Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/893 E. 2019/206 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/705 Esas
KARAR NO : 2019/146
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 06/07/2015
KARAR TARİHİ: 06/02/2019
Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/11/2014 tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen bir aracın, yaya konumundaki müvekkiline çarpması sonucu gerçekleşen kazada müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve sakat kaldığını, kaza sonrası sakat kalan müvekkili için kalıcı iş gücü kaybından doğan ve geleceğe dönük maddi kaybının ve çalışmayarak gelir kaybına uğrayan müvekkilinin zararının giderilmesi için 50 TL maddi tazminatın davalıya başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü bitimi tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu iddia edilen maddi vakıanın şaibeli olduğunu, davacının gerçeğe aykırı olarak haksız çıkar sağlamak amacında olduğunu, kazaya konu edilen aracın varlığının belli olmadığını, bu nedenle savcılık dosyasının sonucunun bekletici mesele yapılmasını, kaza sonrası düzenlenen tespit tutanağında davacı tarafın KTK 68/1-a-2 maddesini ihlal ettiğinden % 100 kısırlı olduğunu, davacıya kaza sonrasında sosyal güvenlik kurumu tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasını, faiz başlangıç tarihinin yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenden davanın reddin yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE
İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 30/03/2018 Tarihli raporunda sonuç olarak;” Tespit edilemeyen sürücünün % 10 oranında kusurlu, davacı yaya …’nin % 90 kusurlu olduğu,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
Davaya konu trafik kazası davacının anlatımına göre; 24/11/2014 tarihinde gece 02.00 sıralarında … Mahallesi, Ödemiş ilçesi karayolu üzerinde davacı … ve davadışı …isimli şahısların… Mahallesi istikametinden Ödemiş ilçesi istikametine yürüyerek ilerledikleri esnada arkalarından gelen otomobilin çarpması sonucu yaralanmaları şeklinde meydana gelmiştir. Tanık … Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığında alınan 29/12/2014 tarihli ifadesinde; davacı … ve davadışı …’in Birgi kasabasında alkol aldıklarını, dönüşte araç kullanamayacak halde oldukları için kendisini çağırdıklarını, gittiğinde arkadaşlarının aracının lastiğinin patlak olduğunu gördüğünü ve aracı yol kenarındaki petrol istasyonuna çektiğini, bu sırada … ve…’ın yaya olarak yolda yürümeye başladıklarını, bu esnada kendilerine bilinmeyen bir aracın çarptığını söylediklerini, şahısların alkollü olduklarını beyan etmiştir. Davadışı …ise olaya ilişkin Jandarmada verdiği ifadede; … ile birlikte beyaz şahin marka bir araçla Birgi beldesinde bir gazinoya gittiklerini, yolda yürürken … ve kendisine bilinmeyen arkadan gelen bir aracın çarptığını beyan etmiştir. Jandarma tarafından kaza mahallinde yapılan araştırma ve incelemede; kaza alanında tofaş marka bir otomobile ait panjur kırıkları, tofaş logosu ve kaza yapan otomobile ait cam kırıklarının olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, bilgi ve belgeler, tarafların beyanları, ceza dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, fezleke dikkate alındığında; davacının olay tarihinde kendisine yolda plakası bilinmeyen bir aracın arkadan çarptığı iddiası oluşa uygun olmayıp hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacının bu iddiası tüm dosya kapsamında ispatlanamamıştır. Davacı kazaya başka bir aracın kusuruyla sebep olduğunu kesin olarak ispatlamakla yükümlüdür. Kaza mahallinde bulunan araç parçalarının davacının Birgi beldesine giderken kullandığı araç parçaları olması ihtimalinin yüksek olması, araçların marka ve modellerinin aynı olması, davacının ve davadışı arkadaşının her ikisinin de yüksek derecede alkollü olmaları, kendi araçlarının benzin istasyonuna park edildiği ve lastiğinin patlak olduğu iddialarının dosyada kanıtlanamadığı anlaşıldığından davacının alkollü olarak kendi aracıyla kaza yaptığı muhtemel olup, kusur yönünden davasını ispatlayamadığından davanın miktar itibariyle kesin olmak üzere reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
G.D. Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2- 492 Sayılı yasa gereğince alınması gereken 44,40 TL harçın dava açılılırken peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 16,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Av. As. Üc. Tarifesi gereğince taktir olanan 100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına ,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı vekilinin yokluğunda, kesin olarak karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır