Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/114 E. 2021/502 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/114 Esas
KARAR NO:2021/502

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:04/02/2016
KARAR TARİHİ:29/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 10.09.2015 tarihinde sürücü idaresinde ve herhangi bir ZMM sigortası bulunmayan … plakalı aracın yaptığı trafik kazası sonucu, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını ve sakat kaldığını, kazada müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, ceza yargılamasının … Cumhuriyet Başsavcılığı …Soruşturma sayılı dosyası ile devam ettiğini, müvekkilinin yaralanmasından davalının sorumlu olduğunu iddia etmiş ve sonuç olarak; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, müvekkili için şimdilik 2.000-TL sürekli sakatlık tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddini ve davanın … A.Ş.’ye ihbarını talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, … plakalı aracın olayın gerçekleştiği günü kapsayan zorunlu mali mesuliyet poliçesi bulunduğundan davanın pasif husumet yoksunluğu sebebiyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava öncesinde başvuru yapılmadığını, bu sebeple müvekkili kurumun davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkili kurumun zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limitlerinin … plakalı aracın kusur oranı ile sınırlı sorumlu olduğunu, bu nedenle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi nezdinde kusur incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, maluliyet oranının kaza sonucu oluşan arazların kaza ile illiyetlerinin de tespit edilmek suretiyle belirlenmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini savunmuş ve sonuç olarak; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
İhbar Olunan … A.Ş. vekilinin 13/04/2021 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın poliçesinin müvekkili şirket tarafından tanzim edilmediğini, bilirkişi raporlarında kaza tarihinde … plakalı aracın sigorta poliçesinin olmadığının da tespit edildiğini, bu nedenle davaya husumet itirazında bulunduklarını, müvekkili şirketin temerrüte düşürülmediğini, davacı tarafın husumet yokluğu nedeniyle haklarındaki ihbarın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, dava açılmsına sebebiyet vermediklerini bu sebeple temerrütleri söz konusu olmadığı için aleyhlerine masraf, faiz ve avukatlık ücretine hükmolunmamasına karar verilmesini talep ile beyan ettiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
… CBS …nolu hazırlık soruşturma dosyası, trafik kayıtları, hastane kayıtları, kaza raporları, sağlık raporları, sigorta kayıtları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, sosyal durum araştırma raporları, ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 54.maddesinde düzenlenen bedensel zararlara ilişkin maddi tazminatın tahsili davasıdır.
Davacı, 10/09/2015 tarihinde, dava dışı…’nın maliki olduğu, dava dışı … sevk ve idaresindeki, … plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu, meydana gelen tek taraflı trafik kazası neticesinde yaralandığını ve bedensel zarara uğradığını, kazaya karışan … plakalı aracın zorunlu olmasına rağmen, aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun sigortalanmadığını ve bu nedenle meydana gelen zarardan davalı … Hesabı’nın da sorumlu olduğunu bu nedenle, bedensel zarar miktarının tespiti ile maddi zarar tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Motorlu araç işleteninin 2918 sayılı yasanın 91/1 maddesi kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS’ni yaptırmadan aracını işletmiş ve işletilme sırasında bir zarara sebep olmuş ise 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 maddesi gereği zorunlu sigortayı yaptırmadan motorlu aracı işleten kişilerin ve plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araçların sebep oldukları zararları karşılamak amacıyla Türkiye Sigorta Ve Reasürans Şirketleri bünyesinde … Hesabı oluşturulduğundan kaza tarihinde yürürlükte bulunan sigorta poliçesi için belirlenen limitle sınırlı olmak kaydıyla … Hesabı meydana gelen zarardan sorumludur. Bu manada … Hesabının statüsü ile sigorta şirketinin hukuki statüsü ve sorumluluğu paraleldir.
Buna göre bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
… …Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinden talimat aracılığıyla alınan 22/12/2017 tarih ve 310 karar nolu raporunda sonuç olarak; “…Trafik Kazasına bağlı; T9 omurga yüksekliğinin hafif kaybı ve işlevselliği kısmen düzelen (2/5 Kayıp) TSSB nedeniyle, çalışma ve meslekte kazanma gücü kaybı (maluliyet oranı) %28,7 (Yirmisekiz Nokta Yedi) olduğu, iyileşme süresinin 6 (Altı) ay olacağı…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Aktüer … tarafından hazırlanan 25/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; “…Davalının temerrüt tarihinin davanın açılış tarihi olduğu, davacının geçici iş göremezlik zararının 6.804,45-TL olduğu, davacının sürekli iş göremezlik zararının 188.188,10-TL olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.
Mahkememizin 02/03/2021 tarihli celsesinin 3 nolu ara kararı gereğince, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Kusur Uzmanı … ve Aktüer … tarafından hazırlanan 22/03/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak; “…17.07.2020 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı ve Karayolları Trafik Kanun’undaki değişiklik uyarınca ve de T.C. Yargıtay …. Hukuk Dairesi 2020/…E. 2021/…K. Sayılı İlamı da dikkate alınarak kurumlar arasında ortak görüş ve uyum sağlanıncaya ve ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesap yapıldığı, Önceden teknik olarak belirlenmiş (KTK’nun 46/a, 47/c,d, 48 52/a,b. 65/a, 56, 67/a. Md. Trafiğin akışı, Trafik İşaretlerine Uyma, Alkollü Araç Kullanma yasağı, Hızın Gerekli Şartlara Uygunluğunu Sağlama, Şerit izleme, Araçların Yüklenmesi, Araç Manevraları) hukuk normuna karşı dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen … plakalı otomobil sürücüsü dava dışı …’ in “%100 oranında Asli ve Tamamen Kusurlu” olduğu, Kaza tarihinde … plakalı otomobilin KZMS Sigortası bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davalı … Hesabının ( … Hesabı Yönet. 9/1-a,b. Md.) kurallar gereği KZMS Sigortası bulunmayan … plakalı otomobil sürücüsü dava dışı …’ in kusuru oranında ve … Hesabı Yönetmeliği kapsamında sorumlu olduğu, … plakalı otomobil içinde yolcu olarak seyretmekte iken meydana gelen kazada yaralanan davacı yolcu … ve diğer yolcuların emniyet kemeri takıp takmadığı konusunda herhangi bir bilgiye rastlanmadığı; Adı geçen davacının ve diğer yolcuların araç sürücüsünün yarattığı – ihlali veya tehlikeyi dikkate alarak bu duruma uygun önlemi hayata geçirme olanağı bulunmadığı ve “Tamamen Kusursuz” oldukları, Ancak; Kazada yaralanan davacı yolcu … ve diğer yolcuların seyahat ettiği … plakalı otomobil sürücüsü dava dışı …’ in kaza esnasında 1,38 promil alkollü olduğunun tespit edildiği; Ayrıca; Kazaya karışan … plakalı otomobilin Trafik Tescil Belgesi fotokopisine göre sürücü dahil 5 koltuk sayısı olan hususi otomobil olduğu; Trafik kazası Tespit Tutanağına göre aynı araçta kaza anında 6 kişi olduğu ve istiap haddinden fazla yolcu bulunduğu; Buna göre kazada yaralanan davacı yolcu … ve diğer yolcuların alkollü olduğunu bildikleri sürücü idaresinde olan ve istiap haddinden fazla yolcu bulunan araçta bilerek ve isteyerek seyahat ettikleri, kendi güvenlikleri yönünden tedbir almadıkları ve “Müterafik kusurlu” oldukları, Dosya kapsamında yer alan belge ve bilgiler incelendiğinde davalı … Hesabı ve dava dışı SGK tarafından davacılara Geçici + Sürekli İş Göremezlik zararından kaynaklı herhangi bir ödeme yapılmadığı, Davacı … ‘ın rapor/hesap tarihi itibariyle hesaplanan Geçici İş Göremezlik zararının 6.650,91 TL olduğu, hesaplanan Geçici ve Sürekli İş Göremezlik zararlarının garameten paylaştırılması sonucu, teminat limitleri kapsamında hesaplanan Geçici İş Göremezlik Zararının 4.896,86 TL kısmından … Hesabı ‘nın sorumlu olduğu, Davacı …’ın rapor/hesap tarihi itibariyle hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının 387.226,44 TL olduğu, hesaplanan Geçici ve Sürekli İş Göremezlik zararlarının garameten paylaştırılması sonucu, teminat limitleri kapsamında hesaplanan Sürekli İş Göremezlik Zararının 285.103,14 TL kısmından … Hesabı’nın sorumlu olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
… Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nden alınan 24/12/2020 tarih ve … rapor nolu raporunda sonuç olarak; “….. kızı, 03.06.1997 doğumlu …’in 10.09.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle, Grup 1 kabul olunarak;
Gr1 X(1Ab….22)A %26,
E cetveline göre: %20.2 (yüzdeyirminoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
Davalı yanca, kazaya karışan … plakalı aracın, kaza tarihi itibariyle sigorta poliçesi bulunduğu iddia edilmiş ise de, iddiaya konu ihbar olunan … A.Ş. tarafından düzenlenen zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi incelendiğinde, başlangıç tarihinin 23/08/2014 – Bitiş Tarihinin 23/08/2015 olduğu, kazanın 10/09/2015 tarihinde meydana geldiği anlaşıldığından, kaza tarihi itibariyle kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunmadığı anlaşılmıştır.
… SGK İl Müdürlüğü’ne yazılan yazı ile davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması neticesinde bildirilen 30/04/2019 tarih – … sayılı cevapta rücuya tabi herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili, 13/11/2018 tarihli dilekçe ile 2.000-TL. olan sürekli sakatlık tazminatı talebini, 198.051,90-TL. ıslah ile arttırarak, toplam 200.051,90- TL. üzerinden, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği ve ıslah harcını ikmal ettiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı, düzenlenen kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, kazanın meydana geldiği 2015 yılı için, Hazine Müsteşarlığı tarafından, ölüm/sakatlık için kişi başı teminat limitinin 290.000 -TL. olarak belirlendiği, dava dışı sürücünün kazanın oluşumunda %100 oranında kusurlu olduğu ve davalı … hesabının meydana gelen zarardan dava dışı sürücünün kusuru oranında sorumlu olduğu, davacının, bilirkişi tarafından, 17/07/2020 tarihli Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ve güncel Yargıtay kararları doğrultusunda TRH-2010/ Yaşam Tablosu kullanılarak, Progresif Rant Yöntemine göre yapılan hesaplama doğrultusunda 387.226,44-TL. tazminatı talep hakkı mevcut olduğu mahkememizce kabul edilmiş ise de, davacının, 6098 sayılı TBK. nun 52 maddesi gereğince, Yargıtay ….HD.’nin 01/12/2016 tarih, 2014/… E.-2016/… K. sayılı kararı, yerleşik Yargıtay içtihatları ve uygulama gereği, dava dışı sürücünün aracına gezmek amaçlı bindiği, olayda hatır taşımacılığı bulunduğu kabul edilmiş ve tazminattan takdiren %20 oranında indirim yapılarak; ayrıca yine 6098 sayılı TBK. nun 52 maddesi gereğince, Yargıtay ….HD.’nin 01/12/2016 tarih, 2014/… E.-2016/… K.sayılı kararı , yerleşik Yargıtay içtihatları ve uygulama gereği davacının, dava dışı sürücünün aracına, sürücünün alkollü olduğunu bilerek, kendi güvenliğini tehlikeye atacak şekilde binmesi ve kendi yaralanması ile sonuçlanan olayda tedbirsiz ve dikkatsiz davranması nedeniyle de takdiren %20 müterafik kusur indirimi yapılarak, sonuç olarak, davacının 247.824,92-TL. sürekli iş göremezlik maddi zarar tazminatını talep hakkı bulunduğu, hesaplanan tazminat tutarının, nitelik ve miktar olarak teminat limiti kapsamında kaldığı, davalıya dava tarihinden önce başvuruda bulunulduğuna ilişkin dosyaya bilgi ve belge sunulmadığından davalının temerrüt tarihinin dava tarihi olduğu kanaati oluştuğu, ancak, davacının talebinin 200.051,90-TL. olduğu anlaşıldığından, taleple bağlı kalınarak, davacının davasının kabulü ile, 200.051,90-TL. sürekli iş göremezlik maddi tazminatın, 04/02/2016 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile, 200.051,90-TL. sürekli iş göremezlik maddi tazminatın, 04/02/2016 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine ,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 13.665,54-TL harçtan, peşin alınan 29,20-TL peşin + 676,44-TL ıslah harcının mahsubu ile geriye kalan 12.959,90-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 22.453,63-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvurma harcı + 29,20-TL peşin harç + 490,20-TL tebligat-müzekkere + 687,75-TL ATK fatura masrafı + 2.750-TL bilirkişi giderleri olmak üzere toplam 3.986,35-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın, karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır