Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1118 E. 2018/117 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1118 Esas
KARAR NO : 2018/117
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/11/2016
KARAR TARİHİ: 22/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında müvekkili şirket için reklam filmi çekilmesi hususunda sözleşme yapıldığım, yapılan sözleşmeye belge olmak üzere de… A Ş. Yönetim Kurulu Başkanı … imzası ile müvekkiline, “… den ( …) 200.000 USD karşılığında iki adet reklam filmi yapımı konusunda çınlaşma yapıldı. Ödeme banka hesabına bugün gönderilecektir yazılı bir belge verildiğini, sözleşme uyarınca müvekkili şirketin davalıya ait … Bankası … Şubesi … IBAN numaralı hesabına 17 07.2012 tarihinde 200 000 USD gönderdiğini, müvekkili şirketin ödemeyi yapmasına rağmen, davalı şirketin söz konusu reklam filmini zamanında hazırlayıp, müvekkili şirkete teslim etmediğini, sözleşmeye aykırı olarak işi geciktirdiğini, müvekkilinin TBK’ nun 473/1 maddesi gereği sözleşmeden dönüldüğünü davalı tarafa bildirdiğini, bu sebeple müvekkilinin davalı tarafa ödemesini iade etmesi için bir çok ihtarname gönderdiğini, buna karşılık davalının cevaben mesnetsiz ve haksız iddialar sunduğunu, sonuç olarak gönderilen tüm ihtarnamelere rağmen müvekkilinin ödediği meblağın davalı şirket tarafından haksız olarak iade edilmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davalı aJeyhıne icra takibine geçildiğini ve davalının bu takibe de itiraz ettiğini, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, borca yapılan itirazın iptalinin gerektiğini, müvekkili ile davalının yalnızca reklam filmi çekimi için anlaştığını, müvekkili firma ile davalı firma arasında iki adet film çekilmesi hususunda anlaşma yapıldığını, bu hususun bizzat davalı tarafından tutulan protokol başlığı altındaki belgeden de atılaşılır olduğunıı, davalının iddiasında bulunduğu Kamu Spotunun bedelinin Türkiye Çevre Koruma Vakfı iktisadi İşletmesi tarafından ödendiğini ve davalı tarafından bu ödemenin faturalandınldığım, müvekkili firma ile davacı arasındaki anlaşmaya konu reklam filminin ise süresinde ve gereği gibi müvekkili şirkete teslim edilmediğini, nitekim paranın ödendiği tarih ile ilk ihtarnamenin çekildiği tarih arasında tam 29 ay zaman bulunduğunu, yine davalı tarafın da tacir olması hasebiyle 200.000 USD meblağındaki bir işin faturasını düzenlemesi gerektiğini ve mali yükümlülük gereği BS formunda süresinde beyan etmesi gerektiğini, ancak sözleşmeden dönülene kadar böyle bir bildirimin yapılmamış olduğunu, sözleşmeden dönülmesinden sonra bildirimin yapılıp yapılmadığı konusunda müvekkilinin bilgisinin bulunmadığım, davalının takibe yaptığı itirazın kötü niyetli ve haksiz olduğunu, davalının takibi uzatmak maksadında olduğunu, faize ve faiz oranına itirazın, tarafların ikisinin de tacir olması ve temerrüt nedeniyle yersiz olduğunu, tarafların tacir olması ve bu işin niteliği itibariyle ticari bir iş olması nedeniyle avans faizi işletildiğini, bu sebeple faizin ticari faiz olması gerektiğini, yine müvekkili tarafından gönderilen 13.02.2015 tanhii ihtarnamede ödeme için 3 gün süre verilmesi sonucu davalının temerrüde düşürüldüğünü, faiz başlangıç tarihinin ihtarnameyi takip eden 3 gün sonraki tarih olan 16.02.2015 olmasının hukuka aykırılık içermediğini, yukarıda açıklanan sebepler ile takibin davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak itiraza uğradığını, davalıya verilen 200.000 USD konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığım, bu meblağın karşılığı olan işin davacı müvekkiline, sözleşmeden dönme beyanından önce yerine getirildiğinin kesin delille ispat edilmemesi sebebiyle, davalının almış olduğu meblağın, ticari faiz ile iade edilmesinin gerektiğini belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına davalının % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan davanın haksız, kanuna ve yasalara aykırı olduğunu, gerçekliği olmadığım, davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkili şirket ile davacı taraf arasında müvekkili şirketin yapımcılığında, ayrı ayrı 5 versiyon olarak düzenlenmiş kamu spotu ve reklam filmi çekimleri için anlaşma yapıldığını, müvekkili şirketin davacı tarafla yapmış olduğu anlaşmanın şartlarına ve davacı tarafa bu çekimleri teslim ettiğini ve halihazırda bu reklamların yayınlarının devam ettiğini, kamu spotuna ilişkin tüm çekimlen 6 aylık süreç sonunda tamamen, eksiksiz olarak, anlaşma koşullarına uygun bir şekilde tamamladıklarını, bu kamu spotunda …, …, … tarafından dublajlar yapıldığını, bu kamu spotu çekimlerinin haricinde, davacı tarafın talebi doğrultusunda yeni bir reklam filmi dahi çekildiğini müvekkili şirketin davacı tarafla yaptığı anlaşmada vermiş olduğu söze ve anlaşmanın şartlarına bağlı kalarak tüm çekimleri eksiksiz olarak tamamlandığını, 300.000,00 USD olmak üzere, tüm çekimler için yaptığı harcamaların toplamda 450.000 USD bedeline tekabül etmekte olduğunu, bu durumun yapılacak incelemelerle anlaşılacağını, bu nedenlerle müvekkilinin 250.000 USD alacaklı durumda olduğunu, alacağı olmasına rağmen iyi niyetini koruyarak, davacıdan ek çekim talebi gelip gelmeyeceğini bilmediği için, alacağına ilişkin tahsil ve tasfiye işlemine gitmemiş olduğunu, davacı tarafin ek çekimlerle ilgili bir hedef dahi belirlememiş olduğunu ve belirli bir anlaşmaya göre hareket etmediğini, davacı şirketin dava dilekçesinde de açıkça hukuka ve kanuna aykırı bir biçimde sözleşmeden döndüğünü ihtar ve beyan etmiş olduğunu, davacı yanın hukuka aykırı biçimde sözleşmeden dönmüş olması nedeniyle cezai şarta ve ber türlü alacağa ilişkin haklarım saklı tuttuklarını, müvekkili şirketin, davacı taraf ile yapılan sözleşmeye tamamen uyduğunu, eksiksiz bir şekilde çekimleri tamamlayarak teslim ettiğini, davacı şirketin ise gerçek dışı iddialarda bulunarak, sözleşme şartlarını süresinde yerine getirilmediğini iddia ettiğini tarafların anlaşmasında işin teslimine dair yasaya uygun olarak bir mehil dahi verilmemiş olduğunu, davacı tarafça hukuka aykırı şekilde, ödemiş oldukları bedelin iadesi için, müvekkili şirket aleyhine İstanbul …, İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığım, bu takibin müvekkili şirket tarafından yapılan haklı itiraz nedeniyle durdurulduğunu, bu nedenle davacı tarafın huzurdaki davayı açtığım, davacı tarafın müvekkili şirketin davacı taraf adına kamu spotu hazırlamaya yetkisi olmadığını iddia ettiğini, bu beyanının gerçek dışı olduğunu, karşı tarafın bu iddiasının somut olaya da uygun düşmediğini, davacı tarafın kamu spotlarının yayınlanmasına ilişkin hususun ücretsiz olduğunu dile getirdiğini, Kamu spotları yönergesi 3/c maddede belirtilen “ücretsiz” ibaresinin, kamu spotunun yapımına, üretimine ilişkin değil, yayınlanmasına ilişkin bir düzenleme olduğunu, müvekkili şirketin anlaşma uyarınca anlaşma konusu işi tam ve eksiksiz ve zamanında tamamlamış olduğunu, bununla kalmayarak, davacı yanın talepleri doğrultusunda ek işleri, yani anlaşma konusu işten daha fazlasını tam bir şekilde tamamladığını, bu işlere ilişkin bedelin ödeneceği sırada sözleşmeden dönme hakkının söz konusu dahi olamayacağını, müvekkili şirket tarafından davacı tarafın haksız ve dayanaksız dönme beyanı kabul edilmeyerek, davacı şirket yetkilisi … tarafından istenen düzenlemelerle birlikte davacı yana sunulan uzun versiyon, kısa versiyon ve bant reklamı içeren CD nin kargo ile davacı tarafo … Noterliği aracılığı ile 30 Nisan 2015 tanhli … yevmiye numaralı ihtarname ekinde gönderilmiş olduğunu, yukarıda arz ve izah olunan hususlar çerçevesinde haksız davarım reddine karar verilmesini, haksız ve hukuka aykın başlatılan icra takibinin iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı üzerine bırakılmasını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı, iddia ve savunmalar doğrultusunda bilirkişi raporu alınması cihetine gidilmiş olup, alınan bilirkişi raporunda özetle; tarafların yasal defterleri örtüşmediğini, davacının yasal defterlerinde davacı taraf davalıdan 200.000 USD alacaklı görünmekte iken davalının yasal defterlerinde davacıya 0,01- TL tutarında borçlu olarak göründüğünü, örtüşmeme farkları incelendiğinde örtüşmeme farkının davalı tarafça davacı adına kesilen 17.07.2012 tarih ve … seri nolu KDV dahil 200.000,00 USD bedelli faturanın davacının yasal defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı tespit edildiğini, davalı tarafça davacı adına kesilen 17.07.2012 tarih ve … seri nolu KDV dahil 200.000,00- USD bedelli faturanın davacıya tebliğ/teslim edildiğine yönelik olarak dosyada herhangi bir belge bulunmadığını, davalı taraf fatura muhteviyatı hizmetlerin davacıya verildiğini davacının hazır olan filmleri almadığını iddia ederken davacı taraf ise davalının anlaşılan filmleri süresinde yapmadığım bu nedenle TBK 473. Maddesi çerçevesinde sözleşmeden dönme hakkını kullanarak ödediği 200.000 USD nin iadesini talep ettiğini, davacı taraf, taraflar arasında 2 adet film için anlaşma olduğunu ve bedeli olan 200,000 USD nin davalı tarafa ödendiğini iddia ederken davalı taraf 5 adet film için anlaştıklarını ve bedelinin toplam 450.000,00 USD olduğunu davacının bakiye 250.000 USD daha borcunun olduğunu iddia ettiğini, dosyada yapılan incelemelerde taraflar arasında 5 adet film için anlaşıldığına yönelik olarak herhangi bir belge bulunmadığını, dosyada sadece davalı şirket yetkilisi … imzalı “protokol” başlıklı belgede 2 adet reklam filmi için 200.000 – USD bedelle anlaşıldığı yönünde bir belge bulunduğunu, davalı taraf film çekimlerinin 6 aylık bir sürede tamamlandığını filmlerin tüm filmlerin … ve … tarafından davacı şirket merkezine götürüldüğünü ve davacı şirket yetkilisi … ya izlettirildiğini ve bu ön izleme sonucunda revizyon istendiğini beyan etmesine karşın bu hususu destekler mahiyette dosyada herhangi bir belge bulunmadığını, davacı tarafça davalı tarafa 2 adet reklam filmi için 17.07.2012 tarihinde 200,000 USD ödeme yapıldığı her 2 tarafın da kabulünde olduğunu, bu tarihi takip eden 6 aylık süre 2013 yılı Ocak ayı olup dosyada yer alan bilgi ve belgeler çerçevesinde davalının 6 aylık sürede filmlerin tamamlanarak davacıya izlettırildiği hususu mevcut dosya kapsamında ispata muhtaç kaldığını, dosyada yer alan bilgi ve belgelere göre davalı taraf davacının sözleşmeden dönme hakkına ilişkin Noterlik ihtarnameleri keşide edildikten sonra … Noterliğinin 30.04.2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ekinde gönderilmiştir. Davacı tarafça söz konusu cd 1er kabul edilmeyerek … Noterliğinin 11.05.2015 Tarih …yevmiye numaralı ihtarnamesi ekinde davalıya iade edildiğini, dosyada yer alan belgelerden davalı tarafın davacı için yapmış olduğu reklam filmlerinin tesliminin davacının TBK 473. Maddesi çerçevesinde sözleşmeden dönme hakkını kullandığına yönelik Noterlik ihtarnamesi keşide edildikten yaklaşık 4,5 ay sonra (davacı tarafça yapılan 200.0 – USD ödemenin tarihinden yaklaşık 33 ay sonra) gerçekleştirdiği ancak davacının kabul etmeyerek iade ettiği anlaşıldığından 200.000 USD ödeme yapıldıktan sonra 6 ay içinde reklam filmlerinin tamamlandığı yönündeki davalı iddiasının Takdiri yüce mahkemeye ait olmak üzere ispata muhtaç kaldığı kanaatine varıldığını, Türk Borçlar Kanunu, “işe başlama vc yürütme’7 kenar başlığı altında 473. maddenin birinci fıkrasında şu düzenlemeye yer vermiştir: ^Yüklenicinin işe zamanında başlamaması veya sözleşme hükümlerine aykın olarak işi geciktirmesi ya da iş sahibine yüklenemeyecek bir sebeple ortaya çıkan gecikme yüzünden bütün tahminlere göre yüklenicinin işi kararlaştırılan zamanda bitiremeyeceği açıkça anlaşılırsa, işsahibi teslim için belirlenen günü beklemek zorunda olmaksızın sözleşmeden dönebilir ” faturada yazılı malların teslim edildiğini ispat yükü satıcıdadır (Yargıtay 11. HD, 16.03.1998 tarih, E: 1998/199, K: 1995/1772 sayılı kararı), sözleşme ilişkisinin sabit olduğu durumlarda faturanın kendisine tebliğ edildiğini kabul eden muhatap, faturaya süresinde itiraz etmezse veya mal bedelini ödediğini ispat edemezse mal bedelinden sorumlu olacaktır. (Yargıtay 11. HD., 06.02.199S tarih, ET997/10728, K: 1998/509). Huzurdaki davada davalı tarafin hem faturayı tebliğ ettiği hususu ve hem de davalının sözleşmeden dönme hakkına yönelik noterlik ihtarnamesi gönderene kadar filmleri teslim ettiği hususunda bir belge bulunmadığını, davacı taraf icra takibinde her iki tarafın da tacir olduğu gerekçesiyle TCMB avans faiz oranı üzerinden işlemiş faiz talep ettiğini, 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi Yabancı para borcunda faiz başlıklı olup ; “Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaşt ınlnıadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış hır yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oram uygulanır ” şeklinde düzenlendiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmede gecikme halinde uygulanacak faiz oranı belirlenmediğinden 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi çerçevesinde davacı alacağına temerrüt dönemlerinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz ora m uygulanacağını, davacı taraf davalıyı … Noterliğinin 10.12.2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi çerçevesinde temerrüde düşürmesine karşın işlemiş faiz talebinde temerrüt tarihini dava dilekçesinde 16 02.2015 olarak belirttiğini, bu nedenle taleple bağlılık ilkesi gereği temerrüt tarihi 16.02.2015 tarihi itibariyle başlatılacağını, icra takip tarihinin 24.10.2016 olduğunu, temerrüt dönemlerinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı % 6 dır, eğer sayın mahkeme davacının sözleşmeden dönme hakkının haklı olduğu yönünde bir kanaate varırsa bu durumda davacının takip tarihi itibariyle ana para + işlemiş faiz alacağı tutan ile takip tarihi itibariyle TL karşılıktan aşağıdaki şekilde hesaplandığını, toplam alacağın 679.292,64.- TL olarak hesaplandığını, sonuç olarak da taraflar arasında davacının davalıya 2 adet reklam filmi için 17.07.2012 tarihinde 200.000 USD ödediği hususunda herhangi bir ihtilafın olmadığını, davacı taraf 2 adet reklam filmi için anlaşıldığını iddia ederken davalı tarafın 5 adet reklam filmi için anlaşıldığını iddia ettiğini, ancak dosyada sadece 2 adet reklam filmi için anlaşıldığına yönelik protokol olduğunu, davalının 5 adet reklam filmi yapılacağı yönündeki iddiasını destekler mahiyette dosyada herhangi bir belgenin bulunmadığını, davalı tarafça davacı adına kesilen 17.07.2012 tarih ve … seri nolu KDV dahil 200000,00- USD bedelli faturanın davacıya tebliğ’teslim edildiğine yönelik olarak dosyada herhangi bir belge bulunmadığını, dosyada yer alan belgelerden davalı tarafın davacı için yapmış olduğu reklam filmlerinin teslimini, davacının TBK 473. Maddesi çerçevesinde sözleşmeden dönme hakkını kullandığına yönelik Noterlik ihtarnamesi keşide edildikten yaklaşık 4,5 ay sonra (davacı tarafça yapılan 200.00ü – USD ödemenin tarihinden yaklaşık 33 ay sonra) gerçekleştirdiği ancak davacının kabul etmeyerek iade ettiği anlaşıldığından 200.000 – USD ödeme yapıldıktan sonra 6 ay içinde reklam filmlerinin tamamlandığı yönündeki davalı iddiasının Takdiri yüce mahkemeye ait olmak üzere ispata muhtaç kaldığı kanaatine varıldığını, davalının 6 aylık süre içinde reklam filmlerini tamamlayarak davacıya teslim ettiğine yönelik olarak dosyada herhangi bir belge bulunmadığından sayın mahkemece davacının sözleşmenin imzalanmasından 28 ay sonra TBK 473. Maddesi çerçevesinde sözleşmeden dönme talebinin haklı olduğu yönünde bir kanaate varıldığında davacının huzurdaki dava yönünden davacıdan takip tarihi itibariyle asıl alacak yönünden 200.000,00 – USD tutarında alacaklı olduğunun kabul edilmesinin gerektiğini, davalının takip tarihine kadar işlemiş faiz olarak 20.284,93 – USD talep edebileceğini, Mahkemece davacının sözleşmeden dönme talebinin haklı olduğu kanaatindeyse davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği asıl alacak + işlemiş faiz tutarının 200,000,00 + 20.284,93 = 220.284,93- USD olarak hesaplandığı bu tutarın icra takip tarihi itibariyle TL karşılığının ise 616.740,00 + 62.552,64 = 679,292,64.- TL olarak hesaplandığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Dava; davacı şirketle ilgili … 200.000,00 ABD Doları ( …) 2 adet reklam filmi konusunda anlaşma yapıldığı, paranın 17/07/2012 tarihinde … Bankası tarafından davalıya gönderildiği konusu ihtilaf konusu değildir. Davacı BK.nın 473.maddesine göre dönme hakkını kullanarak 29 aylık süre içerisinde ihtarla temerrüte düşürülmesine rağmen 2 adet filmin yapılmadığını iddia etmektedir. Davalı şirket 09/02/2015 tarihli … Noterliğinden çekilen ihtarnamesinde 5 versiyon olarak kamu spotu filmi anlaşması yapıldığı, 6 aylık çalışma sonucu bitirildiği ve teslim edildiğini kabul etmiş, davaya konu 2 adet reklam filminin ise teslim alınmadığından bekletildiğini , bu filmlerin … ve … tarafından davacıya gönderildiği, 5 kamu spotu için 150.000,00 ABD Doları , 2 film için 300.000,00 ABD Doları olmak üzere 450.000,00 ABD Dolarına tekabül ettiği ve 250.000,00 TL alacaklı olduğunu iddia etmiştir. Bu hususları 06/02/2017 tarihli dilekçesi ile de teyit etmiştir. Taraf şirket kayıtlarında yapılan bilirkişi incelemesinde; davacı tarafın taraflar arasında 2 adet film için anlaşma olduğunu, bedeli 200.000,00 ABD Doları olduğunu iddia ederken , davalı taraf 5 adet film için anlaştıklarını toplam bedelin 450.000,00 ABD Doları olduğunu, 200.000,00 ABD Dolarının dışında 250.000,00 ABD Doları borcu olduğu iddiasının dayanağı olarak bir belgenin dosyada olmadığı , davalı tarafın 6 aylık sürede filmin tamamlandığı konusunda dosyada bir belgenin olmadığı ve davacıya seyrettirildiğine dair bir belgenin bulunmadığı , dosyada yeralan belgelere göre davalı tarafın davacı için yapmış olduğu reklam filmlerinin BK.nın 473.maddesi çerçevesinde sözleşmeden dönme hakkını kullandığına yönelik noter ihtarından sonra 200.000,00 ABD Dolarının ödeme tarihinden 33 ay sonra gerçekleştirildiği, 200.000,00 ABD Doları ödemesi yapıldıktan sonra 6 ay içinde reklam filmlerinin tamamlandığı yönünde davalı iddiasının ispata muhtaç olduğu, malların teslim edildiğinin ispat yükünün satıcıda olduğu, davacının ve davalının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde ise; davacının defterlerinde 200.000,00 ABD Doları alacaklı olduğu, davalının ise 01/08/2012 12.500,00 , 10/08/2012 tarihinde 45.000,00, 10/08/2012 tarihinde 12.500,00 , 10/08/2012 tarihinde 12.500,00 , 14/08/2012 tarihinde 90.000,00 , 17/12/2012 tarihinde 28.662,00 ve yine aynı tarihli 6.346,00 TL davacı için reklam harcaması için yapılan kaydın olduğu, bu 200.000,00 ABD Dolarının mahsup edildiği, davacıya borçlu gözükmediği anlaşılmıştır.
Davacının yapmış olduğu 200.000,00 ABD Doları ile ilgili davalı kayıtlarında işlem görmediği ve ihtilafsız döneme ait 5 adet reklam harcaması ile ilgili bedelinin 150.000,00 ABD Doları olduğuna dair kendi kayıtlarında bir belge olmadığı, ayrıca davaya konu 200.000,00 ABD Dolarlık 2 adet reklam spotu ile ilgili bilançonun 300.000,00 ABD Doları olduğuna dair bir belge de olmadığı anlaşılmıştır. İhtilaf konusu davalının 2012 tarihinde almış olduğu bedeli yaklaşık 33 ay sonra dava açılmasıyla davacıya BK.nın 473.maddesine göre teslimin yapılıp yapılmadığı ile ilgilidir.
Yargıtay … HD.nin 14/11/2014 tarih … sayılı kararında; davacı tarafla davalının klip ve reklam filmleri konusunda anlaştıkları, teslimin yapılıp teslim edilen kişinin davalı şirketin yetkilisi veya temsilcisi olup olmadığı konusunda inceleme yapılması gerekeceği, keza aynı dairenin 03/12/2013 tarih … sayılı kararında; CD’lerin davalıya teslim edildiği, faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu takdirde davanın kabulüne dair kararın onanmış olduğu, buna göre somut olayda 2 adet reklam spotu filmlerin davacıya teslimi ispatlanmamıştır.
Keza aynı dairenin 10/09/2013 tarih … sayılı kararında; kaç adet seslendirme hizmeti verildiği, yapmış olduğu ödemeler gözönüne alınmak suretiyle hesaplama yapılması gerekeceği belirtilmiştir. Bu itibarla davalının kayıtlarında 5 adet bundan evvelki reklam spotlarının bedellerinin ödendiği anlaşılmaktadır. Davalı, davaya konu bedelle ilgili 2 adet reklam filminin teslim alınmadığını beyan etmektedir. Bu konuda Yargıtay … HD.nin … tarihli kararında; davacının davalıya çekmiş olduğu eser yapım sözleşmesi gereği 13 bölümden oluşan dizinin 3 bölümünün yapımcı tarafından yayıncıya teslim edildiği, davacının ihtarnamelerle alacaklı temerrütüne düştüğünü iddia ettiği alacaklının temerrütünden bahsedebilmek için herşeyden önce kendisine uygun ifa teklifiyle alacaklıya gitmiş olması gerektiği, olayda davacının kasetleri teslim etmek istediğini, davalı tarafından teslim alınmadığını ihtarname yoluyla bildirilmiş olsa da fiilen teslimatın gerçekleştirilmek istenildiği ve bunun haklı bir sebep olmadan reddedildiğine dair tutanağın mevcut olmadığı, alacaklının temerrüte düşmesi borçluyu borcundan kurtarmayacağı, borçlu ancak tevdii yoluna başvurarak borcunu ifa etmiş sayılacağı, tevdi imkanı alacaklının temerrütünün bir şartı değil sonucu olduğunu, borçluya borcundan kurtulmak için tanındığından borçlu borcundan ancak tevdii imkanıyla kurtulacağına dair yapımcının açmış olduğu davanın reddine dair kararın onanmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla davalının davacıyı temerrüte düşürmüş olduğu belirtilen yargıtay kararı gereğince ispatlanamamıştır.
Bu itibarla davacının ödeme yaptığı 200.000,00 ABD Doları ile ilgili 2 adet filmi davalıya teslim ettiğini belirtilen yargıtay kararları ışığında ispatlayamadığı, hazır durumda beklediğini belirttiğinden hizmeti de makul sürede ifa etmediğinden BK.nın 473.maddesi gereğince açılan davanın kabulü cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle;
1-Davacı vekilinin açmış olduğu davasının kısmen kabul kısmen retti ile 220.284.93 USD üzerinden 200.000,00 USD nin devlet bankalarının dolara uyguladığı en yüksek faizi ile birlikte tahsil edilebilmesi için davalının itirazının iptaline, takibin diğer talepname koşullarıyla devamına,
135.651,00 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 49.387,94 TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 8.755,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 40.632,68 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir olunan 42.869,89 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 5.821,85 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.091,00 TL bilirkişi ücreti+ tebligat+ müzekkere giderinin kısmen kabul kısmen ret oranına göre 2.085,35 davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından dava açılırken peşin ve başvuru harcı olarak yatırılan 8.784,46 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya ödenmesine,
7-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair kararın istinaf yolu açık olmak üzere davacı … davalı vekillerinin yüzlerine karşı oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır