL harçtan fazlaca alınan 192,54-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 747,65-TL vekalet ücretinin, davalılar … ve …’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 747,65-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı …’e verilmesine,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 29,20-TL başvurma harcı + 80,70-TL peşin harç toplamı olan 109,9‬0-TL’nin davalılar … ve …’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 3.150,00-TL bilirkişi ücreti + 567,60-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 3.717,60-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 173,61-TL’nin davalılar … ve …’den alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/03/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸